Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SİYASET84 erek ABD'de ve gerekse Fransa'da son KjgUnlerın en çok sözti edılen kıtabı, 1981 yılında Fransız uyruğuna geçen Çekoslovak yazar Milan Kundera'mn son romanı. "Varolusun Dayamlmaı HafifUği." Yazar olarak adını ılk kez "Şaka" romanıyla duyuran Kundera, bugün ülkesınde yasaklanmış ve Çekoslovakya'dan uzakta yaşamak zorunda bırakılmış olsa da, btiyük bır yazar olduğunu kanıtlamış bulunuyor. Kundera'mn son romanmda yer alan ıkı ana tema şu: özgtJr ve sorumsuz mu, yoksa bır aşkın ağırlığını yüklenerek mı yaşamalı "> Tanhsel olayları bır dızı kötücül trajedı dızıst olarak mı görmelı, yoksa bır gıilUnç şaka yığını mı saymalı? tnsanlığın ılk günlerınden bu yana, kımsenın karşılık vermeyı başaramadığı bu sorulara Kundera da yanıt aramadığı gıbı, her ıkısımn de bırer gızem olarak kalmalarına özen gösterıyor. Kışı Çek oldu mu, Prag baharını yaşadı mı. 13 Çekoslovakya'mn "yasakk" romancısı yeniden sahnede Chopin ve piyanosu gibi terörü egemen kıldılar. 19 yaşındaydım ve bağnazlığın, gözüdönüklüğün, sıyasal duruşmaların ne olduğunu öğrendım. Kendı deneyımımlc iktıdarın başdöndürücülüğünün, ıktıdar tarafından dışlanmanın, ıktıdar karşısında suçluluk duymanın ve ıktıdara başkaldırmanın ne anlama geldığını anladım Ünıversıteden atıhnca ışçıler arasında, onlar gıbı yaşadım Daha sonra bir gezgın müzısyen topluluğuyla bır maden bölgesındeki barlarda dans müzığı çaldım. Bılmediğim bır dünyayı keşfetmek merakımı dürtüyordu lnsanlara ınanılmayacak kadar acımasız koşullarda neden böyle davrandıklarını öğrenmem gereklıydı O dönemde uyanan merakım, 1015 yıl sonra romancı olmama yol açtı. sözcüğünü bır felsefe sorununa dönüştürebılen Martin Heidcger. Erotızmın felsefesı ve pornografinın metafı?ığı olan Georges Bataille... Ve ıyımserlığın, şakanın, oyunun, hafıflığın düzyazıda yücelışi olan Wllold Gombrowicz. Br yazar romanını yazar; roman onun yaşamım değıştırır. 1965 yılında "Şaka"nın müsvettesını Praglı bır yayımcıya verdığımde, kımse kıtap halıne gclebıleceğını düşünmuyordu Kıtabın ruhu ıktıdardakı rejım tarafından kabul edılebılır gıbı değıldı Ama komümzm Orta Avrupa'ya (Çekoslovakya, Polonya, Macarıstan) dışarıdan, Rusya'dan ıthal edılmıştı Bu yüzden bütün bu uluslar komünızmı cıddıye almak ıstemıyor ve sıyasal sıstemı gevşetmek, dağıtmaİc ıçın en ufak fırsatı kaçırmıyorlardı "Şaka" bu yüzden 1967 yılında yayımlandı terılıyordum. Kıtaplarıın yasaklandı, adını her yerden sılındı, telefon rehberınden bıle Aşağı yukarı aynı günlerde "Şaka" Parıs'te yayımlandı ve bırden bırçok Fransız dostum oldu Bu da yedi yıl sonra Fransa'ya yerlesebılmemı sağladı 198l'de Fransız uyruğuna geçmem kabul edıldı . Artık anayurdum Avrupa, yarı yarıya boş salonlarda Stravinsky'yı çalarken babama duyduğum umutsuzca sevgıyle bağhyım Avrupa'ya Zavallı Avrupa! Copernic'ın, Kant'ın, Bach'ın, Kafka'nın, Bartok'un kentlerının artık Avrupa'ya değıl, Büyük Doğu lmparatorluğuna aıt olduğunun farkında mısınız? Sık sık Chopin'i düşünürüm Rus ışgalı onun anayurduna dönmesini engellemişti. 183O'da Polonya'dan ayrılmış, Polonyalı Milan Kundera, "Sık sık Chopin'i düşünürüm," diyor. "Rus işgali onun anayurduna dönmesini engellemişti. 19 eylül 1863 günü, ölümünden 14 yıl sonra, Varşova'da Rus askerleri bir evin dördüncü katından onun piyanosunu sokağa attılar. Bugün tüm Orta A vrupa kültürü Chopin 'in piyanosunun yazgısını paylaşıyor." ülkesınm büyük bır yabancı gücun elıne duştUğünıi gördü mü, dostlanmn ve yakınlarının öldılklerını ya da sürgüne gıtmek zorunda kaldıklarını ızledı mı, kıtapları yasaklandı mı, mutlak bır umutsuzluğun pençesme düsmemek ıçın, Atlas'ın sırtında gökkubbeyı tasıması gıbı bır adamın ya da bır Ulkenın yazgısını sırtında taşıdığına manmaktan vazgeçmesı gerekır Bu nedenle Kundera'mn rastlantıyı yüceltmesı Tarıh 'ın her olayını saçma ve rastlantısal bır kumar olarak saymak gıbı yaşamsal bır gereksmımle açıklamyor. "1618 yılında Prag Avusturya imparatoruna karşı ayaklandt" dıyor Kundera, "Ve bu Çek halkının yok olmasına kadar giden 30 Yıl Savaşları 'nın baslangıcı oldu. 320 yıl sonra, dunya Çekoslovakya'yı Hltler'e feda etmeye karar verince, Prag direnmeden pes etti. llktnde yureklllik temkinliliğe yeğlenmişti. Ama her iki durumda da aynı sonuca vanldt: özgtir bir ulus olarak Çekoslovakya'mn haritadan süinmesine." Ünlü kıtabı ' 'Şaka "nın A BD 'dekı yenı çevırısıne yazdığı önsözde, Milan Kundera, oluşma yıllarını, estetığını, bağlı olduğu yazarları, en önemlısı de Çekoslovakya'dan ayrılana kadar gördüklerım ve yaşadıklarını anlatıyor. Hem edebıyat, hem de sıyaset meraklıları ıçın bu ıbret verıcı yazının bazı bölümlerinı aktarıyoruz: "Çok küçük yaştan berı babamın pıyanoda çağdaş bestecılen yorumlayışını dınlerdim: Stravtnsky'yi, Bartok'u, Schonberg'ı Ama dınleyıcıler, Stravinsky'yı değıl de Liszt'ın 'Macar Rapsodileri'nı ısterlerdı. Sonuç, babamın konser verdığı salonların yarı yarıya boş kalması olurdu Ben de babamı çılgın gıbı sevdığımden çağdaş sanata bayılırdım ve Liszt'ı, Stravinsky'ye yeğleyenlerden nefret ederdım. 15 yaşına bastığımda atonal müzık bestelemeyı denedım, 16 yaşında da Mant'ı okudum. Komümzm benı Stravinsky, Picasso ve gerçeküstücülük kadar büyüledı Büyük ve mucızeyı andıran bır değışım, yepyenı ve farklı bır dünya vaat edıyordu. Ama komünistler ülkemi ele geçirdıler ve Trompetçi, duvarcı oldu Orkestramızın trompetçisı, komUnıstlerın sıyasal nedenlerle konscrvatuar'dan ayrılmaya zorladıkları parlak bır müzısyendı (ıkı yıl sonra da duvarcılık yaparken bır ıskeleden düşüp öldü). Dans edenler bızı unutmalarına yetecek kadar votka ıçtıkle rınde, benı pıyanonun başından uzaklaş'tınr, yerime geçer ve o uğultuda baştan sona ezbere bildıği Bach'ın "Clavecin Bien Tampe're'"sini çalardı Sonunda yüzyılımızdan, polıtıkadan ve uyandırdığı delıce tutkulardan nefret edecek noktaya geldım 18 yüzyılı düşlüyor, yeryüzünde benım içın kadınlardan ve sanattan başka önemlı bır şey bulunmadığmı düşünüyordum. Yaşamım bıraz yatıştığında, ılgı alanıma gıren bu ıkı önemlı konuya dönmeyı denedım Kadınlarla ışım sanatla olduğundan daha kolaydı Resım yapıyor, bıraz sınemayla ve tıyatroyla uğraşıyor, şıır yazıyordum, ama hıçbırı benı tatmın etmıyordu "Şaka"yı yazdığımda kendımı buldum. 33 yaşındaydım Roman estetığım ne mı? Bunu ılk romanım "Şaka'Ma bulma olanağı var. 1. Benim ıçın roman yaşamda bır gezıntıdır. Bunu kışısel bır ıtıraf olarak görmedım hıç. Yaşamda da, edebiyatta da gevezelikten nefret ederım. Kendı yaşamım kımseyi ilgılendırmeyen bır gızdır. Roman, ınsan yaşamının bıhnmeyen bır yanını verıyorsa var olmayı hak eder. 2. Roman hıçbır gerçeğı açıklamaz, ahlak dersı vermez. Partı reıslennın, başkanlann, terörıstlerin, papazlann, devnmalenn, gazete yazarlarının ışıdır bu. 3. Roman büyük bır entellcktüel bıleşımdir. Yaşanmışlığın, yaratı gücünün ötesınde büyük bır bilgi de gerektirir. 4. Roman yıtık zaman peşindedir. Uzak geçmışle bugün arasındakı bağı bulmak romanın en önemlı ışlevi olmalıdır. 5 Roman bir müzık yapıtı gıbı oluşturulmalıdır Yani çeşitlemeler ve ana temaların geliştırılmesı ılkesıne bağlı kalmalıdır. Bır bestede olduğu gibi, her bölümunün bır özerklığı, bır rıtmı, zamanı ve esneklığı olmalıdır. 6. Benım romanlarım hep yedi bölümden oluşur. öykü kıtabımda da yedi öykü vardır Yapının geometrık temelı rastlantısal değildir. Benı etkıleyen yazarların başında Platon gelıyor. Ardından Rabdais, Laurence Sterne, Dlderol ve Nietzsche. Sonra, duşlerın en özgürüyle çağdaş dünyanın özünün en başanlı çözümünü bırleştırebılen Franz Kafka. Romanla felsefeyı bir araya getıren Hermann Broch. Günlük yaşamın her Adolf Hoffmelster'ln çizgfleriyle Milan Kundera. Dcsen 1968 yılında Prag'da çizilmiş. 38 yaşındaydım ve kımse benı tanımıyordu. Ilk Uç baskısının üçer günde tükenışını şaşkınlıkla ızledım. Bır yıl sonra Sovyet tankları sınırı geçıyordu. Çekoslovak aydınları ve Çekoslovak kültürü amansız bır baskı altındaydı. Resmı belgelerde karşı devrımın kışkırtıcılarından bıri olarak göslığından vazgeçmeksızın Fransız olmuşlu 19 eylül 1863 günü, ölumünden 14 yıl sonra, Varşova'da Rus askerleri bır evın dördüncü katından onun piyanosunu sokağa attılar. Bugün tüm Orta Avrupa kültürü Chopin'ın piyanosunun ydzgısını paylaşı yor." (Kültur Servtsı)