Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Çerkez Ethem İsyanı illi Mücadele’nin başlangıcından itibaren Batı Anadolu’da pek çok isyanın bastırılması için çalışmış, Kuvayı Milliye adına düşmanla çarpışmış olan Çerkez Ethem, I. Dünya Savaşı’ndan sonra ordudan ayrılmış bir askerdi. Adını duyuran en önemli olaylardan biri, İzmir Valisi Rahmi Bey’in oğlunu dağa kaldırıp fidye talep etmesiydi. Çerkez Ethem İzmir’in işgalinden sonra bir süvari birliği oluşturarak Salihli bölgesinde görev almış, milisleri gitgide çoğalmıştı. Ancak halktan para toplaması, suçlu saydığı kişileri kendine özgü yöntemlerle cezalandırması gibi nedenler kısa zamanda korkulan bir güç haline gelmesine yol açmıştı. Çerkez Ethem’in özellikle Kuvayı Milliye karşıtı ayaklanmaları bastırmakta gösterdiği başarı ve bundan dolayı gördüğü takdir, onu tamamen keyfi hareket eder, kişisel kararlarına göre davranır hale getirmişti. Yunan işgali şiddetlendiği dönemde, Gediz civarında bulunan düşman birliklerine taarruz etmek isteyen Çerkez Ethem ve M arkadaşları, güçleri yeterli olmadığından ordu birliklerinden takviye talebinde bulunmuştu. Nitekim 26 Ekim günü 61. Fırka ile Çerkez Ethem’in birlikleri Hamidiye Köprüsü civarında düşmanla karşı karşıya gelmiş, gece başlayan düşman taarruzuyla şiddetli bir muharebe yaşanmış, önemli kayıplar verilmişti. 14 subay ve 170 eri şehit, 13 subay ve 260 eri yaralı, 700 eri kayıp olan Gediz’deki kıtalar geri çekilmeye mecbur kalmıştı. Muharebeden sonra bir tartışma yaşanmaya başladı. Çerkez Ethem ile arkadaşları Gediz muharebesinde nizamiye kıtalarının vazifelerini yapmadıklarını, kendilerine yeterli yardımda bulunmadıklarını söylüyorlardı. Nizamiye kıtaları kumandanları ise tersine, Çerkez Ethem birliklerinin savaş meydanını bırakıp kaçtığını iddia ediyordu. Bu tartışmaların ardından, kasım ayında Batı Cephesi’nin batu ve güney olmak üzere ikiye ayrılmasını ve bütün Kuvayı Milliye birliklerinin düzenli ordu içine alınmasını öngören bir karar alınması, Ethem’in daha büyük bir tepki göstermesi Üstte Çerkez Ethem. Altta Yunan birliklerine sığınan Çerkez Ethem kuvvetlerinin bir bölümü. Sağda Yunan ağır topçu birlikleri Eskişehir yakınında. 172