Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 GEZGİN AİLESİ GÜNCEL GÖRSEL BULMACA MUTFAK KÜLTÜRÜ Halil İbrahim sofrası Fotoğraftaki yer neresi ve hangi ilimizde? Fotoğrafta gördüğünüz yer neolitik döneme ait 11 bin 500 yıllık kalıntılara rastlanan bir yerleşim. Günümüz bilgilerine göre bu yer dünya üzerindeki en eski tapınaklarına sahip. Bu alan insanlık tarihinin çok önemli bir geçiş dönemini yaşamıştır. Avcılık ve toplayıcılıktan tarıma geçiş yapan kültür taş bir plato üzerine kurulu. Kazı çalışmaları yapılan alanda dört tapınak bulunuyor. Bölgede arkeologlar 15 metreye varan daire biçimli üç alan ortaya çıkarmışlardır. Kazı yerinde üzerlerinde çeşitli hayvan kabartmaları ya da bunların taşa kazınmış figürlerinin yer aldığı “T” biçimli 16 destek ve kireçtaşı tabakası bulunmuştur. Ayrıca bulunan bazalttan yapılmış kaplar ve işlenmiş çakmaktaşlarından, burada yaşayanların kalıcı olmasa da en azından geçici bir süre burada yaşadıkları anlaşılıyor. Doğru yanıt veren okurlar arasında yapılacak çekilişle üç kişiye Cumhuriyet Kitap’tan kitap armağan ediyoruz. Yanıtları, 23 Nisan 17.00’ye dek adres ve telefon numaranızı yazarak faks ya da eposta ile bekliyoruz. Geçen sayı Yanıt: Aslantepe, Malatya Kazananlar: Ogün Kemaloğlu (Balıkesir), Özge Zaman (Çanakkale), Ayşenur Kocataş (Denizli) Halil İbrahim sofrası denince akla cömertlik, bereketli sofralar ve misafirperverlik gelir... Şansımız, Anadolu gibi zengin toprakların bir parçası olmak, dünyanın belki de hiçbir yerinde göremeyeceğiniz misafirperverliği yaşadığımız coğrafyada görmek. Bu kültürün yaşadığı kentlerimizden birindeyiz… Şanlıurfa Güneydoğu Anadolu mutfağının karakteristik özelliklerinin hemen hemen hepsini taşıyan bir yöre. Bol salçalı, acılı ve baharatlı yemekler mutfak kültürünün temelini oluşturuyor. Baklagillerin yanı sıra yarma denilen buğday; çorbalar, mezeler ve soğuklarda kullanılıyor. Urfalılar misafir ağırlamak ve onlara çeşitli yemekler ikram etmekten büyük bir zevk alıyorlar. Ayrıca yörede otel işletene “kız vermedikleri” halk söylenceleri arasında. Buna rağmen! turizm kenti olma yolunda, bölgede otelcilik gelişiyor. Balıklıgöl karşısındaki El Ruha Otel, yöre misafirperverliğinin bir örneği. Toplu yemek yemenin gelenek olduğu Urfa’da çiğköftesiz sofraya oturulmuyor. Sıra geceleri yörenin yemek törenleri arasında. Yıldız Sarayı ve Cevahir Konuk Evi geleneksel yeme içme kültürüne, sıra gecelerine, acılı kebaplara tanık olacağınız mekanlardan… Şanlıurfa’da Anadolu’da kadın girişimciliğinin en başarılı örneklerinden birini sergileyen Cevahir Asuman Yazmacı, Cevahir Konukevi’nin işletmecisi. Asuman Hanım gibi bir çok örneği Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerimizde görmek mümkün. Şanlıurfa’nın yöresel yemekleri arasında; ayran çorbası, hamurlu, pıt pıt, sarı çorba, çağala aşı, pakla aşı, hıttı bastırması, soğan tavası, su kabağı, bütün balcan, sarımsak aşı, kaburga, isot çömleği, bamya çömleği, acır annaziği, tatlı bamya, erik tavası, lolaz dürmüğü, saca basma, döğmeç, ekmek aşı, kenger aşı, semsek, has dolması, mimbar, acır bastırmasını sayabiliriz. SACABASMA Malzemeler: Dört adet patlıcan, beş adet domates, yarım kilogram parça et, üç yemek kaşığı margarin, yarım çay kaşığı karabiber, bir çay kaşığı tuz. Yapılışı: Et ince ince doğranır. Patlıcanlar parmak kalınlığında halka şeklinde kesilir. Domatesler ikiye ayrılır. Et, patlıcan ve domatesler, sacın üzerinde iki yüzü pembeleşineye dek pişirilir. Üzerine karabiber, tuz serpilir. Sacabasma yörede etsiz de yapılıyor. Patlıcan ve domatesler halka halka doğranıp sacda közlenip, lavaşların üzerine soğan eşliğinde konularak sevilerek tüketiliyor.