Catalog

CamKuriyt* Mavıs Üç kişi boğuldu Laeoı roman Yorgaalarnnm içine büzühnüs bu Kmu gelmiyen sualleri kafamın içinde tekrarlarken kapıma yavaşça vuruldu, babaımn beyaz başı arahktan görüldü: Kızım, hava çok soğuk, Dün «kşam basm ağrryordu. tstersen bugün çıkma. B«n giderken mektebe uğrar, senin hasta olduğunu müdür beye söylerim. Birdenbire nasıl karar verdim? Bilmiyorum: Baba, dedim, vakit bulursan Rüştü pasaya da uğrar mısın? Babanun gözlerinde ıstırapla kanşık bir sevinç yandı. lanm Kabul ediyor musun kızım? Ev«t baba; fakat bazı şart • var. Onlan kabul ederse... Bu şartlar ne imiş bakalnn? Yazan: MUAZZEZ TAHSİN 13 buna muvaffak oluyor muyum bilmem?.. Galiba, hayrr; çünkü vakit pakit Nerminin gözlerinde, benim dıişündüğihn feyleri anlıyan ve anladıği için isyan eden bir bakış görüyorum. Ne de çok para «arfediyor ya rabbi! ! Sanırsımz ki skndiye kadar mahrum kaldiğı bu para harcamak zevkme kanmak istiyor. Her gör • düğü, her beğendiği şeyi aldığı halde gene gözü doymuyor. Daha, daha istiyor. Alman seylerin mühim bnr kısmı Konyaya gönderildi. Bir kısnu Şis • Iideki apartımana götüriilmek üze re mağazalarda dunıyor. Böyle iken her aksam Adaya bir yığın paketle döniiyoruz. Nerminm odası bir sergiye döndü. Gece yemekten sonra, eskiden olduğu gibi bahçeye çıkacak yerde onun odasında, gethdiğimiz sayı • sız paketleri birer birer açarak içinden çıkan binbir çesit seyleri sey • redîyoruz. O dakikalarda Nerminin gözle • rinde parlryan ısığa bir isim bulmak içm yanıyorum. Nermm memntm mudur? Yolpsa şrmdiye kadar ona • kendi dediğine göre gültniyen talihmden intikam nn alıyor? Diinyada hersey aklıma gelirdi, fakat ağır basb, kitaplanndan baska birseyi görmiyen Ahmet Beyin benimle evlenmek istiyeceğini hayalimden bile geçırmezdtm. Ahmet Bey kom^umuz oldugu halde her nedense ailelerimiz birbirile görüsmezler. Nezaketin icap ettirdiği merasnnli ziyaretlerden başka vesilelerle birbirimize gidip geldiğimizi hatırlamıyorum. Halbuki evlerimiz ayni bahçe 0 • zerinde oldugu için uzaktan her zaman birbirimizi görürüz. Ahmet Beyi ben, kitaplarına gömülmüs bir âlîm diye tanıdım. Onu bu gözlerle gördüm. KUçukken bende uyanan bu his değişecek yerde büyüdükçe daha çok köklesti. Onu iki üç sene gozden kaybet • miştim, Avrupada tmif. Geçen sene yazın Adaya geldi ğimiz vakit gene onu. görmemiştim. Hatta doğrusunu söylemek lâzım gelirse burada olup olmadığmı merak bile etmemistim. Nerminle beraber sandalla Heybeliye geçecektik. Bh gün evvelinden buna hazırlanmıstık. Son da kikada Nermin başsğrısmdan bahsederek gelmekten vaz geçri ve ben yalnız gittim. Çam Hmanında çok mu kaldım bilmiyoum, dönüşte hava iyice kararmı» ve çok *ert bir rüzgâr çıkmıstı. Küçüklügümdenberi sandala alısmıs olduğum için bu, beni kor kutmadı. Her zamankinden daha kuvvetle küreklere sarıldınu Ara dan pek az geçti, rüzgâr büsbü tün arttı, adeta fırtına halini aldı. Yalnız basıma dalgalarla mücadele etmeğe çabahyordum; fakat kol lanm iyiden iyiye kuvvetten düs . müştö. Odun yüklü bir sandal devrilerek battı Dün sabah üsküdardan gelmekte olan odun yüklü bir yelkenli Kabataş onlerinde hamulesinm ziyadeliği ve rüzgarm şiddeti yüzünden devrfl • miş ve içinde bulunan üç kişi denize dökülerek, birkaç dakika içerisinde kuvvetli dalgalardan mecalsiz kalarak boğulmuslardır. Yaptığmnz tahkikata gSre hadise şovle olmtıştar: Usküdarda oturan Çerkesli Körkadı namfle maruf Ahmet Recep Üsküdardan sandalma odun yüklemîş ve yanına iki kisi daha alarak t.<ttanbula git • mek üzere saat 11 de denize arılmu • far. Çift kürekle yohma devam eden sandalcı biraz sonra rüzgâr çıktığmı görerek yelkennri açmışttr, Sandalcı, sandalm yükJü ohnası ve sağnaklann ziyadelesmesi üzerme yel • keni idareden âdz kalrnis ve sandal kuvvetli bir sagnak üzerme devril • mis, içinde bdtunan üç kisi denize dökübnüstür. Denize dökülenlerden flcisi dalgalar îcerisinde birkaç çnpınmadan sonra kaybolmuşlar ve sandalcı da biraz sonra bogulmustnr. Kazadan haberdar edilen beşmci şube müdürS Danis Bey kaza mahalH* ne gelerek tabkikata basiarrustır. Za • bıta, sandalda üç kişi olmayıp iki kişi bolunduğunu ve fldsinîn de boğuldn • gunu söylemektedir. Cesetler henfiz bulonamadıgmdan mağruklarm hüvi yetleri anlaşıl?mamışhr. İktısat İşleri Şeker sanayiimizin maruz kaldığı müşküller Mütehassıs, tetkikat yaparken fabrikaların maliyet masraflarının yüksekliği meselesi üzerinde ehemmiyetle durdu Mutehassis Dr. Gustav Mikuş Türk seker fabrikalannm vaziyet ve faaK • yetlerini tetkik ederken şeker istihsalâhnda fabrikaların maliyet masraflarmı arhran noktalara büyük ehemmiyet vermiş, bunlan birer birer saymıstır. Efkân umumiyeyi bu hususat etrafmda aydınlatmak için maüyeti kabartan bu amfllerin başlıcalannı sayıyoraz. ka bir kuım çiftçfler de küspeyî hamîzi olarak muhafaza etmektedirler. Müteakıp kampanya zamanlarmda küspe fabrikalann üstünde kahnaktadır. Küspe gibi çok kıymetli bir yera maddesi • nm, yıgınlar halinde çürümesi, kazan larda veya kurutma yerlerinde yekıl ması mfllî ikhsat noktasmdan acı bir ısraftır. Çiftcilere yaş ve kuru küspenin (bilhassa kurusu «melas» la karışhnldığı takdirde) kıymeti anlafalabilirse memlekette et ve süt tstihsalâtmın fazlala şacağı muhakkakhr. 1 RADVO Bu gilc»amki program J İSTANBUL: 18,30 fransızca den . 19 Muammar Bey tarafmdan monolog, Ajana haberlerl 19,30 alaturka muslki nesriyatı, (Skrem Bey, Rusen Bey, Cevdet Bey, Şeref Bey, Yahya Bey, Cevdet Bey, Veclhe Hanım, Semiha Hanım, Nedime Hannn) 21,15 AJans ve borsa haberlerl 21,25 vlyolon. sel solo, Mes'ut Cemll Bey ve orkestnu / VİYANA: 18,10 konser . 19,05 sıhhl musah&b* • 19,30 konferans 20,30 askerl bando 21,50 esM Viyananın ev musiklsi . 23,05 aksam haberleri ve propoganda nesriyatı» 23,20 esperanto neşriyaU • 23,30 dana haTaları. BUDAPEŞTEt 19,05 italyanca ders 19,35 koro konseri 20,25 radyoda tiyatro . 21,15 opera or kestrasınm konserl 22,35 eskl operet. lerden parçalar 23,40 Lakatos, Çlngene orkestrası 24,20 piyano İle birlikt« keman konseri. PRAG: 18.50 musahabe, fransızca den 19,19 ameleye ait neşriyat 19,25 almanca neş. riyat 20,05 haberler ve muhtelll ne|riyat 21,05 gramofon, sonra tagannl . 21,35 musahabe 23,05 son haberler. Ollmpiyat haberlerl . 23,40 Brünneden nakil. KOLONYA: 18,45 gramofon 19,05 musahabe • 20,03 ak$am konserl . 21,05 haberler ve Prankfurttan naklen propagand* nesriyatı • BÜKREŞ: 18,05 radyo orkestrası . 19,05 radyo gazetesl, kültür hareketleri, orkestra, 20,05 orkestra konserl, armonlk, konferans 21,05 koro konserl . 21,35 konferans . 21,51 kemanla birlikte piyano konserl 22,20 tagannl 22,50 radyo gazetesi, Clna lokantasmdan naklen muslkL BERLtN: 19,05 hanımlara alt haberler . 19,35 radyo orkestrası tarafından Macar ha vaları 20,45 haberler . 2*1,05 ÜYankfurttan naklen propaganda ne;rlyatı 21,35 ten 1 e lcadar dans havalan. LONDRA (Regioaal): 18.20 çocukların saati 19,05 haberlef' 19,35 şimall Reglonal programı . J0.05 tagannl ile birllkte orkestra konserl 21,2(1 Reglonal Mldland programı . 22,05 et • kncell neşriyat 23,05 gramofon 23,20 haberler 23,35 dans havalan. TULUZ: 20,35 haberler, opera. parçalari 21.05 operet parçalan, Viyana orkestrası, çar. kılar . 22,05 opera komik, salon orkestra. A Tlrol şarküan . 23.J5 askerî bando, operet oarcaları 24.05 fillm havalan Ciftçilerimize avant Fabrikalamnız çiftcilere beber hek • tar pancar zeriyah içm 6 flâ 10 lira avans vermektedirler. Avanslar nnrtn • miyetle taksitle (ekim, btrmd, fldnd çapa zamahlannda) verümektedif. Yekunu 2,000,000 liravı bulan avanslar köyiüye faizsiz verildiğinden yalnız avans iş»nde fabrikalara yuvarlak hesap senede 200,000 liralık bîr zayiat yüklenmektedir. Bunlan kendisme ben söyliyeceğim. Yalnız birincisi şudur: ts tanbulda oturacağız. tşte Feriha, Rüştü paşa ile böylece nişanlandım. Gül yapraklan rnce bir inilti ile hışırdadı. Denizin sahile doğru süzülen suları bir ninni gibi akb. Nerminin gözlerini görmüyor • dum. Sesinm acılığı agzımda ze • hirli bir iz bırakmıştı. O dakikada Nermm ölüyor sandım ve gözlerimden yanaklarıma doğru matem yaşlan döküldü. Nermin, sevmediğin bir ihtiyar adamla nasıl yaşıyacaksın ? Sesim bir feryat gibi sessizliği yırttı. Onun parasile yaşıyacağrm Feriha, kendisile değil! Sonra daha boğuk bir sesle: Söyliyeceklerinin hepsini biliyorum, boş yere kendini yorma benim içli kızım. Nermm artık kat'î kararmı vermiştir, bu karanndan onu hiçbir kuvvet döndüremez. Esasen artafc çok geç! Düğün için herşey hazırlandı. Burada kalaca • ğım bir ay içinde tuvaletlerimi yaptıracağım. Düğünümüz Konyada olacatk ve sonra hemen fsviçreye gideceğiz. Nermin, başka söyliyecek birşeyi kalmamıs gibi yerinden kalktı, ellerimden çekti, beni de kaldırdı. O önde bir yılan gibi kıvnlarak yürürken, ben başım önümde, on sene yaşlanmış gibi agır ve bitkin adtmlarla onu takip ediyordum. Yatak odaıtaa gitmeden döndü, yüzüme baktı: Apartımanm nerede? diye sormuyorsun Feriha! Ne kadar meraksızsın! Sizin Şişlideki apartımanı nızdan biraz ileride Bomonti tramvaylarının durduğu yerde... Aşağı yukan komşu sayılırız. Kîşlan bir arada geçireceğiz, buna sevinmiyor musun cicim? Odama girince perdeleri sıkı gı . kı kapadıtn. Lâmbamı yakmadan soyundum, yatağima girdim. Ve bu altmış beşlik ihtiyarla evlenen Nermin değil de benmişim gibi kendimi biçare buldum ve ağ ladım. Rüyamda hep Nermmle uğraş . tıtn. Onu karanlık yollarda anyordum: Kok kömurn ve tandth matraflari Fabrikalar için mühim bir yük te; komür, sandık tahtan ve ffltre bezls • rinin bîr kısmı müstesna olarak, şeker istihsalme yanyan bütün maizemenin hariçten getirilmesi mecbıviyetidir. Alman malumata nazaran kok köHiDrOnOn tonu cmsine ve fabrikaların coğrafî vaziyetme göre 26 flâ 32 liraya mal olmaktadır. Buna mukabfl roeselâ Avusturya sanayK kok kömürü ibb'yacnu takriben 14 lira 6 0 kurusa temtn etmektedır* Türkiyede beber boş çovahn fiati 48 kuruştur. Avusturyada ise takriben 32 kuruştur. Türkiyede yalnız ecnebi mallan değil, yerli malzemenm de fiati çok yüksektir. Türkiye şeker fabrika • lan kömürün torranu 18 flâ 2 3 ttraya mal ehnektedirler. Halbuki bu miktar Avusturyada 10 TSrk liran bile tutmoyor. 50 küoiuk bir tahta sandık Tur • kiyede 150 kuruf, Avusturyada ise 26 kuruştur. , Yanqında kast yokmuş Arnavotköyünde Muhittin Bey » • minde birinm icarmda bulunan mu samba ve zift fabrikasmtn ymndıgmı yazmtstık. Dün zabıtadan yaptığımız tahkSnt neticesmde, yangmda bir kast olmadıgı ve binanuı sigortasız oldugu an]a • şılmıştır. ' MelaM Mütehassıs şekerin kristalize edfle • miyen ln«mıii teşkfl eden ve koyu mayi halinde bulunan (melas) m da küspe gibi yani pancann cürufu gibi Türk şeker febrikalan için bir dert oldugunu söylemektedir. Dört şeker fabrfkasmm melas stoklan 18,000 tondur. Bu meIası sarfermek için AlpuHu ve Uşak fabrikalan birer ispirto fabrîkası tesis etmislerdir. Fakat ispirtoda kâfi mflctarda sanunadığmdan Usakta takriben 2 milyon, Alpuüuda 2,770,000 Htre ispirto depo edflmiştir. Türkiyede de diğer memleketlerde oldugu gibi benzrae mnayyen bir nisbette alkol flâvesi sufetfle tağsiş, aksi halde bir reshn almması esası kabul olunduğu takdirde fazla melas sarfı imkâm temtn edilmiş olur. Şeker hnalmden müteveüit melas mactarmı azahmak içm Abullu ve Usak fabrikalan (kalksacharaO denflen a • meKyeye mahsus tesisat yapmaga ka • rar vermişlerdir. Bu saycde şekerin melasa kalbolunan bir kısmı gene şeker haline ifrağ olunabfleceğinden melas miktan aaılmış, şeker istihsali çoğalmif olacaktır. Mütehassıs bu mütaleah serdettik ten sonra rapdrumm her* tar^ıfind'a ehemmiyede isaret ettiği faıla istihsal tehlikesine bu vesfle ile de temas et • mekte ve sunlan söylemektedir. «Hulâsa: Türk şeker fabrikalan müşkül şartlar ahmda çalışmaktadır lar. Müşkülleri bertaraf için icap eden hersey yapılmıştır. Sanayi, memleket ikhsadiyatmı yükseltmiştir. Fakat, kendisi henüz inkişafm son haddine var • mu degfldir. önönde başanlacak daha çok müşkül işler vardır.» Türk şekerinin matiyeti ve bunun mdirflmesi imkânlannı yarra tetkik e • deceğiz. Deri Kauçuk Lâstik ayakkabı yapanlar da Odaya müracaat ettiler Tam bu strad'a nasıl oldu bilmiyorum, yıanımda bir sandal gördüm. Nereye gittin? Neredesin? Se Ayni dakikada bir ses: Feriha Hanmı, korkmaymız, Bİ kaybettim Nermin.. Bu karanhkgeliyorum! dedL lar içinde seni bulamıyorum.. Söyle Başımı çevirdim.. Ahmet Beyi bana neredesin Nermin? gördüm. ••• Sevgili bir ölüyü takip ediyor gibi Nerminin pesinde Beyoğlunu dolasıyordum. Içimin matemini ondan gizlemek için bütün tradetni ve kuvImi bir araya topladığım halde Buna sevinmedim dersem yalan olıır. ömrümde bir defa olsun ona hitap etmediğimi bile unutarak: Ahmet Bey, yetisiniz; kuvve tim kıalmad?, dîye bağırdım. (Mabadi var) Kauçuk ayakkaplarnı^ derî m. Yedek alât ve edevcâ ambarlan yakkaplara rekabeti ayakkabıcılamasrafı ^^ < rxn »ikâyetini mucip obnuş, bu hu ^'"Tfr. Mikus yedek alât ve eoîevat âmsusta bir de kongre toplanması kabarlan masrahnm seker sanayihnize rarlaştınlmışti. Bu meselenin, Ti • büyük bir yük tahmil ettiğini söylüyor. caret Odası tarafından da tetkiki FaaEyeti yalnız bir mevsime inhisar münasebetile »ehrîmizde bulunan eden sekerciiikte herhangi bir anza okauçuk sanayicileri Odaya müsterek bir müracaatte bulunmu^Iardır. hmca hariçten yedek parça gelmciye Lâstik ayakkabı imalcüeri, bu müraca kadar günlerce ve haftalarca bekleınek atlerinde dericüerin mutalealarma madmümkün değildtr. Türkiyede mevcut de madde cevap vermektedirler. Bu 4 şeker fabrikasınm yedek ambarlan • cevaplar su suretle hulâsa edüebilir: nm luecmu kıymeti 3 milyon lira ola« ^ FabrSıalarımızTn tesisinden rak tahmin olunabüir. evvel her sene Avrupadan memleŞimendifer nakliyattnin paheldıgt kete »if tstanbul 800 bin lira kıy• Türk seker fabrikalan için gayrimetinde 400 bin çift altı lâstik ayak müsait ahvalden biri de şimendifer ü o kabı giriyordu. Bu sanayim mem • retlerinin yüksekKgidir. Bu vüksekuk leketimiz dahilinde teessüsü harice bilhassa hariçten gelen ve bududa ka akan bu parayı sekizde yedi nisbetinde azaltmıştır. Bugün kauçuğun dar nakliye ücretfle gümrük resmi üzesif tstanbul kîlosu 30 kuruştur ve rme binmi» olan malzeme de hissolunbütün bir mevsimlik istihsalimiz im?ktadır. çin Avrupadan alınan kauçoklar ancak Yüksek nakliye öcretleri komür ve 30 bin liralıktar ki bu miktar kauçokla pancar gibi yerli mallar üzerinde daha 500 bin çift ayakkabı imal etmekteyiz. ziyade müessirdir. Pancar, diğer memLâstik sanayü yüzünden millî paleketlerde Türkiyede oldugu kadar ranuzin harice aktığını iddia eden uzak mesafeierden getirilmeroektedir. dericiler ise kullandıklan ham de • Meselâ Bohemyada umumiyetle 20, rmin yüzde 80 ini ve bütün mevaddi Avusturyada 6 0 kflometreden daha krmyevryesini hariçten tedarik euzak mesafeden pancar nakledumediği diyorlar ve bunun için gümrük bahalde Türkiyede 200, 3 0 0 ve hatta yitlerile de sabit oldugu üzere bir 350 kflometreden tasnunaktedır. 3 0 0 milyon iki yüz bin lira veriyorlar.> kflometre için pancar nakliye bedeli 530 kurus tutuyor. Pancar fiati tonu 1000 • 1200 kuruştur.* Hava hUcumlarından korunma cemiyetinin konferansı Düşman karşısında roemleketin manevî kudretlerinm artmanna ve maddeten dayanıklı olmasına hizmet maksadile tesekkül etmis bu lunan Hava hücumlanndan koruma cemiyeti, î»tanbulda halka ait ve korunmaya taalluk eden konferanslar vereoektir. Cemiyet ük konferansun 1/6/ 934 cuma günü saat on buçukta tstanbul Universitesi konferans salcnunda verecektir. Konferansın mevzuu: Havaya kaıfi cephedeki ordumuzun i»ti • natgâhı olan halkımızm müdafaası ve çareleridir. Iznvr panayın ve ecnebi tacirler îzmir beynelmîlel panayırrna bir çok Macar ve tspanyol tacirleri de iftirake karar vermişlerdir. Bu ta cirler, panayır komitesmin tstan • bul mümesftili olan Ticaret Odası Tetkikat şubesi müdürü Hakkı Nezihi Beye müracaat le panayırda teşhir edilecek eşyanm gümrük mua meieleri ve nakliye tarifelerinde yapılacak tenzilât hakkmd*a malu • mat istemislerdir. Ecnebi tacirler, bundan baska kontenjana tâbi eşyanin da teşhîri kabil olup olma dığmı sormaktadırlar. c Yeni Eserler 7 GÜN Memleket haricine gidecek tiyatro kumpanyaları Behçet Salih Bey îzmire döndü Panayır işleri ve tzmir şehri tarafmdan çıkanlan büyük piyıango münasebetile şehrimizden geçerek Ankaraya gitmiş olan tzmir Bele diye reisi Behçet Salih Bey dün Ege vapurile Izmire avdet etmiştir. Turk ürolcgl cemiyeti 23/5/934 tarihindeProf. Behçet Sabit Beyin riyasetlnde toplanmıs, atidekl meseleler hakkında müzakere ve münakasa yapılmıstır: 1 Doktor Puat Hamlt Bey Gonorenln Slfasının teşhisinde spermokültürün tarzı icrasının ehemmiyeti hakkında bir tebliğck? bulunmuş, münakaşalara Ali Eşref Bey, Behçet Sabit Bey iştirak etmiştlr. 2 Dr. İhsan Arif Bey nefroztomi ameliyesile iyl ettiği piyonofroz kalküIözlü bir hasta takdim etmiştir. Bu vak'anm münakasasına Ali Eşref, Behçet Sabit, Bahattin Lutfl Beyler iştirak et nıiştir. 3 Dr. Behçet Sabit Bey, unku mesane tegayyüratlle müterafık ehlill halfl lle tırku mesanede bir divertikül bir hasta takdlm etmiştir. Bu vak'a hakkındaM münakasalara Ali Eşref ve İhsan Arif Bevler iştirak etmiştir. • Dr. Ali Eşref Bey, halip ve kilye » taslannı güsttfrerek, iki radyoğrafl plâ811e unku mesane dahhamesl hakkında j bir tebliğde bulunmuştur. Bu tebliğln münakaşasuıa İhsan Arif, Bahattin Lutfi, Mehmet Ali Beyler iştirak etmiştlr. i\ Türk Urologi temJyetfnST I Türkiye Tıp Encümeninin Heyeti Umumiye içtimaı Türkiye Tıp Encümeninden: Encümen heyeti umumiyesl mayısın otuzuncu çarşamba günü saat 18,30 da Etibba Odası salomında toplanacaktır. Aza tarafından takdim edilecek vak'alar üzerinde konuşulduktan sonra Osman Şerefettin Bey malaryadan mütevelllt dumurî kebet teşemmuu ve muallim Dr. Kemal Hüseyin Bey, tüberküloz basille misl ve levlnstein usulile basil taharrist üzerlne tebllgatta bulunacaktır. İçtima dan sonra aza ailelerile birlikte müşterek yemek yiyeceklerdir. İlml toplantıya arzu eden hekimler teşrif edebUirler. Kadıköy SÜREYYA s nemasında S E F İ L L E R Binnd devresi mcvaffakiyetle devam ediyor. Temsiller vermek üzere Antakya ve tskenderona giden bir tiyatro kumpanyasının avdeti esnasmda artistlerin Ziya Efendi namında bir arkadaşlarile aralan açıldığından onun nüfus ve hüviyet cüzdanile san'at vesikasını beraber alıp götürdükleri ve avdet için yol parası dahi vertnediklerinden Ziya Efendinin ecnebi memleketinde aç kaldığı Halep konsolosluğumuzdan bildtrilmiştir. Temsiller vermek üzere ecnebi memleketlere giden tiyatro kujnpanyalarunızm bu gibi çirkin harketleri millî şerefimizi ihlâl etmekle beraber mahallî konsoloslukla nmızı da pek müskul vaziyete düsürmekte oldugundan bu halm ö • nüne geçümek üzere, badema bu kabil tiyatro heyetlerine pasaport verileceği esnada bu noktanm na zan ehemmiyete alınarak kumpanya teşkil edenlerin birbirine karşı olan tnütekabil vaziyeti hukukiye lerini tesbit eden mukavelenamelerinm tetkiki ve temsâl vermeğe ehil olduklanna dair san'at vesikası ibrazına mecbur tutulmalanmn usul ittihazı alâkadarana bildirilmistir. Türk fabrikalanmn tahşlari 1929 senesinde 74,000 tona bflğ olan beyaz seker sarfiyatı son 3 sene içinde yani 1931 den 1933 e kadar senede 52,000 59,000 tona düşmüştür. Elyevm senevt sarftyat 55,000 ton raddesindedir. Buhranm kuvvetlenmesi bu miktan daba azahabileceği gibi tkhsadf vaziyetin dflzelmesi ve memleketin sanayilestiriimesi de seker istflı • lâkmi yukseltebOir. Her sayısile mutlaka bir yenllft gösteren bu güzel mecmuanın 64 üncü sayısı bugün çıktı. Karilerlne gazete başmuharrlrlerlnl tanıtan Yedl Gün, bu sayısında Basmu harririmiz Yunus Nadi Beyin hayatını, fiklrlerlni ve mücadelelerinl anlatan bir röportaj neşrediyor. Çok şayani dlkkat fiklrleri ihttva eden bu yazı, gazetecüerl yakından tanımak lstiyenlerl fazlasiletatmin edecektir. Bundan maada bn haftanın en güzel yazıları ve hlkâyeleri Yedi Günde toplanmış gibldir. Bu güzel mecmuayı okuyuculanmıza hararetle tavslye ederiz. Hafta Türldyenln en çok satılan bu canh ve ucuz haftalık gazeteslnin sekizincl sa yısı da çıktı. Siyasl makaleler ve fıkralar (son Bulgarlstan vaziyeti), memleket intıbalan, tıbbl matale (tlk nedlr?), Raşit Rıza nasıl kocadır?, (Hikmet Fe rldunun sevimll röportajı), yazın İs tanbul sayfiyelerl, siyasl tefrika, millî roman, hikâye, sinema sahlfesl, fotoğ raf müsabakası, bu seneki idman şenliklerine ait yenl tofograflar... Büyük kıt'asına ve mütenevvl münderlcatına ragmen yedi buçuk kuruş.... tstanbal sergisî 20 temmuzda açdacak tstanbul Yerli Mallar sergisi için de hazırhklara devam edilmektedir. Şimdiye kadar 1 ağustostan 15 a ğustosa kadar devam eden tstan • bul sergisinin bu seneki kuruluş ta • rihi d'eğlştkilmiştiru Buna sebep, tzmir panayırile ayni zamana rastlamamasım temin etmektir. tstanbul Yerli Mallar sergisi 20 temmuzda açılacak, 5 ağustos akfami kapa • nacaktrr. Fabrikalartrmzda ziyaa uğrtyan maddeler Türk şeker sanavünm en mühim m5şkül]erinden biri de şeker istfhsa • Knden baki kalan tâli maddelerm gayrimüsait bir surerte irtimalidir. Kireç posası fabrikalar için bir yukten baska birsey degfldir. Küspenin küçük bir kısrra dftçOer tarafmdan almmaktadır. Halbuki baska memleketlerde çiftiçlerin şeker fabrikalarmdan aldıklan miktar hiçbir vakit kâfi gelmemektedir. Türkiyede dftci umumiyetle kuspeyi sıcak ve günesli havalar müddetince almaktadır. Küs pe bflâhare güneşte kurutulmak sureti • le konserve edilmektedir. Bundan bas Tedavi seririyatı mecmuası Tedavi Seririyatı ve Lâboratuvarı meemuasının 13 üncü nüshası çıkmıştır. Galatasaraylıların ziyafeti Oalatasaraylılar oemiyetinden: 1 haziran cuma günü saat 1 de Oalatasaray Llsesinde verilecek senelik zi yafet İçin daha davetiyelerinl almamış olan esM talebeden Galatasaraylı arkadaslann cuma günü aabahı saat II e kadar Galatasaray Llseslnden ve Galatasarayhlar oemiyetl merkezinden tedarik edeblleceklerinl arzederia. Kooperatif Kooperatlf mecmuasmın 24 üncü sayısı çıkmıştır. Üsküdar Hâle sinemasında Ben ve impaı atoriçe Mümessili: Lilyan Harvey llâveten Dünya Haberleri ve komik