Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet JJCEAYHAN Prof. Dr. Günsel Koptagel 47 yıllık dostunu yazdı. "Kaymakamlığı sırasında birilerini kızdmnca onu psikiyatriye sevk etmişlerdi." • 4. 8AYFADA PINAR SELEK'İN YAZISI / 8. 8AYFADA Bir akşam meyhanede ona bakıp işte dediler "Kasap Melahat". Meral Okay'ın ekrandan evimize sızması işte böyle başladı. Yayımcılık, söz ve senaryo yazarlığı, yapım, oyunculuk, reklam ve halkla ilişkiler yaptığı işlerden birkaçı. Ama o, yol haritasını yaptığı işlerle değil, 'insanlarla' çiziyor. Meral Okay'ın Ankara'dan İstanbul'a yaşam serüveni... Hayatı plansız yaşıyor GÜLER EMEKTAR M eral Okay, çoğumuzun ekranlardantanıdığı biryüz Ikınci Bahar, Yeditepe lstanbul ve Koltıık Sevdası'ndakı rollenyle bır süredır hayatımızın içinde. Oyuııculuk, söz ve senaryo yazarlığı, yapım, reklam ve halkla ilişkiler yaptığı işlerden sadece birkaçı. Iş yaşantısı bu kadar geniş bır yelpazeye sahip olsa da o, yol haritasını yaptığı işlerle değıl, 'insanlarla' çızıyor, kozasını dostları etrafındaörüyor. Hiçbirşeyi takmayan, hayatı plansız yaşayan halinin kaynağında ise derin bir hüzün yatıyor aslında; hayatının en güzel 10 yılını paylaştığı ama erken bir ölümle ayrılmak zonında kaldığı arkadaşı, kocası, sevgilisi Yaman Okay... Meral Okay, 1959'da, Çerkez bır ailenin çocuğu olarak Ankara'da doğdu. Anne ve babasıyla birlikte Anadolu'nıuı muhtelif köşelerini dolaşarak buyudü. llkokula Balıkesir'de başlayıp, Ankara'da devam edip, Iskenderunclabitirdi. Gençakrabalanngclip kaldığı, babaannelerin dedelerin gidip geldiği, her daim kalabalık bir evde, özgür bır şekilde yetiştirildi. Zor bir çocuktu Okay, öyle hanım hanımcık, cici bicı bir çocukluk geçirnıedi. "Ağabeyim vardı bcnden 5 yaş büyük. Genellikle arkadaşlarıın, ağabeyinıin arkadaşlanydı. Ki7 arkadaşlarım azınlıktaydı. Bugün de öyledir. Erkek arkadaşlarım daha çoktur. Kadın arkadaşlanmınsa en yenısi 15 yıllık filandır. Yani çok eskiden gelen arkadaşlardır. Lirkek dünyası içinde büyiimüşümdür ben. Çok uzun bir süre aynı ortamda çalıştım onlarla. Onların diliyle ralıat ediyorum. Çok da faydasını gördiim bunun. O dünyanın içinde kendimi çok ralıat ve emniyette hissediyonım." Okay, 12 Eylül öncesi çatışma ortamında sokaklardaydı, asker bir babanınkızı olarak. Demokratik kitle örgütleri, biraz TİP... "O yıllarda sokaklarda ne yaşanıyorsa ben de yaşadını. Annem beni mitinglerde, yüriiyüşlerde falan görünce hafıf kalp çarpuıtıları geçirirdi arasıra... Sokaklardaolanlardan kopuk değıldım anlayacağınız. " Babasının Genelkurmay Harekât Dairesi'ndeki görevı nedenıyle hep paçayı sıyırsa da, üzülerek anımsadığı anıları çoko yıllardan.. "O dönem herkesın eteğıne bır şeyler düş.tü tabii. Çok vahşi, tahammülü zor şeyler yaşandı o zamanlar. Bir sürü insan çok ciddi kayıplara uğradı maddi, manevi. Bir kıs mı kolunu bacağını bıraktı oralarda, bırkısmı aklını, kalbini... Ben arkadaşlarım gibi ağır bedeller ödemedım. Bu da benım becerikliliğinı ya da zekâm sayesinde olmadı. Hayat öyle getırdı..." 70'lerde Okay'ı sokaklara götüren şeyler, bugün içın de geçerli. 1 lâlâ aynı soruları yöneltiyor kendisine, üstelık eskisinden daha keskın "Kişikendi içın nelertalepedıyorsa, 'vicdanlı olan, adıl olan' başkaları için de aynı şeyleri ister. Bu kadar saf bir noktadan bakıyorum ben. llla bir ideolojik hareketin parçası olmak gerekmez. Bu, benım içın çok temel bir şey. Bugün de biitün insanlann, temel hak ve özgürlüklerden eşıt olarak yararlannıası gerektiğıni düşünüyorum. Ve bunu savunan, bunu gerçekleştırmek isteyen her talebin Devamı 23. savfalarda