29 Mayıs 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
f Şubat 1936 CUMHUBtYET PERDE ARKASI Telepati usulile rabıta ve muhabere nasıl tesis edilir? Vekâlet tarzında yapılan bir tecrübe büyük muvaffakiyet göstermiştir Yazan: Sir Oliver Lodge Modern Türk resim sergisi Dün Kiyefte büyük törenle açıldı Doktorlar ne diyorlar Operatör Cemile göre evvelâ sanatoryom!. «Dispanserler mücadelede büyük rol oynıyamazlar, hizmetleri nihayet hastalığı teşhis etmekten ibaret kalır» Kdşe penceresinden ] Moskova 6 (A.A.) Dün Kiyefte modern Türk resim sergisinin açılma töreni yapılmışbr. Sergi, Rus ar müzesi nin dört salonunu kaplamaktadır. Açılma töreninde, Ukrayna kültür Eski Şehreminleri halk komiser vekili M. Kvilya ve Kief askerî mıntakası kumandanı General Ku mizden ve en kıymetli şifkile Kiefin bütün ar ve ilim adamlan hekimlerimizden olan o 5 peratör doktor Cemil, bulunmuştur. Yaşiyanlar tarafından vaki olan telepaTörende, yabancı memleketlerle kül soğukalgınhğından fazMütekaid bir zabitin laca rahatsız olmasına ti tesiratı, sahih ve netice verici ruhî tahartür münasebetleri cemiyetinin Ukrayna bulduğu ilâc rağmen beni kabul et riyat için, uzun müddet en büyük bir mabaşkanı Pr. Yelişko, Ukrayna kültür komek ve verem meselesi Verem anketini ta nia teşkil etmiştir. Vefat eden aziz bir miserliği ar genel direktörü M. Koblenttz, etrafmda kendisine sor kib eden okuyuculan vücudden malumat almak istiyen bir şahSovyetler birliği sekreteri Sedlia ile Ukduğum suallere cevab mızdan bir zat matba sın huzurunda muhabereye girişen med rayna kültür halk komiser vekili M. Kvilvermek lutfunda bulunaya gelerek bizi ziyaret yum, daima o kimsenin, gayrişuurî tele ya söz söyliyerek Türk misafirlere, hoş du. etti ve kendisinin Ashm patisi tesiri altında kalmak tehlikesine geldiniz demişlerdir. Salâh Cimcoz cevave birinci derece verem Büyük operatöre ev maruzdur. ben, gösterilen nezaket ve hüsnükabulden Operatör Cemil hastahğına karşı çok velâ şöyle bir sual sorBu müşkülü iktıham için bir zaman dolayı teşekkür etmiştir. Bundan sonra, müessir bir şurub keş dum: danberi vekil koymak usulünü teşvik eytablolann tetkikine başlanmış ve bu, iki Gazetemiz, veremliler arasında bir fettiğini söyledi. Mütekaid bir zabit olan lemekteyiz. saat sürmüştür. anket yaptı. Hastaların gidip derdlerini bu zatın söylediklerini aşağıya kaydedi Medyumlarla beraber bulunmak keyIbrahim Çalh tarafından yapılmış olan ve şikâyetlerini dinledik. Temas ettiğimiz yoruz: fiyeti harb esnasında neşreylediğim RayAtatürkün portresi çok beğenilmiş ve Mil hastaların hepsi aşağıyukarı bakımsızlık Kendim uzun senelerdenberi As mond» namındaki eserden evvel halkça lî Mücadele safhalannı gösteren tablo tan müşteki, ve bu bize gösteriyor ki bütım hastalığı çekerim. Bunun için bu ilve tecrübesiz kimselerce pek te bilinen bir lar, umumî tekdire mazhar olmuştur. tün hüsnüniyete rağmen memlekette ve lete karşı deva bulmağa çok uğraşırdım şey değildir. [Sir Oliver Loageun oğla reme karşı açılmış olan mücadele pek ve birçok Avrupa müstahzarları kulla Raymond muharebede Fransız cephes'myumla beraber bulunan kimsenin vazi sathidir ve hastalarımızın ekseriyeti tedavi nırdım. Bir taraftan bu müstahzarlann ie b'lmüş ve Flanderste defnedilmiştir. Sir Sir Oliver Lodge ve kendisüe daimî temasyeti çok müşküldür. Çünkü onların va edilemiyor. Siz ne dersiniz? Bizdeki ve nelerden yapılmış olduğunu merak ederOliver oğlunun mezarım hiçbir zaman ta bulunduğunu söylediği, harb maktulle zifesi yalnız, âlemi bekaya intikal eden rem hastalığı ve verem mücadelesi hak dim. Bu merak beni tetebbüler yapmağa ziyaret etmek istememiştir. Çünkü onun rinden oğlu Raymond tanımadıkları bir kimseden malumat al kında ne düşünüyorsunuz?. sevketti ve nihayet bir gün kendim de bir için Raymond diğer âİeme intikal eden bir teşebbüs mahiyetindedirler. Herbiri mak değil, böyle bir teşebbüsten haberDoktor bir müddet öksürdü, sonra: şey tecrübe etmek istedim. Ve çam filizve orada yaşıyan bir ruhtur. Büyük alim tetkikat sahasında yeni imkânlar meyda dar bile olmıyan bir şahsiyetle de müna Rahatsızım, uzun konuşamıyaca lerinin ekstrasını çıkararak ondan bir şubir medyum vasıtasile daima oğlile te na çıkartmaktadır. Biz de bu celselerde sebet tesis eylemektir. ğım, dedi. Yalnız size kısaca şunları söy rub yaptım. Bu şurubu kendi nefsimde ki imkânlan inkişaf ettirmeğe ve şeraiti masla bulunduğunu söylemektedir.] Binaenaleyh bazı hazırlıkta bulunmak iyeceğim. Bizim memleketimizde verem, tecrübe ettim. Benim Astım hastalığıma daha sıkı bir şekle koymağa çalışıyoruz. Telepati ve usulleri Bu mesainin verdiği bazı neticeler Hut zaruretleri vardır. Bu müşkülü iktiham hakikaten üzerinde tevakkuf edilecek ka çok iyi geldi. Sonra bu ilâcı bazı tanıdıkBizim yani ruhî taharriyat cemiyetinin chinson tarafından «Bir yabancının elle için Miss Walker hususî bir takım ka dar mühim bir meseledir. Hastalık epey lar ısrarla benden istediler. Her kime bu hususta ilk tetkikatı tabiatile sırf aka ri altında» namile son zamanlarda kitab vaid vücude getirdi. Bu yeni kavaid ki kuvvetlıdir ve ona karşı yapılan mücade verdimse büyük faydalannı gördü. Mademik bir mahiyetteydi. Evvelâ telepati şeklinde neşredilmiştir. Bu kitabı bu gi tabda açıkça tarif edilmektedir. Tecrü enin daha şümullü olması lâzımdır. jik ve Şık sineması sahibi Kadri Beyin renin hakikatini, ondan sonra da medyum bi işlere alâka gösterenlere tavsiye eyle belerin muvaffakiyetinde bunlann da a Bu mücadele ne şekilde yapılmalı fikasmda göğüs darlığı varmış. Tedavi elardan aldığımız şeylerin telepatiden baş rim. Tamamen ilmî mahiyette olmakla mil olduklan muhtemeldir. dır? dilmeğe birçok kereler Parise gitmiş ve ka birşey olması ihtimallerini tetkik eyîe beraber herkesin anlıyabileceği basit bir Cüretkârlık Bence bu mücadelede dispanserler kendisini meşhur tabib profesör Maligne dik. tarzda yazılmış olduğundan müdericatı Evvelce de söylediğim gibi bu gibi tec büyük bir rol oynıyamazlar. Dispanser tedavi etmiş, bir faydasını görmemiş. BeBundan evvelki makalemde bu mese itibarile ilmi alâkadar ettiği kadar, bu iş rübeler biraz cüretkâranedir. Tecrübe e ler, hastalığı teşhis etmekten başka hiçbir nim şurubumdan kullandı. Gayet kısa bir leden kısaca bahsetmiştim. Ruhî taharri lere merak edenler için de çok faydalı denler tarafından alman neticeler de işe yaramazlar ve lâzım gelen tedavi ve zamanda rahatsızlığından tamamile kuryat cemiyeti azası, ancak mütehassısla dır. Ayni zamanda medyumlar tarafın böyledir. yardımdan hiçbirini yapamazlar. Verem tuldu. Bu ilâcı tecrübe edenler içerisinde nn yapabileceği yeni yeni vaziyetler ve dan verilen haberlerin hazır bulunan hastalığınm önüne geçmek, onu azaltmak Mimar M. Ponsu ve daha birçok kişiHerbiri muhtelif bir haberciye tahsis hatlar üzerinde elân çalışmaktadırlar. Bu lardan çıktığına dair olan iddialann da edilen bir sıra celseler neticesi çok mem için en evvel yapılması lâzm gelen şey... leri faydası hakkında işhad edebilirim. gibi işleri salâhiyet sahibi kimseler anlıya doğru olmadığını gösteren kıymetli de nuniyeti mucib olabilir. Fakat itirazlar Meselâ İstanbul şehri için takriben iki Bundan maada bir de fıstık yağım var rak takib edebilirler. Fakat medyumlar lâili ihtiva etmektedir. da gayrikabili içtinabdır. Esas noktanın bm yatakh bir sanatoryomdur. Bu sana dır. Bu yağı Yerebatanda oturan doktor Akrabalar 'dan alman şeylere «hazır bulunanlann serilerin bir veya ikisinde tekerrür ettiği oryom açılınca nöbet bekliyen hasta Mehmed Lutfi bir hastasında tecrübe ettelepatisi» diye mukabele eden kimselere yatak bulmuş olur. Yatak bulan hasta, ti. Bu yağdan iki kilo içen hasta sekiz Burada, George Prillipar vapuîfmda anlaşılirsa ne olacaktır? bugün tatbik eylediğimiz «vekâlet» usulü iki çocuğunu kaybeden bir valide ba vaMesai esnasında bu hususta zuhur eden hem ihtiyacı olan tedaviyi görür, hem de kilo kazanmıştır. en iyi bir cevab teşkil eder. pur 1932 senesinde denizde yanarak bat ihtimaller üzerine Misis Walker, her cel tedavisi için lâzım gelen gıdayı aTarak Şimdi benim istediğim şey, bu icad Vekâlet mıştır , intihar eden bir şahıs, kazaya sedeki delâile taalluk eden esas noktalan beslenir. Sanatoryomlann açılmasından lanmdan umumun istifade etmesidir. BuBu usulde celsede riazır bulu kurban olan bir genc ve daha tabiî suret evvelâ ele almak suretile her kaydi muh elde edilecek faydalardan biri de, hasta nun için bana verilen bir tavsiye üzerine nan kimse, teselli anyan bir firkatzede te vefat eden birçok erkek ve kadınlar i telif başlıklar altında tahlil usulünü tat arla sıhhatte olan insanlar arasındaki te Sıhhiye Vekâletine bir istida verdim. Siz değildir. Hatta onun hususî ahvalindcn çin, vekâlet suretile, cereyan etmiş olan bika başladı. Bu sayede bunlann mü masın bu yüzden kesilmesidir. Bu temas doktor ve eczacı değilsiniz, diye kabul ecelselerin tafsilâtı vardır. kerrer olmayıp her birinin yalnız bir ccl kesilince tabiî sirayetlerin önüne de geçiltamamen bihaberdir. Verilen malumatın Vefat edenlerle onlardan aynlanlar seye aid olduğu tahakkuk etti ve üstlerine miş demektir. Yoksa bir hasta, sıhhatlile dilmedi. Halbuki ben bu işin şerefini tafsilâtı hakkında hiç birşey bilmez. Vatamamen biribirlerinden uzaklaşmış bu «Şahsî noktalar» başlığı konuldu. Bun rin arasında yaşadıkça durmadan geri ka kendi üzerimde bırakmak üzere ihtira zifesi aldığı haberleri olduğu gibi alâka hakkmı Kızılaya tebecrü etmek istiyolunuyorlardı. Bunlann herbiri dünyanın lar toplanan delâilin en canlı kısımlannı anları da zehirliyecektir. dar olan kimseye nakletmekten ibarettir. rum. Bu yağla şurubu Kızılay lâboratu bir tarafmda ikamet etmekteydi. Med teşkil etmekte ve hazır bulunanlann fi Doktor biran sustu, ben kendisine sorBu vekâlet tarzındaki celse ilk defa oarlarında tahlil etsinler, tecrübelerini yapyumlar tarafından vaki olan beyanatm dum: kirlerinden çıkması ihtimalini uzaklaştırlarak bu gibi işlere bakan kâtibim Mis sınlar. Faydalı görürlerse onlar yapsmtevsikı için meselâ Cavadan, Malaydan Bu sanatoryomlar nerelerde kurulmaktadır. «Ayrılmış olan şahsın yaphğı Nea Walker tarafından düşünülmüş ve Iar. Ben yalnız mütekaid bir zabit olduhaber almak ve bazan da, mahallinden ve düşündüğü veya celse esnasında his malıdır? tatbik edilmiştir. Herkesin takib ve tekrar ğum için ufak bir menfaat istiyorum o kahaber getirmek imkânı olmıyan ahvalde, settiği şeyler» gibi ayn başlıklar altında Bence memleketin muhtelif yer dar. Bir de uzun seneler, uzun emeklerle edebileceği basit bir tarzda telepati tesioralara kadar seyahat etmek zaruretleri toplanan ikinci derece malumatın tahlıl lerinde... Ve İstanbul içinse şehir civa meydana getirdiğim bu şurubla yağın üsratı meselesini halletmekliğin kabil olup hasıl oluyordu. nnda... Ben böyle olmasını daha müna tüne meselâ «Faik Âli yağı» «Şurub Faleri de kıymetli neticeler vermiştir. olmıyacağım anlamak istiyorduk. Bu huVerilen ve bilâhare tevsik edilen ha Bütün bunlar, ümid etmediği koca sib buluyorum. Hatta bunun için Şehre ik Âli» gibi isimler konulmasını arzu esusta gerek haber almak istiyenlerin gerek berlerin bazılan, yalnız celsede hazır bubir yığm vesaik alıncıya kadar hiç birşey manetinde bulunduğum zamanda birçok diyorum. Ve benim mesaimin şerefini bir onlan tanımadıklan halde vekâlet edecek lunanlann değil, vefat edenlerden aynlden haberdar olmıyan uzaktaki bir şah teşebbüsattan sonra Zyncirlikuyuda emlâ yabancı eczacıya bırakmağa gönlüm rakimselerin bir takım zahmetlere katlanmamış olanların da malumu değildi. Zaten sın, böyle bir celseyi tesir altında bırak ki miriden büyük bir arsa almıştım. zı olmuyor. lan icab eyliyordu. kendi hesablarma böyle bir celse yapıl ması ihtimalinin nekadar gayrivarid oî Maksadım orada büyük bir sanatoryom Büyük bir muvaffakiyet ümid etmiyor dığından onların da haberi yoktu. Ecnebi müstahzarlar bu kadar pahalı duğunu gösteren delillerdir. Bu tetkikat, yapmaktı. O zaman bu arsa Zincirlikucîuk. Hata etmişiz. Yedi sene evvel neş Medyum dadır, diye bir sürü itirazlar oldu. Fa iken, eğer böyle bir hassası olan yerli isokuyanlann kendi kendilerine bir fikir rettiğimiz «Bridge» ingilizce köprü depeyda etmelerine yarıyacak bir tarzda, kat ben hâlâ o fikrimde sabitim. Orası tihzarat yapmak mümkünse bu sözler ümektir isimli eserde bu sayede istihsal eBütün bu tafsilâttan anlaşılır ki ya dilen büyük muvaffakiyetler gösterilmiş pılan tecrübelerde medyum dimağınm bir ruhî taharriyat ve nazarî ve tatbikî ruH çok münasib bir yerdi. Maamafih çok te zerine Kızılayın nazan dikkatini celbettir. Kitabda Misis Leonard ve diğer med telepatik cereyana maruz kalması ihti yatta çok geniş malumatile tanınmış olan essüf olunur ki o zaman sanatoryomu mek isterdik. yapmağa muvaffak olamadık. Şimdi ben, SUAD DERVt$ yumlann, sevdiklerinden feci bir surette mali deffedildiği gibi o dimağın bütün Mister Kenneth Richmond tarafından dünyayı dolaşarak istenilen rnalumatın neşredilmiştir. Meraklılar bütün celseler bazan o arsanın önünden geçerim de, üzeaynlmış tanımadıklan bir kadın namına, rine yapılmış bazı binaları görünce içim medyumlann akıl ve hayallerinden geç sahibini bulması ve tam zamanında bu tafsilâtını, vak'anın esaslannı ve muhitin Halic sahillerini basan su adeta sızlar. Orada iyi bir sanatoryom mesine ihtimal bulunmıyan tafsilâtla, al malumatı vermesi imkânlan da ortadan tesiratmı öğrenebilirler. Ve kısa analizLodos yüzünden Halicin her iki tarakaldınlmıştır. Bu gibi celselerde vekâle leri okuyarak kuvvetli veva zayıf nok'a yapılabilirdi. dıklan malumat mündericdir. Kendisini çok üşühnüş olduğu muhak fına hücum eden suyun seviyesi, bazı yerBütün bu tecrübeler, tabiatile, henüz ten bulunanlann da medyumu bir tesir ları açıkça görebilirler. Ve mevzuubahis altında bırakması kendileri birşey bil hâdiselerin «hazır bulunanlann telepat; kak olan değerli doktor yeniden öksür lerde 20 santimi bulmuştur. Bu irtifa dün *] Birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü si» nden başka şeyler olduklannı kendi meğe başlamıştı. Onu daha fazla konuş öğleden sonra 10 santime, akşama doğyazılar 29, 30 ikincikânun ve 3, 5 şubat sa. medikleri için pek mahduddur. yılı nüshalarımızdadır. turarak yormamak için yerimden kalk ru da 9 santime inmiştir. Vekil olarak bir başkası hesabına med leri de takdir eylerler. Sizden ayrıldım, arkadaşlann toplandıklan kahvelere birer birer uğradım. Aşk ve macera romant Hiç çaktırmadan, hepsinin ağzını ara dım. Bilen, tanıyan çok çıktı... Çıktı amma, benim aradığım gibilerden de ğil... Nihayet, bir tane istediğimden alâsına rasladım. 41887 yi, bizim Halilin bacanağı Aziz kullanıyormuş... Azizi, şahsan tanırım. Gelgelelim, sıkı bir ah bablığım yoktur. Pişkinliğe vurdum. O turduğu kahvede yakaladım. Rakısına Yazan: MAHMUD YESAR! bir tavla atrık. Ben, yenildim. Nöbetini 9 o, bir arkadaşa ciro etti. Önce bir meyNeye bu kadar acele ettiğine kendi de kalkmasına, selâm vermesine vakit bırakhanede tezgâhbaşı yaptık. Onu, ince in«§aşıyordu; eğer bu kovaladığı hayali tez madı: ce kurcalıyordum. Çok uğraşmadım. Iyakalıyamazsa, bir daha ele geçiremiye Ne haber? kinci istasyonda, baklayı ağzımdan çı ceğim vehmile titriyor, korkuyordu. Ismailin de yüzü gülüyordu: kardım! | Ali Tunc, geç vakitlere kadar sokak• Işiniz oldu, usta... İsmail, oturduğu yerden sıçrıyacakîarda başıboş dolaştı, bir kahveden bir Ali Tunc, iğilmiş, şoförün ağzınm i mış gibi kımıldandı ve hâlâ gizliyeme pastaneye girdi, ve girdiği yerlerde du çine bakıyor, kalbi hızlı hızlı çarpıyor diği şaşkınlığını anlatmak istiyen bir ta ramadı, oturamadı, tekrar sokağa fırladı. du: Vırla ağzını açtı, gözleri büyüdü, sağ e Gece, saat on bire doğru kahveye tek Demek buldun, konuştun? Anlat! lini yelpaze gibi sallıyordu: rar uğramıştı. Daha kapıdan girerken İsIsmail, cebinden çıkardığı on birlik pa Aman ustacığım, Aziz, bu işe öyle îmaili gördü, yüzü güldü: ketini Ali Tunca uzatmıştı, onun sigara Bu ikinci uğrayışım! sını yaktıktan sonra bir sigara da kendi şaşmış ki... Hemen, şoförün yanına oturdu, onun si tellendirdi: Ali Tunc, kendini tutamadı, güldü: Otuz, kırk yıl evvel bizde esprit kelî * mesi bugünkü mana ile kullanılmazdı. Fransızcadan tercüme yapanlar Lettre et esprit, texte et esprit ve termes et esprits gibi sözlerle karşılaştıkça mantuk' ve mefhum, nas ve mazmun, tabirler ve tefsirler diyerek onlara yerine göre kar şılıklar bulurlardı. Bu sebeble espri, a • » deta ilmî ıstılahlar arasında kalıyordu. tım ve kendisinden mü Nitekim Montesquieu'nun Esprit des Iois saade alarak yanından adlı muhalled eseri dilimize Ruhülkavanin diye tercüme olunmuştur. Esprit de ayrıldım. la langue ise lisanın künhü demektir. *** Frenklerin Sprituel, Charmant diye andıklan insanlar veya plaisanterie, Badinerie, etat elegant kelimelerile ifade ettikleri haletler bizde nüktedan, hoşsohbet, nekre, şaka, lâtife ve zarafet gibi karşılıklarla ifade olunup gidiyordu. Garb harsına uyuşumuz kuvvetlendikçe esprimiz olgunlaştı, Sprituellerimiz çoğaldı ve esprit kelimesi hepimizin dilinde yer aldı. Fakat nükte ile şaka, zarafetlc nekrelik arasındaki farklar da kaybolup gitti. Şimdi eski nüktedanların, nekrele rin, hazırcevablann, şakacılann, zariflerin adı hep Spritueldir. Halbuki bunlar» ayn ayn haletler ve biribirine yakın gö rünüp te pek uzak bulunan şeylerdi. Mevzuumuzu örnek vererek aydmla • talım: Bir atışta yirmi keklik vurduğunu söyliyen palavracıya dinliyenlerden bi rinin: «Saçmadır, olabilir» demesinde espri vardır. Türkçe bakar kelimesini arabca öküz manasına alıp ta herhangi bir adama «siz de bakar mısınız» diyen herifin yaptığı sadece maskaralıktır, ka bahktır. Şu köşede fıkracılık yapmıya başlar • ken bu işin espriye gösterdiği kuvvetli ihtiyacı ve bizde espriye geçirilen kalın maskeyi düşünerek hayli bocaladım. Fakat insanlann muhtac olduğu tebessümü hâdiselerin bol bol verdiğini hatırhyarak biraz müteselli oldum. Okuyuculanma sunacağım tebessümleri en çok hâdise lerden alacağım. Bu, gerçi bir icad ve ibda olmıyacaktır. Kopyaya benziyecektir. Lâkin hâdiselerin fasılasız akışı arasından hergün bir tebessüm yakalamıya çalışmanin da büyük bir zevki vardır. Elverir ki bu zevke okuyucular ortak ola Dİlsin. Biraz gülümsemek, kendi dudağımızda bir konca açıldığını sezmek demektir. Bu koncanın ömrü bir tebessüm kadar sürer. Lâkin ıtrı yüreklerde kalır. M. TURHAN TAN DEMİRYOLLARDA Ekspres taahhurla geldi Dün sabahki Avrupa ekspresi iki buçuk saat taahhurla şehrimize gelmiştir. Bu taahhur Balkanlardaki şiddetli yağış ve fırtınalar yüzünden birçok yerlerde hattın bozulmuş ve su altında kalmış olmasından ileri gelmiştir. ADLÎYEDE Bir hırsız mahkum oldu Aksarayda oturan mütekaid Osman Nurinin evinden eşya çalmakla suçlu olup üçüncü ceza mahkemesinde muhake* me edilmekte olan Alinin muhakemesî dün bitmiş; bir sene iki ay hapse konmasma karar verilmiştir. Dut ağaclarına arız olan hastalıkla yeni bir mücadele usulü Bursa (Hususî) Vilâyetimizdeki dut ağaclarına arız olan hastalıklarla mücadele için yeni ve tabiî bir usul bulunmuştur. İpekçilik Enstitüsünün idare etmekte olduğu bu mücadele sistemi şudur: Gemlikte türeyen bir nevi sinekler üretilerek dut ağaclarındaki parazitle re musallat ediliyor ve böylece hastalık ortadan kalkıyor. asmamış... Amma, kırmızılı kadın gelince, gözleri açılmış... Herif, kadının ya nında, terbiyeli maymun gibi oturuyor muş... Aziz, kendini alamamış, ceb aynasile dikiz etmiş... Ali Tunc, istemiye istemiye güldü: Dikiz aynalan kalkh, değil mi? İsmail, boynunu çarpıtmıştı: Huy canın altındadır, ustacım! Sonra, kadının da pek kumanda eder gibi konuşmayışı da gözünden kaçmamış... Bir kadın, bir erkekle ne çeşid konuşu yor? Eh, bu manzaralardan biraz çakarız, ağabeyciğim... Kırmızılı kadın, hali, tavrı, Azizin, pek acayibine gitmiş... Ali Tunc, sabırsızlanmağa başlamıştı: Bırak tafsilâtı şimdi... Sen, Azizi gör, evvelâ Tüneldeki apartımanı, sonra da, eğer dikkat ettise, Galatasarayda durdukları sokak içindeki apartımanı öğren.. îsmail, yerinden fırladı: Şimdi, ustacım! Ali Tunc, bir sigara yaktı: Burada bekliyorum. • ı• ı » Peki, kadm, Taksimde nereye git Olduğu gibi anlat. Ismail, sigarasından bir nefes çekmiş miş? Oradaki taksilerden birine atlamış.. ti: Taksinin numarası? Arabayı, Tünel başmda bir apartıısmail, gülüyordu: mandan çağırmışlar. Demin onu da buldum, Kadrinin Hangi apartıman? Aziz, sorup iyi öğrenecek.. O a arabası... Kadın, Harbiyede arabadan partımandan bir genc adam çıkmış... inmiş... Ali Tunc bir nefes kesilmiş gibi sor Araba, Galatasaraya gelmeden bir sokak önünde durmuş, adam, arabadan inmif, du: Sonra? biraz sonra kırmızı mantolu kadınla bir Orada da bir otomobile atlamış.. likte gelmişler... Parmakkapıda, Zülfü Taksiye mi? Şahinin evine kadını bırakmış... Genc a Hayır... Hususî otomobil... dam, Taksime gitmiş... Araba, tekrar Numarası? dönüp Zülfü Şahinin sokağında durmus.. Kırmızı mantolu kadın, Zülfü Şahinden İsmail, omuzlarını kaldırdı, içini çeksaat bire doğru çıkmış.. Taksimde, A ti: zizin omzuna vurmuş, arabayı durdur Nereden dikkat etsin, ustacım? muş ve hemen inmiş... Azize, bir beş liraAli Tunc, sigarasını yere attı, ayağile lık vermiş... Üstünü almamış... bastırarak ezdi: Arabada, o genc adamla ne ko Hakkın var. O genc, nasıl bir anuşmuşlar? dammış? Ismail, yüzünü buruşturmuştu: İsmail, ensesini kaşıya kaşıya düşünü Aziz, anhyamamış... Fransızca ko yordu: Aziz, ilkönce o adama, pek kulak nuşmuşlar. (Arkan var)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear