Katalog

CUMHURİYEI DERCİ çarpıcıydı ki onu merak ctmemck olanaksızdı. Yabancılar,aklidcngcsibozukbirkadının ortalığı bu kadar nasıl karıştmlabikliğini. yüzlerceinsamnba!}inınaMİbelayasoktuğunuanlamaklazorlanıyorlardi... Hirdönem, kentin cn fazla ncfrctedilen kişisıydı. Herkeskcndi bulunduğunoktayagöre, onu, yadaonunla ılgıli hıkâycleri anlatiyor.onunlailgilideğerlendirmeleryapıyordu. Avukat olacaktı... Hikâyesiilginçdesayılabilirdi,sıradanda Bölgeyitanıyanlaronusıradanbuluyorlardı Yabancılar isc son dcrcce ilginv Görünürde hiçbirakrabası yoktu. Ne gclcn gideni vardı nearayaıısoranı.Onueskıdenberitanıdığını söyleyenbiriçarpıcıbiröyküanlatiı.Çokçocuklu yoksul birailenin ortancakızıydı bu öyküyegöre. Bırazmaccrayıscvıyor,çokça düijlcrkuruyordu.Okuldadabaijarılıydı. Liseyebaşlayacağıyılsiyasifikirlerletanıstı.. Lisebirdeokulubıraktı. Ailesininekonomik durumuna bakıp.daha fazla okuyamayacagınıanladı.Üzüldü.günlcrecağladı.Oysanc hayallerkurmuştu, Istanbul'daüniversiteyt gidecekti.Ofilmlerdeçokgördüğü.mcşhu! kapısiolanünivcrsiteye... Yurttakalacaktı Partilere, kafelere, diskoteklerc gidecekti Dcrslerine de çok çalışacaktı. Sonunda da hem cğleneeli bir hayat ya^ayacak, hem dc avukat olacaktı. Sonra kentinc dönüp, zordu kalan insanlann avukatı olacaktı. Oysabunlarınhiçbiriolmadı. Hayvancılıklageçincnbabasınınköyübo^altıldı.Hayvanlarısatıldı. Kısacası,i!jleribozuldubabanın...Elinde biraz birikmişi vardı, kısa zamandatükcndi. Artıkokuyacakparakalmamıştı. (,'alışacakişdeyoktu. Baskılardahcı geçengünartıyordu. Yapılanlaronurunadokunuyordu. Dayak.hakaret, iijkencegünlük yaşamın parçası olmuştu. Bunları kabullenemiyordu. Onun kurduğu düşlerde bunlara yer yoktu. Güzel sözler, hoşj giysiler, sıradan olmayan bir yaşam düslüyordu. Kareli biı okul defterine ne çok yazmıştı düşlediklerini. Hayalindeki arkadaşlarının resimlerinı bılcyapmiijtı budcrtere... Hayallerı.hıç olmayacak jjcyleri istemcsı ailesini kızdırıyordu. Bazen de yaşanmamıs, olaylanya!janmi!)gibianlatıyordu. Yoksulluk içinde kıvrananbıraile ıçınGülızargerçektenzorbirçocuktu. Modayameraklıydı SonyıllardamarkalıgiysilerTunceli'yede gırmıştı. lsmınıgazetclcrden,arkada.'>lanndan veya vitrınlerden öğrendiği markalı tı!;örtleri,ayakkabılan,kotlarıalmasiıçinailesine baskı yapıyordu. Bazen de gidip diikkanlara,beğendiklerıniayırtıyordu. Ailesinedeilginç"hikâyelcr"anlatıyordıı bazen. Piyangodan para cıktıgını, eve yenı eşyalar.aılebıreylerineyenigiysileralacagını söylüyordu. O bunları anlatırken annesı akijam yapacağı yemeğin malzemchini bulmak derdındeydı, babası ıse yakacak bulrnanın... Okulagidememesiylehayalleriiyiceartmayabasladı.Oylehıkâyelcranlatmayabaslamıştı kı... Artık cskısı gıbı zararsı/yalanlaı söylemiyordu. Kot, ayakkabı, kazak hayallerıbitmiîjti. Artık kurtului}Uiıu,a^klarda,evliliklerdearıyordu. Artıka.şköykülerı,bazer dekendı kendine aşk mektuplan yazıyordu Babası iyicekorkmayaba>Iamıştı,bukı/nereye koşuyordu? Sonunda kızını kontrol altına alınaya karar verdi. Ne olur sus Gül! YAZ! VE FOTOĞRAF: HİILYA ERGÜN u kadını fazlasıyla merak ediyordum. Onu görmek için evine gitmelıydım."Dikkatet"dediler"Ne yapacağı bclli olmaz". Cîcrçi "hassas"konularda konuşmayacaktım. Sorular sormayacaktım. Bu.sıradanbirziyaretolacaktı. Bunlardandaönemlisikoşullardeğişmistı.Gülizar'ın"açıklamalan"ylainsanlannbaşlarınınbclayagirdiği günlergcrilerdeydi. Evinin kapısında karşılaştık. Gökhan'i kucağınaalmıskapıdaoturuyoıdu. Yüzüne bakıncaürktüm. Büyükolasılıklaanlatılan kötü örneklcrdcn etkilenmiştim. Yoksul vc kimsesizolduğu çok belli birkadın nasıl bu kadarürkütücüolabilmişti'.'Dikkatleincelemeyebaşladım. Yüzükaranlıktı,gözleride donuk. Gençti ama yıpranmıştı. Giysileri, cski, özensiz vckirliydi. Ktrafa yayılan kokudan uzun zamandırbanyo yapmamış olduğuanlaşılıyordu. Gökhaniseaynbtriçacısıydı. Herhalindenbakımsızolduğuanlaşılıyor, iyibeslcncmcdiği yüzünün sanlığından bcl lı oluyordu. Yüzüveüstübaşıkirpasiçindeydi. liellikı o da uzun süredir banyo yapmam ıst ı. Komşuların anlattığına göre son günlcrdc ciddi bir kazageçirmişti. Annesininonucvdeyalnız bırakıp gittiği günlerden bıriydi... Gökhan, yataktan masaya çıkmış, oradan da beton zemine düşmüştü. Ağlamalarına komşular yetişmişti. Oturduklarıcvibirkamukurulusjuvcrmi^ti. Şehrin içinde bir göz odaydı. Odada bir çiftkişilikyatakvardı.Çarşaflarsonderece kirli vedağınıktı.üçbattaniyeyatağınüzerine fırlatılmıştı. Köşcdcki yamuk bacaklı portatıfmasanın üstünde kirli bardaklar, tabaklar,tencerclerdüştüdüşccekduruyorlardı. Kış ayındaydık ama oda da hiçbir ısıtıcı gözükmüyordu. Duvara çakılmış çivilere ise birkaçgiysitakılmıştı. Tunceli'dc onu tanımayan yok gibiydi. Şehreyenı gelenlerin dc ilk öğrendiği isimlerden biriydi Gülizar, bölgenin diliylc dc "gerilla" Qulo'ydu. "Gerilla" sözcüğünü herkes farklı vurguluyordu. Kimileri dalga geçer tonla, kimileri acır gibi, kimileri de nefretlc... Kente gelen memurlar ya da ziyaretçiler onu görmek istiyorlardı. Anlatılanlarokadar Dağ, uçukluktanımaz... Birden duyuldu ki Gülİ7.ar"kırsala"çıkınısjtı. Biriki ufak tefekeylemdeadı duyuldu. Sonra, uzun sürekendinden highabcralınamadı. Dağa da "kendisiyle" birlikte gitti Gülizar. Yinehayallerkuruyordu. Yaşam herkes için