Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SİYASET 85 RAİF DENKTAŞ yazdı Kıbrıs Soiyal Demokrat Partı Genel Sekreteru KKTC Başkanı Rauf Denktai'ın oğlu. .ıbrıs'ın toprak bütünlüğüyle bağımsızlı ğını ve Kıbrıs Turk halkının varlığıyla temel hak ve Ö7gürlüklerını korumayı amaçlayan 1974 Ba rış Harekâtı'ndan ıkı ay önce doğan oğlum, bugun 10 yaşında Kıbrıs'ta yetışen yenı kuşak, kendını bambaşka bır Kıbrıs'ın geleceğıne bu yüyerek bulacak 1960 Kıbrıs Cumhurıyetı kurulduğunda, kendım, on yaşındaydım Uç yıl ıçındc, Türk ve Rum, yetışkınlerımızın hazımsızlığı nedenıyle bozulan Kıbrıs Cumhunyet'ı düzenı, benım kuşağımı geleceğı belırsız bır kavganın ıçıne atarak, enkaz halıne gelmıştı Rum tarafı, o enkazı "Kıbrıs Cumhurıyetı" dıye yır mı yıl dünyaya yutturabıldı Ta kı, Kuzey Kıb rıs Türk cumhurıyetı, 15 Kasım 1983'te, ılan edıldı Ikı taraf da bırer Cumhurıyet sahıbı olma ıddıası düzeyınde, fulen eşıt statüye gelınce, bu eşıt statülerden hareketle Kıbrıs'ı bır fe deral çatı altında bırleştırmek seçeneğı belırdı Şımdı bı/e duşm gorev, her ne kadar dışarıda pı şırılmekte olaıı bır aş ıse de, geçmışten ders ala rak, yenı düzenı hazmedebılmek Onu tekrar bır enkaz halıne getırmemeye, adeta, karşılıklı andıçmek Bu erdemlı, vağdaş kendı haklarına kıskançca sahıp, hoşgörülü ve sabırlı, ortağının haklarına da saygılı olmayı bır sıyasal kültür ha lıne getırmeye bağlı ve karşılıklı olmalı Zaman bulur ve bunu başarabılırsek, çocuklanmız bambaşka bır Kıbrıs'ta yaşayacak Bağnazlıktan ve şoveni7tnd(.n arınmış, uygar Bunları ümıt edebılmeyı 1974 Barış Harekâtı'na ve Kıbrıs Türk Barış Kuvvetlerı'ne borç luyuz Umudu gerçek yapmak ıçın de, uzunca bır süre, Kıbrıs Turk Barış Kuvvetlen'nın adada ıstıkrar sağlayıcı mevcudıyetıne muhtacız Yoksa, geçmışın kanlı karanlığına yuvarlanılabıleceğı olasılığı, raten, Kıbrıs Türk halkını herhangı bır anlaşmaya karşı topyekun ayağa kaldıracaktır Dost düşman, bılmış ola Rum halkının aynı ıdrak ıçınde olmasını bek lemek safdıllık Yarınlar ıçın umutlarımız bır olsa da, düne ve bugune aynı gözle bakamıyoruz İşte sorun burada K muştur Kıbrıs Türklerının bunlara karşı dıre nışının şıddetını ve Turkıye'nın stratejık duyar lılığının derecesını önceden ölçemeyen Enosis yolculan, başlannı kayaya çarparak, 1959 Lond ra ve Zürıh anlaşmalarıyla, Enosıs'e değıl, bağımsızlığı Türkıye, v unanıstan ve lngıltere tarafından garantı edılmış, Kıbrıs Cumhurıyetı' ne ulaşmışlardır Bunu bır basamak sayan ve Cumhunyet anayasasını hazmedemeyen Rum lı derlığı 21 Aralık 1963 saldırısı ıle Türk halkını ortadan kaldırmak, Enosıs'ı tıkayan engelı ber tına gırme zorunda kaldıkça ve bır savaş olası lığı karşısında bulunduğunu anladıkça, eğer yeterlı barış kapısı açabılırsek, bunu yeğleyeceğını vurgulayalım Tutarlı ve ıçten bır yaklaşımla Rum halkına gerçek nıyetımızı anlatabıldığımız oranda açmaz dan çıkmalarına yardımcı oluruz kanısındayım Gerçek nıyetımızı Rum halkına anlatabılmek ıçın, önce bız bılmelıyız Bu da bır algılama meselesıdır Türkıye, Kıbrıs'ın yarısını fethetmış, dığer yarısını da yutmaya fırsat kollayan bır dev Imılırıs'ın geleceği ve federasyomı hazmetmek hava etmek ıstemış, ancak Türk Mukavemet Teşkılâtı'nın dırenışı ve Türkıye'nın müdahale tehdıdı, bu kanlı eylemı yarıdd bırakmış ve 1974'e oradan gelınmıştır 197174 yılUrı ara sında gıderek artan bır şekılde Rum halkına ve 1%8'den ıtıbaren toplumlararası göruşmeler yoluyla (tabıı kı kendıne göre) bır çözüm arayan Rum devletıne karşı terör eylemlerı düzenleyen EOKA B de yıne kılısenın ve Yunamstan'ın ma rıfetıydı Adadakı Yunan subayları ve egosunu tatmın edememış eskı EOKA mensuplarından oluşan ve Rum halkını bırbırıne kırdıran EOKAB ve kılısenın Makarıos'u başpıskoposluktan azlettığını, gazetelerının kendısıne "Mihail Muskos" olarak hıtap ettığıru, defalarca suıkast düzenledığını, "milli ve manevı duyguları, degerleri ve ıdealleri tazelemek" ıçın bu konular da duyarsızlaşanları, "Vazgeçin, Turkiye Enosis'e izln vermez" demeye gelenlerı acız ve tacız ettığını, nıhayet, 15 Temmuz 1974'te düzenledığı darbeyle yol açtığı ıç harp sırasında yüz lerıe Kıbrıslı Rum'u katlederek mezarlıklara kamyonla ceset taşıdığını anımsayalım 15 Tem muz, 20 Temmuz'a yol açmıştır Rum halkı, bütun bunlardan, az veya çok, kısmen veya tamamen, zımmen veya resmen dersler almıştır muilaka Anuik, Barış Harekâiı sonrası de facto durumun uzaması ve Türkıye korkusunun bır fobıye dönüşmesı, Rum halkı nı, ıster ıstemez, Yunamstan'ın kucağına ıtmış, gıbı gösterılmektedır Bu, Yunan propagandasıdır, ancak Kıbrıs'ı aynı şekılde algılayan kesımler de vardır Eskı aşırı sağcı lıderlerın sorumlu pozısyonlardan verdıklerı demeçler, de fatto durumun kötü nıyetten değıl ınsıyatıfsız lıkten surmüş olması gıbı nedenler buna etkendır Ustelık, gerek Kıbrıs'ta, gerekse Türkıye'de bunun böyle olduğunu sananlar da vardır Halbukı, objektıf olarak bakıldığında, Türkı ye ıçın, Kıbrıs Türk halkının varlığının tehdıtten korunması yanında, önemlı olan Kıbrıs ada sının düşman bır kuvvet elıne geçmemesıdır Düşman bır kuvvet altına gırmeyeceğı emnıyele alınmış bır Kıbrıs'ta herhangı bır çözüm Türkıye ıçın kabul edılebılır Somut olarak bunun "federasyon" formülüne 1964'ten berı ve özellıkle 1974'ten ben bağlandığını göruyoruz Türkıye, bunda tutarlı olmuştur Bu da benım algılamam Kıbrıs Türklerı ıçın, Türkıye'nın varlığı, güç lülüğü ve güvencesı her şeydır Çünkü bunlar ol maksızın, Kıbrıs Türkü varolamayacağı endışesınde gelmıştır Bu endışe bugün ıçın olduğu gıbı, yarın ıçın de geçerlıdır Türkıye'de merkezıyetçılık bürokrasırun baş lıca özellıklerınden bırıdır Bu bürokratık özel lık, bır değer yargısı olarak toplumun muhtelıf kesımlerıne yayılmıştır Nıhayet, bu bır davranış bıçımıdır Kıbrıs'la ılgılı tüm ışlemlerde rengını bastıran bu davramş bıçımı her şeyı mer 1974 sonrası dönemde, anıden sahıp olunan ekonomık kaynaklara ek olarak Türkıye'nın mıl yarlarca lıralık malı yardımları karşısında, Ku zey Kıbrıs'ta sorumluluğu dağınık, sıyasal kül türü gelışmemış, Uğur Mumtu'nun "lumpen politikacı" dıye adlandırdığı türden, devlet ku rucu bılınçten yoksun, günübırlıkçı bır sıyasal elıt, ehvenışer olarak, hasbelkader, ıktıdar mevkıınde bulunagelmış ve kendı tabanını yaratırken, ülkedc "bolluk ıçınde yokluk" yaratmış tır Bunların dıle getırılmesı bır noktada gunde me getırılmesı demektır kı, gündeme getırılme yen sorunların çözümü mümkün değıldır Bunları gündeme getıren herkesı kötü nıyetlı görme melıdır Basın, bu konuda önyargılı davranmak ta, özellıkle renklı basından bılgı edınen ve eğı tım sıstemı nedenıyle sunulan bılgıyı sual etme ye alışmamışlıktan dolayı sunulduğu gıbı kabul eden herkes, hatta sorumlu makamlarda bulunup gerçeğı araştırma ıhtıyacı duyması gerekenler bıle, böylesıne hassas konulardakı ıfadelerı eksık, yanlış ve saptırılmış bıçımde Türkıye oku yucusuna sunagelen renklı basın yuzünden yanlış yargılara varabılmıştır Kıbrıs Türküne "mırasyedı" görünumu ve ren kadroların "anavatana bağlüık" nyakârlıkları karşılık buldukça, toplumun sıyasal ahlakı bozulmaktadır Doğruyla eğrı, dürüstle namussuz, gerçekle yalan bırbırıne karıştınlmakta, cadı kazanlan kaynatılabılmektedır Ama, bütün bunların üzerınde ve ötesınde, Kıbrıs Türk halkı, eğer Türk tanklarının Kıbrıs'tan gerı çekıleceğını görse, gıdıp yatacak ve "Bızi çigneyin, oyle geçin" dıyecektır Türkıye'sızlığın acısını çekerek, mücadele etmış olan kuşak, hâlâ hayattadır 17 Ocak Doruk Görüşmesı'nde de gündeme gelen anlaşma taslağı, Kıbrıs'ta ıkı bölgelı ve ıkı topluma dayalı bır federasyon kurulmasım ön görmektedır Ayrıntılar Üzerınde yoğun tartış malar, spekülasyonlar yapılmaktaysa da, orta dakı taslak federasyonu getırmektedır Kıbrıs ıçın yıllarca "federasyon" ısteyen, Rum değıl, Türk tarafı olmuş, ancak bu ıstek doğrultusunda alınmış olması gereken hıçbır tedbır alınmadığı, hazırlık yapümadığı gıbı, aksıne, örneğın, bır federasyonda halkımızı anayasal bü tün güvencelere rağmen ayakta duramayacak hale getırecek bır şekılde kışı başına düşen mıllı gelırın Rum toplumuna değıl Türkıye'ye denkleştırümesıne çaüşümıştır Bugün arada dört mıslı fark vardır Ne de "federasyon"un kavramı ve kapsamı anlatılmıştır "Federasyon", sırası geldıkçe başvurulan bır kaçamak terımı tanı mı ıse, "ikı bolgeli ve ikı eşil topluma dayalı" ıfadesınde yüzeysel kalan bır olmayaıak ış gıbı algılanarak sunulmuştur Unutulmaması gerekır kı, "federasyon" bır olgu değıl, bır süreçtır Bır "federalleşme sureci" söz konusudur Bu süreç ıçınde kendıne özgu bır mantalıte gelışetek ve anayasal kurallar hayata geçerken, yemden bıçımlenecektır Esas olan, ıkı tarafın da kurulacak olan düzene ıçtenlıkle, aynı oranda ve aynı anda sahıp çıkması ve onu yaşatmaya kararlı olmasıdır Federasyon, ıkı şah sıyetın, şahsıyetlerını yıtırmeden, bırleşmesı de mektır Demek kı, karşılıklı saygı ıle beraber ış bırlığı ıçın ısteklılık de büyük önem taşımakta dır Kıbrıs'ın güneyınde bulunan Rumlardan bır kısmı, örneğın Güzelyurtlular, Gırnelıler, Karpazlılar, Kıbrıs'ın barışa kavuşması ıçın üzerlerıne duşen bır fedakârlık olduğunu anlayıp, ha7 metmelı ve eskı yerlerıne dönemeyeceklerını kabullenmelıdır Bılerek federasyon ıstemelıdır Kuzeyde, mevcut durum çerçevesınde geçen on yıl ıçınde zengın olanlar, kazançlarının azalabı leceğını bılerek, federasyon ıstemelıdır Seyahat, mülk edınme ve ış kurma özgürlüklen kısıtlı olacak, adada yeterli bır sayıda Türk askerı bulunacak, kımılen bır kez daha yer değıştırecek, kı mılerının fethedılmış sandığı topraklar başkalarına verılecektır Bütün bunlar, karşılıklı anlayış ıçınde yapıldığı takdırde, Kıbrıs'ta aydınlık bır gelecek kurulabılecek ve geçmış tekrarlanmayacaktır Kıbrıs Rum halkı ve Yunanistan Osmanlı, adayı fethettıkten 9onra, Rum Or todoks Kılısesı'ne yuksek ve sıyasal bır statü ka zandırmıştı Kılıse'nın başı, başpıskopos, "mülı lider" (Ethnarch) yapılmış, zamanla, vergı top lama sorumluluğu da ona verılerek, adada örgutlu bır fıılı güç yaratılmıştı tngılızler yönetımı devralınca, başpıskoposun "milli lider" sta tüsunu tanımak ıstemedıler ve laık tutumlarım dayattılar tngılız'ın Osmanlı'ya ödemek mukel lefıyetınde olduğu meblağ da, yerlı halka daya tılınca, Türkler Anadolu'ya göç ettı, Rumlar ıse çok ağır bır vergı ödemek zorunda kaldılar Yü7yıhmızın başında adayı zıyaret eden VVinston Churchill, ızlenımını Avam Kamarası'na anla tırken, uygulamayı kabul edılemez bır uygula ma olarak nıtelıyor ve bu haksızlıktan vazgeçıl mesını ıstıyordu Ne var kı, uygulama sürdürül dü Kılıse, halkın tepkısım kullanarak, kendı ıdealıyle halkın malı sorununu bütünleştırdı ve tngılız valısımn konağının yakıldığı 1931 ısyanını "Enosis" bayrağı altında, düzenledı Kılısenın Yunan bağımsızlığından berı, bır varlık sebebı gıbı surdurdüğu Enosis ıdeahmn Rum halkına etkı yapan ılk popülarızyonu bu ısyan oldu Ar tık Lnosıs yalnız bır ıdeal değıl, ağır vergılerden de kurtuluş yoluydu Kılısenın örgütledığı Enosis mutadclesı 1951 plcbısıtı sonrastnda Yunanıs tan tarafından Bırleşmıs Mılletler'e bır "kendi kaderini tayin" meselesı olarak götürüldü O gün, bu gündür, Rum Ortodoks Küısesı ıle Yu nanıstan'ın müştereken yürüttüğü bır Enosis da vası karşısındayız 1955'te EOKA'yı kuran Yunanıstan'dı EOKA, Türkten çok, Enosis ıstemeyen Rum vur muştur Bır terör örgütü olarak Rum halkını Enosis mücadelcsıne gütmüş, her bakımdan kılısenın maddı ve manevı desteğım görmüştür Rum halkı da, bu etkıler altında, gerçekleşebı leceğıne ınandığı sürece ve oranda, Enosısçı ol 1unanistanhn Türkıye ıle olan meselelerinde bir araç haline gelen Kıbrıs Rumlarımn bundan memnun olmadığını, tahakküm altına girme zorunda kaldıkça ve bir savaş olasılığı karşısında bulunduğunu anladıkça, eğer yeterli barış kapısını açabilirsek, bunu yeğleyeceğini vurgulayalım. geçen zaman ıçınde aralarındakı nefret tohum ları yeşermcden yok edılmıştır "Yaralanmı/ı saralım, bırbınmızı affedelım, Kıbns'ı Turk isgalinden kurtarahm" yaklaşımı, on yıl ıçınde gıderek yaygınlaşmış ve hatta toplumsal bır dınanıık halıne gelmıştır özellıkle Papandreu'nun ış başına gelmesıyle, Kıbrıs Rumları, yenı bır Pan Hellenıst dalgasının parçası oluvermıştır 1974'te gerçeklerle tanışan Rum toplumuna toparlanma ve Yunanıstan'la kader bırlığı dü 7eyınde bır ışbırlığıne gırme fırsatını veren, Barış Harekâtı'nı bır barış anlaşmasıyla noktala mak ıçın gereken esneklığı gösteremeyen Türk tarafıdır "Bir kanş toprak verılmez" edebıya tı, "Ambargo kalksın, sonra konusuruz" kaça mağı, adadakı de facto durumun bır ışgal gıbı gösterılebılmesıne, ınsıyatıfin yıtırılmesıne ve yukandakı RumYunan barışması olgusuna yol açmıştır Ancak, Yunamstan'ın Türkıye'yle olan meselelerinde bır araç halıne gelen Kıbrıs Rumla nrun bundan memnun olmadığını, tahakküm alkezden belırleme dürtüsü, Kıbns Türkünün ıradesını yetkın ve sorumlu bıçımde kullanma edınımı kazanmasına engel olmuştur Bu bır sonındur Her küçük yöre ahalısının olduğu gıbı, Kıbrıs Türklerının de kendıne özgü bır hayat anla yışı vardır Yıne her küçük yöre ahalısının hem şehrılerınden gayrılarına ılk bakışı kuşkuludur Kıbrıs Türkünü Helen kılıcından Türkıye kurtarmıştır, ama yatak altından çıkarmamış, sıperlerde buluşmuştur Her Kıbrıs Türkü, Türkıye'sız varolamayacağını bılır ve şükran borçludur Ancak, her T C vatandaşı Kıbrıs'ı zıyaretınde kendını T C 'run temsılcısı addedercesıne söz ko nusu şükran borcunun şahsında zıkredılmesını bekler ve bulamayınca hayal sükutuna uğrarsa, araya peşın yargılar gırmeye başlar Kışı bazında bu olumsuzluk, toplummıllet bazında mevcut değıldır Bunun bıhnmesı ve dolayısıyla, sorun olmaktan çıkarılması gerektır Kıbrıs Türku, Türkıye'ye sevgıyle bakmaktadır, esas olan da budur