05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sozun bittiği yerde TV'ler başlar UFUKURAS osta Gavras, şiddet sahnelerine yer vermeden şiddeti bütün dehşetiyle yansıttığı 'Amen'filminde, Musevilerin gaz odalarında yok edilmesi sahnesini neden göstermediği sorulduğunda, 'Bir trajediyi göstermek mümkün değil' diyor. Filmin biiyüsü de herhalde burada. Günlük yaşamımızda ise her gün 2. Körfez savaşının vahşetine tanık ve ortak oluyoruz. Auschwitz sonrası gibi, sözün artık bittibin Ladin'e, oradan Saddam'a 'Ismarlanmış panik'lerle kamuoyu oluşturmaya çalışıyorlar ama pek işe yaramıyor. 11 Eylül'de ölen 3000'e yakın insana karşı, Afganistan'dabenzersayıdainsanı katlettiler. Âdeta ortaçağın kısas hukukunu uyguluyorlar. Buna uygarlık savaşı diyorlar ama savaşın uygarlığı olmaz. Amerikalı generaller basına verdikleri brifinglerde, 'Akıllı silahlar'ın yarattığı ölümleri 'minimize etmekten' bahsediyorlar. 'Savaşta sivillerin ölümünü sıfırlamak mümkün değil' diyorlar. ne şimdi de uyduruk bir bahane bulmaları nasıl bir kirli siyaset? Ya dünyanın akbabalarının savaş sonrası Irak'ın yeniden yapılandırılması için şimdiden birbirlerine girmelerine ne demeli? Peki, Türkiye'nin stratejik işbirliklerini Filistin katliamından beri gözden geçirmek yerine, her şeyi pazarlık konusu halinegetiren AKPyönetiminin siyasi anlayışı nasıl bir pişkinliğin tezahürü? Ortadoğu'daki ABD senaryolarını benimsedikleri halde, bunu kamuoyuna açıklamak yerine, 'Tabii aslında savaşa karşı çıkmak lazım.' deyip, takıyye yapmayı tercih eden siyasi çizgilere ve peşindeki belkemik siz aydın takımına ne demeli? Neyse ki hayat bunlardan ibaret değil. Militarizmin, açlığın küreselleşmesi kendi karşıtını da yaratıyor ve dünyanın her yerinde, küresel bir adalet ve barış hareketi de hızla gelişiyor. Yeniliberal bir küreselleşmeye karşı, farklı bir dünya özlemi, özgürlük ve eşitlik talepleri, yeni mücadele yöntemleriyle ete kemiğe bürünüyor. Ama artık çok zamanımız yok. Bush'lardan, Blair'lerden, Tayyip'lerden daha hızlı hareket etmemiz gerekiyor. 1998'delncirlik'de 'Ne Sam ne Saddam' eylemleriyle başlayan, geçen yüın Ekim'indeTepebaşı'nda, 'Kayıtsız şartsız savaşa hayır' eylemleriyle devam eden ve Barış Girişimi'nin savaşa ve teröre karşı aldığı net tutumla kendi halesini yaratan süreç, barış mücadelesi için çok büyük bir kazanım. Dolmabahçe'deki 'Savaşa Hayır' eyleminegiderken, 11 yaşındaki oğlum, 'Savaş çıktı, siz hâlâ savaşa karşı eylem yapıyorsunuz.'dedi. Böylebakıldığındadurum belki iç karartıcı, ama orta dönemde barış hareketi ile yoksullar hareketinin beraberliğinin, başka bir Dünya ve Türkiye'yi mümkün kılacağı inancı değil mi bugün hepimiziayaktatutan. Bugün AKP, TÜSİAD, MGKmutabakatı karşısında, toplumsal muhalefetin hızla siyasallaşması ve kendi bağımsız hattını ortaya koyabilmesinin yaşamsal önemi var. Dünya ile ekonomik, siyasi bütünleşmeyi önüne hedef olarak koyan Milli Güvenlik Siyaset Belgesi ve bizi borç batağına sokup, şimdi de Ortadoğu batağına sokmak isteyenler karşısında, hassas dengelerin değişmesini TV'lerdenseyretmekleyetinmek yerine, . sürecin tayin edici bir aktörü ve faktörü olunması için, kendi yol haritamızı ortaya koyacak bir ortak akla ihtiyacımi2 var. Mesela, dış politikada sivil bir güvenlik politikasını örgütlemenin artık zamanı değil mi? Üniversitelerle, toplumsal muhalefet örgütleriyle, sendikalar, meslek örgütleri, yurttaş girişimleriyle, Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkaslar, vd., ekseninde farkb seçenekler üretecek ulusal güvenlik poli tikaları zeminleri yaratmadan, siyasetin kendiliğinden sivilleşeceğini mi sanıyoruz yoksa? Paçayı yeni liberal DervişBaykal kliğine kaptırmamış olan sosyal demokratlar, özgürlükçü bir sosyalizmden yana olanlar, merkeze olan tepkileriyle, aslında merkeze kayan AKP'ye oy verseler de, kıblesi asla Pentagon olmayacak olan samimi Müslümanlar, 'Yurtta barış, Dünyada barış' diyen ve gardıroplarından çıkmaya kararlı olan Kemalistler, çok kimlikli, çok kültürlü bir Türkiye'yi başkalarının ipine sarılmadan da gerçekleştirebileceğimize inanan mazlumlar, bütün bunları gerçekleştirmek için yan yana gelmemiz, kafa kafaya vermemiz için, şimdi değilsenezaman? Galiba, şimdi değilse hiç bir zaman. Ve, işte o zaman, TV'ler önündeefsunlanmaya berdevam.0 Amerikalı generaller demeçlerinde 'akıllı silahlar'ın yarattığı ölümleri 'minimize etmekten' bahsediyorlar. 'Savaşta sivillerin ölümünü sıfırlamak mümkün değil' diyorlar. ğini sanıyoruz, ama TV'ler hiç susmuyor.TVkanallan savaşı en iyi yansıtmanın rekabeti ve yarışı içinde. Bu rezilliğe 'Rat's race'deniyor: 'Sıçan yarışı.' Bir işe yaramadığını biliyorum, ama ben 'bunları' izlemiyorum. En kötü şiddet, kanıksanmış şiddet. 'Şok ve dehşet'i aleladeleştiriyorlar. Televizyonların şimdiki misyonu dabu. 21. yüzyıl geçen yüzyılı aratmayacak gibi gözüküyor. Bütün bu kıyamet alametlerinin arka planında Dünya'ya egemen olanların tesis etmek istedikleri nizamın esası yatıyor. Sermayenin küreselleşmesi dünya siyasetini yeniden formatlıyor. Şarbondan, Usame Einstein'ın 'Akıllı adamkafasına miğfer takmaz.'demesi görüyoruz ki sebepsiz değil. Bağdat'ta çarşının ortasında gözdağı vermek için öldürülen bebelerin mazeretini dinlemek istemiyor artık dünya kamuoyu. Dostoyevski'nin 'Kim savaş istiyorsa, cepheye onları yollayalım.' tezi ne yazık ki günlük yaşamda söz konusu değil. Savaş, siyasetin başka araçlarla sürdürülmesi olarak hükmünü sürdürüyor. Peki bu nasıl bir siyaset ? Kürt halkını insafsızca katleden Saddam'ı ydlarca uzaktan kumanda edenlerin, Ortadoğu'daki kaynakların yeniden paylaşımı politikaları için, kendileri ölüyor... Sun 10 yılıln mcyduna gc%/2 milyun çocıık lıayaiınıkaylietti. v'4'> milyon çucıık sakiillaıulı. »^12 ıııiJvon (,ocıık cvsi/ k.lMl. • 1 nıilyondiiıı la/l.ı çocıık aiK'sini kiivbclli. • 10 ıııilvoıı çocıık psiku loİikliilvııı.ı\;ıs;ull. */\ Hinvaıuıı (,'tsitli bölgelcrindc yaklasık M)0.000 çocıık s;ıvasa katılıvor. • l^aıula orduMiıuluıı kııı^an kı/ çocııklarının lıcıııcn hoıııcıı laııiiiıuı ciııscl vullii hııİHşaıı iıaslalıklıını sahipti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle