14 Haziran 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Vahdeddin ile görüşecek, Vahdeddin’in, Meclis’i tanımasını ve İzzet Paşa ile arkadaşlarının, bu doğrultuda hareket etmelerini teklif edecekti. Yusuf Kemal Bey, bu direktif doğrultusunda İstanbul’da görüşmelerini yaptı; ancak İzzet Paşa ve arkadaşlarının talebi üzerine Vahdeddin’le yaptığı görüşmeden hiçbir sonuç alamadı. Ayrıca Yusuf Kemal Bey’in Avrupa’daki girişimlerini karıştırmak ve güçleştirmek üzere İzzet Paşa, Yunan işgali altında bulunan yerlerden geçirilerek Yusuf Kemal Bey’den önce Paris’e ve Londra’ya gönderildi. Yusuf Kemal Bey’in Paris ve Londra’da yaptığı görüşmelerden bir sonuç alınmamış, ancak İtilaf Devletleri temsilcilerinin yakında toplanıp bir barış önerisinde bulunacakları anlaşılmıştı. İtilaf Devletleri, Anadolu’nun boşaltılmasını ilke olarak kabul etmişlerse de konferans görüşmeleri sırasında savaş yeniden başlarsa barış girişimleri yarıda kalacağını düşünüyorlar, bu yüzden de Yunanlılarla bir ateşkes anlaşması yapılması gerektiğine inanıyorlardı. Bu fikri Yusuf Kemal Bey’e ileten Lord Curzon, konferansın önce Anadolu’nun boşaltılmasına karar verip iki tarafa bildirmesinin ateşkesten daha etkili olacağı yanıtını almış, ancak ateşkeste direnmişti. Yusuf Kemal Bey daha dönmeden, Paris’te bir araya gelen İtilaf Devletleri temsilcileri 22 Mart 1922 tarihinde, Ankara ve Yunanistan Hükümetlerine ateşkes önerilerini sundular. Bu sırada cephede bulunan Mustafa Kemal Paşa, ateşkes önerisini Hariciye Nazır Vekili Celal Bey’den öğrendi. Barış önerisi ana hatlarıyla, iki taraf birlikleri arasında, on kilometrelik askerden arındırılmış bir alan oluşturulmasını; birliklerin, insan ve gereçler bakımından güçlendirilmemesini; askeri konumlarda değişiklik yapılmamasını; orduların ve askeri durumların İtilaf Devletleri’nin askeri komisyonlarınca denetlenip teftiş edilmesini; çatışmaların üç ay süreyle durdurulmasını ve barış için ön görüşmeler yapılması iki tarafça kabul edilinceye kadar, üçer aylık sürelerle kendiliğinden yenilenmesini; iki taraftan biri yeniden savaşa başlamak isterse, ateşkes süresinin bitmesinden en az on beş gün önce öteki tarafa ve İtilaf Devletleri temsilcilerine durumu bildirmesini öngörüyordu. Yunan tarafı bu ateşkes önerisini hemen kabul etti; zira Yunan ordusu Sakarya’da büyük bir maddi ve manevi yenilgi yaşamıştı ve yeniden büyük çaplı bir saldırıya kalkışması güçtü. Ankara Hükümeti de İtilaf Devletleri’nin, Anadolu’yu boşaltmak ve Doğu sorununu çözümlemek amacına yönelik bulunduğunu söyledikleri ateşkes koşullarını iyice inceleme gereği duydu. Önce, Ankara’da bulunan mebuslarla makine başında konuşulup görüşüldü. İtilaf Devletleri temsilcilerine verilmesi uygun görülen ilk karşılık, bu şartların olabildiğince kısa bir zamanda, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti tarafından incelenip konuyla ilgili yanıtın iletileceğiydi. Mustafa Kemal Paşa, Meclis’e bu ateşkes önerisinin, edilmemesinin ya da herhangi 253 Üstte Kayseri’de Sakarya Meydan Muharebesi’ne ait ilk sevindirici telgraflar okunuyor (13 Eylül 1921). Solda Ankara’da cepheden getirilen yaralıları karşılayan milletvekilleri (Eylül 1921).
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle