Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C a S A M İ SPOR FUTBOL TEMMUZ SALI R A D R E S ö t ma n e rd G Ü R E L h a f.b e g l i b l u k çe’ye K alecilik futbolda her zaman en nankör mevkidir. Neredeyse takımın tüm yükü kalecinin omuzları üstünedir. Onlar takımdaki yalnız adamlardır. Fenerbahçe’nin başarılı kalecisi Serdar Kulbilge de kaleciğin bu yönünü bildiğini ve sahaya hiçbir zaman korkarak çıkmadığını ifade etti. Fenerbahçe’de geçen sezon oldukça başarılı bir sezon geçiren Serdar Kulbilge özellikle 100.yılda SarıLacivertli ekipte şampiyonluk yaşamanın ve Fenerbahçe tarihine geçmenin gurur verici olduğunu söyledi. Başarılı file bekçisi hiçbir maça tereddütle çıkmadığını belirterek ‘’Çekindiğim forvet oyuncusu yok. Benim tek düşüncem sahaya çıkıp görevimi başarıyla tamamlamak’’ diye konuştu. Serdar Kulbiye’yi bize anlatır mısın? Hayraboluspor’da amatör kümede oynuyordum. Daha sonra 3. Lig’de mücadele eden Tekirdağspor’un kampına katıldım. Bonservis konusunda kulübümle ilgili sorunlar çıktı. Daha sonra Bursaspor’a transfer oldum. Burada 7 yıl oynadım. Yeşil Beyazlılarda çok güzel günlerim geçti. Daha sonra F.Bahçe’ye transfer oldum. Benim için F.Bahçe’ye gelmek çok önemliydi, hedeflerim vardı. Her zaman Sarı Lacivertlilerde oynamak istediğimi söylemiştim ve bunu da başardım. Daha hedeflerim bitmedi. Futbol oynamaya devam ettiğim sürece de hedeflerim olacak. F.Bahçe’de zor bir dönemde kaleyi devraldın ve başarılı oldun. Ne gibi zorluklar yaşadın? Anadolu takımlarında oynayan futbolcular 1 yılda 4 ya da 6 kez TV’ye çıkabiliyor. F.Bahçe’de ise 34 maçınız da TV’den naklen yayınlanıyor. Herkes sizi izliyor. Hiçbir güçlük yaşamadım. Çünkü güçlü olmak zorundasınız. Güçlü olursanız tüm sorunları çözebiliyorsunuz. Ben de konsantrasyonumu ve disiplinimi hiç kaybetmeden çalıştım. Bu arada Zico’nun da bana güvenmesi, destek olması çok önemliydi. Taraftarın da büyük desteği vardı. Zico’nun “Serdar birinci kalecim” demesini nasıl karşılıyorsun? Hocamın bana güvenip destek vermesi çok güzel. Zaten ben de bu desteği hissettiğim için elimden gelenin en iyisini sahada yaptım. Sonuçta Türkiye’nin en büyük kulübündeyim. Başarılı olmak zorundayım. Ve ben de bunu gerçekleştirdim. 50 bin kişi önünde oynamak nasıl bir duygu? Olumsuz yönde etkiliyor mu seyirci hata yaptığında..? Hiçbir maça korkarak, hata yapacağım diye çıkmadım. Ben sadece işimi yapıyorum ve daha iyi şeyler yapacağıma da eminim. Casillas’a benzetiliyorsun. Kendini nerede görüyorsun? Her oyuncunun eksiği vardır. Ben de bu eksiklerimi çalışarak gidereceğim. Tabii ki beni Casillas’a benzetmeleri gurur verici. O da genç bir kaleci. Gerçi ben de 27 yaşına geldim. Evli ve 2 çocuk babasıyım. Maç öncesi bir çalışman oluyor mu? Maç öncesi kaleci antrenörümüz Murat Öztürk’le oynayacağımız takımların maç kasetlerini izliyoruz. Duran top organizasyonları, taktikleri, varyasyonları... Bunların hepsini inceliyoruz. Maçlardan sonra da hatalarımı tek tek konuşup bunları nasıl gidereceğim konusunda çalışmalar yapıyoruz. Eposta:ssamigurel?yahoo.com ÖZELEŞTİRİ YAPIYORUM “Bunu yapmasaydım” dediğin oluyor mu? Tabii ki oluyor. Kasedi izledikten sonra kendi kendime ‘Keşke bunu yapmasaydım’ diyorum. Bu nedenle kasetleri yeniden izlemek çok verimli oluyor. Hataları bulup düzeltme fırsatı yakalıyoruz. Ulusal takım süreci seni nasıl etkiledi? Bekliyor muydun? Açıkçası beklemiyordum. Son dönemlerde iyi bir performans gösterdim. 1.5 yıl hiç oynamamıştım. Bu sürenin ardından 18 maç iyi oynadım. Fatih hocaya da çok teşekkür ediyorum beni buraya layık gördüğü için. İlk kez (A) milli takım kampına katıldım. Milli formayı terleteceğim için gerçekten çok mutlu ve gururluyum. 4