Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ÇERKEZ ETHEM, MUSTAFA KEMAL’İ ORTADAN KALDIRMAK İSTİYOR “Mustafa Kemal Paşa bir gün, böbreklerinden rahatsız olduğu için, istasyondaki konutunda yatıyordu. Çerkez Ethem, güven vermek amacıyla Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü (Aras) Bey’i de yanına alarak, Paşa’nın konutuna geldi. Güya Paşa’yı ziyaret edecekti. Doğruca Mustafa Kemal Paşa’nın yattığı odaya girdi. Yanında daima hazır gezdirdiği adamlarını da binanın kapısına ve merdiven başlarına yerleştirdi. Amacı, İsmet Bey’i Garp Cephesi Kumandanlığı’ndan uzaklaştırması için Mustafa Kemal Paşa’ya baskı yapmaktı. Bu amacını gerçekleştiremediği takdirde Paşa’yı kendi yatak odasında vuracaktı. On beş silahlı adamını yanında getirmesinin sebebi buydu. Mustafa Kemal şüphelenmişti. Çerkez Ethem’in güvenilemeyecek biri olduğunu biliyordu. Üstelik böyle randevu almadan, hiçbir bilgi vermeden gelmesi ve kimseye sormadan doğruca odasına dalması hayra alamet değildi. Yastığı altında bulundurduğu tabancasına belli etmeden elini uzattı. Mustafa Kemal’in aşağıda bulunan maiyeti de kuşkulanmıştı. Çerkez Ethem, Mustafa Kemal Paşa’yı ziyarete gelmişse, her an ateş edeceklermiş gibi duran ve yürüyen silahlı adamlarına kapıyı ve merdiven başlarını neden tutturmuştu? Başyaver Salih (Bozok) Bey, o civarda oturan Recep Zühtü (Soyak) Bey’i çağırdı. Ne yapılması gerektiğine birlikte karar verdiler. Muhafız takım komutanı İsmail Hakkı (Tekçe) Bey haberdar edildi. İsmail Hakkı Bey, yanında getirdiği askerlerle konutu sardı. Silahların doldurulması ve bir olay halinde dışarı çıkanların vurulmasını emretti. Salih Bey, Recep Zühtü Bey, yaver Muzaffer Kılıç ve Özel Kalem Müdürü Hayati Bey de binanın içinde gerekli yerleri tutarak önlem aldılar. Çerkez Ethem, İsmet Bey’in kumandadan çekilmesi önerisini ortaya atmış, Mustafa Kemal ‘Hayır, olmaz!’ diyerek karşı çıkmıştı. Oda dışındaki hareketlerden, askerlerin ayak ve silah doldurma seslerinden önlem alındığını hisseden Çerkez Ethem ‘Nasıl isterseniz öyle olsun Paşam!’ diyerek yüz seksen derece çark etti. Odaya yanında soktuğu arkadaşlarına da Çerkezce ‘Durum tehlikelidir, vazgeçelim’ dedi. Biraz daha oturduktan sonra izin istedi ve çıkıp gitti. Çerkez Ethem bir yolunu bulup Mustafa Kemal’i ortadan kaldırmayı kafasına koymuştu. Mustafa Kemal bir gece geç vakit, yanında yalnız Recep Zühtü Bey olduğu halde otomobille istasyona gidiyordu. Taşhan’ın önünden geçerken, Çerkez Ethem’in maiyetindeki Küçük Ethem, yanındaki onon beş adamıyla birlikte aniden otomobilin önüne çıkmış ve otomobili durdurmaya kalkışmıştı. Şoför, durumun farkına varan Recep Zühtü Bey’in emriyle gaza basmış, son sürat ilerlemişti. Projektörün gözlerine dikilmesi de saldırganları şaşırtmıştı. Bir süre sonra öğrendik ki, bunların amacı Mustafa Kemal’i durdurmak, bir kahve içmek ricasıyla Taşhan’da bulunan Ethem Bey’in yanına götürmek ve oradan da bilinmeyen bir yere kaldırarak yok etmekti.” Kılıç Ali’nin Anıları, der. Hulusi Turgut, İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, s. 134136. Mustafa Kemal Paşa, Ankara Garı’nda konakladığı direksiyon binasından çıkarken. 175