21 Haziran 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SİYASET 84 IŞIK KANSU nkara SODKP'te A sorunıınun çö/ümu,vetolu kurucular buyük kongre öncesi ilk küskunlukleri, keskinlebmemiş ve şimdilik "yumuşak" olan hizip grupçuklarını da beraberinde getirdi. Yönetim dışında kalan vetolular, kongre yaklaştıkça içlerinde taşıdıkları huzursuzluğu, geçtiğimiz haftalarda su üstüne çıkardılar. "Kuş mu, deve mi?" olduklannın artık belirlenmesini isteycn vetolu kurucularııı en buyük kaygısı, 6 temmuzda başlayacak olan kongrcde hangi "kimlik" ile temsil edilecekleri sorusuydu. Vetolu kurucularııı büyük kongrede delege olabilmeleri için uç ayrı öneri gündeme geldi. Bunlardan ilki, geçmişte Cumhuriyet Başsavcılığı'na kurucu olarak bildirilmiş tüm kişılerin büyük kongre için "dogal delege" sayılmalanyla ilgilıydi. Dığer bır önerıye göre, vetolu kurucular çeşitlı illerden delege olmalıydı. Ancak, SODKP Genel Merkezi'nde bu göıüş "antidemokratik" bulunarak kabul görmedi. öneriye karşı çıkanlar, vetolu kurucuların illerden delege gösterilmesinin, o illerden kongreye katılacak diğer delegelerin hakkını ellerinden almak anlamına gelebileceğini savundular. SODEP'te kabul edılen üçüncü öneri ise, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu ile Merkez Disiplin Kurulu'nun genişletilerek, vetolu kurucuların bu iki kurulda görevlendirilmesini içeriyordu. Böylelikle, vetolu kurucular da, kongre delegesi olabileceklerdi. Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nun 50 kişiye çıkarılmasının, bu kurulun 37 kişilik Kurucular Kurulu'ndan daha fazla üyeden oluşmasına neden olacağı gerekçesiyle karşı çıkıldıysa da öneri kabul edildi. Merkez Karar ve Yönetim Kurulu ile Disiplin Kurulu'nun genişletilmesi sonucu, vetolu kurucuların, bu iki kurulda görevlendirilınesine ilişkin seçim öncesi genel merkezde kulis yoğunlaştı. Genel Merkez yöneticileri, hangi vetolu kurucuların Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nda, hangisinin Disiplin Kurulu'nda yer alabileceklerine ilişkin bir liste hazırlamıştı. Bazı vetolu kurucular ise, parti Ge Ifil Goymen Gureli "Taktik gereği" ntı seçildiler? SODEP'te hizipçikler... Vetolu kurucular sorunupun "çözümü", çok netleşmemiş olsa da bazı ayrılıkları su yüzüne çıkardı. Böylece Büyük Kongre'nin çetin geçeceğinin ilk işaretleri de alınmış oldu. nel Merkezi'nde görev almak istemediklerini bildirmişlerdi. Sonuç olarak, kurullar dışındaki 44 vetolu kurucu üyenin seçimi SODEP Kurucular Kurulu'na geldi. Genel Merkez'in hazırladığı listenin yanı sıra kurucu Uyelerden lsmall Hakkı Zarakol ve arkadaşlan da Merkez Karar ve Yönetim Kurulu için ayrı bir liste hazırlamışlardı. Yapılan oylamada, Genel Merkez'in hazırladığı liste ile Zarakol ve arkadaşlarının hazırladığı listedeki aynı adlar genelde Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'na seçildi. bulunduğu halde Zarakol'un listesinde yer almanyan, gerekli oyu sağlayamayan bazı vetolu kurucuların Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'na secilememesine neden oldu. Merkez Karar ve Yönetim Kurulu yerine genişletilen Disiplin Kurulu'na seçilen söz konusu vetolu kurucular, Zarakol'un hazırladığı listeye "San Liste" adını koymuşlardı. Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nun seçimindeki bu yöntemi eleştirenlerin basında Disiplin Kurulu'nda görevlendirilen ilk veto edilen 21'ler grubundan kişiler bulunuyordu. Elestirilerinin odak noktası ise, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'na seçilen vetolulann, özellikle Ankara dışındaki kışılerden olmasına özen gösterildiği yolundaydı. örneğin, Halil Akyiiz, Trabzon'da, Korel Göymen, F.rhan I^ıl, Kemal Inan, Nail Güreli tstanbul'daydı. Bu isimlerin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'na seçilmesinin asıl nedeninin Ankara'da, Genel Merkez'de etkin olmak isteyen bir grubun taktiği olduğu da eleştirinin bir başka yönünü oluşturuyordu. Diğer kanat Bu eleştirilerin hedef noktası olan Zarakol ve arkadaşlan ise, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nda "bir uyum" oluşturmak istediklerıni savunuyorlar. Her kışınin ve her grubun kendine yatkın insanların yönetime gelmesinden yana olmasını doğal sayan bu görüştekiler, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'ndaki dengenin kurulmasında hangi ilkeleri gözönüne aldıklarını şöyle anlatıyorlar: "SODEP'in kuruluşunda ve ondan sonraki gelişiminde çeşitli kişiler gorev aldı. Bunlardan beşi, SODEP'in kuruluşuna buyük katkıda bulunan eski bclediye ve il başkanlanndan olan Şevket Koksal, Erol K6se, Zihni Kutlar, C'emal Seymen ve Ünal Ozan'dı. Diger yandan ilk kııruculardan 21 kişi veto edildi. Bu vetolardan sonra kurucu olarak bildirilen ancak velo edilen diger arkadaşlanmız da var. İşlc vetolu kurucuların Merkez Karar ve Yonrlim Kurulu'na seciminde bu uç gruptaki kişiler arasında denge kurulmasını istedik. Bu yüzden Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'na, partinin kuruluşunda büyük yardımda bulunan btş kişiden, ilk veto edilen 21'lerden ve sonradan veto edilen kuruculardan kimilerinin bir denge içinde seçiltnesini istedik." Zarakol ve arkadaşlarının görüşlerinin, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nun yenı yapısına büyük ölçüde yansıdığı dagözleniyor. İlk vetolu 21'lerden 9 kişi, daha sonra veto edilenlerden 10 kişi, kuruluşta SODEP'e katkıda bulundukları söylenen iki kişi Merke? Karar ve Yönetim Kurulu'na seçilmiş durumda. Karşılarındakı grubun "özellikle Ankara dışından vetolu kurucuları seçtirdiler" eleştiribinc karşılık da, "Dengeli liste oluştururken, kimlerin Ankara dışında olduğu konusunda bir hesap yapıldı kuşkusıız" yanıtını verıyorlar. Son gelişmeler SODEP'te ilk kez ciddi bir aynlığın çıktığını gösteriyor. Bu da, SODEP büyuk kongresinin çetin geçeceğinin bir göstergesi. Sarı liste Bu durum, Genel Merkez'in listesinde kanı Taşçıoğlu'nun ise durumu görüp oturduğu yerden birkaç cümle söyleyip sorunu kapattığı görüldü. Daha Başbakan özal gruba gelmemişti. Grup Başkanvekillerinden Erciimenl Konukman'ın kürsüde konuşmaya başladığı görüldu. Konukman'ın, grubu "yatışlırıcı" bir konuşma yapacağı sanılırken, "Bir sürii (ayinler oluyor, biz bunları gazelelerden öğreniyoruz, buna nasıl bir çare bulacagız?" demesi ön sıralarda oturan bakanların şaşırıp birbirlerine bakmasına neden oldu. Gruptaki bu hareketin birdenbire olduğıınu sanmak biraz yanıltıcı. Şimdiye kadar yapılan grup toplantılarında tck tek ortaya konan şikâyetlerin birikiminden doğan bir hareketti geçen haftaki elektrikli toplantı. Sonra Başbakan geldi gruba... Genel bir konuşma yaptı. Toplantıdan sonra da ikinci katta grup yöneticileriyle bir araya geldi. Dışardan paket içinde köfte getirildi. Geçen haftaki ANAP Grubu bizce "döniım noktası" idi. Parti içinde artık saklanmayacak bir biçimde bakanlardan "şikâyet" olduğu ortaya çıkıyor. Nitekım bu, grup toplantısından sonra Meclis grup başkanvekilleri, nıilletvekillerinin şikâyetlerini dinleınek üzere bir komisyon kuruyordu. Şimdı ANAP'lı rnillctvekilleri üçer beşer ikıncı kattaki ANAP odasına giderek "dert ve dlleklerlni" anlatıyorlar. DİSÇERLER Çok eleştirildi...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle