Katalog

C M SPOR FUTBOL AĞUSTOS SALI BREZİLYALI FUTBOLCU YARIN LUKSEMBURG’A KARŞI FORMA GİYERSE TARİHE GEÇECEK Yabancı değil MEHMET NEVZAT DİNDAR NE arco Aurelio.. Hayır hayır Mehmet Aurelio... Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim tarafından aday kadroya çağrılan Brezilyalı futbolcu, forma giymesi durumunda tarihe geçecek. 83 yıllık tarihinde Ay Yıldızlı ekipte hiçbir yabancı asıllı futbolcu oynamazken, Mehmet Aurelio bir ilke imza atmış olacak. Küreselleşmenin etkilerini her alanda olduğu gibi sporda da yaşadığımız bir ortamda biz de modaya uyduk ve farklı bir ülkeden oyuncu ‘ithal’ ettik. Son Dünya Kupası’nı kazanan İtalya’nın bu konudaki hassasiyetine karşın Mauro Camoranesi’nin Arjantin doğumlu olduğunu hatırlatalım. Yine Almanya’da 2006’nın en dikkat çeken isimleri olan Klose ve Podolski Polonya asıllı. Hatta Podolski’nin ailesi Polonya’da yaşıyor. Asamoah ve Odonkor’un da Gana kökenli olmalarına karşın Alman Ulusal Takımı’nın formasını giydiklerini görüyoruz. Yine Fransa’nın dünya çapındaki yıldızı Zizou’su (Zidane) da Cezayir asıllı. Fransa Ulusal Takımı’nda forma giyen Patrick Vieira ve Alou Diarra Senagalli, JeanAlain Boumsong Kamerun, Claude Makelele de de Zaireli. İspanya’da Marcos Senna, Portekiz de Deco, Brezilya’da oynama şansı bulamadıkları için farklı ülkelerde forma giyen diğer isimler. Hollanda’da Khalid Boulahrouz ise Fas asıllı. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Ulusal Futbol Takımımız’da da önümüzdeki dönemde yine Brezilyalı olan Marco Aurelio, diğer ismiyle Mehmet Aurelio forma giyecek. Ay Yıldızlı formayı giyecek olmasını, ‘‘Sorumluluğumun bilincindeyim ama artık kimse unutmasın ki ben bir yabancı değil, Türk vatandaşıyım’’ şeklinde değerlendiriyor. Ancak onun kadroya dahil edilmesi, beraberinde de tartışmayı getirdi. ‘‘Nasıl olur da ulusal takımda yabancı ülkeden biri oynayabilir?’’ diyenlerin sayısı azımsanmayak kadar fazla. Diğer yandan bu şekilde çıkış yapanlar ise ‘ırkçılık’la suçlanmaya başladı. Bir gerçek var ki ulusal takımda yapılan ‘devrim’le beraber siyahi futbolcuların sayısı artacak. Şimdi sırada Nobre var. Ardından da Wederson... DEDİLER? ‘FATİH TERİM KENDİNİ DÜŞÜNDÜ’ ONUR BELGE (Spor yazarı): Mehmet Aurelio’nun çağırılması yanlış karar. Günün akımına bağlı olarak Fatih Terim kendi yapısına uymayan bir karar verdi. Eğer Aurelio, Brezilya Ulusal Takımı’nda forma konusunda milyonda bir şansı olsaydı bu teklifi kabul eder miydi? Birgün Brezilya’yı geçmeyi hedefliyorsak bunu onların çöpe attığı oyuncularla gerçekleştiremeyiz. Zaten benim fikrime göre Aurelio değil ulusal takımda, F.Bahçe’nin orta sahasında da oynayamaz. ÖMER ÜRÜNDÜL (Spor yazarı): Herkes bu konuda farklı düşünebilir. Ancak bana göre Mehmet Aurelio’nun ulusal takıma çağrılması doğru bir karar. Dünyada birçok ülke aynı şeyi yapıyor. ÖZCAN OAL (FIFA kokartlı eski hakem): Türk Türktür, Brezilyalı Brezilyalı... Aurelio’nun ulusal takıma çağrılmasını yadırgıyorum. Vatandaş olduktan 1 dakika sonra ulusal takıma alınması ne kadar ‘etik’ olur? Fatih Terim kendini kurtarmak için onu takıma çağırdı. Çünkü Aurelio gibi bir adamı oynatmak kendisine avantaj sağlar. Ancak ulusal takım Türkiyeliler’in malıdır. B A K I N C A Futbolun kapsama alanı yeryüzünü aşıp, uydulardan önümüze düşüyor. Sonra, canlı yayında ‘‘futbol yorumcusu’’, ‘‘kodun mu oturtan cinsten bir genel kurmay başkanı’’ istediğini söylüyor da, gündem oluşuyor. İnternetteki gruplara bakılırsa tartışma, Türkiye’yi aşıyor, ABD’de, Kanada’da yaşayan yurttaşlarımızı da kapsıyor. Spor olsun diye değil elbet bu tartışma. Futbol, salt futbol değildir artık... Nasıl olsun ki? Kapitalizmle birlikte köleler, Afrikalı, Asyalı yoksullar ve İngiliz köylüleri tarlalardan akıp, Liverpool’da dokuma tezgâhlarında işçileşirken, salt ‘‘eğlence olsun’’ diye mi icat edilmişti ayak topu?.. Ayak topu, aynı zamanda hilesi, hurda S E R D A R K I Z I K ligdeki 36 takımın toplam ciroları, yüzde 19.1’lik artışla, 1.52 milyar Avro’ya ulaştı. Aynı liglerde seyirci sayısı 11.7 milyon. Sponsorların katkısı, 416 milyon Avro. Futbol endüstrisi büyük bir rekabetle sürekli büyüyor. Avrupa’da geçen sezon bilet satışları, tv hakları ve reklamlardan elde edilen gelirlere göre milyon Auro cinsinden ortaya çıkan sıralamaya bakar mısınız: Real Madrid (275.7) , Manchester United (246.4), AC Milan (234), Juventus (229.4), Chelsea (220.8), Barcelona (207.9), Bayern München (189.5), Liverpool (181.2), Inter Milan (177.2), Arsenal ( 171.3)... Top Yuvarlaksa sı bol bir ‘‘ayak oyununa’’ dönüşünce, endüstrileşme süreciyle birlikte devasa güce ulaştı. Sıradan gibi geliyor ama, bakar mısınız, yeryüzünde hangi eylem, hangi güç, her hafta milyonları stadyumlara koşturup, milyarları televizyon karşısına çakıyor? Bugün neredeyse milyonlar için yaşam felsefesine dönüşen bu icadın gücünü nasıl değerlendireceğiz, nereye koyacağız? ‘‘Bana ne’’ demek yetmiyor. Devasa bir endüstrinin yansımaları futbolla ilgilenmeyenleri, sevmeyenleri de kapsıyor ister istemez. Mesela, Pakistan’da, Malezya’da ve bazı uzak doğu ülkelerinde 12 14 saati bir dolara spor malzemesi üreten 8 10 yaşlarındaki küçükler... Sakın futboldan yıllık 50 milyon dolar kazanan David Beckham, o malzemeleri giyiyor olmasın? Mesela, Zidane’ın kafası.... Dünyayı konuşturmadı mı? Mesela, Afrika’da çaputlardan yaptığı topun peşinde yalın ayak koşarken ayaklarını parçalayan kara derili çocukların Chelseali Drogba, Barcelonalı Samuel Eto’o olma düşleri... Gel de omuz silk ! Almanya’da geçen sezon 1. ve 2. 6