10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

24 HAZİRAN 2001. SAYI 796 19 Balık lokantalan arasına yerleşnîiş tipik bir Karadeniz pidecisi var Beylerbeyi'nde. . peynirini hazırlarlar, pide yaptırmaya beyleri ya da çocukları fırına yollarlar. Biz bunlann hepsini bir araya getirdik." KarPi açılmadan önce, Beylerbeyi'ndeki bu sokak sıradan bir sokakmış. Şimdi her şey değişmiş. Restoranın etrafını çiçeklerle süslemişler. Karşılarında kafeler, hediyelik eşya dükkânları ve sandviççiaçılmış. Onlardadükkânlannın önüne çiçekler koymaya başlamış. Şimdi hepsi birbirinin müşterisini çekiyormuş. Lezzetlerinin kullandıklan yöresel malzemelerden kaynaklandığını söylüyor ve sırlannı vermeye başhyor. "FınncımızTrabzon'un Yomrakazasındangeldi. Köftemiz, Akçaabat köftesine adını veren, yani keşfeden kişinin oğlu tarafından hazırlanıyor. Köftede kullanılan et de Yomra'dan geliyor. Kurufasulyemiz Şilan, Keltik ve Gümüşhane'dengelenelekli fasulye. Bunupiyaz için kullanıyoruz. Tereyağı Vakfıkebir'den geliyor. Un, Giresun'un Bulancak kazasından geliyor ve ekmeği burada kendi fırınımızda imal ediyoruz. lstanbul'un ekmeğinden farkı, 23 gün boyunca tazeliğıni koruması. Peynirimiz Trabzon'un Hamsiköy'ünden. Kıymalı pidenin kıyma ve soğanını eşim Yüksel hazırlıyor. Çayımız Rize'den."^ önünden denize giriyor, daha doğrusu girmeye çalışıyor. Çünkü soyunma yerleri yok, deniz kenarı neredeyse çöplüğe dönmüş. Ama heryer kalabalık. Denize girilen asıl yerler adanın arka tarafında, merkezdekikalabalığınbüyükçoğunluğugünübirlikçituristler... Ana Capri adanın tepelerine yükseğe kurulmuş. Kıyıdan yukarıya teleferikle ya da küçük minibüslerle çıkılabiliyor. Daracık yollara büy ük araçlann girmesi mümkün değil. Kıvrıla kı vnla limon bahçelerinin arasından yukarıya uzanan yol, bazı yerlerde bir araç geçecek kadar daralıyor. Bununçaresi debulunmuş. Minibüslere iletişim araçları kurulmuş. Dar yerlere yaklaşmakta olan sürücü uyansını yapıyor ve genelde yukan çıkmakta olanminibüslerdağlaraoyulmuşgirintilerde karşıdan geleni bekliyor. Araçlann birbirini sıyırırcasınageçtiği butehlikeli, bir tarafı uçurum olan yolda, ufak tefek çarpışmaların dışında hiç yaralanmayla ya da ölümle sonuçlanan kaza olmamış. Ana Capri'nin küçük meydanına üçdört araç anca sığabiliyor. ttalyan şarabıyla balık sunulan restoranlar ve ünlü ttalyan dondurmasının satıldığı küçük ama şirin pastahanelerin yer aldığı meydandan daracık bir yolla Capri '»in "terasına"çıkıyorsunuz. Heryerkuşbakışı limon bahçesi. Heryer limon kokusu. Yer yer üzüm bağlan. Deniz sanki binlerce mavi tonadönüşmüş. Yamaçlardayeşilin tümtonlan... Capri, limonun"Limonçello"içkisine dönüştüğü yer. Limon kokusunu duyumsadığınızheryerdesizi"Limonçello"satan, vitrinleri eczaneler gibi temiz ve bakımlı dükkânlar karşıhyor. Çok değişik şişelerde satılan bu içkinin özel ve çok özenle üretildiği anlatılınca, merak edip bir üretim yerine girmek istiyoruz. önce izinverilmiyor. Sonrabirkaçdakikalığına izin kopartıyoruz. Bembeyaz önlükleriyle kızlarbizi karşıhyor. Bir araştırma laboratuvannı andıran üretim yeri pınl pınl. En küçük kirlilik izine rastlamak mümkün değil. Üretim merkezininyetkilisi, "Burası limonun özel biryöntemle alkollebuluştuğuyerdir"diyor. Değişik esanslann da eklenmesiy le Capri 'ye özgü Limonçello'nun üretildiğini belirten görevli, "Bu içkiyi ancak Capri 'de yetişen limonlarlayapabilirsiniz. Başkatürlüsü olmaz" diye eklemeden de edemiyor. Capri, ltalya'nın ve Avrupa'nın diğer kentlerine göre epeyce pahal ı. Orta gelirlituristleradayagenelliklegünübirlikgelip, dönüyorlar. Uzun sürekahnıpkeyifli bir tatil geçirecek yer havası vermiyor. Küçücükadaya her gün binlerce kişigeliyor. Bütün mekanlar tıklım tıklım dolu. Entepelerdeki şöhretliler, villalannahavuzlarını da yaptırmışlar ve aşağıdaki dünyaylapek ilgileriyok. Üstelik onlann denize girdikleri özel koy ları da var. Yani ada aslında zenginlerin ve şöhretlilerin. Bizim Gökova'da, Dalyan'da, Kekova'da, inanınyüzlerce Capri var. Peki fark nerede? Tabii ki tanıtımda. YıllardırCapri bütün turizm dergilerinde, reklamlarda en önemli yeri aldı. Bütün dünyadan insanlar "Bir de ben görey im" diye her gün adayakoşuyor. Capri'den bana kalanı sorarsanız; limon kokusu vebuzgibı Limonçello'nun o buruk tadı, hepsi o kadar...^ Postmodern bir pideci... YAZI VE FOTOĞRAFLAR: NİHAN ALTAN Bir süre gülüşüyorlar ve pidelerini elleriy le yemeye başhyorlar. lsmet özer'den öğrendiğimize göre, Karadeniz pidesinin içine sıcakken önce tereyağı konulur, sonrapidenin kenarlankopanlaraktereyağınabatınlırveyenir. Bu geleneğin çok eskilere dayandığını söylüyor. KarPi'de pidenin pek çok çeşidini bulmak mümkün; peynirli, kıymalı,kavurmalı,sucuklu,pastirmalı.Isteğe göre bir pidenin yansını peynirli yansını dakıymah yapabiliyorlar. "Trabzon 'da cumartesi akşamlan herkes ailesiy le köfteciye köfte yemeye gider. Bu anane haline gelmiştir. Pazar günü hanımlar evde pidenin kıymasını ve lstanbul 'da artık Türkiye 'nin her y öresinden lezzetlertatmaolanağı var. Beylerbeyi tskeleCaddesi'ndeki KarPi'ye uzanıyoruz. Kulağımıza bir Karadeniz türküsügeliyor... "Çayelinden öteye cidelumyaliyali, / cidelum yali yali, /cidelumyali... /Sirtundaki sepetun ben olayim hammali, / ben olayim hammali, /ben olayim ha.A" tçeriye girer girmez, gözlerimiz duvarlardaki Trabzon manzarah fotoğraflara ve futbol takımı posterlerine ilişiyor. Trabzon yaylalannın, Akçaabat evleriemail: nihanyihaOhotmail.com nin, Şalpazan veTrabzonsportakımlarının resimleri yeralmakta. Restoran sahibi Trabzonlu Ismet Özer'in oğlu Şenol özer, iki yıl boyunca Trabzonspor'da oynamış ve oğlunun da bulunduğu takım resmini gururla restoranının duvanna asmış. Buradabaşkabirhavaesiyor! Minyatür bir Karadeniz yaratılmış. O yüzden Ismet Özer restoranlannın "postmodern" bir yer olduğunu savunuyor. * Zaten pek çoğu birbirini tanıyorburada. MasalararasındaKaradenizvari esprilerin ve diyaloglann biri gidiyor, biri geliyor: "Sadri, habunun hepsinu sen mi yiyeceksun?" "Sen önine bak. Içi tane kıymalu pideyu ben mu yedum?" "Ufak bir kahvaltucuk ettuk işte!" Ismet özer, birbirini tanımayan Karadenizli aileler arasında bir köprü vazife KarPi 'ye gelenler özel malzeme Ue hazırlanmış Karadeniz pidesi ile köfte yiyorlar. si gördüğünü söylüyor. 1999'un Ekim ayında açılan KarPi 'ye cumacumartesi günleri ortalama 200 ve pazar günleri de yine ortalama 450500 kişi geliyor. "Gelenlerin yüzde 80'i Trabzonlu" diyorveekliyor: Karadeniz türküleri de sürekli değişiyor. "Son moda olan "Nurcanım" restoranın içinde yankılanmakta: "Oy Nurcanum Nurcanum, kurbandursana canum /Ne dedum da darildin ? / Gel sana gel sana gel gelgel, gel bana kuçukhanum..." Şarkının hızlı temposuyla, müşterilerinağızhareketleridehızlanıyor. Sanki şarkıy la yarış halindeler! Bir ara, dışandaki masalarda oturan turistgrubudikkatimizi çekiyor. Kanadah olduklannı ve Türkiye'ye tatil için geldiklerini öğreniyoruz. Tavsiye üzerine buraya gelmişler ve pideyi çok beğenmişler. Osıradaturistlerinpidelerinibıçakla keserek yediklerini gören lsmet Özer: "No knife, no knife! With hand, with hand" müdahalesinde bulunuyor. hmet Bey ve e$L Balık restoranlarıyla dolu olan sokaktapidecilik cesaret isteyen bir iş.'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle