Katalog

27 Aralık 2014 Cumartesi CUMHURİYET’İN GÖZÜNDEN 2015’E BAKIŞ 2015 yılında sağlık alanında bizi neler bekliyor? 15SağlıkYaşam 4 Kanserde daha çok bağışıklık sistemine yönelik, kişisel, özelleştirilmiş, daha hedefe yönelik biyolojik tedaviler gelecek 4 Sağlık ve ilaca ulaşım daha zor hale gelecek, vatandaşın cebinden çıkan para artacak o SİBEL BAHÇETEPE 2014 yılını geride bırakırken, gelecek olan yıl sağlık açısından neler getirecek, ilaç ve eczacılık alanında ne gibi değişiklikler olacak, kanser başta olmak üzere alzheimer, parkinson gibi hastalıklarda ne gibi ilerlemeyer kaydedilecek elbette ki merak konusu. Uzmanlar, gelecek yılda, özellikle kamu hastanelerindeki sorunların daha da artacağı endişesi taşırken, ilaç ve eczacılık alanında daha da sıkıntılı bir sürece girileceği uyarısında bulunuyor. Sağlık hizmetlerine ve ilaca ulaşırken daha çok para harcanacağını belirten sağlık meslek örgütleri, yardımcı sağlık sigortasının daha belirgin şekilde hayatımızda kendini göstereceğini, tıp eğitimi ve bilimsel araştırmaların daha niteliksiz hale gelece ğini, birçok sorunun bizi beklediğini söylüyor. “Bu olumsuz tabloya karşın 2015’de herkesin nitelikli, ulaşılabilir ve eşit düzeyde sağlığa kavuşabilmesi için adımların atılacağı yönünde umudumuzu korumak istiyoruz” diyen hekimler, Türkiye’de yeterli beyin gücü ve altyapı olduğunu, birçok hastalığın tedavisinde dünyaya paralel gelişmelerin yaşandığını da ekliyorlar. 2015 yılı sağlık alanında bir takım yeni gelişmelere de sahne olacak. Özellikle kanserde, kişiye özel tedaviler artacak, bağışıklık sistemine yönelik tedaviler daha da gelişecek, sıfır spermi olan hasta için embriyo oluşturmak mümkün olacak. 2015 Türkiyesinde nasıl bir sağlık ortamı bizi bekliyor, işte uzmanlar ile konunun değerlendirilmesi: Türk Tabipleri Birliği (TTB) eski merkez konseyi başkanı Prof. Dr. A.Özdemir Aktan: Sınırımızda sürmekte olan savaş 2015 yılının sağlık açısından da en önemli gündem maddesi olacak gibi. Şu anda 2 milyon civarındaki mülteci Türkiye de barınma, beslenme yanında sağlık hizmeti beklemekte ve her insan gibi de hak etmekte. Ayrıca alt yapısı ve öğretim üyesi sayısı yetersiz, niteliksiz birçok tıp fakültesi tıp doktoru yetiştirmekte dir. Bunlara ek olarak Sağlık Bakanlığı İstanbul’da ‘Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ adıyla yeni bir devlet üniversitesi kurmayı planlamaktadır. Şimdilik TBMM gündeminden çıkarılan yasa taslağının tekrar getirileceği bakanlık tarafından belirtilmektedir. Bu yasa ile Türkiye’deki tüm eğitim araştırma hastaneleri bir gecede tıp fakültesi hastanesine dönüşmüş olacak. Yapılmak istenen diğer alanlarda da olduğu gibi tıp alanında da özerkliği yok etmek ve tıp eğitimini de siyasi otoritenin kontroluna almaktır. 2015 yılı cepten ödemelerin artacağı bir yıl olarak da karşımıza çıkacak gibi gözükmektedir. SGK masrafları kısmak adına geri ödemede bulunduğu sağlık hizmetlerinde de kısıtlamaya gitmektedir. Bu kısıtlamalarda da artış şaşırtıcı olmayacaktır. ‘Kemoterapiden başarılı ilaçlar gelecek’ Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Başkanı Prof. Dr. Şuayib Yalçın: 2015 yılında kanserde daha çok immünoterapi (bağışıklık sistemine yönelik tedaviler), daha kişisel özelleştirilmiş daha hedefe yönelik biyolojik tedaviler gelecek. Kanser tedavisinde 2014 yılında çok önemli ilerlemeler oldu. Bu ilerlemelerin 2015 yılında kanser hastalarının klinik tedavisine yansıması beklenmekte. 2015’de immünoterapinin malign melanoma (ciddi sonuçları olan cilt kanseri) dışında daha bir çok kanser türündeki etkinliği gösterilecektir. Akciğer kanserinde immünterapinin tedavideki etkinliğinin gösterilmesi dışında da önemli gelişmeler bekleniyor. İlaçlara yenilerinin eklendiğini görüyoruz. Bu ilaçlarla uygun hastalarda kemoterapiden daha başarılı sonuçlar elde edilmektedir. ‘İlaca ulaşım daha da zorlaşacak’ İstanbul Eczacı Odası Başkanı Semih Güngör: İlaçlara ulaşım önümüzde yıl daha da zorlaşacak, sağlıkta tasarruf ilaç üzerinden ağırlıklı olarak yürümeye devam edecektir. Yıl sonuna doğru SGK tarafından başlatılan taban fiyat uygulaması 2015 yılı içerisinde ilaç gruplarının neredeyse tamamına yayılacak. Bu durum fiyatları daha da aşağıya çekecek bir uygulama olacağı için sektörün tepkisi ilaç üretimi ve ithalatını yavaşlatarak birçok ilacı piyasadan çekme yönünde olacaktır. Bu nedenle 2015 ilaç yokluğunun daha da yaygınlaştığı bir yıl olacaktır. Sağlıkta tasarrufun giderek daha fazla oranda vatandaşın cebine yönelmesi önümüzdeki yıl kaçınılmaz olacaktır. Vatandaşlar devreye girecek özel sağlık sigortaları ile sağlık hizmeti alabilmek için yeni bir bedel ödemek zorunda kalacaktır. Genel seçimlerden sonra vatandaş ilaca ulaşmak için çok daha ciddi bir para harcamak zorunda kalacaktır. Teleultrason dönemi gelecek Eurofertil Tüp Bebek Merkezi Medikal Direktörü Dr. Hakan Özörnek: Gebelikte yaşanan düşük vakalarının bir kısmının engellenebilmesi, sıfır komplikasyonlu gebeliklerin sağlanması, kök hücre çalışmaları ile menapoza giren kadınların gebe kalabilmesi ve hiç spermi olmayan erkeklerden sperm elde edilmesi gibi yeni gelişmelerin yaşanacağını öngörüyoruz. Günümüz teknolojileri ile sıfır spermi olan bir hasta için de embriyo oluşturabilmek mümkün. Önümüzdeki 1520 yıl içinde tüp bebek tedavisinde kullanılan iğnelerden vazgeçip tamamen ağızdan alınan haplarla tedavi yöntemine döneceğiz. 2015 yılında kullanılması planlanan teleultrason dediğimiz cihazlarla kliniğe gelme zorunluluğu da ortadan kalkacak. Hastaya verilecek bir ultrason çubuğunu hasta vajinasına yerleştirerek düğmeye basacak, tüm bilgi internet üzerinden bizim bilgisayarlarımıza düşecek. Türk Nöroloji Derneği Başkanı, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Şerefnur Öztürk: Nörolojik hastalıklar yaş ile birlikte artış gösteriyor. Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan geleceğe yönelik çalışmalar, sağlıklı yıl kaybında parkinson hastalığı, demans (bunama) gibi dejeneratif hastalıkların 2030 yılına kadar yüzde 62 oranında, beyin damar hastalıklarının yüzde 20 oranında, nöroenfeksiyöz hastalıkların ise yüzde 57 oranında artışa neden olacağını bildiriyor. Beyin yüzyılı olarak kabul edilen yüzyılımızda nöroloji alanında çığır açıcı gelişmeler oldu. Beyin damar hastalıkları alanında girişimsel tedavi olanakları, epilepsi cerrahisi, aşı çalışmaları, kök hücre çalışmaları ve daha pek çok nörobilim alanında yapılan çalışmalar gelecek için de umut verici. ‘Cepten ödemeler artacak’ Nörolojik hastalıklar artacak Yaşam ve yeni akımlar 2014’ü geride bırakmaya hazırlandığımız şu günlerde bizlere önümüzdeki seneden göz kırpan akımları değerlendirdik. İşte 2015 yılından beklediklerimiz: Hazırlayan: Ayşe Ferhangil Alternatif eğlenceyle tanışmayı: Dünyadaki popülaritesi her geçen gün artan oyun odalarının Türkiye’de eğlence anlayışına yeni bir boyut kazandırmasını bekliyoruz. İstanbul’da sayıları her geçen gün artan ve Ankara, İzmir ve Eskişehir başta olmak üzere pek çok şehre yayılan bu odalara grup olarak giriliyor. Amaç odaların içine saklanan şifreleri bulup, belli bir zaman içinde alandan çıkmak olan oyun odaları arasında dünyadaki örneklerine en yakını ilk şubesini Taksim’de açan Escape Planet. Geçmişin izlerini gardıroplarda görmeyi: Giyilebilir teknoloji fantazileri devam ededursun. 2015 yılında da kaliteli materyalden üretilen geçmiş dönemlere ait modelleri giymeye devam edeceğiz. 1950’li yıllardan 1980’lere kadar geniş dönemde koleksiyon sergileyen modacıların başında Saint Laurent için Hedi Slimane, Celine markası için Phoebe Philo ve Louis Vuitton için Raf Simons geliyor. Sanatın günlük hayata yansımalarını: Tuzlu Su: Düşünce Biçimleri Üzerine Bir Teori temasıyla 2015’in Eylül ayında kapılarını açacak olan 14. İstanbul Bienali sudan aldığı ilhamla boğaz rotasında şehrin farklı alanlarına yayılacak. Sanat üzerinden politik ve çevresel faktörleri izleyicilere sorgulatacak olan Bienal’e katılan 50’ye yakın sanatçının işleriyle sanatın günlük hayata olan yansımalarını daha kesin göreceğiz. Alışverişte pazar kültürünü yaşamayı: Bir seneden kısa süre önce İstanbul Karaköy’de gerçekleştirilmeye başlayan ve Arapça’da ‘pazar’ anlamına gelen Souq’la birlikte yeni nesil pazar kavramı hayatımızdaki yerini aldı. Yerel tasarımcı ve yeni iş fikirlerininden yapılan seçkilerin biz nihai müşteriye pazar ortamında sunulduğu etkinlikler 2015 yılında bol alternatifle karşımıza çıkacak. Sanatçılarımızı dünya beyazperdesinde izlemeyi: Yılmaz Erdoğan ve Cem Yılmaz’ın yardımcı oyuncu olarak yer aldığı Son Umut filmi Avrupa ve Amerika’da 2015’in Nisan ayında vizyona girecek. Çanakkale Savaşı’nın 100’üncü yılına eş zamanlı olarak Yeni Zelanda, Avustralya ve Türkiye’de Aralık ayında izleyiciyle buluşacak film için Avrupa ve Amerika’dan gelecek yorumların, 2015’te Türk sanatçıların önüne serilen kırmızı halı olması ümidi yüksek. Derinin çok yönlü kullanımını: Türkiye’nin dev kumaş endüstrileri deri ve denim 2015 yılında daha da güçlenecek. Sezonlar üstü olarak kullanılabilen nadir materyaller olan deri ve denim, elbiseden, bluza, gömlekten dış giyim ürünlerine kadar şimdiye kadar çok da iddialı olmadıkları parçalarda kullanılacak. Sezonun en dikkat çeken mikro trendi ise süet. Üçüncü nesil kahvecilerin artmasını: Bu hafta sonu Karaköy’deki Rum Okulu’nda gerçekleştirilecek Kahve Festivalı 2015 yılında da üçüncü nesil kahve kültürünün iyice yerleşeceğinin habercisi. İstanbul’da Petra, Kronotrop, Café Sapiens ve Third Wave Coffe gibi örnekleri bulunan üçüncü nesil kahve mekanlarının sayısı önümüzdeki yıl artacak. Zanaati alkışlamayı: Dünyadaki örnekleri gibi Türkiye’de de yeşermeye başlayan el yapımı ürünlere olan ilgi 2015’te de devam edecek. Zanaat ve zanatkarın alkışlanacağı 2015’te Türkiye’den Atelier Altair Telian marka bisikletler, seri üretim örneklerinden çok farklı bir lezzet sunan Giano markalı el yapımı çikolatalar ve Türk yapımı Crop adlı bıçak markası öne çıkacak. Üyelik sisteminin yayılmasını: New York ve Londra’nın ardından İstanbul’da 2015’in ilk aylarından kapılarını açacak olan Soho House, İstanbullular’ı üyelik sistemiyle tanıştıracak. Otelin içinde yer alan spor merkezi ve restoranların sadece üyelere açık olduğu bu sistemin 2015’te daha da yaygınlaşmasını bekliyoruz. C MY B