22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SECIM1311 17/7/07 23:36 Page 11 İ S T A B Ö L G E N B U L Ü Ç Ü N C Ü 34 ÜÇÜNCÜ BÖLGE Bakırköy seçmeni: Rengimiz belli S eçmenin genel eğilimi ilçelerin eğitim durumuna ve sosyoekonomik seviyesine göre oldukça değişiklik gösteriyor. Bakırköy’de konuştuğumuz hemen herkes sözlerine “oyumuzun rengi belli, değişmez” diye başlıyor. Yani genel eğilim 2002 seçimlerinde olduğu gibi CHP’yi gösteriyor. Geçen seçimlerde, CHP’ye yüzde 42. 87, AKP’ye ise yüzde 15.82 oranında oya veren Bakırköy seçmeni, CHP’nin bu seçimlerde önde gideceğini düşünüyor. Bakırköy Kıraathanesi’nde sohbet ettiğimiz Cemil Dündar, Doğan Güçaltay, Şaban Kocamış ve Mehmet Çetin, AKP’ye veryansın edip “Ülkeyi sattılar, 73 milyon insanın mallarını sattılar, nereye gitti bu paralar” diyorlar. Kıraathanenin önünde ayakkabı boyacılığı yapan Necati Rusçuklar da daha önceki seçimlerde AKP’ye oy vermediğini ve bu yüzden içinin çok rahat olduğunu söylüyor. 10 yıl önce Edirne’den İstanbul’a göç ettiklerini anlatan Rusçuklar’ın, günlük kazancı 2030 YTL ve sigortası da yok. En azında çocuklarımızın hayatı kurtulsun diye düşünen Rusçuklar, bazı partilerin yardım dağıtarak oy istemesine de çok kızgın. Para ile erzak ile fikrinin değişmeyeceğini belirten Rusçuklar, “Fakirim ama insanlığımı kaybetmedim” diyor. 66 yaşındaki Samittin Çalık, AKP’nin gerçek müslümanları bile dinden soğuttuğu görüşünde ve bu seçimde AKP’nin oylarının MHP’ye yöneleceğini söylüyor. Berber Aydın Gürsel ise geçen seçimlerde AKP’ye oy verdiğini ama bu seçimde oy kullanmayacağını söylüyor ve ekliyor: “Kaç saattir oturuyorum, kimse gelmiyor, insanlar da para yok ki berbere gelsinler. Şu anda Türkiye ABD’den yönetiliyor, Başbakan da onların adamı. Ecevit dönemi daha iyiydi. Sıkıntı vardı ama insanlar buna göre daha rahattı. Şimdi esnaf kan ağlıyor.” BAHÇELİEVLER Bakırköy’den sonraki durağımız Bahçelievler’de 2002 seçimlerinde AKP yüzde 39.40, CHP 23.81 oranında oy almıştı ve bu seçimde benzer bir sonucun çıkacağı tahmin ediliyor. Emlakçı Mehmet Vural, 45 sene önce ayda 34 ev satarken şimdi bu rakamın 1’e düştüğünü söylüyor. Vural, herkes gibi kendisinin de borcu olduğunu, dükkândan kazandığını faturalara yatırdığını belirterek, “Ecevit döneminde, Irak Savaşı döneminde bile bundan daha iyiydi. En işlek caddede dükkânlar kapanıyor, ayrıca soyulmadık dükkân da kalmadı” diye konuşuyor. Kadınlar daha tepkili Bakırköy Pazarı’nda ise ilçenin kadınlarının seçimle ilgili görüşlerini öğrenme fırsatı buluyoruz. Kadınlar erkeklere göre daha tepkili. AKP’ye karşı CHP’ye oy kullanacaklarını söylüyorlar ancak Deniz Baykal’ı da eleştirmekten çekinmiyorlar. 67 yaşındaki Alya Aydın, “Bu hükümetin gitmesi için Baykal’a rağmen CHP’ye oy vereceğim” diyor. Öğretmen Ayşe Erdem de “Çaresizlik içinde CHP’yi destekliyorum. Amacım cumhuriyeti kurtarmak. Ekonomiden vazgeçtik artık. En azından laiklik elden gitmesin diye düşünüyoruz” diyor. Gençlerin aslında gönlünde yatan daha radikal sol partiler olsa da CHP’ye oy vereceklerini söylüyorlar. Gençler, ‘fedakârlığa’ hazır B ahçelievler’de bir kafede otururken bulduğumuz bir grup üniversiteli genç ise seçim kampayasından ve sokakları kirleten bayraklardan şikâyet ediyor. Ve gençlerin aslında gönlünde yatan daha radikal sol partiler olsa da oyları boşa gitmesin diye meclise girmesi garanti olan CHP’ye oy vereceklerini söylüyorlar. Sohbetimiz sırasında, Türkiye’nin siyasi arenasını en ince ayrıntısına kadar konuşan gençler, genel olarak ülke politikasına dair isteklerini dile getiriyorlar. Gençler, ülke kalkınması için de fedakârlığa da hazır, “Eğer bir kalkınma seferberliği başlatılsa, siz ne yapmak istersiniz” sorusuna, kimi “haftada 23 günümü ayırabilirim”, kimi, “Eğitim açısından katkıda bulunabilirim”, kimi ise “Çöpçülük bile yaparım” diyor. Yine aynı kafede konuştuğumuz 71 yaşındaki Servet Dalkıran’ın sözleri ise ilçedeki genel eğilimi yansıtıyor aslında. Dalkıran, “Bu iktidar, kötünün iyisi. Yine oyum AKP’ye” diyor. GÜNGÖREN 2002 seçiminde yüzde 43 oranında AKP’ye oy veren Güngören bölgesi yine AKP ağırlıklı. Saadet Partisi’nin ciddi oranda oy potansiyeli var gibi görünüyor. Su satarak geçimini sağlayan Mehmet Altunkaynak, Necmettin Erbakan’ı çok samimi bulduklarını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ise kendini kaybetmiş biri olduğunu ifade ediyor. Altunkaynak “AKP, mağdur numarası yaparak oy toplamaya çalışıyor. Onların seçim dönemi yardım yaptığı fakir ailelere biz her zaman elimizden geldiği kadar yardım etmeye çalışıyoruz. Bu ülkede hiçbir partinin de Cumhuriyeti yıkabileceğini düşünmüyoruz. Biz Cumhurbaşkanımızdan da çok memnunuz” diyor. Osman Özcan ise AKP’nin çiftçiyi bitirdiğini belirterek, siyasilerin “çiftçiye 1 YTL’ye mazot” yalanından vazgeçmesini istiyor. AKP , Küçükçekmece’den zor çıkar KÜÇÜKÇEKMECE 2002 seçimlerinde yüzde 36. 91’i AKP’ye, yüzde 20.16’sı CHP’ye oy veren Küçükçekmece’de girdiğimiz Meydan Kıraathanesi’nde seçim protestocuları, ciddi CHP savunucuları, sessiz AKP yandaşları, kesinlikle barajı aşacaklarına inanan GP’lilerin bulunduğu tam bir demokrasi arenası ile karşılaşıyoruz. Kentsel dönüşüm projeleri kapsamında yapılan yıkımlardan mağdur olan Küçükçekmeceliler AKP’ye çok sıcak bakmıyor. Kendimizi tanıtıp, seçimle ilgili olarak konuşmak istediğimizi söylediğimizde “Biz de zaten ondan söz ediyorduk” diyerek karşılıyorlar bizi. Oyunu MHP’ye vereceğini açıklayan Recep Oral, ilçenin genel eğilimini de ortaya koyan “açık yürekli” analizini şöyle yapıyor: “Geçen seçimlerde oylar AKP’ye kaptırıldı ancak 22 Temmuz’da CHP siler süpürür. MHP parlak birkaç adayı ile önemli oy alır. Ama AKP burada çok güç kaybetti, buradan zor milletvekili çıkarır. AKP, meşhur seçim yardımlarının gittiği İkitelli civarından yoğun oy alır. Halkalı ve Kanarya’da oylar bağımsızlara gider. Sultanmurat Mahallesi ve Sefaköy’den CHP’ye oy çıkar. Yeni oy kullanacak gençler ve Bulgaristan, Makedonya, Yunanistan’da gelen göçmenler de kendileri gibi bir göçmen olan Cem Uzan’a oy verirler.” Dede lakaplı balıkçı lokantası sahibi 70 yaşındaki Feridun Ekrem Özen de, AKP’nin ekonomi iyiye gidiyor sözlerini yalanlıyor: “Ben esnafım, geçen seneye göre temel gıda maddesini yüzde 30 daha fazlaya alıyorum ve daha fazlaya satıyorum. İnşaat malzemesinde enflasyon yokmuş, o bizi ilgilendirmiyor ki” diyor. AVCILAR Emlakçı Mehmet Vural, 45 sene önce ayda 34 ev satarken şimdi bu rakamın 1’e düştüğünü söylüyor. Avcılar’da, belediyenin de CHP’li olması nedeniyle CHP oldukça güçlü görünüyor. Avcılar’ın gecekondulardan oluşan ve yardımlardan nasibini alan Tahtakale ve Yeşilkent mahallelerinde oylar AKP’ye gitme olasılığı çok yüksek. AKP’nin gücünü ise MHP ve GP’ye gidecek oyların zayıflatacağı tahmin ediliyor. Avcılar’ın depremden büyük zarar gören Gümüşpala Mahallesi’ndeki Esnaf Kahvehanesi sakinleri CHP’li olduğu için Avcılar’ın depremden sonra hiç yardım alamadığını düşünüyor. Hükümetin özelleştirme politikalarından şikâyetçi olan Oğuz Aksoy “Bizim mahalle ne zaman özelleştirilecek merak ediyorum” diyor. Hollanda’da serbest çalışan gurbetçi İsmail Öztürk ise bunca yoksulluğa karşın seçim kampanyalarına harcanan parayı israf olarak görüyor ve kampanyaları “panayır”a benzetiyor. BAĞCILAR 2002 genel seçiminde Bağcılar’da yüzde 48 oranında oy alan AKP’de kan kaybı yaşanıyor. İlçenin seçim bürosunun karşısındaki kuaförün sahibi Ayla Sezer, görevini yerine getirmek için oy kullanacağını dile getiriyor. Vergilerden şikâyet eden Sezer, “300 YTL kira öderken 800 YTL stopaj ödüyordum. Aldığımızı olduğu gibi devlete veriyoruz” diyor. Ev hanımı Canan Şen de geçen seçimlerde CHP’ye oy verdiğini ancak bu kez teröre yaklaşımı nedeniyle MHP’yi düşündüğünü anlatıyor ve “Sosyal demokratlardan bir şey göremedik belki milliyetçilerden görürüz” diyor. Bağcılar Sancaktepe Mahallesi Ay Kıraathanesi’nin müdavimlerinden Timur Özdemir, söze “Bağcılar 1980’e kadar CHP’nin kalesiydi, bakmayın şimdi gariban düştük” diye başlıyor. Bölgede AKP’nin yine önde olduğunu ancak CHP’nin de güç kazandığını anlatan Özdemir, MHP’nin de ilçede bir süpriz yapabileceğini düşünüyor. “Ecevit dönemi bundan daha iyiydi” diyen Harun Gündoğdu ise “Ecevit döneminde iki kez kriz oldu, ama biz daha iyi durumdaydık. Sermaye hükümeti sevmiyorsa kriz yaratıyor” diyor. ÇATALCA Merkezde AKPCHPMHP çekişmesi yaşanırken bir önceki seçimlerde en çok oyu alan GP, birinci sıra milletvekili adayı İbrahim Tatlıses nedeniyle kan kaybetmiş görünüyor. Tatlıses’i Doğulu olduğu için benimsemeyen “okumayazma bilmeyen adam bizi nasıl yönetir” diye tepkilerini dile getiren Çatalca halkı, MHP’ye büyük destek veriyor. İlçeye bağlı 42 köy de orman vasfını yitirmiş arazilerin satışını içeren Orman Yasası’nın 2B maddesi, yeni büyükşehir yasası ile köylerin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlanması nedeniyle dertli. Odunculukla geçinen köylünün eli kolu bağlanmış. Tapulu arazileri, orman alanında kaldığı gerekçesi ile ellerinden alınan ve bu nedenle davalık olan köylüler “ne yüzle buraya geliyorsunuz” diyerek AKP’li milletvekili BÜYÜKÇEKMECE Büyükçekmece’de 2002 genel seçiminde AKP yüzde 31.37, CHP 25.58 oranında oy aldı. İlçedeki çekişme diğer birçok ilçede olduğu gibi AKPCHP arasında yaşanacak. Belediye başkanının ANAP’lı olmasına karşın Demokrat Parti’ye büyük bir tepki var. Büyükçekmeceliler, belediye başkanlarının DYP ve ANAP’ın birleşme sürecinde etkin rol oynadığını, birleşme gerçekleşemeyince DP’ye karşı bir antipati oluştuğunu söylüyorlar. Merkezde CHP ve MHP, Kıraç’ta, AKPCHP, Mimarsinan’da CHPMHP, Tepecik’te AKP’li seçmen ağırlığını koyuyor. 60 yaşındaki Melek Bozkurt, bugüne kadar hep sağ partilere oy verdiğini, bu seçimlerde ilk kez bir sol partiye oy vereceğini dile getiriyor. ANAP ve DYP’nin başarılı bir birleşme süreci yaşasaydı tablonun daha değişik olacağını belirten Bozkurt, “CHP’ye de oyumu gönül rahatlığı ile vermiyorum. Amacım AKP’nin tekrar iktidar olmaması” diyor. adaylarını köylerine almamışlar. AKP’li adaylar Akalan, Ovayenice, Kalfa, Nakkaş, Çiftlikköy ve Karacaköy’de büyük tepki ile karşılanırken, İzzettin Köyü’nde dağıtılan 100 YTL’lik alışveriş çekleri de dilden dile anlatılıyor. “Neden buradan AKP’ye oy çıkmaz?” diye sorduğumuzda ise bir solukta yanıt veriyorlar: “Her parti olur ama AKP asla olmaz. Trakya’yı tamamen bitirdiler. Dedelerimiden kalma 8090 yıllık arazilerimize Hazine arazisidir, orman arazisidir diye el koydular. Köylerimizde kendi imkânlarımızla su şebekeleri kurup depolar yapmıştık. Bir arıza çıkınca yine kendi aramızda 35 kuruş toplayıp tamir ettiriyorduk. Büyükşehir Yasası yüzünden İSKİ geldi bizim yaptığımız şebekeye sahip çıktı. Kuyularımıza bile saat taktı. Bebek’te yaşayan bir kişi suya ne kadar para ödüyorsa artık biz de o kadar ödüyoruz.” 11
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle