Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
K 1W7 SAYI565 11 KIZKARDEŞİM LETAFET Yıl 1968 Bdbam oluyor ve bız, aıınem ıle dort kardeşım Dıyarbakır'ın Erganı ılçesıne, akrabaların yanına taşınıyoruz Babama aşırı duşkun olan kızkardeşım Letafet, onun olmedığını bır gun gelecegını tekrarlayıp duruyor Daha bır sınırlı oluyor, etrafını kırıp dokmeler başlıyor. Akrabaların anlattığına gore de ıçkı ve kadına duşkun olan babam evı ıhmal edınce, annem evde dıkış dıkmeye başlamış Letafet'e de bu sıralar hamıle kalmış Ama çocuğunu doğurmak ıstemedıgı ıçın bazı ılaçlar kullanarak çocııgu duşurmeye kalkmış, becerememış llk yıllarında herşey yolundaymış Arkadaşlarının ogrondıgı ya da algıladığı şeylerı boceremıyor, algılayamıyor llkokulu zar zor da olsa bıtırıyor. Ben ılkokula başladıgım 1971 yılında ablamın bızlerden farklı olduğunu farkpttım Dığer ıkı ablam gayet normaldı ama buyuk ablam Letafet evde hıçbır ış yapmadan oturur bebeklerıyle oynardı Onlara hep babamın bır gun gelecegını soylerdı. O yıllarda bır gun anneme kızıp koluna kurekle vurup evden kaçtı Erganı ılçesı de kuçuk bır ılçe nereye gıdebılır kı Çok aradık Sonunda jandarmaya haber verıldı Zulkuf Peygamber daqı denılen dagdakı bır mağaranın ıçınde uyurken bulundu Eve getırdıler Ellerını kollarını baglamışlardı. Daha sonra Elazıg'da bulunan akıl hastanesıne qoturduler Abım de onunla refakatçı olarak kaldı. 15 gun sonra taburcu edıp getırdıler eve Du/elmış gıbıydı anneme sarılıp aqlıyordu Bızler çok sevınmıştık ablamızın eve donmesıne 0 olaydan sonra ıçıne kapanık bır ınsan oldu Pek kımseyle konuşmuyor, hıçbır şeye karışmıyordu Bır yıl sonra Istanbul'a geldık. Buyuk bır şehır, hepırnız çok mutluyuz Özellıkle ablam çok mutlu I etafet ve dıger ablamlar akrabamız olan bırının konfeksıyon atelyesınde çalışmaya başladılar Fılmlerdekı gıbı uç kız kardeş ışe beraber gıdıyor beraber gelıyorlar Ablam bır sure sonra ışyerınde dığer ıkı kız kardeşıne saldırdığı ıçın ışten çıkarıldı Sebebı ı^yerındekı oglanlarla konuşuyorlarmış, onlarla yemeğe çıkıyorlarmış Eve kapandıktan sonra daha da kotuleştı Çevresındekılerı kıskanır oldu, konuşmaya başladı Yapmadıgı şeylerı yapıyormuş gıbı gostermeye başladı Bır gece dığer ablamı bırıno ıstemeye geldıler Letafet'ten korktuğumuz ıçın onu bır akrabaya gonderdık Daha sonra bu olayı oqrenınce gorucuye çıkan ablamı bır guzel dovdu Gerekçe olarak da "Senden once bon varım ben evlenmeden sen evlenemezsın" dıyordu Bunun uzerıne gorucuye çıkan ablam Letafet'ın baskılarını gerekçe gostererek başka bırıne kaçtı, onunla evlendı ve bır çocugu oldu. Letafet yeğenı olduğu ıçın çok sevınmıştı Hatta çocuğa baktı bıle Bır sure sonra bu çocuğa kendı çocugu gıbı davranmaya başladı Neyse bu olayı da fazla sorun çıkarmadan atlattık. Ama evde hıç huzur kalmamıştı Her gun bır sorun çıkarıyordu Bu arada doktora gıtmeye başladık Doktorlar lyıleşemeyeceğını ama bu ılaçların onu bıraz olsun sakınleştıreceqını soyluyorlardı llaçları bır sure kullandık ama bır degışıklık olmadı Kısıtlı olan ekonomık durumumuza rağmen ozel doktora başvurduk Bundan da bır sonuç alamadık Asabı durıımu her geçen gun artıyordu Bızlerı "Kendımı oldureceğım" tehdıtıyle korkutmaya başladı Bır gun nereden bulmuşsa ıkı kutu Optalıdon ıçmış Bız onu uyurken bulduk ama olayın farkında değıldık Ikı gun hıç uyanmadan uyudu. Uyandığında ıkı kutu Optalıdon ıçtığını, ıntıhar ettığını soyledı Bır gun yanında bır gençle geldı Evleneceklermış Karşı çıktık ve bu evlılık olmadı O gunden sonra anneme karşı daha bır kotu davranmaya başladı Evde bulaşık yıkarken tum tabakları kırmalar, annem hakkında dedıkodu çıkarmalar 12 Eylul'un o baskıcı gunlerınde ablam da genel durumdan etkılenerek her şeyden korkar oldu Ben lıseye gıdıyordum Benım okuldan gelmemı beklerdı Yarım saat geç kalsam merak eder ne oldu dıye sorardı Daha soıırakı gunlerde bu hah degıştı Tekrar hırçın, laf dınlomez, aşırı konuşan, herkesten şuphelenen bır hal aldı Bır gun okuldan eve geldım ablam evde yoktu Evden kaçmıştı Nereye gıdebılır dıye duşunurken aklımıza Izmıt'tekı akrabalar gelmıştı Bu arada bavulunu, özellıkle babamın resımlerının olduğu albumu ve o yıllarda bırıktırdığı fotoromanları ve makyaj malzemelerının olduğu kuçuk çantasını, hepsını alıp gıtmıştı Her yerı aradık Izmıt'tekı akrabalarda da yoktu Sonunda polıse haber verdık Polıs de bulamadı Aradan 15 gun geçmıştı kı bır telefon geldı Bahkesır'ın Bıgadıç ılçesının Baba koyu muhtarından, "Letafet burada ' Bızler apar topar Baba koyune gıttık Nasıl geldı bu koye. ne ışı var buralarda, dıye soruşturduk Ablamın anlattığına gore Topkapı'da dolaşırken ıkı adam arabalarına alıp kaçırmış Arabada sılahlar varmış, sılahları ablamın oturduğu arka koltuğa bırakmışlar ve ablamın dızlerıne de battanıye ortmuşler. Balıkesır Bıgadıç'e geldıklerınde onu orada bırakmışlar Bıgadıç otogarında beklerken muhtarın oglunu gormuş ve onunla koye gıtmış Koyde kaldıqı sure ıçınde muhtarın oğlu ablamı sevmış ve onunla evlenmek ıstedığını soylemış babasına Ablam "Hemen evlenelırn" demış "Hooa nıkâhı kıyalım sonra benı sana vermezler" Onlar da kabul etmışler, bız gıttıgımızde 10 gunluk evlıydıler Çok sınırlendıysek de olan olmuştu artık Bu arada lesmı nıkâh ışlemlerıne de başlamışlar Bır hafta kaldık koyde, ablama çok lyı davranıyorlardı Evlendıgı çocuk çok mutlu olduklarını burada kaiacaklarını soyluyordu Ablam da halınden memnundu ıstanbul'a donmek ıstemıyordu Ikı ay sonra ablamla evlendıgı adam çıkıp geldıler Istanbul'a Adam ablamın hıçbır ış yapmamasından, yemeğın bıle kendısının uzerıne kalmasından bıkrnış ayrılmaya karar vermıştı Ayrıldılar da Ablam bu olaydan sonra evlılıgın lafını artık hıç etmıyordu. Bu olayı ve adamı unutmuş gozukuyordu. 6 1 ay sonra tekrar eskı halıne dondu Evde teror estırıyordu Çok konuşmalar gelen mısafırlerın çantalarından nx\ ve dığer makyaı malzemesı çalmalar başlamıştı Annem dayanamıyordu artık. Doktoruna bunun boyle olmayacağını hastaneye yatırmamız gerektığını soyledı Önce ıkı hafta Cerrahpaşa'da, bır ay da Bakırkoy Ruh ve Sınır Hastalıkları Hastanesı'nde yattı Bakırkoy'de yatması lyı gelmıştı Zayıf olan bunyesı duzenlı yemekler ve ılaçların sonucu duzelmıştı Bırkaç kılo bıle almıştı. Sınırlerı eskısıne oranla çok lyıydı Daha oncekı yaptılarından utandığını bıle soyluyordu. Gerçekten de lyıydı Çok konuşması devam edıyordu ama sınırlı halı kalmamıştı Bu durumu ıkı yıl devam ettı. Ikı yılın sonunda tekrar hastaneye yatırdık bır ay daha kaldı Sonra tekrar lyıleştı 1993 yılında annemın olumunden sonra kalacak yerı kalmamıştı Evlı olan bız kardeşlerını de bır duşunce aldı, hangımızde kalacak' Bır sure bende kaldı, Bır sure dığer kardeşlerımde Bır gun kuçuk ablama komşuları olan orta yaşiı adam, Letafet'le evlenmek ıstedığını soyledı Bızler karşı çıktık ama ablam ısrar edınce kabul ettık Uç yıldıı evlı Ara sıra gıdıp gelıyoruz Gıtmedıgımız zamanlarda haberını ahyoruz ya da o bızlere gelıyor. Yaşlandı mı ne eskısı gıbı değıl ^ dtilı iltınöz, "Şizofreni Dostlan l)erneği"nin de kuruculan arasmdayer alıyor. yacıkaıtıyor. v >i7ofıenı,sanıldığıgıbıbır"cntclcktücl" ıstalığı mı1' Ru sorııyu "I layir" dıyc yanıtvorDı Altıno/ "Aşağılamakadaı vuccltıcdeçok yapılıyoı vchubııchıı msaıııli'jkımıulışmda \aralıcıltklaılgıh ıalıatsı/lık iikıyutııdcıtıanıkücpıcsıftıı." 'Tnldektuel lıastalığı"dİT}urKcsını ^ı/olıııııııı ısımı;agı ı^ıııımm hoslugunabağlı »ı Dı Altıno/. bıı dc/ckaMVİa.ıkfjUiKcbı kımıylc dışget\eklıktey,ışama\lın,sıkı:}ılmısmsdmn ba^kaldıriM yakı>tırmasına ) /amaıı Adıyaman'ın Uesnı ka/asında, ıb.ının yanında dııran bırının si7of renısını ısıl aeıklayacağı/, onıın hangı dışgcrçeklı•tcpkısı vaı'dıvcsoruvor "Bu cııtclcktucl ı vakıslıınnı vclııı, ııısamdcgıl bcııcc.öybakaı.saııı/kaı^ını/dakmıgoıınc la/alıı" doğru.sua/konuştıyor,a7güluyor Kımseye /aran da yoksa, çoğu /anıan hastal ık y akıştınlmtyorbılc Amabuoktşınınsı/ofreıı bchrlılerla^ımadığı anlamınagelınıyur, "Teda\ ısı/" olduğu soy lcnebı Iı> or aııcak Iedavıdeagırlıkıseıla<,ta (îencldcayakta tcdu\ı yeğlemvor Anıa hasta ı!ac ıçmeyı rcddcdıyorsa.ıyıoldıığumısoyluyorsahastancdeyalaklı tcdavlycba")Vuruluy«r Doe Dr MansurIk'ya/yürek,sonyıllardao/ellıklc bcyın biokımyasımn keştedılmcMvle şı/ofrenı tedavisındekullanılan ılaclarında gch'jtırıldığını anıınsattvoı "Aıtık" dıvoı Mcva/yıırck "îjı/olrcıımııı bevnııı salgdadı ğıbırtakımamınlerlc.o/cllıklcdckuınınde dığimi/ maddeyle ılgılı ol duğu konusunda dalıa kuv vctlıdclıllcrvarelımı/dc" İyıleşme aına nasıl'' Ikı gunc kadar yapılan araslırmalar, >>ı/ofrenı lanısıy la tedavı olanlarm bc^tc bınıulc dü/clmc ulduğutıu gosteııyor. Ile/cyanlarkayboluyor, halüsınasyonlarda Ancak, bclırtılcrtamamcn kayhols; da şı/ofrcn, çogu kc/ rahalsı/.Iık önccsı durumuna doncmiyor. lla<;la, susyal uyurnu sağlanabılıyor, bcllı bır ışı yürütebılecek duruma getirı lıyor...Tanınc kadar erkcn konulursa başanya da o dcrcce kolay ula*>ılıyor. Doktor llakan Atalay, ^i/ofrcn kişinintcdavı olduğu sürc ıçındc dığerınsanlargıbi işlcrini yürütcbilcccğini, elınden birşeylcrgclıyorsabcccnsını göstcrcbilcccğinianlatıyor. Tıpkı bir şckcr hastası gibı .Aktıfdöncmdc tcdavisi yapılacak, hezeyanlarıönlcnccck ama o kadar.. Tıpkı d iyaI i/den sonra böbrck hastasın ı n günlük yaşamınadönmcsı gibi... Sa« >{\ l)r. Mansur Keyazyürek. "Şi7ofrenıtekbirhastalıkmı,yoksahasta; laı grubu mu' " Bu konuda hâlâkesınbıry söylemenin 7orluğunadcğınıyor Doktor lıno/ Hastalık, negatıf ve po/ıtıf olarak ğeılendııılıyor. Po/ıtıflcr.duijuncebozukiLi dcnılcn, hc/eyanları, halusinasyonları, ygusaldegüjiklıkleııvebunundavranışlayaıısımasını ıçenyor. Daha çok elealınanda bu grup şı/.of renler. Çünkü, özellıkle ksdöneınlerındedığcrlennınhayatlarına ıd.ıh.ılc cdcbılıyorlar Uuarada vurgulaılı,şı/ofrensıddetı,toplumungcnclıı<;ın•jiddct uygulayanlardan fa/ladcgil . Negatıi^ı/ofıenııseneetliyesutlüyckan'Oi, ne konuijiıyor, ne de gülüyor. Daha Albin Rrunov\ky'nin I994'deyaptığı"Maske"(sağda) ve 1974'teyaptığı "Bahçe" (solda) resimlerl...