Katalog

C SPOR FUTBOL Baba Hakkı Beşiktaş Onursal Başkanı Süleyman Seba’yı alnından öperken EYLÜL SALI HAKEM DIŞARIDA HAKKI SAHADA Y Beşiktaşlı Kaptan Vodinalı Hakkı... HALİT DERİNGÖR ine İzmir’de bir başka olay geliyor aklıma. Beşiktaş, Karşıyaka ile özel bir maç yapacak. Karşıyaka’nın kaptanı Tom Dündar. Babayiğit bir kişi, maç esnasında, Hakkı’ya sert girince Hakkı yerlerde... Dündar’a ‘‘Doğru oynasana’’ diye uyarır. Fakat Hakkı Baba, ona aynı hareketi yapınca Tom dündar yerlerde. Sahadaki çakıl taşlarından dolayı dizleri kan içinde. Hakem de Hakkı’ya kırmızı kart gösterir. Hakkı, hakeme ‘‘Ben çıkmam sen çık’’ der. Tartışma büyür. Sonuçta dünyada hiç görülmeyecek bir olay olur. Tribünde oturan İzmir Valisi hakemi oyundan çıkarttırır. Ve yerine yedek hakem getirilir. Baba Hakkı içeride, hakem dışarıda. Beşiktaş Ankara’da. harbiye ile oynuyorlar. İlk yarı Beşiktaş 30 geride. Hakkı Baba burnundan soluyor. Yöneticilerden İstanbul’a dönüş biletlerini alıyor. Futbolculara ‘‘Eğer bu maçı almazsanız bu biletlerin hepsini iptal edeceğim’’ diyor. Futbolcular işin ciddiyetini anlıyorlar. Ve aralarında sözleşerek, ‘‘İkinci yarıyı alacağız’’ diye ant içiyorlar. Ve maçın sonucu 63. F utbol takımlarında kaptanlık çok ciddi bir iştir. Her babayiğidin harcı değildir... Kulübünde sevilirsayılır, toplumun kabul ettiği bir kişi, eğitimiağırlığıotoritesi olmalı, Takımının önemli oyuncuları arasında yer almalı. Eski kaptanlarda bu özellikler mutlaka bulunurdu. Bugünküler ile kıyaslanamaz. Yetkileri çok çok büyüktü. Takımın saha içindeki rotasını onlar kontrol ederlerdi. İsterler ise takımın taktiğini ve oyuncuyu değiştirirlerdi. Bir anlamda takımın antrenörlerinden daha fazla yetkileri vardı. Kale seçiminden başka yetkisi olmayan bugünkü kaptanlar gibi değillerdi. Şöyle bir geriye bakıyorum da efsane olmuş olan futbolcular aklıma takılıyor, F.Bahçeli Zeki Rıza’lar, G. Saray’lı Arslan Nihat’lar, Beşiktaş’lı Baba Hüsnü’ler... Bunlar 1930 öncesi kuşağının izlediği kaptanlar... Hayali yorum yapmak istemiyorum. Ama 40’tan sonraki kuşakta da efsane olmuş olan kaptanlar vardı. Hala konuşulanlar... Beşiktaş’lı Hakkı Kaptan, F.Bahçe’li Cihat Arman, G.Saray’lı Gündüz Kılıç... Bunlar ile zaman zaman yanyana, zaman zaman da karşı karşıya oynadım. Bu nedenle bu kaptanlar hakkında gayet iyi yorum yapabilirim. Önce Vodina’lı Baba Hakkı’dan başlamak istiyorum. Gerek fizik yapısıyla, gerek davranışlarıyla, gerekse sahadaki futboluyla tam bir Kartal’dı. Fiziksel görünümü itibarıyla herkes onu sert bir adam olarak görürdü. Ama gerçekte hiç de öyle değildi. Yalnız Türkiye’de değil, belki de bütün dünyada, futbolda, saygıyı onun kadar kimse görmemiştir. Zaman zaman sahada rakiplerine küfür etse de kimse üstünde bile durmazdı. Sert karakterine karşın, yufka gibi yüreği vardı. F.Bahçe’de ilk yıllarımdı. Kadıköy’de Beşiktaş’la oynuyoruz. Bir ara BU MAÇI OYNAYACAĞIZ B Hakkı Baba’ya sert bir müdahalede bulundum. Hakem faulü verdi. ‘‘Doğru oynasana’’ diye ihtarda bulundu. Diğer bir pozisyonda yine istemeyerek de olsa, sert bir müdahalede bulununca hakem yine faulü verdi. Ama Hakkı bu defa topun üzerine bastı ve şişinerek bana pek de uygun olmayan bir kelime sarfetti. Ben de ona, ‘‘Hakkı ağabey sana nasıl tekme atabilirim, sonra ayaklarım taş olur’’ dedim. O anda bana olan öfkesi bitiverdi. Ardından da, ‘‘Kerata nasıl da insanın gönlünü almayı biliyorsun’’ dedi. Hiç unutmam bunu. Bir başka ilginç olay da İzmir’de yaşandı. İzmirpalas Oteli’nde kalıyorlar. Futbolcular kordon boyunda sabah yürüyüşüne çıkıyorlar. Hepsi birbirinden daha fazla taklitçi. Bir ara Çengel Hüseyin’i birisi arkasından iterek denize düşürüyor. Şakanın böylesi de oluyor. Ama sonra Hakkı Baba’ya gidip ‘‘Yahu bu Çengel Hüseyin’e 1 lira verdik kendini denize attı’’ diyorlar... Hakkı kaptan, buna inanıyor ve Hüseyin’e çıkışıyor. ‘‘İnsan kendini bu kadar ucuza denize atar mı’’ diye fırça atıyor. ir başka olay yine Ankara’dan. Beşiktaş’la birlikte Ankara’dayız. Türkiye birincilikleri yapılıyor. F.Bahçe birinci oluyor. Sarı Lacivertliler’in Fahri Başkanı Şükrü Saraçoğlu F.Bahçe’nin Beşiktaş’la Başbakanlık Kupası oynamasını istiyor. Emir, emirdir. Beşiktaş İstanbul’a dönerken, tekrar geri çevriliyor. Yöneticiler oyunun oynanmasını pek istemiyorlar ama Hakkı Kaptan kararlı. ‘‘Oynayacağız ve Başbakan’ın takımını yeneceğiz’’ diye takım arkadaşlarını motive ediyor. İşin en ilginç yönü de Beşiktaş bu maçı 41 gibi açık farkla alıyor. Gerçeğini söylemek gerekirse buna neden benim. Çünkü maçın başlarında 2 gol kaçırdım. 6