Katalog

Ahmet Rza Galata'nın Azcri ressamı. "Istanburun bu tarihi semtinde içimden hcp resim yapmak geliyor" diyor. Sendikah bir ressam MELEK DERİN hmet Rza Baku'lu bir Azeri ressam. Atelyesi Istanbul'da Kuledıbi'nde, Büyük Hendek Sokak'ta. Neden buradasınız, sorusuna, "tesadüften"yanıtını veriyor. Londra'da açtığı bır serginın ardından Istanbullubiı bankacıiletanışmı^. Onunüzenne I ürkiye'yegelmış, onue Asmalımescit'e yerleşmiş ardından tarıhı Kuledibi'ne. Pek çok ressamın yaşadığı Beyoğlu ve Kuledibi'nıseçmesininyaratıcılığı açısından avantajlı olduğunu A Ahmet Rza lıseyi okuduktan sonra Baku Sanat Okulu Resim Bölümü'nübitirmiş.Resımeğitimini 197479 yılları arasında Saint Petersburg Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'nde sürdürmüş. Bakü, Moskova, Petersburg, Budapeşte, Helsinki, Kahire, Berlın, Zürih, Viyana ve Londra'da açtığı sergılerın ardından 1995yılındalstanburdayaşamayabaşlamış. Modacıolankansı ise Baku'da kalnıış. SovyctlerBırlığiyıllanndaKomünist Partili miydiniz sorusunu gülerek "Ben partici değildim" lardı, ressam yapıyordu. Jüri evet dey ince ressam da parasını alıyordu." Acaba, SSCB'nin yıkılışı sanat açısından ne gibi sonuçlara yol açtı? Bu soruya da ılgınç bır yanıtı var Aluııet Rza' nın. "Sovyetler'ınyıkılışından sonra sistem bozuldu. Krize de bu yüzden gırıldı 1920'lere benzer bır durum yaşandı. Ardından herşey fışkırmaya başladı. 1 lıç bılınmeyen sanatçılarçıktı ortaya. Pek çok ressam da ıdea arayışında düııyayadağıldı." Resim anlayışı ve teknığıni de Tarık Akan İstanbuVda Sıkıyönetim Mahkemesi'nde duru^mudu... 1981 mıs,tı" diyor. Zeki Ökten'in de Dağ'la ilgili olarak çok çalıs. tığını, çok heyecanlandığını ve çok önenı verdığını soyliıyorFatoş.Guney. "l'akatyarını kaldı, çünkü o güniiıı şartlarında ülkcden ayrılmak zorundaydı" diyor. Pekıroller? "Tarık, baba rolünde oynayacaktı (,'ocuk küçüktü zaten Bır de köy öğrctmeni vardı. Diğer roller isetambelırlenmemıştf. Fatos. Giıııcy "Dağ"ı sıncmaya aktarmaktan vazgeçmış değıl.. "Elinıızde 'Dağ'ı tarnaınlamak içın her şey mevcut; Yılmaz' ın notları, düs,ünceleri... Yılmaz Guney Vakfı' nın projelerı arasında bu senaryoyu tamamlayıp bır proje halıne getinnek de var " YılmazGüney'ındığeryanmkalan, bugün tçin uygulanıa ortaını bulunanbas,kapro)elervarrm7 "Yunanıstan'dan Avrupaya biiyük umııtlarla gıdcn ıkı gencın orada çarkın dişlileri arasında yok olmalarımn hikâyesını anlatan ' YıınaııBıçağı' vardı. Birdealtıbölümlükbır TVdızısındensözedebılıriz. Bu, kan davasından kaçan ve şehre gelen bır adamın serüvenı çerçevesindepolısiyebırdizı. Ikı bölümü yazılnıış, diğerböliiınün de notlan var." ^ Yılmaz GüneyVakfı'nın internetsiteadresı: www.yilmazguney.net de benim içın o kadar kıymetlisın ağıt yaktırma ardından... Ağlıyor. tam gidecekkcn sanlıyor oğluna... bıraknııyor... Miran kızıyor... fakat tutuyor kendini... sonra başkalarımn da yardımı ıle kurtuhıyor. Miran ve akrabası kızağa koşuyorlar... Mıran'ın kansı itiyor arkadan... köylüler yardım ediyorlar... bir kısım köylüler Miran'ın, akrabasının yerine geçiyorlar... Miran ve akraba yürüyor Köydeıı uzaklas.ılıyor...çocuklar bır kılometre kadar yolu ezmişler... Köylülerden biri sürekli bocalıyor....sonra kararsız dönüyor... Kararsız yürüyor, yürüyor ve döniip bakıyor . ^ akrabası geliyor... köylüler ona bakıyorlar sonra çocuklara .. çocuklar e/.ebıldiklerı kadar ezıyorlar kan bellı kı, az da olsa katkıda bulunuyürlar... Köylülerin bır kısını çocuklara katılıyor... Akraba ile Miran bakışıyor... Mıran'ın gözlerı doluyor... sarılıyor ona dostça, minnet duyguları ıle... Nıne ağlıyor... az sonra üstünü başını yırtıyor... saçını yoluyor... NİNEMiran... gitme... gilnıc... o dağ seni yer... gitme... sen bir babasın, ben de bir anayını . Şıho scniıı ıçın ne kadar kıymetlıyse, sen bir süre sonra görmiiş. "Eski bir ortamdayaşamak sanat bakımından çok etkıleyicı. Idea (fikir) zengınoluyor Hurasısankibırtıyatro sahnesı gıbi. Londra'da da çok dolaştım ama içimden resim yapmak gelnıedı. Beyoğlu civarı çokheyecanverıcı. Beyoğlu'nda manevi dünya ile iş dünyası birbinnekanşmiij. Budatoplumdaters bir heyecan yaratıyor" diyor ve eklıyor: "Düşüncelerım bııraya uygun. tçimde bir kriz baslarsa, bır baijka dıiijünce gelırse o duşüncelerin peşinde buradan giderim." diye yanıtlıyor. "Herkes partici değildi. Zaten Komünist Parti'ye herkesi alnıazlardı" Bıyografisınde "1982 yılında SSCB Ressamlar Sendikası'na kabul edıldı" bıçımınde ılgınç bir not göze çarpıyor. Anlatıyor. "Sovyet sisteminde devlet, ressamlar için bir sendika kurmuştu, bırdesanayısıtesıaçmıştı Kuruluslarda sanat propagandası için parasal fonlar ayrılıyordu. I'"iyat prensibi olusturulnıuştu. Ressam para kazanıyordu. Orneğın bır Nâzım Hikmet portresi yap diyor anlatıyor. "Ben leke ve çizgiyle resimyapıyorum. Bellı bırpsıkolojik ortamda bireyın verdiği hayat mücadelesı benım ıçın önemli. Onıın duyguları ve ilkeleri beni harekete geçı ren motı f ol uyor " Baku ile lstanbul arasındaki fark? "Azerbaycan'da Sovyet devriıninin manevi bir durumu var. Davranış pozisyonları var Kıymetler, münasebetler çok başka" diyor ^ Sergi, Kazancı Yokuşu / Mihrımah Sultan'da 20'sine kadar açık.