25 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 Subat 1937 CUMHURÎYET ( Serbest Sütun Cürüm ve Ceza ) Ispanyada harb kat'î saftıada Durusşafakadakt hayattan birkaç manzara: Sağda nekahathanede yemek yıyen talebeler, soîda küçuklerden bir grup, kütubhanede mesai, çok kıymetli tablolar yapan bir genc ve kimya dersinde YurdTin gözü ve sesl olan pek kıymetli gazetenizde bu sabah teessür ve haklı bır asabiyetle benimle beraber btitün elkârı umumlyenin okuduğu alçakça cinayet oer.i. bu yazıları yazmağa sevketti. Kabll olduğu takdirde kıymetli gazetenizde neşrlni di lerimBir insan namus ve herşeyinin makarn olan evmde taarru2îdan masundur. Cenü yetin varlığı ve kudreti buna kefildir. Fakat bu kefalet derhal ödendiğl takdirde huzur ve sukun ve bilhassa emniyet ne kadar kuvvet buhırsa gecikmesi ve devamlı saîhalar halinde uzun zamanlarda ik mali ayni şekllde mukabil zararü teslrler doğurur. Bugün beş on cemlyet harici deni bu vak'anın. netıcesinde katilin hafif mi, a ğır mı ceza göreceğini gözledıgine süphe olmadığı gibi buna mukabil memleketin milyonlarca naınu&kâr evlâdı titiz ve haklı bir sabırsızlıkla adaletin derhal ve a mansızca tecellislni bekllyor. Cenüyetln fikrine tercüman olacağına şüphem olmıyan bu sözlerimden maksadun: Kuçuk vak'alarda olduğu gıbi boyle hayatî vak'alarda da ayni sert adalet ve aynl yıldırım netice ve meşhud cürmün derhal cezalandınlmasıdır. Gece meyhanede sebeb olduğu bir vak adan dolayı yıldırım süratüe verilen ka rarla bir sarhoş nasıl gözlerini Cezaevinde açıyorsa bu alçak ta zavallı namuskâr vatan çocuğu polisin cenazesi halkın müteessir ellerinde taşınırken ayni yerde a daletin tecellisirü gönrielidir. Bu namussuz halk düşmanı, herhangi curmii şüpheli bir insan gibi aylarca mahkemelerde gezmemeli ve insanlar içinde yaşamağa velevki ceza gununü bekletmek için dahi olsa cemiyetin kendisine lhtimamma hakkı olmamalıdır. Yüksek hâkim lerimlz kararlannı en kısa bir zamanda vermeli, bu karar ve icrası bu deni zum reye şlddetli bir ibret dersi olmalndır. Bürhan Eralp Ihtilâlci ordu Valance yolunu kesti, Madridi ihata ediyor [Baştarafı 1 tna sahifedet zafferiyetin Ispanyol yurdunun komünist dehşetinden kat'î surette halâsı için bir merhale olduğunu söylemiş ve: « Müstakbel yeni lspanyayı, Fa lanjist ve karlist lspanyayı kollanmızı kaldırarak selâmlıyalım.» demiştir. mak teşebbüsünde bulunmamışlar, Manzanares istikametinde şimale doğru iler lemişlerdir. Jamaro, ve Manzanares nehirlerinin iltisak noktasmdan asilerin top ve mit » ralyözleri, Valencia yolunu işgal etmiş tir. Bu yol üzerinde hiçbir veçhile münakalât icrasına imkân yoktur. Asile rin başkumanadanlığı, hükumet kuvvetlerini payitahta mümkün olduğu kadar uzak ve açık bir sahada harbi kabule icbar etmek tasavvurundadır. Hükumetçilerin kumanda heyeti de bu tabiyeyi kabul meoburiyetinde bulunmaktadır. Zira payitaht tamamile ihata edilmek tehli « kesine maruz bulunuyor. General Mola, şu beyanatta bulun « muştur: « Kat'î harb için herşey hazırdır.» Havalar, düzelmistir. Zafer tes'id edildi Avila 9 (A.A.) Malaganm zaptı, büyük vatanî merasimle tes'id edilmiştir. General Mola, halka hitaben söylemiş olduğu bir nutukta ezcümle şöyle demiştir: « Bu zafer, müntehanın mebdeidir. Madrid muzafferiyeti pek yakmdır. İçimizden en nikbin olanlann bile ümid etmedikleri pek kısa bir zamanda Madnde gireceğiz.» Madride kat'i taarruz DARÜŞŞAFAKA Genc bir Tıbbiye talebesi vefat etti Madrid 9 (A.A.) Havas Ajansı muhabirinden: Asilerin Madrid Aranjuez yoluna karşı yapmış olduklan ta arruz, bunlann Madridle şarkî îspanya arasındaki münakalâtı kesmek gayesini takrb etmekte olduklannı göstennekte dir. Asiler, Tage nehri tâbilerinden Jarama vadisinc hâkim tepeleri ele geçirmiş lerdir. İlk musademeyi müteakıb hükumet kuvvetleri ricat etmek mecburiyetinde kalmrşlardır. Bu kuvvetler, yeni bir taarruza intizar etmektedirler. Almanyanın tekzibi Berlin 9 (A.A.) Volkischer Be • obachter gazetesi, bu son senelerde Al • manya hakkında neşredilen yalan havadisleri saymakta ve Malaga önlerinde vukubulan muharebelere Alman ve Italyan kıt'alannın iştirak etmiş olduklan hakkında bugün News Chronicle gaze • tesinde çıkan haberi saçma bir iftira olarak tavsif etmektedİT. O, ne sadece bir şef kat yuvası, ne bir mekteb, ne de bir irf an kapısıdır Fakat o hepsi ve herşeydir ! 64 üncü yılıru kutlulıyan bu kıymetli müessese memleketebinlerce münevver yetiştirmiştir Ahmed Rasim, ölümünden az ev vel, Şifa bahçe sindeki masasmın başında, yorgun bakışlan biten günün son kızıllıklarile bir başka güzellığe bü rünen Kalamış ko yunda, uzun bir bahsin sonunu şöyle getırmiştı: «... Evet, Darüşşafaka olmasay dı, şimdi ben ya bir kundura boyacısı, Darusşafakamn ya bir kahveci çırağı, kimbilir, belki de boş gezenin boş kalfasıydım. Bu ve benim gıbi yüzler ve yüzlerle insan herşeylerini bu mubarck yuvaya borcludurlar.» Ondan sonra, ne zaman Darüşşafakadan bahsedıldığıni işitsem merhum üstadı hatırlar ve içimde bu şefkat ve bilgi ocağma karşı derin bir sevgi ve minnetın doğuşunu sezerim. Darüşşafaka, tohumu halk elile atıl mış, yıllandıkça kökleri dört bir tarafa yayılan, ve kimsesizhğin ıstırabı, yalnız* lığı içinde kıvranan yavrulan b«reketli dallarının serin gblgesıne alan o feyizli çınardır ki, bugün altmış beşinci yılmı kutlularken, önünde bütün bir yurdun duyduğu; sadece sevgi ve saygıdır. Ahmed Rasim hakhdır; eğer Darüşşafaka olmasaydı hepsini sayamıyacağr mız için, birkaç isim öyliyebıliriz ne o, ne bir İsmail Safa, ne bir General Ke maleddin Sami, bir alım Salüı Zeki yetişmiyecekti. Eski Ziraat Vekili Sabri, bir çoklan mızın hocası riyaziyeci Izzet, sayılı kitab severlerimizden Mektubcu Osman, hatta bu sütunlarda yazılannı zevkle okudu ğunuz V. Birson ve bir zamanlar «Cumhuriyet» in mes'ul müdürii ve kıymetli bir muharriri bulunan merhum Agâh, ve daha bugün memleketin her yanında bir çok mühim işlerin basında bulunan yüzlerle münevver, hep Darüşşafakalıdırlar. Aksarayda oturan dairei askeriye memurlanndan Yusuf Ziya Beyin, sabahlan Büyük Çarşınm önünde kapının açılmasmı beklerken boşuboşuna vakit geciren esnaf çıraklarınm haline acıyarak, komsulan Muhtar (Gazi Ahmed Muhtar Paşa) ve Tevfik (Vidinli Tevfik Paşa) ile derdleşmelerinden 42 sene evvel doğan Cemiyeti Tedrisiyei lslâmiyenîn kurduğu Darüşşafaka ta cumhuriyet Tıbbiye Fakül tesi beşinci sınrf tatalebesinden Zon guldaklı Tevfik oğlu Mustafa Mete, müptelâ olduğu hastalıktan kurtulamı yarak pazartesi gü nü akşamı Şişli Çocuk hastancsinde vefat etmiştir. Mustafa Metç Merhum Mustafa 1932 senesinde îsMete tanbul lisesinden pek iyi derece ile mezun olmuş ve bbbiye tahsilini de ayni gayret ve enerji ile takib etmekte bulunmuştu. Arkadaşlan ve hocalan tarafın • dan çok sevilen ve takdir edilen bu bedn alâkasma cidden lâyıktır. baht genc bilhassa çahşkanlığı ve düriist Çarşamba sırtlannda Halicin durgun ahlâkile temayüz etmişti. Bu yüzden ösulanna bakan bu muazzam çatı altında lümü büyük bir keder ve acı uyandır ki 360 çocuk, ilk bakışta anlaşıhyor ki, rmştır. her cihetçe en kıskanc, en titiz bir itina Cenazesi perşerrrbe günü saat 10 da ile muhattırlar. hastaneden kaldınlarak, namazı Beya • Ve onlar, şunun bunun değil, fakat bir milletin üzerlerine titrediğini farketaıiş olduklannı her hallerile gösteriyorlar. Mektebin, îstanbulda eşleri yok denecek kadar zengin lâboratuarlannda hocalarmın etrafına toplanmış olanlar, kütüb" hanede sessizce mütaleaya dalmış olanlar, jimnastikhanede sporun her çeşidile raeşgul olanlar, resim atölyesinde gözle görülmedıkçe inanılmıyacak kadar olgun eserler hazırlıyanlar dershanedekiler... Hepsi, evet hepsi, dikkat ederseniz, u " ğurlannda harcanan emeklere bin kere müstahak olduklannı, ilk bakışta gözlerinize müjdeliyorlar. Biraz zihninizi yorarsamz hatırlarsmız, her sene Avrupaya talebe gönderilirken yapılan müsabaka imtihanlarında kaza nanlann listesinde sık sık Darüşşafaka lılara rasgelmez misiniz? Meselâ üç, dört sene evvel, Darüşşa fakanın Fen şubesinden mezun sekiz genc, Mühendis mektebinin açtığı imti hana giriyor. Bu çetin müsabakada acaba kaçı muvaffak oluyor? Sekizi de. Fakat Darüşşafakanın tarihindeki bu muvaffakiyetler, Türk tarihinin bitmez tükenmez şanlı zaferleri kadar boldur. Bu muvaffakiyeün sırn nedir? Kısaca sayıyorlar: Evvelâ disiplin, sonra sınıflann tıklım tıklım olmayışı, nihayet ilk sırufa yani ilk dördüncü smıfa talebe alırken çocuklan çok sıkı bir elekten, çok itinalı iki imtihandan geçirişimizdir. zıd camiinde kılındıktan sonra Eyüb mezarlığma defnedilecektir. Kendisine rahmet diler, kederli ailesi ve arkadaşlanna beyanı taziyet ederiz. Şehir tamamen tehlikeye düştü tspanyada gezen Franstz meb'a»' larının ifşaatı Paris 9 (A.A.) Meb'usan medisi radikal sosyalist grupuna mensub dört meb'us Katalonya'da yaptıklan seyahat hakkında bir rapor vermişlerdir. Meb'uslardan biri Barselon'da tam bri anarşinin hüküm sürdüğünü, iktida • nn anarşist sehdikasmm elinde olduğu • nu ve şimdiye kadar 15 bin kişinin klam edildiğini söylemiştir. Bu meb'uslarm kanaatine göre, ecnebi gönüllüler olmasa idi şimdiye kadar dahilî harb çoktan bitecekti. Avila 9 (A.A.) Havas Ajansmın Aviladaki muhabiri, dün asilerin şiddetli bir yagmur altmda Valencia yolunu iş gal etrikleri sırada onlann yanında bu lunuyordu. Bu muhabir diyor ki: Asiler, bütün geceyi siperlerde dizlerine kadar çamura batmış olduklan halde geçirdıkten sonra sabahleyin erkenden taarruza geçmişlerdir. Bu kuvvetler, ya tağından çıkmış olan Jamaro nehrini aş İngiliz Ticaret Nazırının Amerika seyahati Londra 9 (A.A.) Ticaret Nazın Runciman, Amerikada son yaptığı se yahat hakkında Avam kamarasında so rulan suale cevaben demiştir ki: « İki memleketi alâkadar eden muhtelif meseleler hakkında Reisicumhur Roosevelt ve Hariciye Nazm Hull ile birçok noktai nazar teatilerinde bulun mak fırsahnı elde ettim. Fakat hiçbir müzakered« bulunmadım. Ticaret meselelerine gelince, birçok faydalı konuşmalar yapbm. Bu konuş malardan çıkan netice şudur ki, bir ticaret mukavelesi için müzakerelere sağlam bir esas mevcud olup olmadığını anla mak üzere diğer bir araştırma daha lâ zımdır. Konuşmalanmızın neticesi, In giliz Amerikan iktısadî teşriki mesaisini kolaylaştıracağı ümidindeyim.» İngiliz hükumetinin, ticaret mübade lelerinde daha serbest bir usul temin etmek üzere Oslo mukavelesini imzalamış olan Skandinavya devletlerile yakında müzakereye girişip girişmiyeceği sualine de şu cevabı vermiştir: « Istizahatta bulunan arkadaşın ne gibi bir müzakere kasdettiğini anlıyamıyorum. Oslo mukavelesi, âkidleri arasmda büyük bir ticaret mübadelesi serbes tiliğini derpiş etmemektedir. Britanya hükumetinin beynelmilel ticarette daha geniş bir serbestliği istihdaf eden hattı ha reektini Neville Chamberlain 12 teşrinisanide Avam kamarasında esasen söy lemişti.» Harb borclan hakkında herhangi bir konuşma yapıp yapmamış olduğu sualine ise Runciman, hiç cevab vermemiştir. Finlandiya Hariciye Nazırı Moskovada [Ba$tarafı 1 tna sahifede] kuk müsaaatım kabul etmiyen ve her milletin müstakil bir hayata hakkı olduğunu inkâr eden inadcı kuvvetlerle kar şılaşmaktadır. Bu kuvvetler, bilhassa bütün memle ketlerde ajanslan ve mümessilleri bulunduğu için tehlikelidirler.» Yeni bir iktısadî başarı [Baştarati 1 inci sahifede] Anlaşmalann esaslan hakkında resmî menabiimizden de henüz malumat almak mümkün değildir. îstasyonda temas ettiğimiz Holanda ticaret heyeti azasınm söylediklerine göre anlaşmalar Türkiyenin iktısadî ve sınaî programlannm tatbikmda her iki memleket ticareti üzerinde emin ve ra • dikal inkişaflar temin edebilecek mahi yttedir. Öğrendiğime göre bu anlaşma Tür kiye sınaî plânlan için Holandaca temin edılmiş 95 milyon florinlik uzun vadeli bir kredi esasmı da ihtiva etmektedir ki sureti umumiyede devletin ekonomik plânlarma giren işlerle alâkadardır. Ve îngiltere ile evvelce aktedilmiş olan uzun badeli ticarî kredi anlaşması gibi karşı hğının Türk mallarile ödenmesi esaasî dahilindedir. Bu uzun vadeli kredi iie yapılacak işler arasında bazı mühim fabrikalann inşası, radyo istasyonlan tesisi, gemi inşaatı ve liman inşası da vardır. 24 saatte beş hırsızhk vak'ası Son 24 saat zarfmda şehrimizde beş hırsızlık vak'ası olmuştur: 1 Sabıkalı hırsızlardan Mehmed, Galatada Necatibey caddesinde 25 nu maralı kumaş mağazasından 14 metroluk bir top kumaş çalmış, kaçarken halk tarafmdan yakalanmıştır. 2 Gedıkpaşada Tatlıkuyuda 5 nu mralı evde oturan Lüsyen'in evine 14 yaşlarmda Gülter adında bir kız girmiş ve bir manto çalarak kaçmıştır. Küçük hırsız sokaklarda bir hayli kovalandıktan sonra yakalanarak cürmü meşhud mahkemesine verilmiştir. 3 Kadıköyünde Kuşdilinde Alisüavi sokağında Kirkorun evine meç hul bir hırsız girmiş ve bir halı çalarak kaçmıştır. Hırsız aranmaktadır. 4 Tavukpazarmda kunduracı Şa kirin dükkânmdan bir miktar ayakkabı çalınmıştır. Hırsız aranmaktadır. 5 Lâlelide oturan berber Ahmedin evine meçhul bir hırsız girerek bir seccade çalıp kaçmıştır. Emniyet ikinci şube müdürlüğü memurları hırsızlan aramaktadır. şen ve sıhhatli çocuklan yemekte günlerine kadar kendi yağile yavrulmuş, daha doğrusu temiz kalbli, hayır sever insanlarm yardımlarile yaşamış ve nihayet o da, her kurum gibi asıl canını bugün bulmuştur. Darüşşafaka öyle sarsıntılar geçirmiş, öyle kara günler görmüştür ki... On altı senedir onun başında bulunan ve muhakkak ki bu ocağm terakki ve te* kâmülünde büyük bir hissesi olan direktör Kâmi; Yavrularım, bugün ve belki bir hayli zaman sade kuru ekmek yiyeceksiniz... dediğim zamanlar olmuştur. Hat ta müteahhidin ekmeği de kesmesi ihtimalile titrediğim anlar... Derken o, kâbustan ebediyen kurtul muş olmanın sevincile, geniş bahçede mes'ud ve bahtiyar gezinen bugünün Darüşffakalılarına bakıyor. Bugünün Darüşşafakahlan... Onlann arasmda geçirdiğim üç saat bana anlattı ki; Darüşşafaka ne sadece bir şefkat yuvasıdır, ne sadece bir mektebdir, ne de sadece bilmem kaç sene evvel açıldığı için açık kalan bir irfan kapısıdır. Fakat, hepsi ve herşeydir. Darüşşafakanın irfan hayatrmızda doldurduğu boşluk büyüktür. Onun başında, bugün, Ismet İnönü nün bulunuşunun manasım da başka türlü izah edebilmek mümkün olabilir mi? Mektebi tepeden tırnağa kadar, yani en üstkattaki yatakhanelerden bodrumlarına kadar gezdim. Talebeyi; derste, yemekte, jimnastik" te, lâboratuarda, teneffüste.. Her türlü gördüm. Direktörile, hocalarile, küçüğile, büyüğile konuştum. Ve inandrm ki ona karşı beslediğimiz sevgi hâlâ azdır, ve o daha çok, pek çok sevgiye.... ve bilhassa hepimizin ayn ay Sovyet Diesel tayyare motörü Tayyare için ilk Sovyet Diesel motörü, son günlerde, Moskovada tayyare motörleri inşaatı merkezî enstitüsü tarafmdan yapılmıştır. Bu motörle ya pılan tecrübeler muvaffakiyetli neticeler vermiş ve bu Diesel motörile mü r cehhez bir tayyarenin diğer tayj arelerden \iizde 20 ılâ 25 nisbetinde daha uzun yol yapabileceği sabit olmuştur. Bu keyfıyetin Sovj'etler Birliği için i çok büyuk bir ehemmİ3' eti vardır. Zira memleket çok geniştir. Ayni zamanda durmadan ve yere inmeden uzun me safeler kat'ı da bu suretle kabil olabi lecektir. hum İsmail Safanın derinden, uzaklardan Brüksel 9 (A.A.) Parlamento gelen sesi var: nun bugünkü toplantısmda, reis Huy Mihman yetimiydim evet dârı fenanın man, Madrid ve Valancia'ya yaptığı seBen sayei sakıfında yetiştim bu binamn yahat hakkında kendisinden istizahta buNe mutlu bu mubarek sakıfta bir kat lunnlmasına mâni olduğundan sağ ve sol cenahlar arasında şiddetli bir kavga çıkre alınteri bulunana! Mektebin nekahethane ve hastanesin mış ve bilhassa 25 meb'us yumruk yunv KANDEM1R de topu topu dokuz çocuk yatıyor. Diğer ruğa gelmiştir. On kişi yaralanmıştır. * ** yataklar bomboş. Celse tatil olunmuştur. Bu yavrulann başındaki o müşfik baDarüşşaf akanın 64 üncü bayı, müdür Ali Kâmiyi de, ve bütün diMüreftede parasız dağıtılan yıldönümü ğer idare ve tedris erkânını da gördüm. faydalı kitablar Darüşşafaka Mezunlan cemiyeti, DaVe hepsini, herşeyi gördükten sonra rüşşafakanın 64 üncü yıldönümü müna Mürefte (Hususî) Umumî mü artık, Darüşşafakalı neden bu kadar, sebetile dün akşam saat 20 6e Fransız fettişlık, köylünün her bakımdan faybütün manasile temizdir, ve neden bu ka tiyatrosunda bir müsamere vermiştir. Mü dalanması yolunda tertib ettiği Cum Türkiye coğrafyası, dar iyi, mükemmel yetişiyor, diye sorma samerede evvelâ mektebin tarihçesi ve huriyet tarihi, Hayvan bakımı, Türk kâuını, Köylü nın manası kalmıyor. şimdiye kadarki faaliyeti hakkında fay kadını, Tarihî eserlerimizi köruyalım, Sade, durulacak ve kendi kendimize dalı izahat verilmiş, sonra Münir NuredYonca yetiştirme, Tavuk tıfüsü, Boğ sorulacak bir nokta var: din, Necib Celâl ve Darüşşafaka men maca öksürüğü gibi kitabları burada Darüşşafakayı neden sık sık, hatta sublarmdan Ömerle Bülendden mürek parasız olarak dağıttırmakta ve bunlar keb bir heyet tarafmdan güzed bir kon köylüler tarafmdan alâka ile okunmakdaima hatırlamıyoruz. tadır. Oradan ayrılırken, kulaklanmda, mer ser verilmiştir. Belçika parlamentosunda büyük bir boks müsabakası Soma doktorsuz kaldı Soma (Hususî) Kısa bir zaman kal masma rağmen halka kendisini çok sevdiren kazamız hükumet doktoru Nuri naklen tayin edildiği Tireye gitmiştir. Nurinîn yerine kimse tayin edilmedi ğinden kaza bir sıhhiye memurunun elinde kalmıştır. Yeni televizyon istasyonlarî Bıri Moskovada, biri Leningradda ve biri de Kıyefte olmak üzere 3 yeni televizyon istasyomı tesisine başlanmıştır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear