Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 Temmuz 2023 Pazartesi
100. Yılda Yükseköğretim
16
Cumhuriyetimizin 100. yılını tamamlarken nitelik sorunları
‘Sistem siyasete kurban edildi’
PROF. DR. ÜSTÜN ERGÜDER yasallaşmasını önlemesini, bu maka- sansüstü programlarını kolaylaştır-
mın giderek siyasallaşması ve yapılan mak amacıyla düşürülmüştü.
Eğitim REfoRmu GiRişimi onuRsal Başkanı
anayasa değişiklikleri sonunda yürüt- Benzer şekilde 2017-2018 akade-
Boğaziçi ÜnivERsitEsi Eski REktöRÜ
menin partili cumhurbaşkanı olarak mik yılının başında tekrar araştırma
üniversiteleri diye bir kategori yara-
tek sorumlusu olması yükseköğretim
81 yılının kasım ayında ya-
tıldı ve 10 üniversitemiz araştırma
sistemini siyasetin tam için çekecekti.
salaşan ve kamuoyu tarafın-
üniversitesi olarak ilan edildi. 2022
19dan YÖK (Yükseköğretim)
Nicelik arttı ama nitelik...
yılında ise 23 üniversitemiz A1’den
kanunu olarak bilinen 2547 sayılı ya-
Dengeli bir analiz için 2547 sayılı
başlayarak değişik kategorilerde sı-
sa, ile üç ana hedef tespit edilmişti.
yasa ile hayata geçen YÖK sisteminin
nıflandırıldı. Bu üniversitelerde araş-
Bunların ilki yükseköğretimde okul-
yükseköğretim sistemimize önemli
tırmayı desteklemek üzere bazı mali
laşma oranlarını arttırmaktı. İleri sü-
katkıları da olduğunu unutmamak ge-
teşvik programları da ilan edildi.
rülen en önemli şikâyet 1750 sayılı
rek. İlk olarak yükseköğretimde okul-
yasa ile üniversite yönetimlerine bı-
Yasa teklifi
laşma oranları 1980’li yılların başın-
rakılan her üniversite için konten-
da yüzde 12 civarındayken günümüz- Günümüzde bilim ve teknolojide
jan tespiti genç bir nüfusa sahip ülke-
de yüzde 45’leri aşmıştır. Nicelik ke- dünyayı yakalamaya çalışan ülkemiz
de yükseköğretime olan talebi karşı-
için üniversiteler arası farklılıkları
sinlikle artmıştır ancak nitelik konu-
lamaya yetmiyordu. Bu sorunun mer-
görüp araştırmayı teşvik eden bu ted-
sunda aynı kanaate varmak güçtür.
kezi bir otorite (Yükseköğretim Kuru-
birlerin alınması çok olumlu. Ancak
Artan üniversite sayısı ve kalabalıkla-
mu, YÖK) tarafından çözümlenmesi
uygulama konusunda aynı şeyi söy-
şan sınıfları karşılayabilecek nitelik-
hedefleniyordu.
leyemeyiz. Söz konusu araştırma üni-
li öğretim üyesi yetersiz kalmış, üni- Prof. Dr. Üstün Ergüder
Diğer hedef ise fakülte özerkli-
versitelerine mali teşvik imkânları
versitelerin kütüphane, laboratuvar,
ği üzerine inşa edilmiş ve 1980 yılı-
sağlamanın yanında lisans öğrenci
derslik gibi tesisleri üzerinde önemli şa edilmiş, kurumlar arası rekabe-
na gelindiğinde yürürlükte olan 1750
yüklerini azaltmak, lisansüstü eğiti-
bir baskı oluşmuştur. ti özendiren sistem çeşitliliğine önem
sayılı yasa yerine üniversite merke-
me ağırlık vermelerini sağlamak, la-
İkinci olarak 2547 sayılı yasa vermek hayati öneme sahiptir.
zi otoritesine daha çok yetki veren ve
1982’de yürürlüğe girdikten sonra ta- Esasen geçmişteki bazı girişimlere boratuvar ve dijital imkânlarını ev-
yönetim açısından daha etkin olduğu
kip eden yıllarda uluslararası düzey- bakarsak daha ilk kuruluş günlerinde rensel düzeylere taşımak, dünya üni-
2547 sayılı yasanın mimarları tara-
de araştırma ve bilimsel yayın üniver- 2547 sayılı yasanın sisteme dar geldi- versiteleri ve araştırma kuruluşla-
fından düşünülen “Amerikan kampus
ği YÖK sistemini tasarlayanlar (rah- rı ile ilişkilerini geliştirmelerine yar-
sitelerin gündemine oturmaya baş-
modeline” öykünülüyordu. Üniversi-
dımcı olmak gerekir. Kısacası kurum-
lamış uluslararası endekslerde Türk metli İhsan Doğramacı) ve o günler-
telerde senato ve yönetim kurulları
ların özerkliğine dayanan yapısal re-
üniversiteleri sıralamalarda yukarıya deki YÖK yöneticileri (başkan Kemal
gibi organlar daha çok danışma yetki-
formların yapılması gerekir. Bu konu-
tırmanmaya başlamıştır. Gürüz) tarafından düşünülmeye baş-
leri ile sınırlandırılacak buna karşın
da ve bu amaçla Davut Kavranoğlu,
Üçüncü olarak ise 2547 yasa çerçe- lamıştır. Bunun en güzel kanıtı 1991
rektörler çok önemli yönetim yetkileri
Üstün Ergüder, Yunus Çengel ve Erbil
vesinde kurulan vakıf üniversitele- yılında hazırlanan Özel Statülü Üni-
ile güçlendiriliyordu.
Payzın tarafından geniş bir akademik
ri hem üniversitelerarası rekabeti kö- versiteler taslağıdır. Bu taslak siste-
Üçüncü hedef ise Ankara’da üniver-
çevre ve paydaşların katkılarıyla ha-
rüklemiş hem de sisteme çeşitlilik ka- min lokomotifi olabilecek beş üniver-
siteler için Amerikan mütevelli he-
zırlanan bir yasa teklifi de mevcuttur.
zandırmıştır. sitemize (Boğaziçi, ODTÜ, Hacettepe,
yetlerine benzer bir üst kurul (Yük-
Maalesef araştırma üniversitelerini
Ancak yaklaşık 40 yıldır yürürlükte İTÜ, Ege) özel bir statü tanıyor, mali
seköğretim Kurumu) kuruluyordu.
geliştirmek için gerekli olan yapısal
olan 2547 sayılı kanunun hiyerarşik ve idari özerklik konularında bu üni-
Bu kurulun “siyasallaşmaya” ma-
reformlara hiç önem verdiğimizi dü-
versitelerimize önemli imkânlar ve-
ve bürokratik bir yapı olarak düzenle-
hal vermemek, sistemin özerkliği-
şünmüyorum. Örnek verecek olursam
riyordu. Bu taslak rahmetli Cumhur-
diği, bir üniversitenin olmazsa olma-
ni sağlamak, amaçları ile doğrudan
A1 kategorisine giren Boğaziçi Üni-
başkanı Turgut Özal’ın hararetli des-
zı olan akademik özgürlük ve kurum-
Cumhurbaşkanlığı’na bağlı olarak ça-
versitemizde son birkaç yılda yapı-
teğine rağmen yasalaşmamış ve Ana-
sal özerklik giderek aşınmış, yükse-
lışması öngörülüyordu. Ancak şu iki
yasa Mahkemesi tarafından da anaya- lan uygulamalar araştırma üniversite-
köğretim sistemi bir çok açıdan tıkan-
olgu göz ardı ediliyordu. Model olarak
saya aykırı bulunmuştur. si kavramı ile taban tabana zıttır. Bu
maya başlamış ve zaten bütün siste-
alınan Amerikan sisteminde her üni-
1990’lı yıllarda YÖK sistemi içinde üniversitemiz kaynaklarını lisansüs-
min merkeziliğine prim veren tasarı-
versitenin kendi üst kurulu (mütevel-
Özel Statülü Üniversiteler taslağı ka- tü eğitime tahsis etmesi gerekirken
mı zamanla ve pratikte daha da mer-
li heyeti) vardır. Ayrıca federal bir yö-
dar radikal olmasa bile arayışların de- bir gecede, üniversitenin hiç haberi
kezi ve buyurgan bir yönetim tarzı-
netişim sistemi olan ABD’de eğitim
vam ettiğine şahit oluyoruz. 1998-99 olmadan ilan edilen bir kararla Boğa-
nı teşvik eden bir evrimden geçmiş-
genellikle federe devletlerin sorumlu-
yıllarında sekiz üniversitemizin yeni ziçi Üniversitesi’nde lisans eğitimi ve-
tir. 1982’de tasarlanan YÖK elbisesi, o
luğundadır. Yeni düşünülen sistem-
kurulan üniversitelere öğretim üyesi recek olan iki fakülte birden kuruldu:
günden beri yapılan bir sürü yamaya
de ise bütün devlet (kamu) üniversi-
yetiştirmek üzere lisansüstü program- Hukuk ve İletişim.
rağmen her bakımdan çeşitlenen yük-
telerinin bir anlamda tek üst kurulu
lara ve araştırmaya öncelik tanımala- Proje olarak çok yerinde olan araş-
seköğretim sistemimize dar gelmeye
(YÖK) oluyordu. Buna ABD modeli de-
rı uygun görülmüş ve bu şekilde bazı tırma üniversitesi projeleri (1998 ve
başlamıştır.
mek doğru değildir. Günümüzdeki uy- üniversitelerin değişik misyonları ola- 2020) uygulamada cesur ve vizyoner
Özel statülü üniversiteler
gulamada ise YÖK kendi mütevelli he- bileceği kabul görmüş oluyordu. Bu adımlar gerektirecek gibi gözüküyor.
yetleri olan vakıf üniversitelerinin bi- Günümüzde ise bilim ve teknolo- proje çerçevesinde bu sekiz üniversi- Söylem ve projelerin arkasındaki kav-
le üst kuruluşu gibi davranmaya baş- ji çağına ayak uydurmak ve atılım- temize bütçe dışı ödenekler sağlana- ramlar doğru. Ancak uygulamalar,
lamıştır ayrıntılara kadar inen uygu- lar yapmak orta gelir tuzağından kur- amiyane tabirle, bu ne perhiz bu ne
rak lisansüstü öğrenciler için yurt in-
tulmak istiyorsak üniversitelerin ku- lahana turşusu dedirtecek nitelikte ve
lamaları ile. Diğer taraftan YÖK’ün şa etmeleri kolaylaştırılmıştı. Ayrıca
sistemin siyasete kurban edildiği izle-
Cumhurbaşkanlığı’na sorumlu olma- rumsal özerkliğine, akademik özgür- bu sekiz üniversitenin bazılarında li-
sı uzun vadede, bırakın sistemin si- lüğe ve kurumsal özerklik üzerine in- sans öğrenci kotaları, kaynaklarını li- nimini de veriyor.