Katalog

ADNAN DİNÇER’LE FUTBOL Eposta:adnandincer?hotmail.com. Faks: (212) 343 72 61 N E Y M İ Ş ABDÜLKADİR YÜCELMAN Emeklilerden ÇELSKİ’YE B değerlendirmektedir. John Terry, Joe u hafta sayfamı çeyrek finale Cole, Frank Lampard, Ballack, Essien, yükselen Fenerbahçe’nin rakibi Drogba, Kalou, Ferreira, WrightPhillips, Chelsea’ye ayırdım. Kuralar öncesi Alex gibi önemli oyuncuların yanında tek gerçek 4 İngiliz takımından birisiyle Shevchenko, Anelka, Carvalho gibi eşleşme oranının yüksek oluşuydu. Hatta yıldızlar da forma yarışında... Ancak en turu geçince de bu gerçek devam edecek. önemli oyuncuları şüphesiz Drogba ve Çünkü Arsenal Liverpool galibi yine Lampard’dır. Duran toplarda dahil her karşımızda olacaktır. O zaman dersimize yerden inanılmaz vuruşlar yapan bu iyi çalışmak gerekiyor İngiliz takımlarıyla futbolcu takımın beynidir. Kendini oyunda ilgili olarak... Maviler olarak 1905’te unutturan ama takımı yöneten değişik bir kurulan Chelsea, daha sonra ismini oyuncudur. Sahada basmadık yer “Emekliler” veya “Memurlar” olarak bırakmayan güçlü fiziğiyle her değiştirdi. Şu ana dek İngiltere Premier mücadeleden galip çıkan, topu çok iyi Ligi’nde 3 kez şampiyonluk kazandı. 2 kez kullanan ve beklenmeyen yerlerden attığı Avrupa Kupa Galipleri Kupası’nı alan şutlarla takımına uzaktan da gol Chelsea, 1998’de de Avrupa Süper kazandıran müthiş bir orta alan Kupası’nı müzesine götürdü. 1980’li oyuncusudur Lampard. Ballack’la yıllarda 2. Lig’e düşen Emekliler, daha formda olmamasına karşın yine sonra 2003’te Roman de önemli işler yapan takımda Abramovich tarafından 140 bin Essien bu yıl çok iyi sterline satın alındı. Rus oynamaktadır. Atakta başkan nedeniyle ismi çoğalan veya karşı medyada Çelski’dir. 100. ataklarda oyun yılında en başarılı değişikliğinde Anelka sezonunu Portekizli veya Shevchenko’yu teknik direktör Bobby oyunun gidişinde Robson’ın yardımcısı kullanan Chelsea, Mourinho’yla yaşadı. Drogba’yla çok ama Premier Lig dışında çok büyük tehlikedir. Liverpool’u 32 Bu futbolcu sürat, yenerek Lig Kupası’nı kafa vuruşları, da aldı. Londra’da hareketliliği ve her Stamford Bridge an ceza alanının Stadı’nda 40 bin içinde bulunan ve kişiye ev sahipliği vuruş yapan yapmaktadır. Kendi becerisiyle maçı liginde Arsenal ve almaktadır. Duran Manchester United’ın toplarda John Terry arkasından 3. durumda çok etkilidir. Takım bir olan Chelsea’nin teknik yıldızlar topluluğudur. direktörü İsrailli Avram Grant’tır. Şampiyonlar Ligi Hani endüstriyel futbol (B) Grubu’nda 6 maçta 12 örneği “Bir takım kimdir” Terry. puan toplayarak lider olurken 2. desek ilk akla gelen bu turda da Yunan Olympiakos’u “Emekliler” ismini Çhelski ile eleyerek 5 yılda 4 kez çeyrek finale değiştiren Maviler takımı tarif kaldı. Şampiyonlar Ligi’nde son 6 maçtır edilebilir. Ancak bu takımı tanıtırken gol yemeyecek kadar başarılı bir form Fenerbahçe’nin başarısının önemini de yakaladı. 2 kez Türk takımlarıyla karşılaşan ortaya koymuş oluyorum. Son oynadığı Chelsea, 19992000 sezonunda (H) yurtdışı maçlarla farklı bir oyun ve topu Grubu’nda Galatasaray’ı içeride 10, kullanma becerisi gösteren, golü bulan İstanbul’da 50 yenmişti. 200304 Sarı Lacivertlilerin atacakları gol sezonunda ise (G) Grubu’nda Stamford dışında savunmaları ve çok etkili Bridge Stadı’nda Sergen’in 2 golüyle müdahale ve vuruşlarla rakibe pozisyon Beşiktaş’a 20 yenilmiş ve vermeyecek tarzda Almanya’da aynı skorla mücadele etmesi yenerek Kara Kartal’ın gruptan gerekmektedir. Orta alan çıkmasını engellemişti . çok uzakta forvetle Chelsea zengin kadrosuyla bu birlikte savunmaya Değerli okurlarım. Ulusal yıl ligde bekleneni veremiyor geçmeli ve karşı atak olacak takımımızın Avrupa gibi görünmesine karşın toplar kaptırılmamalıdır. Şampiyonası’nda Şampiyonlar Ligi’nde çok Şimdilik bu kadar bilgi giyeceği forma kırmızı başarılı bir performans yeterlidir. Futbolseverler beyaz ay yıldızlı mı, sergiliyor. 29 önemli yepyeni bir heyecanla bu yoksa bir firmanın futbolcusuyla oyun taktiğini iyi turu geçmesi için yaptığı turkuazbeyaz kullanmaktadır. Ancak Fenerbahçe’yle birlikte yatıp renkli mi olsun? Mourinho’nun gidişi takımda iyi kalkacaktır. Bizim için Düşüncelerinizi mail etki bırakmadı. Özellikle önemli bir şanstır adresimize göndermeye kanatları çok iyi kullanmakta, Chelsea’yle oynamak ve devam etmenizi şut sayıları yüksektir. En küçük elemek başarısı... Bunu bekliyorum. bir savunma hatasını ulusça iyi yorumlamalıyız. G.Saray’da Tek Adam Gitti, Tek Adam Geliyor G alatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın, spordan yetişmiş bir beyefendidir. Galatasaray’a başkan olmadan birkaç gün önce Cumhuriyet’e gelmiş ve programını da açıklarken en büyük 2 sorunun üstesinden geleceğini söylemişti. Türkiye’nin en güzel yeri Boğaz’da ve Boğaz’ın da tam ortasında Galatasaray’ın mülkü olan Ada’nın iyi hizmet veren bir sosyal tesis haline getirilmesi ve Ali Sami Yen Stadı sorununun çözülmesi... Lafın arasına sıkıştırarak söylediği bir müjdesi daha vardı... ‘’Tüm Galatasaraylıların istediği Fatih Terim’i takımın başına getireceğim.’’ Canaydın başkanlık koltuğuna oturdu, Fatih Terim de takımın başına geçti. Ama takımda büyük bir revizyon yapmak gerekiyordu. Terim kolları sıvadı, listeler yaptı, yönetim 58 milyon dolar tutarındaki borca imza attı. Canaydın’ın 100 milyon dolar borçla aldığı Galatasaray, bir anda 170 milyon dolar borç yüklendi. Transferlere karşın takım yine de başarılı olamıyordu, SarıKırmızılılara ikinci bir transfer hamlesi gerekiyordu; alınan futbolcular zararına satıldı, yeni alınan futbolcularla borç bir anda 200 milyon dolara yükseldi. Tabii ki o arada bankalara dolar bazında krediler ve art arda gelen ekonomik güçlükler yetmezmiş gibi Galatasaray AŞ’nin yabancılara satılan hisseleri 100 yıllık Galatasaray’ı bugünkü çıkmaza sokan nedenler oldu. Sportif başarısızlığın dışında Galatasaray gün geldi futbolcuların parasını ödeyemedi, birtakım sportif şubeler kapatıldı. Tüm bunlar medyanın önünde tartışılırken Galatasaray camiası Başkan Özhan Canaydın’ı hedef aldı. Ama Galatasaraylı fanatiklerin Canaydın’a bayrak açtıkları olay ise ona fair play ödülü getiren 60’lık maç sonrası ezeli rakibi Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ı kutlamak olmuştu. O günden sonra sloganlar bugüne dek değişmedi... ‘’Özhan Canaydın gitsin. Peki kim gelsin? O gitsin de kim gelirse gelsin.’’ “Kim gelirse gelsin” diyenler Galatasaray’ın bir kanadı... Diğer kanat ise ‘’Kim gelirse gelsin ama ille de liseli olsun’’da ısrarlıydı. Peki ama Özhan başkanın parmağıyla gösterdiği ve 18 ay öncesinden söz verdiği Adnan Polat liseli mi? O halde Adnan Polat’ın işi Özhan Canaydın’dan da zor. Ama Polat, Canaydın gibi değil; daha dinç ve sözünü esirgemeyen bir kişiliğe sahip. 230 milyon dolarlık bir borç sarmalındaki Galatasaray’ı yüklenmek öyle sanıldığı kadar kolay değil. Adnan elini taşın altına sokarken yönetime almayı düşündüğü arkadaşlarıyla yaptığı toplantıda, “Ben şu kadar veriyorum, siz ne vereceksiniz?’’ diye sorunca tepki gördü... “Biz kukla mıyız Adnan?’’ Evet onlar da haklıydı, onlar da sadece para vermek için gelmiyorlardı yönetime, onlar da Galatasaray’a hizmet etmek istiyordu. Böyle düşünürken bir fıkra geldi aklıma... Victor Hugo için söylerler. Çok cimriymiş, 4 cimri arkadaşıyla birlikte bir pazar günü kiliseye gitmişler. Papaz duasını bitirdikten sonra kiliseye yardım istemiş... “Çıkarken gönlünüzden ne gelirse” diyerek... Hugo ceplerinde akrep olan 4 arkadaşına şunu söylemiş... “Ben baygınlık geçireceğim, siz ikiniz kollarımdan, siz ikiniz de bacaklarımdan tutun, hep beraber dışarı çıkacağız.” Adnan Polat’ın, “Siz ne kadar para koyacaksınız?” deyince ‘’Biz kukla mıyız?” diyerek tepki göstermelerinin niyeti Galatasaray’a gerçekten yardım etmek mi, yoksa sıkışmak mıydı? Olabilir mi bilemem ama vallahi şeytan dürttü. Galatasaraylıların parası çok kıymetlidir. Ve bir Galatasaraylının dediği gibi Galatasaraylılar, Galatasaray’ın sırtından geçinmeyi sever. Galatasaray’ı öne sürüp Galatasaray’ı kullananlar, Galatasaray’ı siper edip köşeyi dönenler yok mu tonla? Kimi ticarete dönüştürdü işi kimi de Galatasaray’ın ismiyle bir yerlere geldi. Galatasaray’ın kasası bugün bomboş ama Galatasaraylı geçinenler yine Galatasaray’ın kredisini yemekle meşgul... ENAYİLİK DE PARAYLA Ergun Gürsoy yıllar önce kapıştığım, sonradan da dost olduğum bir Galatasaraylı. Yıllarca yönetimlerde çalıştı, şimdilerde de spor yazarlığı yapıyor. Yazılarını hiç kaçırmadan okuyorum. Doğrusu, şimdi olayları daha net görüyor ve çekinmeden de yazıyor. Son yazısında Özhan başkana sataşırken, “Vaatlerini tutamadın, Seyrantepe’nin söz verdiğin tarihte bitmeyeceğini de öğrendin, hazır kulübe verdiğin paranı da geri alma fırsatı yakalamışken bırakıyorsun. Galatasaray’da bugüne dek her görevden ayrılan bir şekilde paralarını son kuruşuna kadar aldı, ben hariç. Demek ki kulüpten paramızı almadığımız, hibe ettiğimiz için herkes bize enayi gözle bakıyormuş. Ama ben bunları sadece Galatasaray için yaptım ve yapmaya da devam edeceğim’’ diyor. Yani sevgili Ergun, enayiliği kimseye kaptırmıyor. Galatasaray kongresinde Adnan Polat tek adam ama başkanlığa bir aday daha var; Op.Dr. Nazım Durak. Aslında estetik cerrahı olan Durak, Galatasaray’a “detoks” operasyonu yapacak tek Galatasaraylı. Detoks, bilindiği gibi vücuttaki toksinleri atan bir operasyon. Galatasaray’da da o kadar toksin var ki... Sevgili Adnan Polat’ın başkanlığa oturması artık an meselesi. Son konuşmaları Polat’ın başkan olduktan sonra ne yapabileceğini gösteriyor. Riva’yı halledecek, faizdeki borçları silecek ve Galatasaray’ı bugünkü kaostan kurtaracak. Ve tabii ki liseli gruplar izin verirse... AÇIK NOT Eposta:ayucelman?cumhuriyet.com.tr SPORUN VE SPORCUNUN YANINDA 14