Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TEKİRDAĞ 23 TEKİRDAĞ Yazı ve fotoğraflar: Rakısının ve şaraplarının tadı başkadır Yakup Önal ekirdağ dendiğinde aklıT nıza ne geliyor sorusuna çok kişi; köfte, kiraz, karpuz ve Tekirdağ rakısı yanıtı verecektir. Bu tanınmış üç “k”den daha önemli olan üç “k” Tekirdağ için, “Üç Kemaller”in varlığıdır. Tekirdağlılar yaşadıkları toprakları “Üç Kemaller diyarı” olarak nitelendirir. Vatan ve özgürlük şairi olarak bilinen Namık Kemal Tekirdağlıdır. İkinci Kemal, beş kez Tekirdağ toprağına ayak basan, harf devrimini 23 Ağustos 1928’de Tekirdağ‘da gerçekleştiren ve Çanakkale zaferi öncesinde 19. fırkanın kuruluş çalışmalarını Tekirdağ’da yapan Mustafa Kemal Atatürk’tür. Üçüncü Kemal, 1 Mart 1935 ve 3 Nisan 1939 dönemlerinde Tekirdağ Millet vekilliği yapan büyük şair Yahya Kemal Beyatlı’dır. Bu arada sofra ve içki kültürüne sahip olanlar için Tekirdağ’ın şaraplarının ve rakısının da bambaşka bir yeri vardır. Rakısı ulusal düzeyde şarapları ise uluslararası boyutta bir lezzet yaratmıştır. Trakların ülkesi Tekirdağ tarihi milattan önce 4000 yıllarına Traklara kadar uzanıyor. Tekirdağ topraklarında Makedonlar, Persler, Romalılar ve Bizanslılar da hakimiyet kurmuş. Orhan Gazi’nin büyük oğlu Gazi Süleyman Paşa’nın Rumeli’ye 1354’de Gelibolu üzerinden geçişi ile Tekirdağ’ın ilçeleri Osmanlı’ya geçmiş. Gazi Süleyman Paşa’nın kardeşi Murat Bey’in saltanatı sırasında da 7 Aralık 1357’de Tekirdağ Osmanlı‘ya katılmış. Osman lı yıkılırken 20 Temmuz 1920’de Yunan işgaline uğrayan kent 13 Kasım 1922’de Ankara Hükümeti tarafından kurtarılmış. Tekirdağ İstanbul’a 130, Bulgaristan sınırına 130 ve Yunanistan sınırına 100 kilometre mesafeyle önemli bir konuma sahip. İstanbul’la arasındaki uzaklık sahil boyundaki yapılaşma ile günden güne iyice azalıyor. İstanbul’dan günübirlik gezilecek yerler arasında yer alıyor. Yurt dışına çıkacak olanlar İpsala kapısını kullanmak istediğinde Tekirdağ, mola veren yolculara ünlü köftesi ile ev sahipliği yapıyor. Tekirdağ‘ın il sınırlarına girdiğinizde “Tekirdağ köftesi” tabelalarını görecek, eğer karnınız da acıkmışsa köftenin kokusunu duyacağınızdan emin olabilirsiniz. Tekirdağ merkeze geldiğiniz de, sahilde turlayan Tekirdağlıları göreceksiniz. Hemen karşınızda devasa görüntüsü ile Marmara Adası yer alıyor. Tekirdağ‘da vatan şairi Namık Kemal’in anıtlarına da rastlayacaksınız. Konakladığınız akaryakıt istasyonlarında bile Namık Kemal büstleri dikkatinizi çekecektir. Kumbağ kumsalı İl merkezine yedi kilometre uzaktaki Kumbağ beldesi Tekirdağlıların sayfiyesi konumunda. Yaz aylarında artan sıcaklardan bunalan Tekirdağlılar soluğu Kumbağ ve Barbaros kumsallarında alıyor. Gelecek yıl Haziran ayındaki Kiraz Festivali sırasında Tekirdağ’a gelirseniz, hem bolca kiraz yeme şansına sahip olacak, hem de bir haftaya ?