26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET 7 Mayıs 1937 { Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Tarihî tefrika : 111 Yazan : M. Turhan Tan (Tercüme ve iktibas edilemez) Akdenizi göl yapan adam Büyük deniz ejderi koca Barbarosun önünde tacıdarlar kadar akur ve engin bir tabiat te baş iğiyordu Hurrem, plânını yürütüyor Osmanlı tahtma göz koyan adam, o tahtı kendi oğullanndan birine vermek ülküsünü güden kadmın entrikalanna kurban giderken ve tahtmı korumak için yirmi bir yıllık nedimini, dostunu, ka dehdaşım boğdurmak ıstarannda kalan Hünkâr, o kanh vâkıayı unutmak, çeşid çeşid iç buhranlarmı gidermek kaygusile Hurremin kucağma meshur ve esir atılırken Türk gücü, kürenin dört yanında harikalar yaratıyordu, tarihi büyütüp genişletiyordu. Bu güc, bu ilâhî güc, parçalanmış ve bütün küreye yayılmış bir güneşe benzetilebilirdi, her parçadan hemen her gün bir başka şafak doğuyor ve yeryüzünü ışık içinde bırakıyordu. Avrupa, zaten o güneşin nuru altında içtimaî mihverini değiştirmekte ve şu millet bu milletin, şu devlet bu devletin meddü cezrine kanşıp sürekli inhilâller, istihaleler vukua gelmekte, yeni yeni teşekküller vücud bulmaktaydı. Türkler, gerçekten mîmar rolü oynuyorlardı ve çürük müesseseleri kaldınp yeni binalar kuruyorlardı. Avrupa onlann faydalı yıkışlan arasmda yeni bir istikamet almış ve yeni bir hayata nam zedlenmişti. Fakat dayandığı ufka, içinde bulunduğu fezaya sığmryan Tdrkün güneşi şimdi Afrikanm büyük bir kısmını, Kızıldenizin sağmı solunu, Hind yollanm ve bizzat Hindistanı da sannıştı, Avrupada yarattığı değişiklikleri kürenin bu taraflannda da vücude geürmeğe koyulmuştu. Hünkânn coşkun aşkı, Hurremin derece derece şahlanan ihhraslan, saray eğlenceleri ve entrikalan Türk gücünün ülke ülke, kıt'a kıt'a dolaşıp yayılmasını bir dem bile alıkoyamıyordu. Çünkü o, padişahlara kudret ve az^met temin et mekle beraber padişahların iradesine bağlı bir varhk değildi, tarihten aldığı vazifeyi gene tarih hesabına görüp gidiyordu. Bu yaman yürüyüşe kılavuzluk edenlerin başında Barbaros Hayreddin vardı. Tunusu bir hamlede zapteden, Şarl Ken gibi orta ve garb Avrupasını avcu içinde tutan bir adamla Afrika çöllerinde çarpışan büyük amiral, Italya topraklannm bir kısmını karaya çıkardığı gemicilerine çiğnettikten sonra Venedikdolayıdır ki Preveze deniz savaşına sadece büyük bir deniz harbi denemez. Onda iki âlemin, iki cihanm, sema ile yerin, salible hilâlin çarpıştığı görülür. Türkler semayı ve hilâlı, berikiler salibi ve yeri temsil ediyorlardı. Bu azametli sahnenin başmda da Barbarosla Andrea Dorya vardı. Dorya 53 ü Ceneviz, sekseni Vene dik, otuzu Papalık, doksanı Ispanya ve Portekiz bayrğı taşıyan, üsttarafı Avrupanın başka millet ve devletlerine aid bulunan alu yüz gemiden mürekkeb bir donanmaya kumanda etmekteydi. Barbarosun emri altında ancak 122 gemi bu lunuyordu. Kuvvetler arasındaki nisbetsizlik, Türk ruhundaki cevherle telâfi olunmak lâzım geliyordu ve Barbaros ta bu ümide bel bağlıyordu. Avrupah filo, Türk gemilerini Preveze limanmda yatarken buldu, iki mil uzakta sıralanarak abluka vaziyeti aldı. Andrea Dorya, bire be§ nisbetindeki kemmî üs tünlüğüne güvenerek boyuna nümayiş yapıyordu, Türk hlosunu ağa düşmüş balık kümesi gibi görüp zafer hulyalan geçiripıyordu. Türk filosunu ağa düşmüş balık ve onu incitmekten daima çekinen Türkün kaviyi ve hele küstah kaviyi sillelemekte tereddüd etmiyeceğini bir kere daha göstennek için hemen demir alınması emrini vermiş ve filosunu liman dışına çıkarmışb. Hâlâ bayrağın kudsiyeMemleketimîz hakkında tini anhyamadılar mı?{ Yeni tenzilâth tarifeler Bakırköyünden bir kariimiz yagüzel bir eser yazacak zıyor: alâkadarlara bildirildi Amerrkanın tndiana Üniversitesi tarih profesörü Howard, tarihî tetkiklerde bulunmak üzere memleketimize gelmiştir Ankarada Başvekil İsmet İnönü ve Dahiliye Vekili ve Halk Partisi Genel Sekreteri Şükrü Kaya tarafmdan kabul edilen Amerikalı profesör, Türk Tarih Tetkik Cemiyeti ile de temaslarda bu lunduktan sonra şehrimize dönmüştür. Profesör Howard, dün kendisile görüşen bir arkadaşımıza demiştir ki: « Tetkiklerime devam etmek üzere on gün Istanbulda kalacağım. Medeni yetin beşiği olan Türkiye, tarihî bakım dan büyük bir ehemmiyeti haizdir. Türkiye Cumhuriyetinin tarihe verdiği ehemmiyet ilim âleminde büyük bir alâka u yandırmıştır. Bu sahada elde edilen netıceler şayanı tebriktir. Amerikaya avdetimde Türkiye hakkında bir eser yaza cağım. Vaktim müsaid olsaydı Anado lunun tarihî âsar olan kısımlannı da ziyaret etmek isterdim.» «Bakırköy Zeytinburnu çimento fabrikasımn karşısında kömür yığınlan arasındaki beton direklere, işaret bezi olarak beş aded Türk bayrağmın paçavra halinde sarıldığmı gören bir Türk genci evvelemirdc Bakırköy polis merkezine ve sonra jandarma kumandanlığma müracaatle şu çirkin vaziyetin ortadan kaldınlmasma hizmet etmişse de millî haysiyetimize pek açık şekilde vaki şu tecavüze cesaret edenlere karşı hükumetin tedibkâr icraabna intizar ediyoruz.» Denizyollan Idaresinin yeni yolcu ücret tarifeleri, dün acenteliklere gönderilmiştir. Yeni tarifede yapılan tenzilât en ziyade ara iskelelerde ve Akdeniz hat lanndadır. îzmirin güverte navlunu 350 kuruştan 280 kuruşa indirilmiştir. Antalya hattına birinci kamara 16 Iiradan 12 liraya, ikinci kamara 12 liradan 10 liraya, üçüncü kamara 8 Iiradan 6,5 liraya, güverte bileti de 475 kuruştan 400 kuruşa; Alanya hattına birinci kamara 17 Iiradan 12,5 liraya, ikinci kamara 12,75 Iiradan 11,5 liraya, üçüncü kamara 8,5 Iiradan 7 liraya, güverte ücreri de 5 Iiradan 425 kuruşa; Mersin hattına birinci kamara 17 Iiradan 13 liraya, ikinci kamara 12,75 Iiradan 11 liraya, üçüncü kamara 8,5 Iiradan 7 liraya, güverte ücreti de 5 liradan 425 ku ruşa indirilmiştir. Karadeniz hattı üzerindeki yolcu navlunlannda tenzilât yapılmamış, yemek ücretleri de olduğu gibi bırakılmıştır. Eskiden bilet aldıklan vapurla gide miyen yolcular, vapur kalkmadan evvel müracaat ederlerse paralannın yansmı geri alıyorlardı. Vapur kalktıktan sonra müracaat edenlerin biletleri ise yanıyordu. Şimdi kamara bileti alan bir yolcu o vapurla gidemez ve vapurun hareketnden iki saat evvel müracaat ederse müteakıp vapurla seyahat etmek üzere bileti vize edilecektir. Biletini vize ettirdiği halde müteakıb vapurla gidemiyen yolcu, o vapurun hareket tarihinden itibaren en çok yedi gün içinde müracaat ederse bilet parasmın yansını alabilecektir. Gidiş geliş biletlerinde yüzde yirmi tenzilât vardır. Aynca, asgarî iki kişiden mürekkeb bir aile için almacak gidiş geliş biletlerinde, yüzde yirmi gidiş geliş tenzilâtından başka yüzde otuz aile tenzilâtı yapılacaktır. Bu suretle aileler için yapılacak tenzilât yüzde kırk dördü bulmaktadır. Geçen tarifede Trabzon hattı birinci kamara yolcularile, Izmir ekspres posta Iarında birinci kamara yolculan için vapurda yemek mecburî idi. Şimdi, Bartın, Mersin ve AyvaliK hatlannın birinci kamara yolculanna da bu mecburiyet teş mil edilmiştir. Denizyollannın yük tarifeleri de bu günlerde acenteliklere gönderilecektir. Yeni tarifelerm tatbikına aym on beşinden itibaren başlanacakbr. Amerikalı bir tarih profesörü Doğru değil mi? Deniz yolcu ücretleri Ispanya işleri ve devletler S spanyadaki dahilî harb, askerî hare» |J kâtin inkişafma ve ihdas eylediği yeni vaziyetlere göre, Avrupa polin'kasım yeni yeni tehlikeler karşısında bırakmaktadır. Yakın zamana kadar bu dahilî harbin Avrupa sulhu için teşkil ettiği en büyük tehlike, iki muharib tarafın, haricden gelen silâh, mühimmat ve gönüllüler* le mütezayid bir nisbette beslenerek îs • panyollar arasındaki harbin bir milletler harbi şeklini almak istidadmı göstermiş olması idi. Haricden silâh ve gönüllü gelmesinin önü alındığı takdirde, Ispanya harbinin etrafa sirayet etmeksizin oldu « ğu yerde yanarak sönecek bir yangın gibî başkalanna zarar vermiyeceği ümid olu • nuyordu. Bu ümidle de alâkadar devletler silâh, mühimmat ve gönüllü gönderi!mesini menetmişler ve bu memnuniyete nezaret için denizde ve karada beynel * milel bir kontrol koymuşlardır. Şimalî Fastaki askerî harekât yahud hazırlık dolayısile, bir zaman, burası büyük devletler arasında rekabet uyandır * mış ve Almanya ile Fransanın bu yerde karşılıklı harekete geçmeleri ve bu yüzden yeni bir Avrupa harbinin zuhuru ihtimali çok kuvvet bulmuştu. Şimdi de böyle bir vaziyet, şimalî İspanyanın Atlas Okya nusuna bakan tarafındaki askerî hare « kâttan doğmaktadır. Şöyle ki dünyamn en zengin demir madenlerini ihtiva eden ve sevkulceyş cihetinden de gayet büyük ehemmiyeti haiz bulunan Biskaya körfezindeki Ispanya sahillerini ellerinde tu * tan hükumet kuvvetlerile Basklara karşı General Franco ahiren büyük kuvvetlerle şiddetli harekât yapmaktadır. Hükumet kuvvetleri, bu hücumlann şiddeti karşısında, mütemadiyen gerilediler ve memleketin başlıca merkezi olaa Bilbao'ya ve Santander'e doğru çekildiler. Gerek bu kuvvetler, gerek iki şehre toplanan mülteciler aç kaldılar. General Franco daha evvel yaptığı kuvvetli bir hareketle bu memleketin karadan Fransa ile olan irtibatını, sevkul * ceyş cihetinden gayet mühim olan müs * tahkem Irun limanını zaptetmek suretilo kesmişti. Karadaki harekâtla beraber General Franco'nun büyük ve küçük lıarb gemileri bütün sahilleri abluka ettikierinden Bask'larla hükumet kuvveüerine deniz yolile haricden de yiyecek gelmesine imkân kalmamıştı. Tam bu sırada, Ingiltere, Bilbao'daki tecemmü eden kadın ve çocukları açlık tan kurtarmak iddiasile müteaddid ingiliz şileplerini Hood gibi dünyamn en büyük harb gemilerinin himayesi altında bu li mana sokmuştur. Ingiltere kara sularmı sahilden iki değil üç mil saydığmdan General Franco'nun harb gemileri, üç mile kadar sahile sokulan ingiliz zırhlılannın himayesi altmdaki tüccar gemilerinin Bilbao limanma girmelerine mâni olamamıştır. Hatta mâni olmak için dar sularda manevra yapan on beş bin tonluk Espana zırhlısı bir mayne çarparak garkolmuştur. îngilterenin bu tarzı hareketi, Franco taraftan Ispanyada infial uyandırdığı gibi Italyada, Almanyada ve hatta îngilterenin müttefiki faşist Poretikzde, hiç te hoş görülmemişti. Bu esnada, Londradaki eynelmilel ademi müdahale komisyo • nunda, Ingiltere, açık şehirlerin bombar • dıman edilmesinin men'ini teklif etti. Ingilterenin bu teklifini, Ispanyadaki sol cenah hükumetinin yükünü hafifletmek için yeni bir manevra sayan Alman murahhasj reddetti. Italya ile Portekiz dahi Alman manyanm muhalefetini tasvib ve teyid ettiler. Bu suretle üç devlet Gene»! Franco'nun zaranna yardım ve müdahaleler yapılmasına artık muvafakat edemiyecekerini anlattılar. Bu sırada Franco'nun ordusu Bilbaonun bulunduğu körfezin ağzma hâkim tepeleri de tuttuklanndan artık ingiliz ge« milerinin bu limana girmelerine imkân almamıştır. Bu defa Ingiltere bu şehirdeki çoluk çocuğun Fransaya naklini istedL Dönüşte gemilerin boş gelmesi ve erzak getirmemesi şartile Franco bu msanî te • şebbüse razı olacaktır. Lâkin askerî hareâtını tahdid edecek teşebbüs ve teklifleri, Almanya, Italya ve Portekizin mu i zaheretile kat'î surette reddedeceklir. Ispanya işlerinde devletler tekrar ikiye ayrılmış bulunuyorlar. Beyazıd kulesindeki yamalı bayrak İstanbul Üniversitesi Tıb Fakültesi talebesinden T . D. imzasile aldığımız mektubda deniliyor ki: «Istanbulun en çok münevveri olan Üniversite mahallesinin tam ortasmdaki yangın kulesinin tepesinde dört beş yerinden yamalı bir bayrak asıldığını gördüm. Bayrak Türklüğü temsil eder. Türk gencliği isc bir Türk müessesesinde böyle yamalı yumalı bayrak görmek istemez.» Hâdiselerin ikisi de, tam manasile, fecidir. Uğruna can feda edilen Türk bayrağına gösterilen bu hürmetsizlik affedilir şeylerd«n değildir. Alâkadarlann şiddetle nazan dikkatini celbederken hâlâ Türk bayrağmın kutsiyetini anlamıyanlar mı var? diyoruz; (ı ŞEHİR İŞLERI Havagazi fiatları ucuzluyor Tarife komisyonu toplanarak Istan bul ve Kadıköy havagazi fiatlarını tetkik etmiştir. Komisyon tarifenin tesbi tinde esas olarak kabul ettiği madde fiatlarının ucazladığını görmüş, İstanbu] havagazinin beher metro mikâbını 6 kuruş 6 paradan 5 kuruş 36 paraya, Kadıköy havagazi metro mikâbını 6 kuruş 34 paradan 5 kuruş 34 paraya tenzil etmeği münasib görmüştür. Tarife tasdik edilmek üzere bugünlerde Nafıa Vekâletine gönderilecektir. Yanm daire şeklinde yavaş yavaş ilerliyen Türk filosu, ilk selâmı vermek şerefini de Andrea Dorya'ya bırakmadı, prova toplanna birden ateş vererek denizler üzerinde gür sesle konuşmak hakkınm Türke yakıştığmı gösterdi. Selâm, ateş ten bir yağmur halinde birleşik donanma gemilerini sanyordu ve Türkler, alevden bir üslubla konuşa konuşa ilerliyorlardı. Andrea Dorya, bu gelişi yaman buldu, Korfuda bulunan ihtiyat filo ile birleştik ten sonra Barbarosla boy ölçüşmeyi ta sarladı ve... çekildi. Alü yüz geminin yüz yirmi gemi önünden kaçması, korkunc cüsseli alay alay ejderlerin bir aslan kümesi önünden tabanlannı yalaya yalaya uzaklaşmasmı andınyordu. Fikrini Korfudaki filoya bağhyan Dorya, gözünü de gecenin lutufkâr doğuşuna dikmişti, karanlığı kılavuz yaparak kaçıyordu. Fakat Türkler, millî bir havuz haline koymak istedikleri o güzel deniz üzerinde böyle bir serseri donanmanm dolaşıp liler elinde bulunan Akdeniz adalann durmasma göz yumamazlardı, o sebeble dan birçoğunu zaptetti ve nihayet o ihti gecenin düşmana yaptığı büyük yardıma yar denize Preveze destanım dinletti. rağmen geri dönmemişlerdi, Dorya'yı aPreveze destanı?.. Bu, göklerin rüz ramaya koyulmuşlardı. gârlar ağzile terennüm ettikleri mağrur Barbaros, ötedenberi yakalayrp ku neşidelere dalgalardan yapılmış korkunç lağını çekmek istediği Andrea Dorya'yı, mısralarla karşılık vermeğe alışkm olan denizlerin dibine inse, balinalann böğrüne denizlerin bugüne kadar eşirü dinleme girse gene meydana çıkarmak azm;nde dikleri bir hamaset kasidesidir. Romalılaidi. Bütün reisler, kaptanlar ve levendnn Kartacalılarla yaptıklan Mile, Ektoler de ayni meramm alevini taşıdıklarm mos, eski Yunanlılann mefahirinden sadan gece karanlığmı yara yara, rüzgâryıla gelen Salamin deniz harbleri, Nel son'un Ebukir ve Trafalgar'da kazandığı lan dinliye dinliye, dalgalan söylete söyzaferler, Japon Amirali Togo'nun Tsou lete kaçak filoyu anyorlardı. Bu emele nihayet erildi, düşmana Ashima'da yarattığı mucize, birçok bakımyamavra adası yakmlannda irişildi. Kordan Preveze hftrikası önünde hiç kalır. Çünkü tarihin kaydettiği bütün deniz mu fudaki ihtiyat filosu daha önce büyük fiharebelerinde bir veya bir iki millet kar loya ulaşmak için hareket ettığinden Incir limanı önlerinde karşılaşılmış ve An şı karşıya gelmişler, boğuşmuşlar, galib drea Dorya'nın kuvveti bir derece daha ve mağlub olmuşlardır. Prevezede Avrusemizleşmişti. Bununla beraber o, yolunu panm bütün denizci milletleri birleşmişler değiştirmek ve Türk donanmasmı ara ve Barbarosa karşı cephe almışlardı. De mıya kalkışmak fikrine düşmedi, Lepanmek ki bir düzine millet bir yanda ve to körfezine sığınmayı tasarladı. Türkler bir yanda bulunuyordu. Ondan {Arkası var) Doğru değil mi? Kadıköy Su şirketinin abonelerinden aldığı para Kadıköy Su şirketi, 932 senesinden evvel terninat akçesi ismile abonelerden peşın olarak birer mıktar para almış, vaki olan şikâyetler üzerine bu şekildeki muamele 932 senesinde menedilmişti. Fakat men'i tarihine kadar şirketm tahsil ettiği paranm miktan hakkında da tahkikata başlanmıştı. Bu husustaki tahkikat bittıği için Vekâlet henüz filen Kadıköy ve Üsküdar halkının sularmı tevzi etmekte olan şirkete tebligatta bulunarak alınan bu paranm abonelere iade edılmesini emretmiştir. Asılsız bir haber Esnaf cemiyetlerinin lâğvı haberi doğru değil Dünkü gazetelerden biri küçük san'atlar ve iş kanunlan tatbik mevkiine girince esnaf cemiyetlerinin lâğvedileceğini yazmakta idi. Bu haber, esnaf ve alâkadarlar arasmda garib bir telâş uyandırmış tır. Halbuki işin mahiyeti tamamile ba§kadır. Küçük san'atlar kanun projesinin hükümleri küçük san'atkân esnaftan ayrı bir zümre olarak kabul etmektedir. Halbuki bugüne kadar memleketimizde küçük san'atkârla esnaf daima birbirine karıştınlagelmiş ve küçük san'atkârlann teşkil ettiği cemiyetler de esnaf cemiyeti olarak tanınmıştır. Birer küçük san'atkâr cemiyeti olan ayakkabıcı san'atkâran cemiyeti, dokumacı san'atkârları cemiyeti, saraçlar cemiyeti, inşaat ustalan cemiyeti bu meyandadır. Yeni küçük san'atlar kanunile bu cemiyetler birrer birlik halini alacaktır. Bu birliklerin murakabesi Ti caret odası tarafmdan değil, Iktısad Vekâleti müfettişleri tarafmdan yapılacak, azası cüzdan almak gibi esnafın tâbi olduğu hususlardan vareste kalacaktır. Festival için geleceklere otellerde tenzilât yapılacak Festival komisyonu, bu seneki şen likler münasebetile îstanbula gelecek olan ecnebi ve yerli seyyahlara kolaylık temini maksadile birçok otelcilerle temas ederek bir tarife kabul ettirmiştir. Bu tarifeye göre, festival sıralarında İstanbula gelecek seyyahlara otellerde yemek, içmek te dahil olduğu halde %20 tenzilât yapılacaktır. MÜTEFERRİK Hıdırellez günü soğuk geçti Kadıköyünde yeni tramvay inşaatı Kadıköy Üsküdar tramvayları ida resi, Kadıköy iskelesile Moda yolu üzerinde seyrüseferleri geciktiren bazı mahzurları ortadan kaldırmağa karar vermiştir. Bunun için badema Bahariyeden Modaya gidecek tramvaylara mahsus olmak üzere Bahariyede Bademaltı sokağından bir hat geçirilecektir. Mo dadan Bahariyeye gelecek tramvaylar da Cam sokağından geçeceklerdir. Bir kaç güne kadar burada inşaata başlanacaktır. Dün, Hıdırellezdi. Yazm geldiğine bir delil sayılan bugünde herkes başta Kâğıdhane olduğu halde kırlara, bahçele re gider, eğlenir. îstanbulda, Hıdırellez bu itibarla bir ikinci bahar bayramı mahiyetini taşır. Fakat, dün kanunlan hatırlatan fena hava, Hıdıreltezi kırlarda, çayırlar ve çiçekler arasmda geçirmek istiyenleri hayal sukutuna uğrattı. Sinsi bir yağmur akşama kadar fasılasız bir Bu birliklerin haricinde kalan cemiyet şekilde yağdı ve baharm bu en güzel ler ise gene bugünkü şekillerile kalacak günü rütubetli, soğuk bir kış günü ha lardır. Hamamcılar, bakkallar, şoförler linde geçti. cemiyetleri bu meyandadır. Şu hale göre Rasadhane bir zelzele cemiyetlerin lâğvı meselesi mevzuubahs kaydetti değildir. Kandilli Rasadhanesi dün saat 11,43 te KÜLTÜR İŞLERI çok hafif bir zelzele kaydetmiştir. Terkos suyu içilebilir mi? Şehir Meclisinde, İstanbul Sular idaresıne aid bütçe müzakere edılirken azadan bazılarının teklifi üzerin eîstanbul sularmm temiz ve içmeğe salih olup olmadığı, Sular müdürü Ziyadan sorulmuştu. Sular müdürü o vakitki beyanatmda İstanbul sularmm sık sık muayene ve tahlil edılmekte olduğunu ve bu suların temizliğinden artık şüphe edilemiyeceğini söylemiştL Belediye Daimî Encümeni azasmdan birisi, Sular idaresi müdürünün bu beyanatına işaret ederek sulann kabili şürb olduğunun gazetelerle ilânını teklif etmiştir. Olgunluk imtihanlan Maarif Vekâleti, hususî Türk orta mekteblerile ecnebi ve azlık liselerinin bu seneki olgunluk imtihanlan hakkında dün Maarif müdürlüğüne bir tebliğ göndermiştir. Vekâletin bu tebliğatma nazaran ecnebi lise ve orta mekteble rinin olgunluk ve bakalorya imtihanlan alatasaray lisesinde, hususî Türk lise ve ortamekteblerinki İstanbul Kız lisesinde, azlık lise ve ortamekteblerinin imtihanlan da Pertevniyal lisesinde yapılacaktır. Bu mektebler imtihan gün lerinden asgarî on gün evvel, olgunluk imtihanlarına girecek olan talebelerinin ikişer nüshalık birer listelerini hazırlıyarak Maarif idaresine bildireceklerdir. Yugoslavyalı talebeler memleketlerine döndüler M. Kemalpaşa kazasında açılan gaz kursu ADLÎYEDE Kim kimin rızkını kesecekmiş? Akay idaresinde Hamalbaşı olan Fuad, Köprünün Kadıköy iskelesi civarmda dün hamallardan Şükrüye «burada çalışamazsın, yasaktır> demiş ve Şükrü de cevaben «sen benim rızkımı kesiyorsun, ben de seni keseceğim> demiştir. Bunu ölüm tehdidi sayan Akay Hamalbaşısı, cürmü meşhud mahkemesine müracaat etmiş ve Şükrü de muhakemede ben «seni keseceğim demedım, ben de senin rızkını keseceğim» şeklinde söyledim, demiş ve mahkeme de bunun bir tehdid olamıyacağına hükmederek Şükrü hakkında beraet kararı vermiştir. Şehrimizde bulunan Yugoslav Tica ret mektebi talebesi dün akşam mem lekelterine dönmüşlerdir. Yugoslav talebe dün sabah Ticaret boısasmı ve Ticaret Odasmı gezmişler ve muamelâtm cereyan şeklini tetkik 'tmişlerdir. Bu geziş esnasmda kendilerine izahat verilmiştir. Talebe bundan sonra İş Bankasma gitmişler ve burada uzun bir müddet kalmışlardır. Bu millî bankamızm hararetli faaliyeti Yugos lavyanm müstakbel iktısadiyatçılarınm nazan dikkatini ehemmiyetle çekmiştir. Yugoslav talebesi öğleden sonra serbest olarak şehri gezmiştir. DENİZ İŞLERİ Karaya oturan vapurlar Ticaret Borsası salonuna herkes giremiyecek Bir takım eşhasın Ticaret Borsası salonuna girerek borsa muamelâtının vaktinden evvel piyasada lüzumsuz akisler yaptığını gören Borsa meclisi, salona müsaadesiz girmeği menetmiştir. Salona girmek için Borsa umumî kâtibinin müsaadesini almak icab edecektir. Bursa (Hususî) M. Kemalpaşa kazasında Maarif müfettişlerinden İhsanm muallimliği altında bir gaz kursu açılarak beş gün devam etmiştir. Bu kursa zehirli gazler ve buntardan tahaffuz ça relerini öğrenmek üzere kazanm bütün memurlan ve muallimleri devam etmişlerdir. Kurs sonunda imtihan da yapılmıştır. Resmimiz bu dersleri alanlardan bir kısmını göstermektedir. îzmirde Paleogediz mevkiinde karaya oturan İngiliz bandıralı Ary Lend ren vapuru kendi kendini kurtaramadığmdan Türk Gemi Kurtarma şirketine VİLÂYETTE müracaat etmiştir. Dün mukavele ya pılmış ve Alemdar tahlisiyesi kurtarma 19 mayıs hazırlıkları işine başlamıştır. Gemi, kayalıkta otur19 mayıs genclik bayramı için bugün duğu için kurtarılması bir, iki gün süreVilâyette büyük bir komisyon toplanacektir. caktır. Ayni gün ve ayni gece yapıla Gelibolunun Zincirbozan mevkiinde cak şenlikler etrafında esash bir progbajıdların üzerine oturan Yunan ban ram çizilecektır. Mektebler, sporcular, dıralı Mihailos vapuru kendi vesaitile Halkevleri ve Partinin iştirak edeceği bu bayram pek büyük olacaktır. kurtulmağa çalışmaktadır. Muharrem Feyzi TOCAY Cumhuriyet Abone şeraiti Nüsbası 5 karuştur. Türkiye Hariç İÇİD için Senelik 1400 Rr. 2700 Kr. Altı aylık 750 • 1450 » Cç aylık 400 » 800 • Biı aylık 150 m îoktut
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear