23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
R A F L. A R Rus'larm 5 senelik plânı| Stalin Yolcîaş komünist fırkası merkez komitesi içtîmaınaa neler söyledi? M«kova 10 ( A . A . ) Tass Ajan•în1an: Stalin komünist fırkasmtn merkezi komitesinin heyeti umumiye içtimaında bes senelik plâmn «eyrine ve tatbik ve icrasma müteallik olan rapor™» «Ira. mu«tur. Mum»n«"yh demîşrir ki: « Bidayette burjuva matf*uarrn istîfiT^rile karşıianmış o'»n plân tatbik ertiidikçe ba matbuat ikiye aynlm«tır. Bir Insmı pl&nm müesseriyetine kaü olmağa ba?1amışlar, diSerleri itimatsızltklannda, manmMmayhUnnndn Hitur eylenrşlerdir.» Stalin, bundan sonra plânm baslıca mes'elelerinin tetkîkine ge«iniştir. Stalin, plâmn mazhar olduğu muvaffakivetin bütün nikbinane ümitlerin fevkinde olduğunu söylem'stir. Mumaileyh detnîstir ki: «Rusya'nm ne ziraat makineleri sanayii ve ne de tayvare san'ab vardı. Şimdi ikitine de ma'lcub Rusya'nm petrol mahsulleri, petrol dünyasının birinci mevknerinden birini isgal etmistir. Sark mıntakasmda Rus ya'nın göjsünü kabartacak o'an yeni bir kömür madeni ve maden sanayii tefkPâb vöcude getirlmiştîr.» Sta'în, plâmn dördüncü senesi nihayet ; nde sınaî îstibsal programmm yuz • de 93,7 smîn tahakkuk sabasma isal edHmîj olduğunu ehemmiyeÜe kaydetmistir. MumaîTevh, r««nf*»«n sonra iktısadî vaziyeti ile diğer devletlerin ikfasadi vaziyetleri bakkında bir muka • yese yapmıştır. 1932 senesi nihayetm'te Rusya smaî istihsalfttmı harpten evvelkine nazaran yfizde 334 nisbetinde arttırmt*tu\ Amerika'nın smaî istihsalâtı yüzde 34, Ingfltere'ninki yüzde 75 mîVtannda ve ATmanva'mnki de yüzde 6 2 miktannda eksPmiftir. Beş senelik Dlân»" •tîncî devresrn'fen bahseden Stalin, istihsal siyasetine bundan böyle art>k bu kadar seri bir sorette devam ediîmiveceğmi soylemiştir. Stalin demistir ki: c Sanavi sahasm'Jnln istihsa'âbn senevî tezaviidü, birinci devre esnasmda yüzde 2 2 yi bulmushır. îkînci devrede ihtîmal yüzde 13 ilâ yuzde 14 olacafetır. Yalniz müstesna ciarak 1933 te bu nisbet yüzde 16 olacaktır.» Sözü plâmn ziraat sahasmdaki neticelerine nakleden Stalin, komünist fırkasınm Sç sene zarfında 200 bin kol'ektif ziraat muessesesi ve 5 bin de deviete ait ziraat muessesesi vucude getirmis olduğunu soylemiştir. Ekümis arazinin mesahasi, dort ı m de 21 milyon hektar artmışbr. Kollektif muesseseTer zeredi'ecek arazinin yuzde seksenine maiik buiunmakta olup yüzde 70 ini ekmişlerdir. Şu halde plân, üç misli olarak tahakkuk etmiştir. Cumhuriyet SAN'AT VE EDEBİYAT Mecliste a a r Musiki ankelimizin neticeîeri l Sıhhat ve hamiyet Japonya ve Akvam Cemiyeti M. Matsuoka mühim beyanatta bulundu Tokvo 10 ( A . A . ) Chmchowfdan bfldirildi?ine göre, bir Japon süvari müfrezesi, hfe bir mukavemete maruz . k»lmad*BîiCluumenkow'yi isgal «tmiş> tir. «.•*'» Bn vMt şeVr, bSyük Sed«fin Cîn ta» rafuidak! gecidi yakınında olmakla b e raber Japon'lar, Chang • S h u • Liang kuvTrotlerinin Jehol'e ginne'erine mâni obnak için işgal e J . i m . , ; zarurî olduğunu iddia etmektedirler. Milâno 1 0 ( A . A . ) M. Ma»*M<>ka, MPâno'dan geçerken gazetecileri kabul ederek Japon tezinin değUmemis olduçunu söylemiştir. Mumaileyh demistir k i : « Cenevre'de y a J a o o n y a ' y » m 3 zaheret v e bu suretle sulb temin edflecek v e yahut Çin'e müzaheret edilerek bir cihan harbine bais olabiiecek bir berfumerce m e y d a n verilecektir. Japon efkân umum'vesinin bir kinoi Japonya'nm Miiletler Cemiyetinde bulunmasma aleyhtardır. Zira Amerîka fle Rusya, cemîyette bulunmad ! Şin' J '»n Japonya'nm orada bulunmasında bir f a y d a yoktur.» (Yunanistan'da Diktatora lâzım!» Harbiye Naznn Jeneral Kondilis'în beyanah Ab'na (Hosusî) Orduvu teftis etmek Szere Selânig'e giden Harbiye Nazın Ceneral Kondilis Selânik'te münteşir MaVedonya Near gazef»s*nm mubarrirîne Yunanistan îcin hali basirda en münasio idare şeklinin dîktatörlük olduğunu, fakat bunun ihtflâlstz yapılması Iâzrm geldiğinî beyan etmiştir. Yeni Yunan Maliye Nazırt işe başladt Ar'na İO ( I l n m ^ i ) tctîfa eden Maliye Nazınnm yerine hükumet fırkası ekâbin'nden Halk Bankası Umum Müdürü M. Sira Lovirodos tayin edilmiş ve vazifesine başlamışhr. Başvekilin siddetli ısran üzerine bu neıareti kabul eden M. Lovirodos bütün fırkalardan murekkep bir'temerkS'» kabînesmm te«kili sartmı koymustuT. Yeni nazn evveldenberi mülî temerkuz kaT>ine«inin mevkü iktidara gelmesi taraftandır. Bu anketi yanlış anltyanlar oldu. Sandılar ki musiki davamız, «mektepli misin, alaylı mı?» veya «tttihatçı mısm, ttüafçı mı?» tarzında basit bir iküiği ortadan kaldırmak mes'elesidir ve anketin suali şudur: cAlaturkacı mısın, alafrangacı mı?» Ankara 10 (Telefonla) Mec Hayır. Bir yandan içtimaî, öte yanliste ruznameye alınan bir lâyihaya dan teknik cepheleri olan bu kadar ince göre 2 milyon liraya kadar olan kısve çaprasık bîr san'at mes'elesî, iptidaî mı Adliye, Nafıa, Iktısat ve Ziraat ve kaba iki esasa indirilerek halledileVekâletleri binalan ile temyiz mahmezdi. Anketimizin küçük tarihi ve kemesi binasının inşasına ve en az mevzuu şudur: tstanbul Valisi Muhittin 1,000,000 lirası da yeni hapisane biBey, fevkalâde isabetli bir kararla hem naları yapılmasma tahsis edilmek, Konservatuarımızı ıslah ett'rmek, hem azamî 10 senede tediye olunmak üde musîkimize asrî bir veçhe verdir zere 3 milyon liraya kadar taahhümek için Viyana'nın en büyük muski dat icrası için Maliye Vekiline memütehassıslanndan Pr. Marks'ı tstanzuniyet verilmektedir. ">'l'a çağırdı. Profesör, vaziyeti gördükMaliye Vekâleti bu parayı Emlâk ten sonra Vilâyete bir rapor ve HalkeBankasmdan istikraz suretile alacak, vinde de bir koferans verdi. «Yeni Türk Utikraza Maliyenin bankadan ala Mecmuası» nın son sayısmda çıkan bu caği 10 senelik temettü his»e«i karkonferansın ve bu raporun hulâsasını »ılık gösterilecektir. aşağıda okuyacaksmız. Mütehassısm Bütçe encümeni lâyihayı tetkik efikrine göre, Türkîye. hars itibarife iderken yeni hapisane binalan inşaleri, medeniyet itibarile geridir. Yani sını en mübrem ihtîyaçlar meya millî inkişafı, medenî inkişafından dafa nında görmüs, bunların daha evvel fazladır. Bu ifib%r!a Türk musikisi de insasını kararlastırmıstır. kendi yo'unda çok işlenmiş, zenginleşAnkara 10 (Telefonla) Mectimiş, yükselmis ilâh... bir musiktdir. sin perşembe içtimaı ruznametinde Fakat medenî ifadeden mahrumdur. 3 münakale lâyihan, Seyrisefain Yani tek sesli «mondik» tir, garp aristikrazına Maliye Vekâletinin kemoni ve orkestrasyonuna girmemış ve faleti hakkındaki lâyihantn ikinci çok sesli olmsmıstır. Bunu polidonik bir müzakeren ve dahili istikraz lâyi • hale sokmaîıdır. han vardır. Profesörün bu fikirleri evvelce de Meclisin cumarteti günü tatil yaTürkiye'de vardı ve Türk melodisfle pacağt anlaşılmahtadır. garp armonisîni birlestirerek melez, fakat millî ve medenî bir musiki yaomağa taraftar olanlarımız yok değildi. Tecrübeleri de yapıldı. Yalnız şu mahzurlar üeri sürülüyordu: Türk melodileri, garp makamlan irine giremez. Çünkü bizde Berlin, 10, (A. A.) Nazi'ler çeyrek ses diye bir şev vardnr ve bizim komünistlerin bir içtima salonuna sistem tonalımız, garbinkînden ayrıdır. girmislerdir. Bunun üzerine iki taBu münakaşa üzer:ne fikirler bir çok raf arasmde bir mücadele baslamıs bö'üklere ayrıldı. Bizim maksadımız, ve bütün mobüyeler silâh olarak bütün bu filrir zümrelerinin kanaatlerini kullanılmıstır. 80 masa ve 270 «an dercetmçkH. Bunu yaptık ve meydana daiye parça parça olmuştur. «11» fikhr bö?üğü çıktı. Ben bu on bir Nazi'ler tarafından sıkılan goz fikri aşashda birer birer hulâsa ediyoyası döktürücü gazler, kargasa rum ve kim'er tarafından müdafaa elığı büsbütün artırmıshr. Sür'atle vak'a dilen kanaatler olduğunu da yazıyomahalline gelen bes polis Nazi ile rum. Fazla olarak, her fikrin altına uğbir komünisti tevkif etmiştir. 20 radığı tenk'di de bir kaç satırla ilâve yaralı kaldınlmıstır. ediyorum. Bövlece, Türk musikisi etrafındski fikir!erin oldukca mükemmel Ankara 10 (Telefonla) Yeni Ynbir tablosu meydana geîmiş oluyor. nan sefiri bugün geldi. Kendisini istasFırsat bulursam, başka fir eün kenyonda eski sefir karşıladı. Yeni ve eski di kanaat'erimi de yazarım. Fakat bu Yunan sefirleri saat beste Haricîye Ve. ankette bitaraf vaziyetimi bozmamak ikili tarafından kabul olundular. Eski çin şimdilik fikirlerimi bu seriye karışYunan sefiri yann yeni vazifesi basuıa tırn^^k ic^^mıvorum. gitmek üzere buradan aynlacakhr. Meclis cumartesi günü tatil yapacak Nazikomünst sadmesinde 80 masa 270 sandaîye parçalandı! Yeni Yunan Sefıri Ankara'da Kazanç lâyihası Şoförlerin müracaati tetkik olunuyor Ankara 10 (Telefonla) Bütçe encümeni yeni kazanç vergisi lâyihası üzerindeki tetkikahnı bitirmis gibidir. Şoförlerin vilâyet belediye ve hazine vergilerinin birleştLrümesi ve arabalann sarfettiği benzin miktarına göre vergi alınması hakkındaki talepleri tetkik olunmaktadır. Dahiliye Vekâleti bu usule tamamen taraftar olmamakta, sayet böyle bir karar verilirse verginin hazinece tahsilini istemektedir. Maliye Vekâleti de bu işle Dahiliyenin, idarei hususiyelerin meşgul olmasını muvafık gormektedir. Netice bir iki güne kadar encü • mence verilecek kararla belli olacaktır. Ancak yeni kazanç lâyihasmm beyanname kısmında siddetli takyi dat vazetmiştir. Bu sayede hakikî kazancı ketmetmenin miunkün olamrvacağı zannedilnvekiedir. Bu mes'elede tahakkuk memurlannın vaziyeti, yalnız tesbit olunacak kazanç miktarları üzerinden vergi tahakkuk ettirmekten ibaret kalacaktır. rum... Gülüyorum... Mür'ıh^r, karyo'»mm b elinde bir kolonya sisesi ayakta duruyor... Gözleri, yumruk vumruk Inzarmış... N'vazi de merHiüe göz'prini sîliyor... Ne var?... Niyazi ile Müzebher niçin ağhvorlar? Ben, ne vakit hastaNndnn? Ne zamin^nnberi yatıyorum? Ikisme de ayn ayn bakıvorum; ses* Ieri çıkmıyor. cevap vermivorlar... Mirzehher, n^ oldu Allah aşkma? Neve ağlrvorsunoz ? MüzeMıer. kolon^a sîses>ni vata^ın üstüne attı, basımı eleri'e tuttu, hınçkı» ra *>ıncîrı«» yü^î'Tiü, sa'lanmı ooüvor... Ben. bir tehlike atf«hnn r»la'"*ğım? Fa^t h«T»«ri ve nasıl bir leh'ike? Niya^i de, b»«mı yor«»«nm içine sokmuş, yÜTÎinü ellerîm» sürüyor. A«'abn ne oMu? n1''Mt Hn yüroruğonu ba?tırdı: B:zî. ne k^rVnttun ^»«*»*v, bîl«en. ne korl"»»hm! 5»';n, h ; c bövle halini görmemiştim... Dün aksamdanbe Pr. Marks ve M"s'ut Cemil Beyin fikirleri Türk Yunan Ticarî müzakeratı Atîna 10 (Husosî) Türk Y«n»n ticaret m«kave'esi m«jzakerah ta^iî *afnasrni tnkîp ederek devam etmektedir. Bura bükumet me^afili mÜTakeratın mu•afik bir nefîceye iktiran edecegine emin bulunm»ktadır. tkinci niifus tahriri 135 te yapılacak Ankara 10 ( ntn bn seneki nOshası 15 gune kadar çıkacaktır. Müdiriyeti trmnrnîye memlV*»'m«»«îe mevcut otomobii. kamycn ve bisîkletler içîn veni bir istatistik baTn4ami«br. Yıüjkta adliye istatistikleri de bulunacakür. Bu istatîstikler bîr sene zarfında vokn bulan cürümlerin mTttanna, evsafma ve cezaTarm nevflerine dair mufassal malumatı ihtiva edecektir. Türkiye'de ikinci tahriri nöfusBn 93S senesinde yapılması takarrür etmistir. Posta ücretlerî ind,. Atîna 10 (Hwmsî) Türkîve ne Yunanistan ara^ndaki nosta Scret'erin'n araltılmasi haklnndaki mukaveie dün burada inwa ednmîştir. acalbima mîktar» Yunanistan irin bir drafcmidir. KHapcsların Ankara'ya gönderdikleri murahhas «Medeniyet ve hars ayn ayn şeylerdir. Her milletin harsı avn, fakat medeniyetleri müşterektir. Medeniyet her yerde avnıdır: Kerrat cetveli hiç bir yerde değişmez ve Tokatlıvan otelinin e'ektrikleri, banyosu teknik tertibatile Avrupa oteTleri arasmda fark yoktur. F?kat musîk'", mîmarî, resim, edebivat büyle değiidir. Her mffletin karakterini avn ayn tasırlar. Cünkü hars subeleridirler. Türk musikisi kendi yolunda cok mkişaf etmistir, yüksek ve zengîndir; yalnız medenî teknikten, armoniden mahrumdur. Onu yanmalıdır. Garp musikisinin olduğu gibi kabu'ü. bir zamanlar Rus'larm basına geldiği gibi Türkieri de gülünç bir vazivete sokar. «Şark kalbimizin içinde kalmalı, garp bevnimizin içine girmeli.» Tenkit: Türk musikisine bevnelmilel tekni&i tatbik için bazı engel'er var. Çeyrek sc»'»rimiz garp makamlanna uymuyor. ö t e taraftan, acaba bizim tek» niğimiz bize kâfi deeil midir? Yahut, garp armonisîne girdikten sonra musikimiz millî rengini tamamile kaybetmez mi? Avrupa'nın ipklerinden, çiçekIerinden evvel, gümrük kapılarını, ilâçlanna kapadık. Garbin Aynca ve bundan sonra Türk meJodisile garp armonisi birlestirilebilir. Fabir çok müstahzaratı memleke kat bunu da kuvvetli bir musiki dehası timize giremiyor. Bunun, yerli yanzcaktır.» ilâçlan himaye ve paramızın yaTenkit: Bir miretin iki çesit musibancı ellere gitmemesini temin kisi olabilir mi? Bahsedilen telif nasıl gibi hatıra ilk gelen basit sebep mümkündür? Şark ve garp musikileriten başka, benim akhmın emredinin makam sistemleri ayndır. ği bir çok faydalan daha ol«a Pr. öjen Borel, Rauf Yeyfa ve gerektir. Ruşen Ferit Beylerin ve iki Ancak, bir kaç tesadüf, bana, okayttcumuznn fikirleri ilâçlara karşı kapılara vurulan «Tü>k melodisi fakir deSil, sad«dir; kilidin biraz gevşetilmesi lâzım kendi kendîne kâfi ge'°cek kadar form geldi«H kanaatini verdi: zengin'iği de vardır. Garp armonisile Sıhhati üzerine bütün yakın zenn'*n eştiri?mege ihtiyacı voktnr. Boydostlarının ve uzak hayranlannın le bir teşebbüs Türk musikinisi bozar titredî^i büyük Türk şairii Ah ve garp musikisinîn merhamete lâyık bir subesi ha'ine getirir.» met Haşim, Bcyoğlu'ndaki AITenkit: Avrupa medeniyeti manzuman hastanesinde tedavi edilir • mesine giren bir milletin musikisi, beyken, bir sabah muessesenin başnelmilel bir edadan nasıl mahrum ohekimi ona küçük bir hap verelabilir? Garbin muhtelif mil'etleri ararek: sında hangi musiki, bizimki gib tek ses lşte, demişti, servetimin soa smda hangi musiki, bizimki gibi tek sesparçasını da veriyorum... Bu i'âç, li ve «chant gregorien» tarzında iptisizin için en güzel devadır. Ne daidir? çare ki ithali memnu!... Falih Rıfkı, Nadir Nadİ Beylerin Geçenlerde doktorum bana bir ve bir okuyucamuzan fikirleri recete yazdı: Fosfoxyl... Başile «Her şevi AvriTpa'dan aldıgmıtz gribî çalışan yor^unlar irin pek fay mnvTcîyi de oradan alaeafn. Buçün, dah bir ilâcmış. Yolumun ü«halk türküleri istisrta edilirse, millî bir tündeki bütun eczanelere ugra musicîmiz voktw. t»xlyan''«»r. Fran«ız'dım, y>k. Nihayet bir yerde bulTar, Almpn'lar gibi her milletin anlryadum. Üç lira, dediler. Ustnnde' bilecegi bir musTci dilini kabul etme§e altı frank yazıyordu. Bu ni$bet • mecburuz. A'ah"ka ve alafranga müaiz farkın sebebini sordura, fU nak»salan artık bitmelidîr.» cerabı verdiler: Gelmivor! Tenkit: Musiki, fizik ilmi gibi beyn»'!Tanıdınm bir basta, Strophaamilel objektif bir san'at değildir. Otine isimli kalp ilâcını bulama nun aslî maddesi bir milltin jçtimaî dıŞından, her kelimeyi bir vasiyet suumnda gizlidir. Onu inkâr etmek ve bir otomobil alır eibi Avruoa musikisini giV>i inliyerek çikâyet etti... aynen almak nasıl kabildir> Tuz yerine Reçen çeşit Ç«»ît Sabık bnnseniatuar muolli*r>l«rinkimyevî maddelerden de, yalms den Ekrem Besim Beyin fikri biri müst^sna, diŞerleri bırak'îmh «Mus^inin alahnkssı, al»»frang»« yormuş. Halbuki girmesine izin yoktur. Zaten bugün Avrupa'lılar da verilenin, tuzdan mnhrum olaneski makam sistemlerîni terketmeğe baslan memnun edecek lezzette olIadı'ar. Alaturka ve alafranga arasmda madığt söyleniyor... makam farkı kalmıvacakhr. Tam bir Ben, ne doktorum, ne eczaeî... tonalite hürriyeti içinde, millî duygulaFakat, akıl icin tarik bir oldu5nrrmızı ifade eden beynelmOel teknikte na gore, diyeijiiirim ki, sıF'at ile bir musiki lâzımdır.» Tenkit: AvTupa'da bugiîn eski makam ziynet arasmda kotü bir kafiye ahencmden başka vak'nl'k yok sisteıni, yani major ve minör ne deTeceye kadar terkedilmirtir? Tecrübe hatur. Bir hastanm ilâcile bir züplindeki cereyanlara istinat ederek Türk penin tımak cilâsinı bir tutamnmusikisine esaslı ve kîâsik vir veçhe nayız. Yerli kuma» yauılır, yerli sıl verilebilir? canta yapılır, yerli «eker yamîir, Müderria tsmail Hakkt Beyin fikri faV*t her ilâcn yerlisi yapılabiür Alaturka mı, alafranga mı mesViesrai mi? İn«riltere Kralına, tavvare ile halledecek mütehassıslar, musîki tek Amerika'd«n üâç getirİldiSîni hanisvenîeri degii, içtimaiyatnlardnr. M"hlırlıyonım da, buna ihtimal vere» telif devirTertn içtimaî şartlanna göre PEYAMt SAFA 1 düsünmek lâzımdtr. Runn müıiTfologlar tayin edemer'er. Mes'ele teknik değîl, sosyaldir. (Milliyet gazetesinden). Tenkit: Mes'ele hem teknik, hem sosyaldİT. Pr. Marks ta bu davayı hera bir musiki mütehassisı, hem de bir içtimaiyatçı gözile tetkik etmiştir. Fakat cemiyetler i'minin bir san'at davasını halletmek için, amelî olarak müdaha'«ye girişriği nerede görülmuştür> Dtin< yanm bütün musiki kongrelerine içtimaivatcılar deŞil, müzikoloet'ar giderler. Misa!: Şark garp musikisi davasını tetkik için açılan son MISIT kongresinde oldugu gibi. Not: «Bediî içtimaiyat» ilmi tesekkül etmiş midir? Çekirdek halinde değil midir? Böyle bir davayı halledecek kadar değişmez kanunlan var mıdır? PEYAMl SAFA Sıhhat işinde hamiyet, bir mî!letin hasta cocuklannı f^nnin bütün harikaianndan Utifade ederek yaşatmaktır! YUSUF 7JYA Yunanisfan OzGmlfl ekmek yivor AHna 10 (Hnsmi> *Vİ gündenberl (urüm'ü eknMŞin) istflılâki V«nnnu tatbTc e^Hmege baslanmısbr. Mecburîvet n'sbeti 3 0 0 rli'hem bernz ekm«*« 1^0 dirhem uzümln ekmek Hâve etmekte'ir BüHîn Iok«ntal»r»la da bu !în<le ekmek Cumhuriyet Nüsnası 5 Kuruştur Pr. Andonyades ve Münir Nurettin Beyin fikirleri «Türk melodileri ahenk tmsurlan tastrlar. Avrupa armonisile renginlestirilmeğe ihtîyaamız yoktur. Buna kalkısılırsa millî eda bozulur. Türk rm'sikisi kendi volnnda inkîsaf etme'idir. ri, bink, he?âk olduk... Dün aksamdanberi mi? Evet... Sabah oluvor, ağabey. Ne diyorsun? Saat kaç? Beşe geliyor... Siz daha yatmadmız mı? Muzehher, hırçın hırcın başım silkiyor: Na«ı! ••ratariz? Nasıî goz6m5ze uyku girer? Eve «rdiğîn zaman. a^aMa duramıyor, sal'anıvordun... Cebindeki ratn «isesîn''en biie h^berin yok tu... Y"kan çıkmak istedin, cıkama dm... Yemek o^tsmda otur^un, bir kadeh i"tin... Di'«tînceli gönimVor dun... tkinci kadehi içerken, kabk»'%alarla m"İTn«»Şe basla^n... Ama, n» kahkahal Ne korkunc kahkpJıa!... OmuzIpjnndan tuttum, sarstım. Sen. bir dSzive gülüyordun: k=**W»Kalarla PÜ'Ü yordun' .. Birdenbîre basm göğsüne dü?»" ri'«deki br>9 kaHeh yere Hii«tü, 1 parçaland ... Kollanrı yan*na sarkt... tskem'^nin Ü7'»rî»'^e bos t^rba «PM duruvordun... Ayaklarnı «Tntt'n, iskem leden kaydın, yere yuvarlandın... Seni Yeni çiktn Ankara 10 (Telefonla) tstanbul kitanrılan namma burava gelen Abmet Halit Bey yartn Maarif Vekâ'eti ile tckrar temas edecek ve perşembe günü ls. tanbul'a gidecektir. fstetnem... Biraz yemis yok rau? Hayv ağabey... Gidip alayım mı? Bir parca peynhr de olsa yetişir... tkinci kadehi ağzıma trötürürken, gözumün onunde bîr alay karmca nçusmağa başladı... Bu kanncalar, yavaş yavaş büyüdü'er, birer karga oldular... Ne hihaf, Yarebbi, ne tuhaf Karsralardan birinin yfizu yağız esmer koltukçtrya benzîvor... Hayır, benzivor de ffl, tamamile o... Yanmdakî de arkadaşi sanşın, bodur genç... öbürlerini de tanıdım. lşte, zavıf, uzun boylu, hafif kır saçlısı hrnaklannı masanm örtüsune geçîrmek istiyor... Kısa boylu şişman kuyumcu, kendine yol açmak içm uğrasıvor... A!... Kargalardan biri, kara kanatIannı, göğsü üzerinde kavurturdu; yan i'taniT. yan acır pibi g5'üms!y«f. Hen biHen kî»*"«*'»»1T'" frntvoriar... Gülüvorlar... Çatlak kahkahalar atarak güKiyorlar... N« hjh»f Yarpbbi! Gii'mmJ' k«bfl mi? Kendimi tutamıyorum; gülüyo Hükiimdar Makyavel'in meşhur eseri Terciime Haydar Rifat Beyin Yüz kurım, her kitaı>cda kaldırmak istedim, gücüm yetmedi... Niyazi, sokakta idi, onu da çağırdon, ikimiz birlikte seni doğrultmı»Ern u^rastık, fakat ikimizin kuvveti kâfi gelmedl... Bir demir kü'ce haline gehrustin sanki... Niyazi, korkusundan arl'yor • du... Sen, gözlerini yan açtın, duvara hıtunarak ağır ağır kalktın... Gözlerin bulankh; bize, hic tanımıyormussun gibi bakiyordun... Rakı şîsesmi kaMır • mışhm... Yavaş vavaş masaya yaklaşhn, evvelâ ellerinle aradın... Sonra; rakı nerede? Getîrin! dedin... Rakı şişesini getirdim, bir barda&a bo«alttm... Yansına kadar îrtin; su, istedin... Suyu da ictin, bir sigara yaktm... Kendmi toplamış, canlanmış gibiydin... Lâkin hiç konusmuvordun... Bardaktaki rakıyı aldın, bir yudumda icîo bitVdin... Bize bakmadan, bir şev söylemeden kapıyı açtın, vukarva odana cikbn... Korkudan, şaskyil'ktan nefesimiz tutul muştu... Ayaklanm<zrn ucuna basa basa sofaya çıktık... Odanın kapısından dinledik... Birile konusuyordun!... çeraiti Senelik Altı avlık Oç aylik Bir için 1400 Kr. 7S0 400 1S0 Hariç icm 2700 Kr. 1450 800 Yokhır TipiJDindi! Yaran: MAHMUT YŞ* »t A CUMHUFİYErin Müzehher*e. elimte işaret ettim: Bir dak>ka dur... Peki ağabey! Eve yalnız gelmiştim, değil mi? Evde, sizden başka kunse var rmydı? Havn»... Ö^Ie ise Inmmîe konuşuyordum. Muzehher, trüIdS: Sîmdi sülüyoram. ağ»bey... O dakikada çı1d«rae*k gibivdim. Kantyı usuTca »ral'k edio bakacikhm. FJ>^*t hfa turlü elim» trzatamıvordum; ya kHitledmse?... Nihayet tokmaîh gıcirdntma> dan revirdim... Kapıyı actım, baktımOdada kimse yokto... Sen, pan^alomn nu. ber zamanki gibi, devsirmis, karyolanm avak»cmı« asnus, nîîamnnı da gîymis, karvolada yatıyordun... Biz'm içeri girdi5;mW dmnrmdnı... Yatakte saviklıvor, savıkhvordun... Neler sayıklıyordum ? diye sormağa cesaret edemiyorum. (Mabadi var) Muzehher, koştu, kolumdan tuttu; Ağabey, içtin mi? Hayır! Ağzıma bir kadeh bfle içki koymadığînu iyi bfliyorum. Muzehher, cebimden bir küçük sişe rakı çıkardı: Peki, bu ne? Onu ne vakit, nereden aldım? Os • n a n Rakım'dan nerede, ne zaman aynldım? Bunlan bflmiyorum: tstersen ağzımı kokla Muzehher... tçmedim, fakat başım dönüyor!... Muzehher, şişe elinde, gozleriru kor* kak korkak kırpıyor: *s* Bir de bunu içersen... Belki kendime gelirim, acil<nm... Yemek odasma girdim... Muzehher, , haarbyor, ~
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear