22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Bir mahkumun hikâyesi Mahkumlarm her akşam toplandtkları büyük, tahta odanm tavana yakın pencereciklerinde günün son ifikları esznerleşip koyulaşmağa başlamıştı. Şurada burada küme küme toplanan yırtık gömlekli, karışık saçlı, belki aylardır ustura yiizü görmemiş esmer suratlı adamlar fairbirlerüe alay ediyorlar, kaba kaba şakalaşryoriardı. Gardiyan girdi. Elindeki ziya vermiyen, isten kararmış camlı iki lâmbayı kümelerden ikisinin ortaaına bıraktı. Mahkumlardan biri takıldı: Getir bakalım şu projektörü çavus, Kızkulesi gibi ışık veriyor mubarek.. Gardiyan şöyle bir bakındı; çıktı. Bütiin bu pejmürde insanlar arasında yalnız bir tanesi nazarı dik kati celbediyordu. Bu yirmi iki, yirmi üç yaşlannda, zayıf, sarışın bir gençti. Yüziinde; yaşından çok ya şamışlara mahsus o elemli kırışıklar, hareketlerinde, konuşmalarında sukut etmiş asılzadeiere hâs o anlatılmaz kibarlık vardı. Senelerce bu odada kalmağa hüküm giymiş, fa kat buna rağmen hayata metelik vermez gibi, gülen, eğlenen bu bir sürü adamın, hiç birine benzemi yordu. Bu hal mahkumlarm dikkatleri ni celbetmişti. Biri yanaştı. Sordu: Arkadaş, tenin gözönünde bir tabur güvercin kaçırmış bir avcı gibi, kederin var. Ne sıkılıyorsun? Hiç.. Söyle allah aşkma. Şunun surasında hep can ciğer arakadaşız.. Neye kırgın duruyorsun, nen var? Bir şeyim, hiç bir şeyim yok.. Bu muhavereye kulak kabartan difrer mahkumlar da dayanama mışlar, sürüne sürüns gencin yakinine gelmislcrdi. Israr ettiler, yalvardılar.. Macerasının hikâyesinde belki vakit geçirecek yeni bir ze min bulacakları ümidile dakikalarca garip mahkumun yanından ay rılmadılar.. Pencereciklerde günün son ışıkları esmerleşiyor, kararıyor, en neş'eli yüreklere bir damla hüzün koyacak kadar esrarlı bir şekilde, koyulaşı yordu. Mahkum hikâyesine başladı: çıkarabiliyordum. Fatih'e yakin küçük bir ev kiralamıştık. Geçinip gidiyorduk. Fakat kardeşim (maz nun gözleri yaşararak ah... Kardeşim diye tekrar etti.. Biran durdu.. ve devam etti.) Kardeşim ahlâksız çıktı. Mahallede bir takım dediko dular da baş göstermişti. Bir gün bana da söyiediler: Ben işte çalışırken, o şurada burada dolaşıp, eğleniyormuş.. Kendisine bir kaç defa tembih ettim. Hayatın her şeyden evvel ve mutlaka namusla, haysiyetle kaim ve daim olabileceğini anlat tım.. Dedikodulardan ktytulmak artık bu lekeli hayatımıza bir nihayet vennek istedik. Melâhat bun dan sonra akıllı ve uslu olacağına söz verdi. Eminönü'nde bir başka ev tuttuk. Taşındık.. Böylece bir hayli yaşadık. Hiç bir fırtma hayatımızı bozmuyordu. Hiç bir dedikodu bizi rahatsız etmiyordu. Bir akşam eve bir iki arkadaş çağirdım. Beraber yemek yiyecektik. Temek esnasında kardeşimin arkadaşlarımdan birile münasebetsiz münasebetsiz şakalaştığmı gördüm. Baha çok ifrata variyordu. Kapının önüne çağırdım.. Baha kendine gel, dedim; ben namusuna delicesine düşkün bir ada» mım. Bundan evvelki mahallede başımıza geleni biliyorsun.. Beş altı aydır, uslu uslu oturan kardeşime yaptığın muameleye dikkat et.. Dinlemedi. Biraz da sarboştu galiba.. Ayni şekilde devam etti. Bir araiık nasıl oldu bilmiyorum. So kakta bir kavga mı ne vardı. Hep birden pencerelere koştuk. Bir kocakarı, yaşlı bir arabacı ile döğüşür gibi kızgın kızgm kavga ediyordu. Gidip kadını kurtarmak istedim. Sokağa çıktım. Kavgacıların araları • nı buldum. Tekrar içeri giriyordum. Kapıda kulağıma Baha'nın ve Melâhat'in sesleri çalındı. Kulak kabarttım. Kardeşim muttasıl gülüyor, Bana söylüyordu: Canım Hasan'm bir şeyden haberi yok.. Eminol ki yok.. Hem o işte bulunurkcn ben yarın gelirim.. Baha kızkardeşimi kandırmağa çalışıyordu. Kendimi kaybetmişim.. Aklım başıma geldiğinde karakolda * • • idim.. Şimdi Baha ne oldu bilmiyo rum. Fakat kardeşimden haberim Anam babam aramızdan seneleryok. O ne yapacak, nasjl yaşıy^acak?, ce evvel çeltflânerî'tDn dokuz ya **• »unda mektebi burakıp hayatı ka • Mahkum yaşlı gözlerini, sarı zi zaamağa mecbur olduğum «cmanı yalı lâmbaya çevirdi, sustu. basımda yalnız kızkardeşim kal • mıstı. Küçük bir kardeşim anamdan Pencereciklerde günün son ışık evvel ölmüftü. Bir yazıhanede odaları artık iyiden iyiye kararmıştı.. cı oldum. Güç belâ ekmek parası DOĞAN NADÎ At yarışları Cuma günü pek ziyade hevecanlı olacak Vesika ticareti... Vesika alan ithalât tacirleri eşya fiatlarına zam yapmaktadırlar! yahut hakikî ihtiVâr vnVnîarmı bir mektup veya ıstida ile ihbar etmesi lâzımdır.» Hükumet tarafıcdan ihracatımızi tezyit ve ithalâtimızı tahdit maksadile ve büyük bir hüsnü niyetle ittihaz edilmiş olan son kararlarm tatbikat. ta iyi neticeler vermemiş olduğu anIaşılmaktadır. Evvelâ bu kararlar ihracat emtiamızın fiatının düşmesîne sebebiyet vermiştir. Bir tiiccar diyor ki: « Geçen ay 56 va satılan f ındık bugün 42 kuruşa düsmüştür. lhracat tüccarlarının prim aHık'avtnı haber alan ecnebi piyasası fiatı düşürmüştür. Maahaza ihracat tüccarlan gene kâda, lâkin köviii zarardadır. Zira ihracatçı %10 fiattan kırıyor. Halbuki °c25 vesika sattığına göre gene %15 kâr ediyor. Diğer cihetten bu karann ithalât emtiasmm ftatını yükseltmistir ve gene bu fark hükumetin ve yahut haklın zaranna cereyan etmektedir.> Ecnebi fabrikalardan birinin Türkiye vekili anlatıyor ve diyor ki: « Hükumete evvelce beherini 10 liraya vermiş olduğumuz malın bu sene fiatı Avrupa piyasalanndaki tenezzül dolayısile 9 liraya inmiştir. Bu defa bir münakasaya iştirak ettik. Fabrika göndermis olduğu fiatia %25 taka» doiayısîfe % 1 0 tediye müddetinin teahhurunu nazari iti bara alarak fiatı 15 liraya kadar çıkarmiftk Fabrika nezdindeki te»eb büslerim fayda vermedi. Maamafih münakasaya girdim, fiatımın pek yük. sek olmasından bu işin almamıya cağını zannediyorjum. Halbuki zarflar açıldığı zamr.n verilen f iatlar içinde en müsait bizim fiat «niş.> tşte görülüyor ki gerek fabrika ~ Iar, gerekse ithalât tüccarlan mühim surette ifhalât emtiasımn fiatını tezyit etmeğe başlamışlardır. önümüzdeki kontenjan listelerinde takas, memleket esası üzerine yapılaca&hr. Bu sefer, tacirlere ihracata oıuk»bil yüzde ellı ithalâtta bulunmak hakkınm verilmesi de, ihracatın tezyidi hususunda tedbir almak içindir. Hükumetin Ordu, Giresun, Ayvalık, Izmir ve tstanbul'da ihracatı tesbit komisyonları teşkil etmesine gelmce, bu da talebin tezayüdünden dolayı fiatlarm yiikselmesini temin makıadiledir. lhracat emtiamızda bu fiat tereffüü şimdiden görülmektedir. Halbuki bazı tacirler, bu kolaylığı vesika ticareti yapmak ve havadan nara kazanmak içm verilmiş bir kntiyaz telâkki etmişlerdir. Memleket iktisadiyatını baltalıyan bu gayrimeşru satış maalesef devam etmektedir. Bu münasebetle görüstüğümüz alâkadarlardan biri, bize şu mühim beyanatta bulunmustur: « Ortada Ticaret müdürlüğünün ve Müddeiumumiliğtn harekete geçmesi lâzım gelen bir vaziyet vardır. 1913 numarah kanun mucibince <dahilî ve haricî piyasalarda tereffüü fiatı intaç eden mücbir ve mühim her hangi bir iktisadî sebep yokken fiatlan yükseltmek suretile, hüku metin kontenjantman sistemile ittihaz ettiği tedbirleri istismar eden tacirler» hakkında takibat yapılması icap eder. Ancak bu takibat halkm ve yahut tktbât Vekâloti teşkilâtının Müd deiumumiliğe şikâyeti ile olur. Vesika satın alan ithalât tacir Ieri, verdikleri parayı ithal edecekIeri emtiaya zam yapmak suretile temin etmeği düşünüyorlar. Hükumetin kabul etmedigi ve edemiyeceği bu arızî sebeple hâsıl olan fiat tereffüü, ihtikârdır. Ancak, halkın da, bu ihtikârla miicadele için tktisat Vekâleti teşkilâtına yardıra etmesi, rneselâ bir müddet evvel metresini daha ucuza aldığı kumaşı, bahalı satın alınca faturasını Ticaret müdiriyetine göndermesi, »Aiııro Bu akşamki program ANKARA: 12,30 plâk nesriyatı (13,30 a kadar) 18 orkestra konseri 19 alaturka musiki 20 gramolon (20,40 a kadar). tSTANBUL: 18 gramofcft 19.30 Numan Bey, Muzaffer Hanun, İnci Hanım ve Nihal Haırm tarafından saz 20,30 gramofonla bir opera 21 Münlr Nurettin Beyln mutat konseri 22 gramofon plaklan (23 e kadar devam edecektir.) VtYANA: 18,05 şarkı ve orkestra 19.35 musahabe19,55 sıhhi musahabe 20 40 havadlsler 20,50 KomzaVvn eserlerlnden konser 22,20 Kurt Frieberger'in eserleri 23,40 dans musikisl. VARSOVA: 17,10 gramofon 18.05 halk konser! 19,05 konferans 19,25 dans musüdsi 20,20 muhtelif 21,05* eiebl saat 21.20 sesli filimlerden melodüer 21,55 Edounrd Grig'in eserlerlnden konser (Lwow'dan nakü) 23,05 dans musikisl. ^ • BUDAPESTE: 20,20 Macaristan lşçileri korosunon konseri 21.05 ecnebi politikası üzerine blr musahabe 21,20 op?ra orkestraa tara fından konser 22,50 havadisler sonra? Tsigan musiki 1,05 bir otelden naklen: Dans havalan. ^ BERLtN: 18.05 kitap bahsi 18,45 keman konserl20,10 konser 21,05 Koenigsberrj'ten nakil: (Dans musikisi) 22,05 havadisler 23,30 Münih'ten nakil: (Hafif musiki). BELGRAT: * 21,10 konser 22,55 orkestra: (Brahmftn bir rapsodisi Schuman'm, Arabeaki, Verdi'nin, Rigoletto'su). BÜKREŞ: 21,50 piyano konseri: 1 Cnprtce (Bach), 2 Sonate (Moza't), Alborada de Gracioto (Ravel) 22,20 keman konseri 22,50 havadisler. 7 Eylul 1932 Eşya fiatları rrçin artıyor? Bu sene sekiz yanş yapan ve hepsinde birinci gelen Ahmet ve Fikret Beylerin Ytldtnm't, yarışın sonunda... 9/eyluI/932 cuma günü saat üçte Veliefendide, vilâyet tarafından tertip edilen program dahilinde mevsimin en son ve büyük yarışları yapılacaktır. Altı haftadır devam eden yarışlarda koşan bir çok yerli ve Arap atlarile Ingiliz atlarının kazanan ve kazanmıyanları bu haftaki koşularda ayrı, ayrı olarak yarışacaklar ve son kozlarmı oynıya caklardır. Bugün muhtelif koşulara girecek atların kayıt muamelesinin son günüdür, her atçı bu sabahki anrremanında atında gördügü kuv veti rakipleri arasmda tartarak gireceği koşuyu tayin ettikten sonra öğleden sonra kaydı tamamhyacaktır. Karilerimize bugünkü yazımızda sadece üç yaşlı at ve kısraklar ara smdaki handikâp koşusunun tarzı cereyanını ve kadrolarını bildirece ğiz. Bu tay yarışına altı tane at ve kısrak kayıthdır. Isimleri ve kilolan şunlardır: Klas 65, Bozkurt 60, Yavuz 59,5 Uğuz 50,5 Murat ile Devriş 47 kilo taşıyacaklardır. Yarışın mesafesi 1600 metredir. Bu tayların hepsi birbirlerile koşmuşlardır. Klas'ın kilosu 65 olmasına rağmen eğer idma nında geri kalmadı ise bizce gene kuvvetlidir. Yavuz geçen hafta Bozkurt'tan 4,5 kilo noksan koştu ve kolay geçtiğinden bu haftaki sikleti 59,5 a çıkartlmıştır Murat, bu güzel at neden koşmadığun biz de bir tiirlü anhyamıyoruz. Bu atın gerekse kanı, gerekse eşkâli güzel koşmasına mâni 'hiç bir sebep göremiyoruz. Bizim bulduğumuz kusur fazla yorgun olması ve mesafe tutmaması Ar. Bakalım bu hafta ne yapacak tır. Netice bizim kadromuz Bozkurt ile Yavuz'dur. Dişçi mektebi tevsi ediliyor Darülfünım diş tababeti fubeai nin klinikleri, ayni zamanda müderris ve muallim kadrosu tevsi edile cektir. Bu hususta meclisî müderrmnin kararile Kâzım Esat ve Ziya C«mal Beyler tarafından hazırlanan bir rapor Maarif Vekâletme gönderil miştfr. Şubenin tevsimi icap «ttfren sebep talebe miktarının çoklugadur. Mektebe daha şimdiden Bnif «ritf» tan ve diğer komşu l 70 fcsdar talebe gelmiştir. Bu sene ihdas edilen askeri dişçi mektebi talebeleri de Darülfünun diş tababeti şubesinde ders göreceklerdir. Bunların haricinde liselerden de ilk sınıf talebe mevcudunu 200 ze çıkaracak kadar fazla talebe gel mistir. Halbuki kliniklerin ve sair tesisatın tevsii lâznngermektedir. Bu ise müderria ve muallim kadrolannın büyültülmesine tevaltkuf etmektedir. '' 15 günlük İhracat Yeni bir Fyararname*.. Temmuza nazaran teref Kontenjan harici ithal edilecek mevat fıı goruluyor Yapılan bh istatistiğe göre ağustosun ilk on bes günü zarfında ihracatımız (2,164,567) liralık bh kıymet arzetmektedir. Temmuzun son on beş günü zarfındaki ihracatımız (1,492,165.) lira tutmakta olmasına göre ağustostaki ihracatımız 672,402 lira fazla olmuştur. Ağustosun son on beş günlük ihraç>jtını aşağıda gösteriyo v uz: Ktymetjira Eşyamn cinsı 18,074 Koyun ve keçi 300,418 Yumurta 51,955 Ham deri 6,196 Av derileri 171,202 Yün 412,109 Tiftik 118,233 Halt 88,384 Arpa 266,236 Vzüm 2,034 İncir 369 Fmdtk (haJmklu) 133,315 Ftndık (Kabuksuz) •7.307 • Zeytinyağt 350,113 Tütün 81,013 Palamut 23,264 Palamut hülâsası 34,095 . Afyon 4,300 Kereste 1,859 Pamuk 149,091 Madenkömürü Temmuzun son on beş gü^üne göre ihracatımızın tezayüt ettiği kalemler şunlardır: Koyun ve keçi temmuzun son on beş günü içinde (5,808) liralık ihraç edildiği halde ağustosta (18,074) liralık ihracat vuku bulmuştur.. Ham deri ihracatında (28,624) liralık bir tezayüt görülmüştür. Av derileri ihracatı (4,718), yün (152,722), tiftik (363,565), hah (16,597), üzüm (262,386), kabuksuz fmdık 114,996, zeytinyağı (4,364) ve madenkömürü (15,503) lira fazlalık göstermektedir. Buna mukabil yumurta ihracahndan (62,018), arpadan (40,569), kabuklu fmdıktan (1,330), tütünden (29,622), palamuttan (42,899), palamut hulâsıısından (3,293), afyondan (109,3781, keresteden (3,400), pamuktan da (12,865) liralık noksan vardır. Ankara 6 (Telefonla) 11940 numaralı memleket iktisadiyannı koruma kararnamesine zeyl olarak: 1 Fidancılık ve aşıcıhkta kulla nilmakta olan rapya kontenjanı iki bin kilo tezyit edilmiştir. 2 tstanbul gümriiğüne getirilmis olan papyekuşeden dört bin kilonun kontenjan harici ithaline müsaade edilmiştir. 3 Kars Vilâyeti tacirlerinin Sovyet hükumeti mümessOi ile takas esası üzerine yapmış oldukları mukavele muci bince ihraç edecekleri bir milyon lira kıymetinde hayvanat ile mahsulâtı arziyenin mukabili ithal edecekleri 700 bin liralık manifatura eşyasının kontenjan harici ithaline müsaade edilmiştir. Hazin bir hikâye! Kocasını vuracağı Sırada yakalandı ötedeberide hizmetçilik eden Etnine isminde orta yaslı bir kadın dün saat dört buçukta Cağaloğlu'ndan geçerken bir müddettenberi ayrı bulunduğu kocası Abdullah'a tesadüf eylemiştir. Emine, kendisinden epey genç olan kocasınm başka bir kadınla münasebet peyda ettiğini haber aldığından aralarında münakaşa başIamif ve bir traltk Emine koynundan bir bıçak çıkararak birdenbire Ab duHah'm üze*ine hücum etmislir. Tam bu sırada vak'a mahalUnden geçmekte olan bir polis memuru derhal kadının elinden bıçağı al mıstır. Tahkikata devam edilmek tedir. IBirinci sahifeden mabait) fesli vagonlardan ancak üç vagonumuz vardı. Alâ! Fakat birisi kavun karpuz nakli için tutuldu. Diğer ikisi? Diğer ikisi de hariçte. Diğer yük vagonlanna konsa? Diğer yük vagonlanmn tekerlek Ieri arasmdaki mesafe dardır. Bunlar konvansiyonel gibi sür'atli katarlara takıl^maz. tki vagon rezakı üzümünün hikâyesi Meyvahoşta bitiyor. Tabiî bu günlerce rıhtım üstünde kalan üzümler maliyet fiabnı değil, nakliye parasını dahi kurtaramamıstır. Nasd meraklı, garip ve hazin bir hi kâye, değil mi? YOzme mösabakalarımızı kazananların hediyeleri hazırlandı Gazetemiz tarafından hanımlar ve erkekler arasmda tertip edilen büyük yüzme müsabakalannda de rece alan müsabıklara verilecek olan hediyeler bugün matbaamızda tevzi edilecektir. tsimlerini evvelce ilân ettiğimiz sporcuların bugün saat ondan akşam altıya kadar mat baamıza müracaat ederek hediyelerini almalarını rica ederiz. GLORYA'a DÜNYA GÜZELI İNTİHABI İNTİBA ATIN1 bütün teferruatile gösteren Fox"un hususî kopyesi 8 eylul perşembe KERİMAN HAIiS HANIM1N LiLY DAMiTA Spa güzellik müsabakasında Balkan tenis maçları Dün icra edilecek olan tenis maçları tehir olunmuştur. Müsabakalara bugün tekrar devam olunacaktır. İstanbul Mıntakası Denizcilik heyetinden tebliğ edilmiştir: Erkek ve hanım yuzgeçlerin Rumelıhisar, Kandilli arasmdaki boğazı geçme müsabakaları 9/9/932 cvma günü saat 10 da icra edilecektir. Bu müsabakaya kulünlere mensup ol miyan ve fakat rekorlarını anlamak ictiyen bütün hanımlar iştirak edebilirler. Natamam kalan su topu birinciliği müsabakalarmda finale kalan Galatasaray Deniz lisesi takımîarı da kezalik 9/9/932 cuma günü saat 12,30 da Büyükdere yüzme havuzunda müsabakaianm yapacaklardır. Işbu su topu müsabakasmın hitammda, mıntaka yüzme birincilikleri yarışlarmda birinci gelenlerden maadasının iştirak edebileceğl (yüzme teselli) müsabakalannda 100, 200, 400. 800 ıretre ile muhtelit bayrak ve 4X50 bayrak ve 1500 metre mukavemet müsabakaları icra edilecektir. YGzme müsabakaları Ticaret Odasının söalleri cevapsız kalmıyacak fiir hanım zehirlendi Besiktas'ta ŞenHkdede mahallesinde oturan pazarcı Sadi Efendinin yirmi dört yaşlarmdaki zevcesi Nermin Hanım doktor tarafmdan kendisine üç ay evvel verilen bir ilâcı dün tekrar ictikten sonra tesemmüm alâimi göstermis, hastaneye kaldınlmifhr. Tahkikat yapılmaktadır. Rus mütehassıslarınm Konya'daki tetkikatı Konya 6 (A.A.) Sanayi müte hassıslarmdan Denîzli'de bulunanlar da dün buraya gelmişler, heyete iltihak etmişlerdir. Mütehassıslar otomobillerle Sille, Meram ve Dere'ye giderek buralardaki su kuvvetlerini tetkik etmişlerdir. Akşam Belediye heyet şerefins bir ziyafet vermiştir. Pamuk mütehassıslarından yedi zat bu sabahki trenle Adana'ya hareket etmişlerdir. Ereğli'ye uğramaları da muhtemeldir. Maden mühendisleri tetkikat için bugün Süle'ye gidecekIerdir. Şehrimizde kalan heyet bu gün de tetkikatına devam edecektir. Nazilli 6 5 eylul Nazilli'nin kurtuluş günü idi. Bu münasebetle heye canh merasim ve tezahürat yapılmışhr. Ticaret Odası tüccarlara vaziyetleri ve saire hakkında tahriren bazı sualler sormaktadır. Fakat bir kısım tacirler Odanm bu gibi suallerine cevap vermemektedirler. Ticaret Odası ticaret kanununun beşinci maddesi mucibince bu tacirler hakkında kanunî takibatta bulunacak tır. KADIN GÜZEL OLUNCA Filmi. Mevkilertn fiatları: lkinci balkon ve parter fotöyu 40, hususî 60, lüks halkon 80 kuruştur. nın temsili nruhteşemı S'parş evrakmın tetkiki Yirminci senei devriyesini tes'iden hayatta bulunan bilcumle azalan tarafından pek yaktnda Kızku!esi parkmda bir musamere verileceği istihbar edilmiştir. DARÜTTALıMi MUSıKiNiN Arabadan atiarken Arabacı Sadık dün kasap Ali Efen • di isminde bir müşteri alarak Haydar • paşa rıhtımından geçmekte iken birden* bire hayvan ürkmüs ve ba vaziyetten korkan Ali Efendi kendisini arabadan asağı atmak istediği iein basından yaralanmıshr. Yarah Tıp Fakültesine gönderilmîs, araMeı yaltalanmtchr. Nazilli'nin kurtuluş günü Bir ev yandı Son kontenjan kararnamesi mu cibince, nrüracaat eden tacirlerin sipariş evrakınm tetkikine, Ticaret ( % S ) 1909 tarihli İstanbnl Şehre Odasmda dün de devam edilmiştir. msneti istikrazı tahvilâtma ah: Şimdiye kadar, 20 tacirin mukavele44 No. h 15 eylul 1932 vadeü kupomm nameleri jüzerinde yapılan tetkikat ikmal edilmiştir. ? • " *•' 15 eylnl 1932 tarihinden itibaren Os &# manlı Bankasımn Galata ve Londra merkezleri gişelerinde beher birlik kuDün Ticaret Borsasmda bugday pon £. 0 , 7 / hesabile tediye edileceği azamî yedi buçuk kuruş üzerinden mezkur tahvilât hâmillerinin malumo muamele görmüştür. o!m»k Ü7«re ilân o'unur. i LA N Dünkü bugday fiafı Pangahı'dp Harbiye caddesini?» <?ovyet hanının bir dairesinde oturan Masigortalı olduğu anlasılmıştır. Yangınm sebebi henüz tesbit edilememiştir. dam Karnik 3e madam Marika ve Aziz, Melımet, Ohanes Efs>ndflerin tahtı ta sarrurtmda bulunan Beyoğlu'nda Mi Dünkü nüshamızda şoför Zühtü E mar sokagmda sekiz odalı bir evden dün fendinin idaresinde bulunan bir oto oğleden sonra yangm çıkmıştır. Derhal mobilin Tarlabaşı'nda bir çocuğa çar Kfaiye yetismiş ise de ancak evin dört parak yaraladığı yazılmıştı. Dün Zühtü odası yandıktan sonra ateş «öndâriile Efendiden aldıgunız bir mektupta hâ • bümiştir. Yapılan tahkikat neticesinde disede kendisinin bir hatası bulunma • yangoun ficüncü kat merdivenlerden dığı ve çocuğun ansızm çdcarak arabaya zuhur eylediği; evin bin liraya Evk&f çarptıgı ve fakat yaralanmadığı bildirilBankasma merhun ve üç bin liraya da ' mektedir. Tavzih ederiz. Sofya'da gazeteci bir DİDİomatı öldürdüler Berlin 6 (A.A.) Wolff Ajan sından: Gazetelerin Sofya'dan al . dıkları malumata göre otomobile binmiş olan bazı meçhul insanlar, Bükreş sabık Bulgar elçilîği erkâ nından ve çîftçi azasından gazeteci Michael Pundef'in evinin önünden geçtikleri sırada evden çıkmakta olan mumaileyhe bir kaç el silâh atmışlar ve Pundef, aldığı yaraların tesirile ölmüştür. Bir tavzih MELEK Sineması Yeni mevsim basnyor. ilk filmi: akşam Tütün ihracatımız Son günlerde, tütün ihracatımız inkişaf etmektedir. lhracat ofisîn den verilen malumata göre Çekoslovakya hükumeti de türkiyeden iki milyon kilo tütün satın almağa ka rar vermiş ve bu hususta filiyata geçmiftir. iKi '•• YÜZLÜ AŞK ( La Couturiere de Lunpville ) Ilâveten: Dünya güzellik kraliçesinin istanbul'a avdeti, 30 ağusos Zafer bayraml bütün teferruatile türkçe sozlü olarak gösterilecektir. Bu mevsim fiatiarda tenzilât vardır. Paramount filmidir. MADELEiNE RENAUD PiERRE BLANCHARD
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear