Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C B SPOR FUTBOL ARALIK SALI BAKINCA Futbolun Yorumcuları SERDAR KIZIK Futbolun günümüzde giderek artan ağırlığını sırtlayan gruplardan birisi de bu alanın yazarları ve yorumcuları. Televizyonlarda, gazete köşelerinde karşımıza çıkıyorlar. Geniş bir eleştiri alanları var. Maçın her türden analizini yapıyorlar. Teknik direktörleri, hakemleri, futbolcuları, seyircileri, neredeyse futbolun tüm unsurlarını eleştirecek, ölçüp biçecek, değerlendirecek kadar bilgi ve birikime sahip bir çoğu!.. Felsefe bilirler, psikoloji bilirler, sosyoloji bilirler, futbolla ilgili ne varsa bilirler. Kimileri kendisini ‘tek otorite’ olarak görür. Kimi taraftar, fanatik düzeyde. Kimi, yansız görünmeye çalışır. Kimisi de bir takımı tutsa bile bile nesnelliğini, objektifliğini korur. Çoğunluğu geçmişinde futbolla bir biçimde ilişkili. Futbolcu, antrenör ya da hakem eskisi. Varsıl, geçimini ‘spor yazarlığından’ sağlamayan, gazeteci olmayan, bir biçimde eline kalem tutuşturulmuş kulüp yöneticileri ve diğer mesleklerden gelenler de var. Bunların dışında aralarında sınırlı sayıda olsa da spor eğitimi almış, spora ve futbola bilimsel çerçeveden bakan, hayatın diğer alanlarıyla bağlantılı, okuyan, araştıran, dünyadaki gelişmeleri izleyen eleştirmen ve yorumcu... Gazete okuru, televizyon izleyicisi bu çerçevede ne yapacak? Konu, futbol yazarlığı ve yorumculuğunun konumu ve ağırlığına gelince, geniş bir tartışmayı göze almak gerekir ki sağlıklı bir sonuca ulaşmak, bugünkü yapıda gerçekten güçtür. Ancak bazı verilerden yola çıkıldığında geçerli düzeni ve sistemi doğru algılamanın da yolları vardır kuşkusuz. Medyanın gücü ve etkisi, futbolun içinde yer alan diğer unsurların bu alana yönelmesine yol açmaktadır. Sorunları, önerileri, istemleri gazeteciye, yorumcuya iletip o yolla sesini duyurmak yerine doğrudan gücü ele geçirme çabaları ortaya çıkar. Sonra da bunun doğal sonuçları: “Kulüp ve başkan yazarları, yorumcuları...” Öte yandan ilginç bir durum daha var ki değerlendirilmelidir. Bugün medyanın zirvelerindeki genel yayın yönetmenleri, yazı işleri müdürleri ve köşe yazarları arasında mesleğine spor servislerinde, spor muhabiri olarak başlayan birçok önemli isim yer alıyor.. Hep merak etmişimdir, niçin sonraki yıllarda spordan ayrılmışlardır? Spor yazarlığını meslekte ilk basamak ya da bir sıçrama tahtası olarak algıladıklarından mı? Bu alanda barınma sorunu çektiklerinden mi? Sporu daha değersiz görüp uzaklaşmalarından mı? Ya da o düzenden dışlandıklarından mı? Tartışma ve sorular uzayabilir. Aslında tutarsız, taraflı, güdümlü, değersiz, yanlış yönlendiren yorumlar ve değerlendirmelerden bıkanlar o kadar çok ki... Amatör takımlar da geliyor u yıl devre arasında Antalya’ya sadece profesyonel futbol takımları değil, amatör takımlar ve futbol okulları da kampa geliyorlar. Futbol Center’da 2226 Ocak tarihleri arasında Mircea Lucescu’nun çalıştırdığı Shakhtar Donetsk, Rapid Bükreş, Lokomotif Moskova, Hajduk Split takımlarının katılımıyla dörtlü WOW Cup Turnuvası’nın düzenlenecek. Avrupa’dan Feyenoord, Werder Bremen, Austria Wien, Den Haag, Rangers, Rusya ve Ukrayna’dan Shakhtar Donetks, Lokomotif Moskova, Dinamo Minsk, Kore’den Inchon, Pusan, Japonya’dan Jef United ve Hiroşima takımları Antalya’ya gelecek. 2008 yılı UEFA Gençler Avrupa Şampiyonası Mayıs ayında Antalya’da yapılacak. Bu şampiyona için WOW’un 6 bin kişilik bir stadyum inşa edecek. TARLADA FUTBOL TURİZMİ Bin civarında kulübün geleceği Antalya’da bugünlerde antrenman sahası sıkıntısı baş göstermeye başladı. Bu amaçla oteller kestirme çözüm olarak, köylülerden tarla kiralayarak, bu alanları antrenman sahası yapmaya başladılar. Kiralanan tarlaların yıllık kira ücretlerinin 1520 bin dolar civarına ulaştığı belirtiliyor. Otel konusunda sorun yaşamayan kent için antrenman sahası bulamamak başlı başına bir problem. Kamp için tercih yapan takımlar öncelikle otele ait bir spor kompleksi olup olmadığına dikkat ediyor. Son dönemde inşa edilen oteller futbol pazarının büyüklüğünü dikkate alarak otellerinin yanında bir de futbol sahası kuruyor. Futbol sahası yeterli olan otellerin sorunu yok ancak saha bulamayan işletmeler çareyi köylünün toprağında arıyor. Köylüler, 50 dönümlük arazileri karşılığında otellerden aylık 10001500 dolar arasında değişen kiralar alıyor. Bundan 15 yıl öncesine kadar sadece 25 takımın tercih ettiği Antalya’ya bugün dünyanın her bölgesinden kulübün geliyor olması sevindirici bir gelişme olarak görülebilir. Ancak genel olarak ülkemiz turizm gelirlerini de dikkate aldığımızda, Antalya’ya daha çok turistin gelmesinden ziyade daha fazla gelir bırakacak zengin turist ve kulüpleri getirtebilmenin yollarını arama NASIL GELİŞİR? ntalya’nın OcakŞubat aylarındaki olağanüstü güzellikteki iklimi ve doğal çevresi ile 200’e yaklaşan beş yıldızlı otel ve tatil köyleri, yüksek hizmet standartı ile futbol turizminden daha fazla pay alabilir. Bu amaçla, Futbol Turizminin yurtdışı tanıtımı için Federasyon ve Turizm Bakanlığı bütçesinden tanıtım fonları oluşturulmalı, Avrupa’nın ve Dünya’nın üst seviyedeki A kulüpleri masrafsız, Antalya’ya davet edilmeli, bu burada maç organizasyonları ayarlanmalı, Başta Almanya olmak üzere diğer ülkelerde etkin tanıtım organizasyonları ve lobiler oluşturulmalı, Antalya’yı bir futbol başkenti yapacak organizasyonlar için önemli kurumların sponsorlukları sağlanmalı; bu sponsorluk sözleşmeleri için gerekirse yeni yasal düzenlemeler yapılmalı. nümüzde bu rakamın binlerle ifade ediliyor olması bile önemli bir gelişme. Henüz futbolun bu dışsal etkisinden yeterli payı alamamış olmakla birlikte, turizm sektörü futbolun endüstriyel gelişimi ve getirisinin farkına varmış bulunuyor. Spor turizminde önümüzdeki yıllarda ortalama yüzde 25’lik artışlar bekleniyor. Bu tahminler doğrultusunda hareket eden yatırımcılar şimdi de Marmaris, Fethiye, Mersin ve Kuşadası’nda da yeni futbol sahaları devreye sokmaya hazırlanıyor. Eposta: taksar?gmail.com lıyız. Çok kaba bir hesaplamayla takım başına elde olunan 67.5 milyon dolarlık gelir, yılda yaklaşık sekiz milyon turistin ziyaret ettiği ve 6.5 milyar dolar bıraktığı toplam hasılat içinde çok küçük bir tutarı ifade ediyor. Diğer taraftan Antalya Vergi Dairesi rakamlarına göreyse kış aylarında Antalya’da kamp yapan futbol takımlarının sayısının söylendiği gibi binin üzerinde; değil, sadece 155... Buna göre futbol turizminden elde olunan gelir sadece 3 milyon dolar.. Ancak şurası bir gerçek ki, 1990’da Antalya’ya kamp için 25 futbol takımı gelirken gü EPosta:serdarkizik?cumhuriyet.com.tr 7