Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SİV VSIT »1 Toprağın tozu viııo kalkıyor BETÜL UNCULAR Gelişmiş ülkelerin to modelleri esas alınarak TBMM'de A nkaraaraştırma çalışmaları,parlamenbaşlatılan ilk ürün Bitmeyen senfoni ya da toprak reformu Yıl 1950: 2 milyon 512 bin 800 çiftçi ailesine 20 milyon 750 bin 591 hektar tarım alanı Yıl 1980: 3 milyon 141 bin 169 çiftçi ailesine 20 milyon 335 bin 363 hektar tarım alanı Tarım vc Ornıan Bakanı Sabahattin Özbek: "Bu tasarı aynen yasalaşırsa perişan oluruz." Devlet Bakanı llhan Öztrak: "Herkesi sefalete diişürecek bir reform düşünmüyoruz. Ancak topraksız insanları mülkiyet düşmanlıgı yapmaksızın köle gibi yaşamaktan kurtarmak zorundayız." 1933'lerden güniımüze değin meclislere getirilen çok sayıda 'toprak ve tarım reformu" yasa tasarılarının hiçbirinin gerçekleşemediği, 12 Eylül'den sonraki girişimlerin de sonuçsuz kaldığı araştırmada vurgulanıyor. Ne var ki, Toprak ve Tarım Reformu Yasası'nı bir türlü sonuçlandırmayan Danışma Meclisi'nin hazırladığı ve MGK tarafından kabul edilerek yapılan halkoylamasında yüzde 92 oranında benimsenen 1982 Anayasası'nın 44. maddesi uyarınca 24 Kasım 1984'e dek bir yasa çıkarılması gerekiyor. Toprak ve tarım reformu şu anda anayasa hüknıu, ama nasıl bir yasa çıkarılacak? 1923'lerden günümuze kadar uzanan zaman dilimi içindeki gelişmeler "nasıl"ın yanıtını da beraberinde getiriyor... 194245 yılları arasında Tarım Bakanı olan Muhlis Erkmen de bir tasarı hazırlamış, fakat bu da kanunlaşamamışlır. 19231945 doneminin toprak reformu anlayışı, büyük toprak sahiplerine dokunmadan toprak*ız köylüye boş Hazine topraklarını dağıtmaktır. Nitekim 1944 yılına kadar 10 milyon dönümden fa/la Hazine toprağı dağılılmıştır. lerini verdi. "Toprak Reformu ve Tiirkiye" ile "Serbest Bölgeler" iki ayn kitapçık halinde milletvekillerine dağıtıldı. Toprak Teformuyla ilgili araştırmada dikkat çeken nokta, Türkiye'de 50 yıldır toprak ve tarım reformunun neden gerçekleştirilemediği. Neden sorusunun yanıtı da yine araştırmanın içinde. ...Meclislere getirilen çok sayıda toprak ve tarım reformu yasa tasarısı büyük toprak sahibi milletvekillerinin gücünü aşamamış. Arada çıkabilen birkaç yasa ise içi boşaltılmış, tanınmaz biçime getirilmiş... Işte araştırmadan bir örnek. 19711980 dönemi. Tasarıyı hazırlayan komisyonun Başkanı Atilla Karaosmanoğlu, Cavit Oral tarafından eleştiriliyor: "Ydlardır bir toprak reformu demagojisi içinde yaşıyoruz. tşleye işleye o hale getirdiler ki, insan oturdugumuz sandalyeyi ne zaman alacaklar endişesine kapılıyor." Bir başka milletvekili, "Ipe gilmek pahasına da olsa toprak reformuna karşıyız" diyor. 194560 dönemi. Zamanın büyük toprak sahibi milletvckillcrindcn Emin Sazak kürsüde: "...fakat şimdi bu kalkınca ve 50 dönüm gibi bir şeye inince benim gibi acısını duyup da deli olmamanın imkânı yoktur..." Adnan Menderes: "Ocak miiessesesi ileriye değil geriye bakan bir zihniyete dayanmaktadır. Çiftçiliği ıncslek haline koymak fikri de modern iktisadi hayatın gerektirdiği bir iş bölümü mefhumu ile izah olunamaz. Bunlar nasyonalsosyalist rejimin iskân toprak kanunu olan Erhhof Kanunu'ndan hemen aynen iklibas olmuş düşünce ve hükiimlerdir." Zamanın Tarım Bakanı Şevket Ratip Hatipoğlu: "Tefeciliğin, köyliinün kııcağına çöreklcnişi biraz da ortakçılıgın sayesinde olmuştur. Ege mıntıkasından lulunuz Van'a kadar butun meınlckettc derece derece bu işletme sisteminin islismar şckillerini göreceksiniz. Bizde ortakçılık Türk çiftçisinin kanseridir." Toprak sahibi milletvekilleri 1945 başında Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu çıkarılınışlır. Zamanın büyük toprak sahibi milletvekillerinden Emin Sazak ve diğer büyük toprak sahibi milletvekilleri tasarıya ağır eleştiriler getirerek tasarının kanunlaşmasını önlemeye çalışmışlardır. Kanuna göre verilen toprak genişliği .çiftçi ailelerinin en temel ihtiyaçlarını da Hükümet programlan Toprak reformu konusunun yıllaıdır Türkiye'de gündemde bulunduğu, ancak ülkemizde bu konuya ciddi bir biçimde el atılarak istenilen sonuca varılamadığı kaydedilen araştırmada, "Toprak reformu, hükümet programlarında yer almış, değişik iktidarlar reform yapacaklarını sık sık belirtmişler, ancak çıkarılan bir iki yasa ve bunların çok yetersiz olan uygulamalanndan başka bir şey yapılmamışlır" deniliyor. Araştırmada toprak reformunun siyasal ve ekonomik amacı şöyle anlatıhyor: "Toprak reformunun siyasal amacı, feodal ilişkileri tasfiye etıtıek, toprak ağalannın ekonomik ve dolayısıyla siyasal etkinliğine son vermek, köylülügü toprak sahibine bağımlılıktan kurtarmaktır. Toprak reformunun bir de ekonomik amacı vardır. Toprak reformu her şeydcn önce tarımda kapilalizmin gelismesi demektir. Toprak reformu uygulamalan, ülkelerin içinde bulunduklan siyasal yapıya göre farklılıklar göstermcktedir. Sosyallst ülkelerde toprak reformu programlan daha geniş uygulama olanağı bulmuştur. Kapitalist ülkelerde ise toprak reformu, kırsal kesimin refah düzeyini yükseltici bir önlem olarak düşünülmüştür." Anayasa'nın 44. maddesine göre Toprak ve Tarım Reformu Yasası'nın 24 Kasım 1984'e dek çıkarılması gerekiyor. TBMM yasadan önce, "Toprak Reformu ve Türkiye" kitapçığını çıkardı. Kitapçıkta, toprak reformunun "tarihçe"si var. hi karşılamaktan uzaktır. Kanun, basit bir tapulama kanunu gibi uygulanmıs ve boş Hazine arazilerinin dagıtılmasındun öteye gidememiştir. 27 Mayıs 1960'tan sonra yeni bir loprak reformu kanunu hazırlıklarına baslanmıştır. Milli Birlik hiıkümetinin son gıinlerinde Tarım Bakanlıgı bir tasarı ha/ırlamış, hu tasarı yaklaşan seçimler ve Kıırııcu Meclis'in talile girmesi nedeniyle kanunlaşamaınıştır. 1961 seçimlerinden sonra kurıılan birinci koalisyon hukunıeti, Adana'da büyük toprak sahibi olan Tarım Bakanı Cavit Oral'ı yeni bir tasarı hazırlamakla görevlendirmiştir. Hazırlanan tusarı APC'HP koalisyon hükümetinin yıkılmasıyla kanunlaşamamıştır. İkinci koalisyon hiikıimetince hazırlanan yeni tasarıdan da bir sonuç alınamamıştır. CHPBağımsızlar koalisyonu döneminde 1964'tc hazırlanan Toprak Reformu Kanun tasarısı 30 kadar büyük toprak sahibi CHP'li millelvekilinin katılınaınıısı ıı/crine rcddedilmiştir. 19601971 arası donemde 10 kadar tasarı hazırlanınış. fakat bunlardan kanunlaşan olmamışlır. 1972'de ikinci Krim hükümeti /.amanında "Toprak ve Tarım Reformu Ön Tedbirler Kanunu" çıkarılmış, 1973'te de "Toprak ve Tarım Reformu Kanunu" çıkmışlır. Ancak Anayasa Mahkemesi, 1976 yıhnda kanunu şekil yonünden iptal etıiıiştir. Yeni kanun, öngörülen bir yıl içinde hazırlanamayınca, bu kanun 1978'de yürürlükten kalkmışlır. 12 Eylül 1980'den sonra toprak reformu konusu 1982 haşında yenide.n gündemc gelmiştir. Ancak yapılan çalışmalar sonunda hazırlanan tasarı yaklaşan seçimler ve Danışma Meclisi'nin tatile girmesi nedeniyle görüşiılemedeıı kalmışlır." îjimdi gozler çıkarılacak ya.saya çevrıldi... Atatiirk diyor ki... 192345 dönemi. Atatürk 1 Kasım 1936'da Meclisi bir konuşmayla açıyor: "Toprak Kanunu'nun bir ncticeyc varmasını kamutayın yiiksek himmetinden beklerim. Her Türk çiftçi ailesinin geçineceği ve çalışacağı toprağa malik olması behemahal lazımdır." Ataturk 1937'de şöyle diyor: "Bir defa memlekette topraksız çiftçî bırakılmamalıdır. Bundan daha önemli olanı ise, bir çiftçi ailcsiııi gcçindirebilcn toprağın hiçbir sebep ve suretle bölünemez bir ınahiyel alması. Büyük çiftçi ve çiftlik sahiplerinin işletehilecckleri arazi gcnişliği, arazinin bulunduğu memlekct bölgelerinin niifus kesafetine ve toprak verim derecesine göre sınırlanmak lazımdır." tsmet tnönü: "Toprak, mahsulünü bir şartla verir. Bu da toprağın işleyenin malı olmasıdır. Yurdumuzda topraksız çiftçinin sayısı her tiirlü tahmin ve tasavvurun üstündedir. En ziyade topragı taksim edilmiş, en mamur yerlerde bile köyliinün yarısına yakın bir kısmı topraksızdır. Köyliiyü ebediyen toprak.sız bırakamayız." 12 Eylül 1980 sonrası.. Başbakan Bülend Ulusu: "Huzursuzluk yaratacak bir toprak vc tarım reformu yasası çıkarılmayacak. Mülkiyet hakkı zedclcnmeyecektir." yımında aile sayısı 3 milyon 141 bin 169, tarım alanı 20 milyon 335 bin 363 hektar olarak belirleniyor. Araştırmada, Türkiye'de işlenen toprakların giderek parcalandığı, çok küçük ve cüce işletmelerin oranının arttığı, küçük ve orta büyüklükteki aile işletmelerinin oranında, bunların bir kısmının cüce işletmeler biçimine dönüşmesi nedeniyle bir düşüşün meydana geldiğini ortaya koyduğu kaydediliyor. Türkiye'de toprak reformu uygulamaları Araştırmanın bu bölümünde, toprak reformuna asıl engelin, "büyük toprak sahiplerinin gücü" olduğu vurgulanıyor. Buyük toprak sahiplerinin desteğiyle kazanılmış bir Kurtuluş Savaşı'ndan sonra, onlar aleyhine bir toprak reformu yapılmak istenmediği, 1923 yılından sonra 10 yıl reformun gundeme gelmediği belirtilen araştırmada şöyle deniliyor: "19331934 yıllarında Devlet Şurası'na gönderilen İskân Toprak Kanunu tasarısı gcri çcvrilmiş ve kanunlaşamamıştır. Atatürk, 1 Kasım 1936'da Mcclis'i açış konuşmasında (Toprak Kanunu'nun bir neticeye varmasını kamutayın yüksek himmetinden beklerim. Her Türk çiftçi ailesinin geçinecegi ve çalışacağı toprağa malik olması behemahal lazımdır) demektedir. Çeşitli tarihlerde göçmenleri (opraklandırmak amacıyla çeşitli yasalar çıkarılmış, bu yasalar uyarınca göçmenlere ve kısmen de topraksu ve az topraklı çiftçilere 1944 yılına kadar 10 milyon 662 bin 59 dönüm toprak, 157 bin 422 dönüm bağ ve 169 bin 659 dönüm bahçe dagıtıldığı görülmektedir. Toprak mülkiyeti dağılımı Araştırmaya göre, Türkiye'de işlenen topraklar 27 milyon 699 bin 3 hektar. Bu alan toplam arazinin yıizde 35.6'sınroluşluruyor. Çayır ve mera arazisi 21 milyon 745 bin 690 hektar, ornıan, funda, calı 23 milyon 468 bin 463 hektar, yerleşim alanları 569 bin 400 hektar, diğer araziler ise 3 milyon 212 bin 175 hektar. 500 dönümden yukarı toprağı olan 6 bin 182 kişi 23 milyon 600 bin dönüm toprağa sahip bulunuyor. 1950 tarım saylmında toplam çiftçi ailesi 2 milyon 512 bin 800, toplam işlenen tarım alanı 20 milyon 750 bin 591 hektar, 1963 sayımında aile sayısı 3 milyon 100 bin 850, tarım alanı 16 milyon 734 bin 335 hektar, 1970 sayımında aile sayısı 3 milyon 39 bin 289, tarım alanı 14 milyon 765 bin 131 hektar, 1973 tarım sayımında aile sayısı 3 milyon 124 bin 678, tarım alanı 20 milyon 524 bin 774 hektar, 1980 tarım sa