Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
StYASET 84 Fransız solıına eski t 13 Yves Montand niel'in "Herkesin sessizce duşıınduklerini yuksck sesle dile getirdigi içln" Monland' a teşekkür elmesi, ünlü şarkıcının pek de yalnız olmadığını ortaya koydu. Montand ne yaptı da ortalığı böylesıne karıştırdı? 3 Ocak 1984 günü Fransız TV'sinin lkinci Kanal'ında "Ekranın Dosyalan" adlı programı çıktı ve tara 1.5 saal konuştu. Kendini siyasct adamı saymadığım, sıyaset adamlannın bilgi ve yeteneklerine saygı duymakla birlikte, hatalarına da gözlerini kapatmadığını belirtti. Otuz yıl öncc Fransız Komünist Partisi'ylc "yol arkadaşlıgı" yapınası, partiye girmese dc bırçok aydmla birlikte dışardan desteklemesi, şimdi Monland'ın "inancını yilirmeslnc" yönelik ılgiyi artırmış milyonları televizyon başına çekmışti. Şarkıcı, pek çok siyasctçiyi ımrcndirecek bir ekran rahatlığryla, aşınlıklara kaçmadan, 1.5 saat boyunca "kızıl faşizmi" sert bir dillc eleştirdi vc demokrasiyı savundu. Kendisine sorulan ba7i sorular karşısında duraksadı. Örneğin Reagan'a bcnzetilmcsinc pek şaştı. Ama sonra, "Bay Reagan'ı kendime örnek alamam, çünku onun meslek degiştirip ABD Başkanı olmasının nedeni aklörlükte dlkiş lulturamamıs olmasıdır" dedı ve ışın ıçinden sıyrıldı. Ama geçmışte aldığı tavırlarla ilgili sorulara da kolay karşılık bulamadı örııeğin "Cezayir Savaşı'na karşıydınız, oysa simdi Çad'a Fransı/ mudahalesini destekliyorsunuz. Bunu nasıl açıklarsınız?" sorusuna. Yves Montand'a en ağır saldırı, Fransa'yı yöneten koalisyon kabinesindeki Komünist Partili bakanların birindcn, Charles Fiterman'dan geldi. 10 ocak günü bir basııı toplantısı yapan Fiterman, "gerçegin dilini konuşluklannı one sürerek piyasaya hileli mal sürenlere" yüklendi. Bunların başını Montand'ın çektiğini deaçıklayan Fiterman, "Kilise'den aynldıktan sonra en büyük kilise duşmanı kesilen eski papazlara" benzetti Montand'ı. Fiterman, Montand'ın konuşmasının çok sayıda izleyici bulduğuna değincn gazetecileri de şöyle yanıtladı: "Hoşa gilmek için geçmişinl kirletmeye özel bir özen gösteren bir adamın acınacak duruntııyla karsı karsıyayu. Montand'ın konuşmasının çok sayıda izleyici bulması, bu lür seyleri izleyccek insanlann her zaman çok olmasından ileri gelmektedir. Wr ransa'nın dünyaca Unlü ses ve sinema sanatçısı Yves Monland'ın geçtiğimiz haftalarda Fransız soluııa yönelttıği eleştıriler, hcle Komünist Partısi'ni yerden yere vuran sözleri Fransız aydınlarını karıştırdı. özellikle de iklidar ortağı iki partiyi Başkan Mitterand'ın Sosyalist Partisi'yle Komünist Partısi'ni fena halde kızdırdı. Ama solda bilinen çok kişinin sanatçıyı desteklemesi, özellikle dc Sosyalist Parti'nin eıı büyük desteklcrinden "Le Nouvel Observaleur" dergisı Oenel Yayın Müdürü ve Başya/arı Jean Da Fransız Komünist Partısi'ni yerden yere vuran Montand, Reagan'a benzetilince, "Onu kendime örnek alamam, çünkü onun meslek değiştirip ABD Başkanı olmasının nedeni, aktörlükte dikiş tutturamamış olmasıdır" dedi. Montand'ın eşi, ünlü sinema oyuncusu Simone Signoret, "Eskiden herkes bizi Komünist Parti'ye kayıtlı sanırdı, komünistlerle aşağı yukarı her şeyde görüş birliği içindeydik" diye anlatıyor. 1956'da Macaristan'a Sovyet müdahalesi Montand ve Signoret'i derinden etkilemiş. [laıı darbe ortalığı karıştırdı de oynamak Uzere anlaşmıştı... Filmin yapınıcısı Deulchmeister bir sabah Montand'ı aradı vc Oraya gidip şarkı soylersen füm yalar dedi. l)agıtımcılar ve işletmeciler, bu durumda senin oynadıgın bir filme para yalırmayacaklarını soylediler. Monland cıddi ve sakin dinlemişti onu. Sonunda da şöyle demiştı. Kesin bir karar vermemislim, ama simdi durum çok basil gidiyorum." Bugün yaşamayan Deutchmeister'e gelınce, ilk FransızSovyet ortak yapımı olan NormandieNiemen adlı filmin yapımcısı oldu. "Monland, Moskova'da Çaykovski Salonu'nda konser veriyordu Salonun sağ yanındaki dev locanın perdelerı açıktı. Kruşçev, Molutov, Mikoyan, Bulganin ve Malenkov ye nı bıten bir şarkıyı alkışlıyorlardı. Konserin sonunda, beşı bızı tiyatroda hazırlanan bir akşam yemeğine çağırdılar. . Yemek başladı ve üç saat sürdü. Üç saat boyunca yalnız Kruşçev'in, Montand'ın, benim ve özellikle olağanüstü bir hızla konuşmalarımızı çeviren Nadia'nın sesi işıtildı. Şu sıra ülkemizden buraya gelmek kolay değil Bay Kruşçev. Faşist baskılar nedeniyle mi? Hayır, Budapesle'de olanlardan olıırü... Budapeşte'de olanlar faşistlerin çok hoşuna gitti. Kı/ılorduyu Budapeşle'ye gondermekle sosyalizme iyilik elliginizden cmin ınisini/? SOLA YAYLIM ATEŞl Monland Tiırkiye'de de tçostcrilen "Polis Piton 357" filminde. Marsilya'ya göçen Ilalyan kökcnli yoksul bir ailenin çocuğu olan Yves Montand, ilk gençliğinde metalürji işçisi olarak çalıştı. Şarkıcılıkta ilk ününü de Marsilya'nın Unlü müzikholü Alkazar'da sozleri Fransızcaya çevıilmiş Amerikan kovboy şarkılarıyla yaptı. Montand'ı bugünku çi/gisinegetiren, ona şarkı ısmarlayıp bılmçlenmcsini sağlayan, bir süre arkadaslık etliği Edith Piaf oldu. Ve Montand o yıllarda, Fransi7 aydınlarımn birçoğuyla birlikte Komünist Partısi'ne girmeyen, ama "Partl"yi dışardan destekleyenlerin başındaydı. 1956 Macarıstan olaylanna kadar süren bu yakın ilgiyı, Monland'ın karısı, Unlü sinema sanatçısı Simone Signoret, "Özlemin Eski Iadı Yok" adlı kıtabında böyle anlatıyor: "...Komüniitlerlc aşağı yukarı her şeyde göruş birliği içindeydik Herkes bı/ı Paı tı'ye kayıtlı sanırkcn ncdcn komünist olmadığımı/ı si/e anlatacağım Komıınısı basın, daha sonra "arkadaşımı/ (ieneral Philip"ın dcdığı gıbı, bı/den ı\e arkadaslarımız Yves Montand, Simone Signoret" diye söz edıyordu. Arkadaş "Yoldaş" dcğildır ama, "yoldaş" olmadıklarını açıklamayan aı kadaslar kadar değcrli ne olabilir? Biz Komünist Partısi'ne, kultürel konulardakı tavrını beğcnmediğimiz için girmedik lkinıi/ de işçı de ğıldık artık, ama ışçılerın sorunlarını eskisınden de iyi anlıyorduk Yalnız 1511111/ kültürle ılgılıydi... Sinema kulüplerinde 'Çapayev, Maxiınein (,'ocuklugu, Onüçler ya da Son (iece gibi filmleri seyretmis Sovyel dehası kontısunda fıkir sahibi olmuştuk. Bu dehaya Rus dehası dememeyeözen gösterıyorduk... Sevmiyorduk bu kötu örnekleri, kaygılanıyorduk, belkı bızım zevkımız çarpık diyorduk. Sevmemiz gerektiği söylenen resimlerı de sevmiyorduk. Bunları komünistlerle konuşuyorduk. Sabırlı ve anlayışlıydı lar. Maden işçileri üzerine bir şarkının büyük önem taşıdığını söylüyorlardı. Şarkı iyiyse bu onem kazanır karşılığını vcrcn Muntand'ı da şöyle susturuyorlardı: Şarkı iyiyse cok daha iyi. Ama asıl önemlisi, şarkının maden Işçllerlnden so/ elmesi. "... 1956 kasımı dünyayı sarstı, Budapeşte'de ve Süvcyş'te insanlar öldü, milyonlarca mert insanı dıış kırıklığına uğratırken pekçok alçağı da scvindirdi. Montand'la benim için, 1956 kasımı 27 yıllık ortak yaşamımızın cn saçma, en acımasız ve en eğiticı ayıdır" Simone Signoret, Yves Monland'ın 1956 yılında Sovyetler Birliği'ndc yaptığı uzun turneyle ilgili olarak da, çok önemü açıklamalarda bıılunuyor. "Bir an önce Aragon'u görmek ve turneyi ileri bir tarihe ertelemeyi Sovyetler'den istemesini rıca etmck bcnım fikrimdi. 8 kasım günü, Aragon, karısı Elsa ve o sırada Paris'tc bulunan kızkardeşi Lily Brik, çağrımıza karşılık olarak kapırnızı çaldılar. Sovyet Büyükelçiliği'nde düzenlenen Ekim Devrimı'nın Yıldönümü kokteylindcıı geliyorlardı... Aragon'dan ne istediğimi kendisine açtım. Güzelım nıavı gözleri hüzünlendi... Tabii, bütün bunlar trajik olaylardı, ama gerıcılcrc karşı güçlü olmak zorundaydık. Kısacası böyle bir mesajı iletemeyecckti. Hcm istese de yapmazdı bunu... Çünkü Monland ıçın tck çözum vardı gitmeliydi. Gitmesi gerekiyordu, o kadar. "Sarlre da bize şöyle dıyordu: Gitmekle Ruslara burada kalmakla da gericilere destek verirsini/ Ama o Aragon'un tersıne, bizc bir öğüt vermiyordu. "... ButUn bardakları taşıran damla şu oldu Monland, Max Ophuls'lc "Modigliani" filmin Tabii, sosyalizmi karşı devrimden kurtanyoruz böylece. Ama bir zamanlar Tilo'yu da karşı devrımcı ve haın saymıştınız. Geçmışın hatası. Bugün de haıa yapılamaz mı? Macarlar bizi çağırdıkları için Budapeşte'deyiz. Macar laşıstlerındcn Amerikan emperyalistlerinden korunmayı ısteyen Macar halkı. 1956 yılından bu yana köprülerin altından çok su aktı. BugUn Yves Monland 62 yaşında. Üstelik simdi ortalığı kanştıran sözlerinin ben/erini geçtiğimı/ yıl çıktığı ABD turnesınde de söylemiştı. Kendisiylc konuşan "Paris Malch" dergisi muhabırine şöyle dıyordu ünlü sanatçı: "...Benim kuşagımın insanları için ABI) bir fenerdi. Marksizmin otesinde mullu yannlan duşluyordıık. Ama ABI) bize hep çekici geldi. Sonunda da, sosyalisl olduklan soylenen ülkelerin yapması gerekeni ABI) yaplı... ABD her şeyi yapabilecck bir ıılke... Kleşlirilebilir labii, ama yeryüzünün tüm ulkeleri ABD'ye çok şey borçludurlar. ABI) emperyalizmiyle savaslıklarını soyleyen sosyalisl ulkeler de buna dahildir. Buğday ya da lcknolojik yardım islemek üzere onlann kapısını ilk çalan yine bu sosyalist ulkelerdir... Hep snyledim, ABD'yi savunmak gerek. MacCarthy ve Vielnam Savası donemlnde ABI) polilikasına en çok karşı çıklıgım gunlcrdr hilr savundum bu ulkeyi. ABI) loplama kaınplurı kurmadan yukseldi ve dunyanın en guçlu dcvleli oldu. Kimse de ona yardım elmedi." Evet, böyle diyor "Yenl (ierçekçiler" adı verılen hareketın başınl çeken Yves Montand. Bu hareketin parolasını da şu sö/lerle dıle getırıyor. "Demokrasiyi savunmak /orundayız; elimizde lek kalan bu, çocuklar." uodes", • • «r's Baıaat' , ^ . • n