25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C SPOR FUTBOL 6 OCAK 2009 SALI ULUSAL TAKIMIN ALTYAPISI ÜMİT TAKIM OYUNCULARI ? Kaleciler: Eray Birniçan (Samsunspor), Erhan Kırcı (Trabzon Karadenizspor), Sadrettin Fırat Kocaoğlu (Beylerbeyi), Atilla Özmen (Altay) ? Defans: Uğur Rıza Arslan (Kastamonuspor), Yunus Emre Haliloğlu (Pazarspor), Serhat Yapıcı (St. Pauli), Arda Yavuz (RW Essen), Uğur Demirok (Beylerbeyi), İhsan Kalkan (Verl), Abdullah Karmil (Trabzon Karadenizspor), Rıdvan Koçak (Orduspor), Tayfun Yanar (Kayserispor), Adnan Karabaş (RW Essen), Kadir Keleş (Gaziantep B.Ş. Belediyespor), Şaban Özel (Sakaryaspor), Yasin Yılmaz (SV Unterhaching) ? Orta Saha: Murat Kefeli (Orduspor), Abdulaziz Solmaz (Trabzonspor), Süleyman Uzun (Unterhaching), Selçuk Alibaz (Eskişehirspor), Mehmet Boztepe (Borussia Dortmund), Yusuf Çeliksoy (Wehen Wiesbaden), Serkan Çitçi (Rapid Wien), Erkut Ercilligül (Türkiyemspor), Mesut Eslik (Gröningen) Fuat Kalkan (TB Berlin), Mustafa Kaya (Kırşehirspor), Ziya Şakar (Akçaabat Sebatspor), Emin Yalın (Nürnberg), Bekir Yılmaz (Bucaspor), Yasin Görkem Arslan (Sakaryaspor), Güray Vural (Denizlispor) ? Forvet: Uğur Albayrak (Kickers Offenbach), Burak Çalık (Altay), Murat Gürbüzerol (Manisaspor), Mehmet Özdemir (Ankaraspor), Serdar Öztürk (Gröningen), Yasin Sakaloğlu (Yıldırım Bosnaspor), Turgut Doğan Şahin (Samsunspor), Deniz Türkoğlu (Flensburg 08) ‘Oyuncular Avrupa’ya çok küçük yaşlarda gitmemeli’ << U18 VE U19 TAKIM OYUNCULARI Bayram Olgun, Serkan Şirin, Çağrı Yasan, Atilla Aybars Garhan (Ankaragücü), Efe Halil Özarslan, Alican Karadağ, Uğur Süvari (Gençlerbirliği), Utku Demirel, Ferhat Aydın, Feyyaz Aydil (Trabzonspor), Uğur Daşdemir, Ensar Çetinkaya (Kocaelispor), Tunahan Bilgin (Antalyaspor), Soner Taşkıran (Büyükşehir Belediyespor), Sinan Kılıçaslan (Denizlispor), Ramazan Enver Üstündağ (Galatasaray), Cuma Bezgin (Gaziantepspor), Hakan Zeydan (Hacettepe), Kağan Timurcin Konuk (Sivasspor), Mahmut Utku Gülümser, Erdi Kasapoğlu (Karşıyaka), Berkay Günay, Hikmet Balioğlu (Manisaspor), Hasan İnci (Diyarbakırspor), Tuncer Çimenli (Giresunspor), Hüsamettin Tut (Orduspor), Kerem Eryılmaz (Sakaryaspor), Caner Çolak (Samsunspor), Yavuz Özsevim (Dandanelspor), Ardahan Gündoğdu, Hüseyin Çolak (Dardanelspor), Celal Durmiş (Belediye Vanspor), Rıdvan Küreşoğlu (Adana Demirspor), Mehmet Ümit Başaran (Gaskispor), Cenker Pehlivan (Mersin İdman Yurdu), Tayfun Alkan (Türk Telekomspor), Oğuz Kamil İnağ (Tokatspor), Polat Güren (İnegölspor), Fatih Yıldız (Artvin İl Özel İdaresi Spor), Yunus Buzbuz, İsmail Uluhan Kaçaranoğlu (Çaykurspor), Kadir Kaya, Volkan Bayram (Palandökenspor), Alper Aydın (Trabzon İdmanocağı), Murat Öztürk (Van Marshall İdmanyurduspor), Hakan Duyan (Liverpool) U 18’de oynayan Necip Beşiktaş forması giyiyor. Dünyada artık bir Arsene Wenger gerçeği var hocam... Dünyadaki bütün altyapıları tarayıp gelecek vaad eden futbolculara parayı basıp alıyor... Doğru... İşin ekonomisini öğrenmiş, kendisi zaten ekonomisttir. 1997’de Wenger’le Arsenal’de 3 ay çalışma imkanı buldum. Bana, “Yaşlı bir takımım var. Gençleştirme operasyonu yapıp 2 yıl içinde de şampiyon olacağız” demişti, bunu yaptı. Şu anda da aynı şeyi yapıyor. Takımda sirkülasyonu sağlayıp genç bir takım yaratıyor. Ve de bunda başarılı oluyor. Başkanları da bankacı, yeni ikisi de ekonomiden anlıyor. Önce kulübün ekonomisini yapıyorlar. Başarı bunun artısı oluyor. Ama sadece Arsenal değil, artık bütün takımlar dünyayı tarıyor. Antalya’daki 17 Yaşaltı Avrupa Şampiyonası’nda 22 Chelsea’den 22 kişilik bir ‘scout’ ekibi vardı. Türk kulüpler bu konuda nasıl? Oyuncu takip ediyorlar mı? Bizim kulüplerimiz de bu yönde doğru adımlar atmaya başladı. 4 büyükler dışında G.Birliği, ki bunu en iyi yapanlardan biri, Bursaspor ve Ankaraspor önemli işler yapıyorlar. Milli takım kadrolarında büyük takım oyuncuları görürsünüz ama onların başlangıcı farklıdır. Aslında biz futbolcuları sadece büyük takımlardan seçmiyoruz. Bütün Türkiye’yi tarıyoruz. Büyük kulüpler bizim seçmelerimizi izliyor. Ve de oyuncuları 1415 yaşında transfer ediyorlar. Peki hocam; Türk futbolcularının genç yaşta Avrupa’ya gitmesini destekliyor musunuz? Benim için yaş önemli değil. Yine de çok küçük yaşta gitmelerini istemem. Avrupa’da oynayan Türk kökenli futbolcuların da buraya gelmelerini istemem. Oynayacak duruma geldikten sonra Avrupa’ya gitmeleri çok daha doğru bir tercih olur. Tugay Kerimoğlu 28 yaşından sonra gitti. Yeteneklerinde bir değişiklik olmadı, sadece üzerindeki baskı ortadan kalktı. Avrupa’da oynanan futbola saygı var. Galip gelen de mağlup olan da alkışlanıyor. Holding gibi olmuşlar. Sadece işlerini yapıyorlar. Ben de oyuncularıma bunu aşılamaya çalışıyorum. GÖRÜŞ MUTLUHAN SUNER Taraflı veya tarafsız tüm futbolseverlerin büyük bir bölümü Süper Lig’de geride kalan ilk yarının en başarılı ismi olarak G.Saray’ın Brezilyalı yıldızı Cassio Lincoln’ü gösteriyor. Almanya’nın Schalke 04 takımından büyük umutlar ve paralara transfer edilen Lincoln, sonunda kendisinden beklenen futbolu bu sezon ortaya koymaya başladı. Geldiği ve geride bıraktığımız 200708 sezonunu adeta uyur gezer bir şekilde geçiren Lincoln’den G.Saray çok az denilebilecek kadar yararlanabildi. Bunun nedenini burada yeniden anlatmama gerek yok sanıyorum. Zira sağır sultan dahi o dönem Brezilyalıyla Alman teknik direktör Feldkamp arasında yaşananları duydu ve çok iyi biliyor. Sonuçta Lincoln bu sezon G.Saray’ın sanki en Lincoln ve Skibbe önemli yeni yabancı transferi gibi bir şey oldu. Kuşkusuz buradaki en büyük etki ve yetki Alman teknik adam Michael Skibbe’ye ait. Skibbe, Bundesliga’dan tanıdığı huysuz ‘Diva’sının nabzına göre şerbet vermesini iyi biliyor. Çünkü Lincoln Almanya’da nasılsa burada da öyle. Schalke’de forma giydiği dönem Lincoln’e üstü kapalı sağlanan birçok ayrıcalık takımdaki başka hiçbir futbolcuya tanınmadı. Sezon başı ve devre arası tatillerinden sürekli kampa geç dönenen Brezilyalı yıldız, takım içindeki uyumu bozsa ve hep sorun olsa da göstermelik cezalarla olaylar büyütülmeden geçiştirildi. Aksi halde Lincoln’e verilecek disiplin ceza larından zarar gören tarafın Schalke olacağını keşfetti Alman kulübünün yöneticileri. Schalkeli yöneticiler Lincoln’ü tatlı sert idare etmeye çalıştı ve Brezilyalı yıldız yeri geldi poh pohlandı. Uygun bir zamanında da satıp kurtuldular. Lincoln’ü sevmek için dikenine katlanmak gerek. Tıpkı şimdi teknik direktör Skibbe’yle başkan Adnan Polat’ın yaptığı gibi... Sonuçta kazanan taraf G.Saray ve kendileri oluyor. Yeter ki Lincoln’ün keyfi yerinde olsun. Türk futbolseverler ligin ilk yarısında Brezilyalının neler yapabileceğinin daha ancak yarısına şahit olabildi. İddia ediyorum; huzurlu, sorunsuz ve rahat bir Lincoln; futbol olarak Alex ve Delgado’yu üst üstte koyup 2’yle çarpar. Anlayacağınız G.Saray, ligin ikinci yarısında eğer iç huzur bozulmazsa (!) Lincoln’le çok zor tutulur. 7
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle