Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET ÎO Mart 1938 SKERLIK BAHISLERİ Tiyatro San'atkâr ve eser nasıl hazırlanır? Avrupada uzun müddet sahne mese lesile yakından meşgul ohnuş olan Salih Mümtaz sahnelerimiz hakkındaki fikirlerini bir arkadaşımıza şöyle hu lâsa etmiştir: < Türk gencliği herşeyde zekâsımn kudret ve inkişafını gösterdiği halde sahne hayatında neden arzu ettiğimiz derecede bir muvaffakiyet elde edemiyor? Bu öyle bir sual ki sahne san'atile uğraşanlar kadar uğraşmıyanları da işgal eder. Genclerimizin Avrupa artistleri derecesinde bir kabiliyete sahib olmadıklarım iddia etmek büyük bir haksızlık olur. Bilâkis fıtrî istidadın bizde daha fazla olduğunu gururla iddia edebiliriz. Şu halde sualimizin cevabım bu sa hada değil, daha başka sebeblerde aramak lâzımdır. Bunun için de karşımızda iki mühim nokta belirir: 1 Sahne hayatında takib edilen sistem; 2 Garb piyeslerinden intihab edi len eserler.. Garbde bir adamın aktör olabilmesi için sekiz sene gibi uzun bir zaman çalışması, ve ondan sonra da sahneye a cemi bir amatör halinde çıkması lâzımdır. Uzun bir tahsil, birçok amelî tecrübelere rağmen bu aktörü evvelâ sahnede çok küçük roller ifa ederken görü rüz. Ona hiçbir zaman büyük rol ve rilmez. Artist derece derece yüksele rek, gösterdiği kabiliyet nisbetinde; başladığı küçük rollerden daha büyüğüne geçer. Halbuki bizde vaziyet tamamile ak sidir. Meselâ iki ay evvel balet heye tinde gördüğümüz bir kıza iki ay sonra sahnede Şekspirin en büyük rollerinden birisini oynarken tesadüf ederiz. Pek tabiidir ki onda bu rol kadar büyük hatalarla karşılaşınz. Bu hatalar İa zın üzerinde bir daha tashih edilemiyecek derecede kuvvetli tesir peyda e der. Hatasını kendine mahsus bir ori jinalite zanneder ve bilemiyerek yap tığı büyük hata, artık onun bir daha kaybedemiyeceği en hakikî bir mah olur. Bu mevsimsiz acele, aktörlerimizin büyük istidadları olduğu halde onları aktör addettiremiyor. Binaenaleyh kültür teatral yoktur ve olamıyor. Ve şimdiye kadar yetişenler de diğerlerinden örnek alarak ayni akıbet ve felâkete mahkum oluyor. Bu geçen devrin bir hastalığıydı. Fakat bu hâlâ tedavi e dilmemesi yüzünden yenilere de si rayet, onları da ayni illetle malul etti. Bfzîm artist oîmdh ibtıyen genciere y pacağımız ilk telkin, onlarm gozleri ni ilk adımda gayritabiî olarak verilmiş büyük rollerden ayırarak asıl yetişip pişecekleri küçük rollere ehemmiyet verdirmek ve büyüklüğü tedricî gör meğe alışmalarma çalışfeak olmalıdır. İkinci nokta garbden alman eserlerin bizim ruhumuza uygun olmamasıdır. Bu noktayı biraz tavzih etmek icab eder. Bu sözle bizde İpsenin ve Şekspirin eserlerini anlıyacak bir halk bulunmadığını söylemek istemiyoruz. Bilâ kis biz de bunları bir garbli gibi sey reder, bir garbli kadar mütehassis oluruz, onlar kadar anlarız. Bizim ruhu muzda olmadıklarını demek onları temsil eden aktörlerimizin bugünkü baş langıç vaziyetinde bu rolleri tamamile benimsemediklerini ve benimsiyemiyeceklerini söylemektir. Paris sahnelermde bile İpsenin eserlermi ancak 65 yaşına girmiş birkaç yüksek artist temsil edebilmektedir. (Fransen) gibi şöhret bulmuş aktörler dahi İpsenin eserle rinde muvaffak olamamışlar, büyi" kudretlerine rağmen alkış yerine ıslık toplamışlardı. Adapte edilmiş eserlere gelince bu yabancı bir millıyetin muhitini, kendi içimize sokmak ve kendi içimizdeymiş gibi göstermek felâketidir ki aktör ü zerinde tesirini pek fena şekilde gös terir. Ve bu tiyatro muharrirliğile uğ raşan yazıcılanmızın sahneye hediye ettıkleri bir hastalıktır. Bizim içtimaî hayatımızda. sahnele rimizde canlandırılacak vak'alar az mıdır ki bir piyes yazmak için marufları haricinde garb âsarımn muavenet ve himayesine iltica edelim?! İyi bir piyes muharriri hayatta baktığı her noktada, bir piyes mevzuu görür ve bir eser yaratabilir. Bunun en canlı misaline şahid olmaktayız. Aktörlerimizin kabiliyetlerine göre biçilmiş olan eserler, yani operetler muvaffak oluyor ve rağbet görüyor. Benim fikrime kalırsa adapte eser lerden mümkün olduğu kadar uzaklaşmak, eseri eser, tercümeyi de tercüme halinde bırakmak lâzımdır. Millî ha yattan, millî varlıktan, millî eserler yaratılmalıdır. Memleketimizdeki mede nî varlığı gösterebilmek için garbden istianeye lüzum yoktur. O hayat; garbde olduğu kadar, bizim içimizde de vardır ve yaşıyor.> Japon isyanınm asıl manası Kızıl Ordunun teşkilâtı On üç milyon azası olan Ossoaviakhim Cemiyeti Sovyet Rusyanın askerleştirilmesinde çok mühim bir rol oynar, Kızıl Ordu birliklerinin ateş kuvvetî çok büyüktür Sovyetler İttihaDEMIRVOtU dının aşağı yukan OUDU İ BUVUK HUDUDU tamamile askeri leştirilmesi, resmî 0KYAMU5 bir cemiyet tara fından yapıltruştır. Bu cemiyetin is mi Ossoaviakhimdir Devlet haznesin den hiçbir para almıyan bu teşekkül, kışfelarda ve ordugâhlarda, seferber edilebilecek bütün askerlerin talim ve terbiyesini hazır Iamakta, tamam lamakta ve devam ettirmektedir. Bugün cemiyetin 13 milyon azası var dır. Askerliğe elve rişli gencler, mu vazzaf hizmetleri başlamadan evvel îki sene zarfında Sovyet arazisinin ayrıldığı 11 ordu dairesinin mevkilerini ve kanunen birer aylık talim ve terbiye ana demiryollarını götterir harita Piyade alayının, atlı keşif müfreze bu ordu, eğer bu uzak mıntakalarda bir devresi görürler. Cemiyet, bu birer aylık devreler haricinde askerî hazırlık leri, ona süvari hizmetini görür. Ayn harb patlarsa bugünkü ayn ve münfeca her piyad*e alaymda iki sahra batar rid vaziyetinde, 1904 te Kuropatkinin merkezleri tesis eder. Fakültelerde ve teknik mekteblerde, yasından mürekkeb bir topçu grupu ordusundan daha iyi bir talihe mazhar kız ve oğlan talebenin yüksek askerî vardır. Bu bataryalar 76 milimetrelik olmağı ümid edebilir mi? (Bu husustatalim ve terbiyesini bu cemiyet idare e toplarla mücehhezdir. Muharebe eder ki fıkrimizi yazmm sonunâ ilâve ede ken piyade alayı, umumiyetle üçer top ceğiz. Cumhuriyet) der. Garb hududuna giden demiryollan da İhtiyatlann kışlada gördükleri talim lu iki batarya ile üç toplu bir obüs bave terbiyeyi o muhafaza ve devam et taryası tarafından himaye edilir. Bu üç çok değildir. Leningraddan başlıyan iki tirir. Atış kulübleri yaparak kadın ve bataryayı fırka topçusu verir. Binaen demiryolundan biri Revale, öteki Var erkek mukemmel nişancılar yetiştirir aleyh Sovyet piyade alayı, hayli uzun şovaya doğru gider. Moskovadan üç Muhtelıf arazide, cemiyete mensub te müddet tek başma kalarak yalnız ken demiryolu biri Rigaya, biri Varşovaya, öteki de Kiyefe gider. Moskovadan şekküller, ordu zabitlerinin idaresinde di vasıtalarile muharebe edebilir. Hava kuvvetleri, filolar ve müstakil başlıyan iki demiryolu daha vardır ki talim görürler ve muvazzaf ordu birlikfilotillâlar halinde kurulmuştur. Sov biri Karadenize, öteki Hazer denizine lerile beraber manevra yaparlar. Cemiyet, ihtiyat kadrolardaki zabit yet hava ordusu 1000 avcı tayyaresi, uzanır. Leningrad, Harkof Kiyef ve Hazer ler ve küçük zabitler için, tekemmül 700 ağır ve orta bomba tayyaresi, 1500 mektebleri açar, buralarda akşam ders yardımcı tayyareden (keşif, tarassud ve denizini birbirine bağlıyan, sonra bu leri ve mektublaşma suretile dersler atış tanzimi) mürekkebdir. Bu 3200 tay denizin öte tarafmda Çin hududuna kabir d.emiryolu daha, vardır, J}emirverir. Hava hücumlarma karşı passif yarelik hava ordusu mühim bir Jsuv. raüdafaayı hazırlar. vmır ;• ~\ V * Y ; ^ S yollarının inşası, fevkalâde bir enerji Muhabere vasıtalan çok ıyi inkişaf sarfmı lcab eVfiren' muazzam mesarye Cemiyetin malî kaynaklan, 13 milyon ihtiyac göstermiş olup ittıradsızlıklarm etmiştir. azasmın aidatı, ışçiler tarafından yapıSovyetlerin kendi hududları hari şiddeti karşısında elde edilen netice, lan teberrular, içkilerden, sinema ve tihenüz memnuniyeti mucib olmaktan uyatrolardan, toplu seyahat edenlerin bicindeki faaliyet kabiliyetleri İetlerinden alman resimlerdir. Sovyet ordusunun askerî teşkilâtı ve zak kalmıştır. Yollara gelince, yok denilebilecek bir kendi topraklarında yapacağı bir harbOrdu teşkilâtı deki kudret ve kuvveti, hakıkaten müt haldedir. Çünkü, yol yapmak için atı Sovyet ordusu, 23 kolorduya veya hiştir. Dünyanın hiçbir milleti, Sovyet lan taşları, yumuşak ve tozlu topraklar, fırka grupuna ayrılmıştır. Fırkalarm Rusyaya kendi yurdunda muvaffaki hemen tamamOe yutmaktadır. Bu ka mecmuu, 30 u muvazzaf, 54 ü teritoryal yetle taarruz edecek kadar kuvvetli dar fakir bir demiryolu ve şose şebekeolmak üzere 84 tür. Ayrıca 4 tane sü görünmüyor. Buna mukabil, Sovyetle sile, Sovyet hükumeti, kâfi derecede vari kolordusu da vardır ki bunlar da rin kendi toprakları haricindeki faali süratle, kıtaatın seferberliğini, naklini 15 i muvazzaf ve 3 ü teritoryal olmak yeti, muhtelif sebeblerden dolayı, şüp ve tecemmüünü ikmalde çok sıkmtı çeüzere 18 fırka ile 6 müstakil süvari li heli ve talıhe bağlı gibidir. kecektir. Hatta, seferberlikleri daha vasmdan mürekkebdır. Bu sebeblerin birincisi ve en vahimi, sulh zamanında aşağı yukarı ikmal e Sovyet Rusya arazisi, 11 ordu dairemuvasala vasıtalarının yokluğudur. U dilmiş olan fırkalar için dahi ayni müşsine ayrılmış ve Sovyet fırkaları bu 11 zakşarkta bir muharebe olursa, yalnız külât mevcuddur. 1914 te Rusyanın sedaireye şöyle taksim edilmiştir: bir tek demiryolu, Siberya hattı var ferberliği 20 gün sürmüştü. Halbuki 1. Leningrad Biri motörlü 6 piya dır. 7000 kilometro uzunluğunda olan Çarlık idaresi, o zaman, bugün Lehistade fırkası, 1 müstakil süvari livası, ve Leningradla Moskovayı Vladivos nın elinde kalmış olan şimendiferlere 2. Smoiensk Biri motörlü 11 piya toka bağlıyan bu demiryolu, muhtelif ve yollara sahibdi. Binaenaleyh, bugün de fırkası, 3 süvari fırkası, kısımlarmda henüz tek hattır. Kızılordunun Sovyet hududlarında te 3. Kıyef Biri motörlü 18 piyade fırSovyetlerin, Uzakşarkta, daimî bir or cemmüü için lâzım gelen zamam, haf kası, 6 süvari fırkası, duları vardır. En ivi kumandanlanndan talarla ölçmek akilâne bir hareket o 4. Moskova 11 piyade fırkası, 1 olan Maresal Blüherin kumanda ettıği lur müstakil süvari livası, 5. Rostof 5 piyade fırkası, 3 süvari fırkası, 6. Tıflis 6 piyade fırkası, 1 müstakil süvari livası, 7. Samara 9 piyade fırkası, 3 müstakil süvari livası, 8. Akmolinsk 1 süvari fırkası, 9. Taşkent 5 piyade fırkası, 1 müstakil süvari livası, 10. Novosibirsk 6 piyade fırkası, (2 fırkası Uzakşarkta), 11. Habarovsk 12 piyade fırkası, 1 süvari fırkası ve 1 müstakil süvari li vası, (bu kuvvetlere Müstakil Uzak şark ordusu denilir.) Sovyet ordusunun banş zamanındaki konuşunu (vaz'ulceyşini) harta üzerinde tetkik edince görürüz ki ordu da irelerinin beşi Avrupada, bir tanesi Kafkasyada, bir tanesi, Efganistan, Hindistan ve Çin hududunda, bir tanesi garbî Siberyada, bir tanesi de Uzak şarktadır. Sovyet Rusyanın AvrupadaMoskovada bir askeri törende Sovyet deniz silâhendazları ki komşularına karşı, 3 tanesi motörlü olmak üzere, 60 piyade fırkası, 15 sü Almanya Litvanya Galatasaraylı boksörlerin vari fırkası, 2 müstakil süvari livası münasebatı ikinci maçı vardır. Berlin 9 (A.A.) İyi bir kaynakGalatasaray boksörleri Ankarada ikin11 dairedeki fırkaların miktarı, ihtiyaca ve zamana göre değişebilir. Hudu ci maçlannı da yapmışlardır. Bu müsa tan haber verildiğine göre Litvanya ile da yakın ordu dairelerinde fırkalarm bakalarda Galatasaraydan Necmi An Almanya arasında normal müriasebetleadedi çok, içerilerde bulunan daireler karalı Hilmiyi dördüncü ravndda nakavt rin tekrar temini için müzakerelere başde azdır. etmiştir. lanmıştır. Birlîklerin muharebe kudreti Calatasaraydan îhsan Ankarah AhBir Sovyet kolordusunun ve fırkası medle berabere kalmışnr. GalatasarayYumurta ihrac nizamnamesi nın teşkilâtı, aşağı yukarı Fransız fır dan Levend Ankarah Aliye hükmen gaEvvelce hazırlanmış olan yumurta ihka ve kolordularmın aynidir. Alay, talib gelmiştir. Galatasaraylı küçük Kemal rac nizamnamesi bu aym 21 inden iti bur ve bölük teşkilâtı, bu birliklerin ayn ayn, hatta tek başma, çok geniş ve Ankarah Salih arasında yapılan baren tatbik edilecektir. Bu nizamname bir cephe üzerinde harbetmelerine mü maçta Salih dördüncü ravnda diskalif mucibince teşkil edilecek olan yumurta kontrol komisyonu reisliğine Türkofis saiddir. Meselâ, bir piyade bölüğünün ye edilmiştir. Galatasaraydan Fahri, Klark ve Me ten Şefik ve azalıklara da ticaret mek bir ağır makinelitüfek takımı, bir piyade taburunun 37 milimetrelik veya 45 lih Ankarada kendi sıkletlerinde boksör tebi muallimlerinden Salih Zeki ve Sabtnüimetrelik iki topu vardır. ri leçflmiştir. bulunmadığı için döğüşmemişlerdlr. «Karaejder» yurd için her şeyi yapanların kurduğu bir cemiyettir! Bu birlikte Japon ricalinden kimler var? Eski bir Japon başkonsolosunun kızı olan Madam Kiku Yamata bir Fran sız gazetesine / • Tokyo isyanı mü nasebetile ismi tek rar mevzuu bahso lan Karaejder ce miyeti ve alehtlak Japon cemiyetleri hakkında birkaç makale yazmıştır. Fransada, Japon psikolojisi üzerine yazdığı eserlerle şöhret kazanmış olan Madam Kiku Yamata, bu makalele rinde, Japon yurd severliğini ve her şeyden evvel bu duyguya istinad e den Japon gizli cemiyetlerinin mahi tKaraejder* cemiyetinin zajer damgası ve yetini büyük bir Amiral Togonun imzası vukufla anlatmış nr. Madam Yamatanın ilk makalesini bugün okuyuculanmıza takdim ediyoruz. *** 1932 senesinde, M. Tanaka ismindeki meçhul ziyaretçi evimin kapısını çaldığı zaman, Japonyanın sayısız ve yegâne hakikî «gizli» cemiyeti olan yurdseverlik cemiyetine benim de mensub olduğumu bilmiyordum. Ziyaretçi kendini takdim eder etmez dedi ki: «Size, tanımadığınız binlerce Japonun selâmmı getirdim.» Kendisinden, memleket hakkında havadis istedim. Karışıklıklar olduğunu, bir ihtilâl vuku bulacağmı haber verdi ve: «Bir kara listemiz var, dedi, otuz kadar isim yazılı.» Gayriihtiyarî şu suali sordum: Irİprı'nJ» külcunntt cıkâyl da Vi Karaejder mensublanndan eski Japon, Earbiye Naztrı General Arahı^ son POLİSTE TRAMVAYA BİNERKEN YARA LANEtt Şişliden Tünele gitmekte olan 249 numarah vatmanın idaresindeki 135 numaralı tramvay arabasma binmek istiyen 25 yaşlarında Papazyan admda biri müvazenesıni kaybederek yere düşmüş ve başile ellerinden yaralanmıştır. Bu saf ruhlu, çabuk elli adamlar, Japon an'anelerine avdet ettirecek ikinci bir Bu vatanî cemiyetin kökü 1867 deki restorasyon istiyorlar. ilk restarasyondan alınmıştır. O zaman, Toyama, «bilâvasıta hareket metodu» başta İmparator Meiji olduğu halde, olan akidesi sayesinde, siyasî mahfillerde memleket, garbe kapılarını açmıştı. Bu açık açık büyük bir nüfuza sahibdir. Sigünkü nesle mensub niponlar, çocukluk yasî hayata hiç iştirak etmez, fakat mü larındanberi Genyoşa reisi Toyamanm him ve zarurî temasları temin ve tesis e • » adını işitir dururlar. Bu kelime, coğrafî der. bir tabirden, Toyamanm, sahillerinde Hiranîmanm rîyaset ettiği, ayni deredoğduğu denizin adından ibarettir. Bu cede tanmmış Kukuhansha meşhur Araki cemiyet, Çindeki ihtilâl hareketine, sonra tarafından idare edilmektedir. Fakat ne Sun Yat Sene, daha sonra Şang Kai bu cemiyet ne de onun şefi olan Araki Şeke yardım etmiştir. • «bilâvasıta metod» taraftan değildir. Bu cemiyet, Japonyada, Çinde bütün Onun vafanî gayesi, kkılâne metodlan, Asyada çalışan siyasî bir cemiyettir. Ja birçok zabitleri ve devlet memurlarmı celponyada takib ettiği siyaset, ifrat milli betmiştir. Bunlar meyanında, eski elçi yetperverliktir. Çin Japon harbinden Honda da dahildir. sonra yapılan Shimonoseki muahedesile Bu dahilî Japon siyaseti, genc zabitleAvrupa devletleri ve Rusya, Japonyanın rin yaptığı bu tezahürle, facia saflıasî Mançuri sahillerini işgal etmemesini sağlayıp buralara kendrleri yerleştikleri ta olan ilk safhasını ikmal etmiş bulunuyor. Bunu daha baska safhalar takib edecekrihte vücud bulmuştur. tir. Nipon yurdseverleri bunlan bekliyorKoku ryu kai yahud Karaejder, Toyamanm Genyoşhasmdan çıkmıştır. lar ve elde edeceklerdir. Çünkü, bir tek' Reısi, Toyamanm yetiştirdiği Ryohe Niponun bulunduğu yerde. kendi varlıSı Uşida isminde bir adamdır ve bugün ih kendine yeten bütün bir vatanî cemiyet mevcud demektir. tiyardır. ( mı> Mcsclâ Başvekil İnukai? Misafirim, soğukkanlılıkla: Elbet, dedi, onu da öldüreceğiz! Kendisini teşyi ederken, bu adamın bir yalancı mı, yoksa gizli bir cemiyetin mühim bir rüknü mü olduğunu düşünüyor dum. Üç hafta sonra Başvekil înukai öldürüldü. O zaman bunun gizli bir cemiyet işi olduğunu anladım. M. Tanaka, muhtelif Fransız nasyo nalist birlikleri nezdinde bir takım anketler yapmış, ve siyasî şefle'rden birisine birdenbire şu suali sormuştu: Ne zaman öldüreceksiniz? Bu siyasî parti şefinin, bu sual karşısında ağzı açık kalmıştı. Japonyada, gizli cemiyetler o kadar az gizlidir ki, bunlann adı herkesin ağzında gezer, şeflerini herkes tanır, işlerini, hedeflerini herkes bilir. Bu cemiyetler, Avrupadaki Mason cemiyetlerinden daha az esrarengizdir. Yapacaklannı açık açık yaparlar. Bugün, 1932 den 1936 ya kadar süren dört senelik bir tevakkuflan sonra, 28 şubat 1936 kurbanlannı yurdseverlik ideallerine feda etmiş bulunuyorlar. Bu isyan, hakkında daima büyük bir hürmet beslenen Imparatorun etrafmdaki insanlara karşı tevcih edilmiş kanlı bir harekettir. Onlar, Imparatoru, milletin den ayırıyorlardı. Nazırlar feda edildi, çünkü millet, ırkın babası olan şanlı hü kümdarına yaklajıyor ve çünkü yurdse verler, kendi prensiplerine uygun bir hükumet istiyor. Birkaç senedenberi, bu son cemiyet, genc zabitler arasından birçok aza kay detmiştir. Bugün harekete geçenler bunlardır. Nipon kanunu esasisi mucibince, Imparatorun tebaasmdan olan herkes, doğrudan doğruya hükümdara müracaat etmek hakkına maliktir. Toyamanm ve Uşidanın taraftar olduklan bu tarz, milletle Imparatorun arasma giren nazırların ve diğer şahsiyetlerin kurban edilmesine sebeb olmuştur. 1932 de katledilen Başbakan înukai, Toyamanm bir şakirdiydi. Dış Bakanı M. Hirota da onun şakirdi, hatta dostudur. M. Toyama ise, Karaejder delisi ecnebi matbuatın tarif ettiği gibi efsanevî bir adam değildir. Toyamanm oğlu tarafından tesis edilen, Ketsu Meidain yahud kanbirhği, M. İnukainin katli hâdisesinden scnıa, 1932 de feshedilmişti. Fakat, ejderin kafası kesilince, yerine yedi tane yeni kafa çıktığı malumdur. Bu sefer, hakıkaten gizli bir sürü küçük cemiyet, (Kanbirliği) nin yerini tuttu. Bunlann azası, basit, ateşli ve fakir adamlar olan mütekaid zabitler arasından seçilir ve bunlar, orduda bıraktıklan boş yerleri işgal edecek olan genc zabitlerle elele çahşırlar. İlk gizli cemiyetler