Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İNANDILAR YÜREKTEN M E H M E T G Ü Ç L Ü şampiyonluk kürekten enerbahçe’yle Galatasaray arasında tarihi tam 100 yıla dayanan ezeli rekabette sadece futbolda değil, diğer spor dallarında da her dönem büyük çekişme yaşanmıştır. Rekabetin en renkli görüntülerine sahne olan dallarından biri de şüphesiz kürektir. Öyle ki Fenerbahçe’yle Galatasaray arasındaki mücadele aynı zamanda kürek sporunun ülkemizde bugünkü konuma ulaşmasının en belirleyici unsuru olmuştur. İkisinden birinin eksikliğinde o şampiyonanın tadı olmaz, heyecanından söz edilemez. Sporumuzun asırlık çınarları küreğe derinden kök salmıştır. Kuruluşunun 100. yıldönümünü kutlayan Fenerbahçe’yle aynı hazzı 2 yıl önce yaşayan Galatasaray, yine bir Türkiye Şampiyonası’nda kozlarını paylaştı. 100. yılını birçok dalda şampiyonluklarla taçlandıran Fenerbahçe’yle Galatasaray arasında Sapanca’da yaşanan çekişme nefesleri kesti. Büyükler, hafif kilo, gençler, yıldızlar, bayanlar, kıdemlilerde 24 kulüpten 600 sporcunun katılımıyla gerçekleştirilen Türkiye Şampiyonası’nda tartışmasız en büyük hesap ‘büyükler’ takım şampiyonluğu üzerineydi. Sonuçta 7 yıldır üst üste bu dalda Türkiye şampiyonluğunu kazanan Fenerbahçe karşısında Galatasaray’ın son 8 tek yarışını alarak kazandığı şampiyonluk Sarı Kırmızılı camiayı sevince boğdu. Aslında Galatasaray’ın aynı zamanda eski bir kürekçisi olan yönetici Fatih Gökşen, haftalar önce yaptığı açıklamada, “Türkiye şampiyonluğu bu yıl bize yakın” demişti. Belli ki Gökşen’in güvendiği bir şeyler vardı, sporcularının performansını gözlemlemişti. Fenerbahçe camiasından da benzer iddialı açıklamalar geliyordu. Öyle ki Sarı Lacivertli kulüpte bazı yöneticiler 100. yıl şampiyonluklarına daha şampiyona düzenlenmeden küreği de eklemişti. Sonuçta gülen Galatasaray oldu. Bir camia kazanmanın sevincini, diğeri kaybetmenin üzüntüsünü yaşadı... Fenerbahçeliler şimdi kaybedilen şampiyonlukla ilgili Kürek Federasyonu’na sitemde bulunuyor. Federasyonun Fenerbahçe’ye yıllardır tek tekne vermediğini, buna karşın Galatasaray’a bu yıl 2007 model tekneler gönderdiğini dile getiriyor. Galatasaray’ın kürek şubesinden sorumlu yöneticisi Vedat İrdelp ise “Büyüklerde 12 sporcudan oluşan dar bir kadromuz var. Fenerbahçe’nin kadrosu 3 misli büyük ama biz azimle çalıştık ve çok iyi bir strateji uyguladık” diyor. C SPOR KÜREK TEMMUZ SALI SPOR POLİTİKASI F Amerika ve Futbol H İ K M E T Ç E T İ N K AYA Onur Salman yazmıştı altı ay önce.... “Amerika futbolu dünyayı ele geçiriyor!” ABD işgalci, emperyalist bir devlet... Şimdilerde futbolu ele geçiriyor... Ne diyordu Onur Salman, anımsatayım ve düşündüreyim futbolla ilgili olanları... “ABD sadece siyasi ve askeri olarak dünyanın en büyük süper gücü olmakla kalmayıp spor dünyasının da süper gücü olmaya niyetlendi. Gün geçmesin ki gazetelerin spor sayfalarında ve internet sitelerinde Amerika’nın ayak seslerini duymayalım... Amerikalı işadamları, ülkelerinde ismini bile değiştirdikleri bir spora yoğun bir şekilde ilgi göstermeye başladı. Tabii ki bu spor hepimizin tahmin edebileceği gibi futbol. İlk haber çok yankı uyandırdı. ABD’li bir işadamı olan Malcolm Glazer, 2003’te yüzde 3.17 olan kulüp yüzdesini 2005’in 14 Haziran’ında yüzde 97.3’e dek çıkartıp Kırmızı Şeytanlar’ın tek patronu haline geldi. Çoğu Manchester United taraftarı böyle bir satışı istemedi hatta Manchester sokaklarında protesto gösterilerinde bulundu. Ama bu Bay Glazer için hiçbir anlam ifade etmedi. Çok büyük bir marka almıştı ve bu markayı 2 oğlu ve bir kızını kullanarak tam bir aile şirketine dönüştürmeyi başardı. Bu satışa kızan Manchester United taraftarları, ‘ The United of Manchester ‘ isminde bir takım bile kurdu ve artık Manchester United’ın maçlarına gitmeyeceklerini belirtti.” Gelgelelim Aston Villa’nın el değiştirmesine... 23 yıllık Aston Villa Başkanı Doug Ellis, hastalığını neden göstererek kulübü satışa çıkardı. Ve bu açıklamadan yaklaşık 10 ay sonra bir başka ABD’li de Premier Lig’e adımını atmış oldu. Aynı zamanda Amerikan Ulusal Futbol Ligi’nde mücadele eden Cleveland Browns’un sahibi olan Randy Lerner, Aston Villa’yı satın aldı. Bu satış Kırmızı Şeytanlar’ınkine oranla çok daha sancısız geçti. Hatta o kadar ki taraftarlar bu satıştan dolayı memnun olduklarını bile açıkladı. Her ne kadar çoğu Aston Villa taraftarı memnuniyetini bildirse de Amerika’nın ‘soccer’ı yavaş yavaş Avrupa’nın futbolunu ele geçirmeye başlayınca tedirgin olanların sayısı da azımsanmayacak seviyeye geldi. Aston Villa’yla Manchester United’ın satışları arasında yaklaşık 1 yıllık bir zaman farkı vardı. Manchester’ın kırmızı tarafı 2005’in Haziran’ında Amerikalılara teslim edilirken, Birmingham ekibi de 2006’nın Ağustos’undaki satışla Amerikan bir başkana gitti. Aston Villa’nın el değiştirmesinden sadece 5 ay sonra transfer ‘piyasasını’ sarsan haber yine ABD’den geldi. Bu kez bir kulüp satın alınmamıştı ama bir yıldız kaymıştı büyük tartışmalar arasında eski dünyadan yeni dünyaya... David Beckham, 2007’nin ilk ayında Los Angeles Galaxy takımına yaklaşık 50 milyon dolar karşılığında gitmeyi kabul etti. Ancak Real Madrid Teknik Direktörü Capello bu transfere vize vermedi. Ama bu transfer bir yıl sonra gerçekleşti. 5 Fotoğraf:MEHMET GÜCLÜ