Catalog

um urıy Her kitapçıda bulunur Dokuzuncu sene: No. 3012 İSTANBUL CAĞALOĞLU Telgraf ve mektup adresl: Cumhuriyet, İstanbul Posta kutusu: Istanbul, No. 246 Telefon: Başmnharrir: 22366. Tahrir müdüru: 23236, İdare müdürü: 22365, Matbaa: 20472 BfR KITAD OKUMA/I LAZIM TURKUN Cnmartesi 24 Eylul 932 Başvekilin şark seyahati iki hafla sürecektir Gıpta olunacak Bir çalışma şekli • gpuuuıuuu "''"»«•" >«ı..ı ««nıı Başvekil seyahate çıktı um, ı , ıııııııııııııııııııı ımıııımııınıımımıııııııııııııııııııımıiii " Vişi: 19 eylul (Başmuh'amrimîz den) Daha buraya hareket etmeden evvel bu sene Vişi'de beynelmilel büyük bir tıbbî kongre toplanacağını biliyorduk. Bu kongreye Türk hekimIerinden bazıları da iştirak edeceklerdi. Vişi kongresinin tetkik mevzuu ise tansisen karaciğerde husule gelen kum ve taş arızalarınm tedavisi et rafında elde edilebilmiş fennî tekemmüllere taalluk etmekte bulunuyordu. Kongreyi başmda ve içinde Fransa'nın en maruf büyük hekimleri bulunan bir heyet ihzar etmiş ve onun Vişi'de toplanmasma ait tertipleri ise Vişi sularım idare eden şirket deruhde eylemiştir. Kongrenin in'ikadını temin etmek teşebbüsünü alan ilmî heyet hemen her memlekete müracaat ederek kongreye mümkün olduğu kadar fazla hekim iştirak edebilmesi için teşvikat icra etmiş ve ettirmiştir. îlmî heyete gelen cevaplardan kongreye 1300 kadar hekimin iştirak edeceği anlaşılıyor. ve son güne kadar miktarın bu sularda kala cağma hükmedilerek ona göre de tertiple* alınmış bulunuyordu. Kongreye iştirak edecek hekimlerin çoğu buraya dün ve bilhassa bugün geldiler. Son dakikada iştirak miktarının 1400 adedini geçtiği görülmüfttür. Kongre bugün gazino binasının muhteşem tiyatro salonunda ve Fransız Sıhhat Nazırı Mr. Justen Go dart'm riyaseti altında toplandı, müşarünileyh tarafmdan rescnen açılarak ilk merasim buracîa icra edildi. Kongreyi tertip eden ilmî heyetin reisi profesör Karno uzun bir nutuk ile kongrenin daveti sebebi ile iştigal edeceği mevzu etrafında izahat verdî, p e Vişi'li ihtiyar bir doktorun daha z i y a d e kongreye içtima mahalli olan Vişi hakkında malumat verici nut kunu takiben muhtelif memleketlerHen gelen delegasyon şeflerine alfabe feırasile söz verildi. Kongreye yirmi *beş kadar memleket iştirak etmiştir. Kanada, Şimalî Amerika Cumhuri yetleri tttihadı, Güba ve Venezoella 1 ya vanncıya kadar en uzak memle • ketlerden murahhaslar gelmiş, muhtelif darülfünunların tıp fakülteleri Durada kendilerini temsil ettirmişlerdir. Esasen teşebbüs hususî olduğu hald e Türkiye'mizden dahi kongreye a z görülmiyecek bir miktar ile iştirak vaki olmuş olmasmdan şahsen hissettiğimiz memnuniyet ve iftiharı bil hassa kayda lüzum görürüz. Vişi kongresme iştirak etmiş olan liyakatli hekimlerimiz şunlardır: Dr. profesör Akil Muhtar Bey, Dr. profesör Tevfik Salim Paşa, Dr. Abravaya Bey, mü iehassıs doktorlarımızdan Hulusi Behçet Bey, Dr. prafesör Necmettin Rifat Bey, Dr. profesör Bahri tsmet Bey, Dr. Ekrem Behçet Bey ve ref ikası Dr. Semiramis H., Dr. Sedat Bey, rontken mütehassısı Dr. Şükrü Bey. Doktorlarımızın bazılanna refikalan ve bazılarma kerimeleri ref akat et mekte olduğundan bu suretle Vişi'de küçük bir Türk kolonisi teşkil etmiş vaziyette bulunduğutnuzu anlarsmız. Bu münasebetle güzel bayrağımız dahi her tarafta diğer milletlerin bayraklan arasında sallanmakta bulunuyor. Kongrede bizim memleketimiz namına Akil Muhtar Bey söz söyîedi. Kongreyi selâmlıyan bu nutuklar ekseriyetle fransızca olarak söyleni yordu. tyi fransızca konuşan üç dört memleket başmurahhasından biri de bizim heyet reisfmiz olan Akil Muhtar Bey oldu. Aslen Lâtin olan bazı milletlerin murahhaslarına nisbetle pek çok Ueride bulunan bu düzgün ve kâmil konuşuşun kongre üzerinde ayrı bir tesir icra etmiş olduğunda şüphemiz yoktur. Geçerken ilâve etmiş olayım ki Yunan murahhası da iyi söyliyenlerden biridir. Ve bütün bu nutuklan kongreyi açan M. Justen Godart'uı pek beliğ bir nutku takip ve ikmal etti. Bu akşam şeref lerine verilecek büyük bir ziyafetten sonra kongre yanndan itibaren tanzim olunan bir program mucibince şubelerde ve u mumî heyette çahşmak suretile üç gün zarfında tetkik ve münakaşalarını ikmal edecektir. Bu hastalık etrafında soylenecek sözleri olanların bellibaşlıları zaten raporlarını vermiş • Ierdir, ve bu ranorlar bir cilt. halinde basılmış ve dün kongresistlere dağı tıhnıştır. Yeniden tebljgatı olacaklar İsmet Paşa dün akşam Şark'a hareket etti Başvekil kendi ismile anılacak köprünün küşat merasimini icra edecek Ankara 23 (Telefonla ) tsmet Paşa bu gece sekizi yfrmi beş geçe hususî bir trenle Şark'a müteveccihen ha reket etti. tstas yonda bütün ve • killer, meb'uslardan çoğu, hüku • met erkânı, Rus sefiri, Çekoslo vakya sefiri ve daha bir çok kimseler tara • f ından teşyi edildi. fsmet Pş. tre nin hareketinden Reisicumhur Hz. Dün öğle yemeğini Tokatlıyan'da yediler Reisicumhur Hz. dün sabah saat 11,30 da, Tokatlıyan otelini teşrif etmişler ve öğle yemeğini orada yedikten sonra saat 13,30 da Dolmabahçe sarayına avdet etmişlerdir. \ Amerika Erkânı Harbiye Reisi Jeneral Mac Arthur yarîn IstanbuFa geliyor Amerika Er kânı Harbiye Reisi Jeneral Mac Arthur'un memleketimize geleceğini ha ber vermiştik. Jeneral Mac Arthur yarra Romanya ban dıralı Daçia vapurile saat 15 te Köstence'den şehrimize gelecek ve Vali, Polis Müdürü, Kolordu Kuman danlığı ve Haridye Vekâleti Jeneral Mac Arthur ıanuna protokol müdür muavini tbrahim Münür, Jenerale mihman. d«" olarak tayin edilen Harîcîye memurlarımızdan Orhan Tahsin, miralay Sadık Beyler tarafmdan ist&bal edilecek ve bir askerî müf. reze kencfisine resmi selâmı ifa ede. cektir. Jeneral Mac Arthur Vali ve Kolordu Kumandanına iadei ziyaret ettikten sonra mihmandarlarile birlikte ayni gün akşamı Ankara'ya hareket edecektir. 26 eylul sabahı Ankara'ya vara cak olan Amerika Erkânı Harbiye (Malıadi 4 üncü sahifede) ' UsTaŞırî çîçeklerle süslti taUutu, omu7İâr'd» değil havaya kaldirılan ellerin üstün de taşındl Ahmet Rasim'in cenazesi sonsuz bir hürmet, derin ve umulmaz bir acı arasında metfenine emanet edildi Büyük üstadı mızın cenazesi, dün bütün memleketin kalbi ü zerinde taşınır casına, sonsuz bir hürmet, derin ve unutulmaz bir acı arasında met f enine emanet edildİ. Köprüden sa bahleyin halkın iki vapur, Ah met raskn'e son hürmet vazifele rini yapmağa geIenlerle dolu idi. Bu kafileler arasında Ruşen Eş ref, Halil Nihat, İbrahim alâettin, Celâl Sahir, Mardin meb'usu îr fan Ferit, Asım ve İstanbul meb'usu Ziyaettin B. lerle Hakkı Şinasi Paşa, Belediye Reisi muavini Hâ mit Beylerle he men bütün gazeteci arkadaşla rımız, Trabzon ^'.«Het Rasim'in tabutu karşîsın'da (sâğ'dân itibaren: Riyaset meb'usu Nebiza Cumhur kâtibi umumisi Hikmet Bey, merhumun üç mahdumu de Hamdi Beyle ve müverrih Ahmet Refik Bey) Cenaze merasiminde Reisicumhur birlikte gelen tnkılâp lisesi talebe Hz. namına bulunan Kâtîbi Umumî leri, Darüşşafaka'lılar, Darülbedayi Hikmet Beyle, Şükrü Naili Paşa, Vali heyeti, bir çok muallimler ve diğer Uüdbadi 6 tnc» sahifede) zevat görülüyordu. Başvekil Paşa Hazretleri, bira'derleri ve çocuklarî beş dakika evvel istüsyona gelerek herİsmet Paşa trene bindiği esnada kesin ayrı ayrı elini sıktı, iltifat etti, hazıruna hitaben: vagona bindi. Maarif Vekili Reşit « Gidenler gelenlerden daha Galip Beyle iki üç dakika konuştukneş'eli oluyor!» v tan sonra «Allah selâmet versin» saDedi. Biraz sonra da: daları arasında tren hareket etti. 4 ı.ncü sahifede^ 1 Şeker ihtikârma karşı! Alpullu fabrikası müdürü; «Bir sene yetecek stokumuz var» diyor Millî mamulâtı korumak maksadile memleketimize şeker ithalinin muayyen bir müddet için menedil diğini ve bu vaziyetten istifadeye kalkışan mutavassıt tacirlerin ellerindeki malı saklıyarak ihtikâr yapmağa çalıştıklarını yazmıştık. Millî fabrikalar ihtiyacımız nisbetinde şeker istıhsal ettiği ve mevcut stoku ilânlarla tüccara arzettiği halde bazı kimselerin ihdas etmeğe çalıştıkları bu kötü vaziyet halkta fena bir tesir uyandırmıştır. Bizi uzun müddet idare edecek şeker mevcut olduğu için fiatların hatta on para artmasına sebep yoktur. Halbuki buna rağmen dün şeker fiatları biraz daha yükselmiştir. Alpullu şeker fabrikası müdürü Hayri Bey de bu mes'ele hakkında şunları söyletniştir: « Türkiy'de 6700 vagon şeker sarfedilir. Alpullu fabrikası 2000 vagona yakm mal imal edecektir. Uşşak fabrikası da 800 vagon şeker çıkaracaktır. Eldeki hesaplara göre, sene nihayetine kadar mevcut stoklarla ve yerli şekerimizle, memleket ihtiyacını temin edebileceğiz. Bu vaziyet karşısmda piyasada şeker fiatlarının artmasmda hiç bir sebep yoktur. Alpullu fabrikası, tüccara ve küçük esnafa ucuz mal vererek ihtikârın önünü almak için her tiirlü tedbiri ittihaz etmiştir.» fnhisarlar ve Gümrükler Vekili IIIIIIIIIIII1IIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIMI1UIIIIIIIIIIIIIII Sinema Delisi Kız Server Bedi'in bu kıvrak, hareketli, şen ve şuh büyük hikâyesini bugün üçüncü sahifemizde Tefrikaya başladık J Alpullu şeker latrikası müdürü, Hayri Bey Ali Rana B. de şeker ithalinin men'ine dair olan kararnamenin sarih olduğunu ve âli tasdikten çıkınca tatbika başlanacağını söylemiştir. Vaziyet ticarî makamlar için vazifeye davet manasını da verir bir hal almıştır. Kendini göstertneğe başlıyan ihtikâra karşı şimdiden kat'î tedbir almahdır. Çünkü az bir tereffüü bile mazur gösterecek hiç bir sebep yoktur. luııııııııııımıımııııııı fazla memlekete mensup ilim adamIarını bir araya toplaması bir kere onların arasında husule getireceği tanışmalar hasebile büyük bir hiz mettir. llme ve fenne bu suretle attırılacak adımm ehemmiyeti üzerinde tevakkufa ise lüzum bile yoktur. Böyle bir ilim kongresini toplıyan memleketin bu yüzden kazanmış olacağı şerefe gelince o elbet ve pek hakIı slarak pek yüksek olacaktır. Bü tün bunlara ilâveten bu kongre ile bilhassa karaciğer hastalıklannda şifabahs tesirleri olan Vişi için yapılmış olacak makul ve muhik propa • gandanın kıymetine ise ölçü bulunamaz. Vişi'de tabiatin mebzul olan lutfuna insanlarm ondan asla geri olmıyan, hatta ileri bile olduğu iddia edüebilecek gayret ve himmetleri inzimam etmiştir. Eloğlu, o kadarmı da kâfi bulmıyarak işte bu türlü te şebbüsier ve tertiplerle hergün daha ileriye ve daha yükseğe gidiyor. Çalışmanın bu şekline ne kadar gıpta olunsa yeri değil midir? Kara Ali, gene Başpehlivan bu yoldaki f ikir ve mütalealarını şubelere tevdi edecekler ve umumî heyette dahi müdafaa eyliyebileceklerdir. 1400 den fazla ilim adamının bir yerde toplanışı ve beşeriyetin bir uzuv üzerindeki ıztıraplarma çare bulmak için elele verişi hakikaten muhteşem bir manzara arzediyordu. Bu noktaya hemen bütün nutuklarda temas edildi ve beşerî kardeşliğin ilim ve f en hakimiyeti ile tesîs ve takviyesi imkânına kuvvelle temaslar yapıldı. Bu hususta Alman murahhası en kuvvetli f ikirleri bir akîde halinde ileri sürmüş bulunuyordu. Alman hekimleri reisi zaten raporunda dahi bu noktaya ehemmiyet ve samîmiyetle temas etmiş oldugundan profesör Karno iftah nutkunda Alman heyetinin raporunun o fıkralarını aynen zikretmek suretile tebarüz ettirmişti. Alman murahhası kongresi selâmlıyan nutkunda dahi tekrar bu mevzuu teyit ve takviye eden kuvvetli sözler söyliyerek şiddetle alkışlandı. Böyle bir kongrenin yirmi b*es ten YUNVS NADİ Dün JaEsim stâdyörnunda güreşleıi seyre'den k'alab'alık" ve t a ş pelıli yanlığı gene muhafaza eden Kara Ali pehlivan Kireçburun'lu Mehmet Ali, tekrar MaTaksim stadyomunda yapumakta onisa'h ömer'le karşılaşmış, fakat ö lan alaturka güreş müsabaklannm dün mer'e mağlup olmuştur.Gönen'li Hamfinalı yapılmışur. Çarşamba günündendi de Yenici Mehmet pehlivanı mağlup beri devam eden bu müsabakalar dün etmiş, bu suretle Gönen'li Hamdi ile en heyecanlı devresine dahil olmuştu. Manisa'lı ömer finala kalmışlar ve Stadyom çok kalabalıktı. Evvelâ büyük orta peblivanlarî mey yaphkları müsabakada Göenn'li Hamdi dana çıkmışladır. Kireçburun'lu Mehmet rakibini yenerek büyük orte şampiyonu olmuştur. Ali ile Yıldırım Bekir tutuşmuşlardır. Basalhna çoban Mahmut'la Uzun Mehmet AU, Bekjr'i mağlup etaufür. köprü'lü Hiiseyin, evvelki giinden yarı Lutjen sahijeyi çevirinte