30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

16 vasjkayboldular. Birgünyukardakigürültülü birfırtınadapalaınutağacıdevriliverdi.Boşalan yerinde rüzgarlar dolaijtı, toprağı o yana bu yanasüpürdü... Yağmurlar,karlaryağdı,güneş yaktı kavurdu. Devrilen iri palamut ağacına takılıpkalankumvc toprak tanelerine yenileri eklenerek bir küçük tepecikoluijtu.Butepecik gittikçe irilc!>erek.Kral Ksidos'un gömütünün doğal bir simgesi gibi ovanın ortasındayükseldi.ObüyükdepremdeKralKsidos'unodasıyıkılıpçökünce, üsttckitepede yanadoğruhafifçckaydı. Gözyaşı 5İi,clcrinden yalnız o.buyıkımdan ijans escri sağlam çıkmıştı. Ksidos'un odası isekarmakari!,ıkolmuştu,yıpranmi!jeşyları, toprak kapları paranıparça dağılmıştı. Görkemlimermerlahtın içinde Kral, bosbir kutu içindeki bir avuçkemik gibi bir yana kaymış veöylecekalmıştı. Ksidos budağınıkodasında. öylece yü/lercc yıl yattı. Küçük gözyaşı şişesi sağlam kalabılmiştekparçaolarak Ksidos'un odasınıbekledı.bekledi... Bu bekley iş. bir kazı ekibinin, bozkırın ortasınaçadırlarkurmasına.birçokkazma, kürek, süpürge, fırça, büyüteç, çok sayıda kâğıt, kalem, kitap, cetvcl ve y iyecek sandıkları, fenerlcr ve transıstorl u radyoları i le gel ip yerleşerekotepcciğeilkkazmayı vurmasınadeğin sürdü. Ekibin başında beyaz saçlı, yaşlı bir profesör ve yardımcısı vardı. Onlarla gelcn öğrcnci grubu, çevreden sağlanan birkaç işçi ile birliktekazıya başladılar. Erken saatlcrde başlayan çalışma. güneş kayboluncaya dek sürüyordu. Umutla ve heyecanla kazıyorlardı. Günlergeçtikçeyavaşyavaş Kral Ksidos'un odasınayaklaştılar. llkortayaçıkan,yıkılmış duvarlaroldu. İki hafta sonra dağılmıştoprak kaplara ve öbür eşyalara sıra geldi. O gözyaşı şişesini bulan, uzun siyah saçlı, elâ gözlü zayı r bir genç kızdı. Konyalı bir arkeoloji öğrenusiydi. Ince uzun parmakları ile, toprağın altında yatan şişenin kabartısını duyduğunda, kızgın öğlen güneşi altında tek başmaçalışıyordu.Osıradaarkadaşlarıuzakta.öğlcyemeğidinlencesinisürdürmekteydiler. Küçük fırçasını dikkatle kullanarak, onu büyük bir özenle çıkardı. Gözyaşı şişesi yüz binlerce gün aradan sonra gün ışığını yeniden gördü. Avuçlarında onu tutan genç kızın sevinçtcn ve heyecandan titrediğini duydu. Gençkızçevresinebakındı. Yakınındahiç kimseyoktu. Yapayalnızdı. Bulutsuzmasmavi bir gökyüzünün altında, saramıış otların ortasında, toprak y ığınları arasında oturmuş, şu kadar bin yıl önce yaşamış ve aynı eşyayı tutmuşolanbirinsanınelinedokunuyordusanki... Çok heyccanlıydı. Çok sevinçliydi.... Usııl usul ağlamayabaşladı. Ncdenağladığını bilmeden ağladı. Gözyaşları şişenin üstüne aktı. Gözyaşı şişesi şimdiye kadar çıkarılan diğerparçalargibi kırık vccksikdeğildi. Görünürdehiçbirkusuruyoktu. Desenlerle bezeli karnına yapışmış toprak parçalarından başka hiçbir şcy görüntüsünü bozmuyordu. Şimdi onu temi^leyecekler. ölçülendirecekler, kodlayacaklarveneleranlattığınıçözmekiçinbaşına toplamp. bilgilerini bir araya getireceklerdi. Aına şu an için genç kızın elindeydi ve CUMHURİYETDERGİ Fatma Bölek Gürel'den biröykü... KRAL KSİDOS İLE GOZYAŞIŞIŞESI •t O <ian,kıskançlıklardanvehele dayanılmaz ağrılardan sonra, toprak bir ana kucağı gibi yumuşak ve rahattı. Eşyalar, giy siler yerl i ycrinde. otuzy.ı.sekizay, kadar çıkarılan dıger sevdiklerinin sıcaklığını tayirmi sekiz gün D a r c a l a r £ibi kinl şıyan gözyaşı şişeleri yanı un uıur ıuı toprağın altında kaldı. Bu P r Ş *•" » başındaydı. süre içinde güneş yüz bin eksik değildi. Ertesi gün toprağın asıl lercekezdoğdu.Okadarge Cınriimirdp hirhir yerlileri Ksidos'unodasını ceolduveaykaranlıkgece vOrunurae tllÇDir ziyarete başladılar. Çok çeleri aydınlattı. Ancak o, ne kuSUrU VOktU. şitli büyüklükte, çok çeşitli güneşinnc'deayınulaşama ^ . . renkteydiler. Sürüngenler, yacağı derinliklerdeydi. Bu Desenlerle eklem bacaklılar. sert kauzun süre içinde yalnızca buklular. çok ayaklılar ve içinde bulunduğu karanlık diğerleri bircr ikişer geldidünyayıgörüp,onatanıklık ler, gittiler. Kırmızı soluKral Ksidos bir av kazası baŞKCl hİçbİr canlar, siyah solucanlar, yesonucuağıryaralanıpölün gÖrÜntÜSÜnÜ şil kurtçuklar, beyaz kurtce,Taiibahalkı,inançlarma , , çuklar, yuvarlak iri böcekn OOZmuyomU. ler, küçük kahverengi böuygunbirtörenle.krallarını o n u temizleyecekler, J kutsalkılıcını.zırhınıveyeceklcr, tepegözler, gözü olniden dirileceği gün gerekli mayanlar, büyüklüğü iğne VP olanönemlieşyalannıyan. Ve gözü ile kuş gözü arasında baş.nab.raktılar. Ard.ndan değişen yüzlerce canlı oraağlayanlar döktükleri göz anlüttlğini ÇÖZmek İÇİIÎ ya indiler. Bu uğrayışlar, yaşlarını, küçük gözyaşışi , toprağın altına konulan bu şelerinde toplayTp bunlan başilta yeni varl ıklan n giderek topkralınba$ucunadizdiler.Bir bHgHerİnİ bİT rağa düşmesiylc azaldı bahargünüyabaniotbuhurazaldı vebitti. Artık uzun ve ları havayı tütsülerken, yukaranlık birdönem başlmışmuşak toprağı krallarının tı. Toprağınderinliklerindeki küçük çıtırtılarüstüne saygıyla bol bol örtüpkapattılar. Kral danbaşakhiçsesyoktu.Budönem yüzlerce, Ksidos'unsoylu vücudu.eşyalan veonusebinlerceyılsürdü. venlerin çektiği acının göstergesi gözyaşı şiKaranlık, serinveteKdüzeyüzlerceyıl... şeleriböylecegömiildüler..gömüldüler... Bu uzun ve yalnız y 11lardan sonra. toprakla Kral Ksidos, giiçlü görünmesi için sürekli gökyüzününbirleştiğiyerdebüyüycnbirpaçaliîjtırdığı kaslı kollarını, iri gövdesini, en lamutağacıkökleriniyavaşyavaşodanıntavaçok tahtıni korumak ve sevgililerini kandırnından kralın burnunun ucuna kadar uzattı. ınak için yorduğu kı vırcık saçlı başını, Taiiba Orada bir süre kaldı. Gözyaşı şişesi onunla burçlanndan düşman gözlediği mavi gözleriyıllarcadipdibedurdu. Amapalamutagacıni, yorgun cinsel organını, son iki ay boyunca nınömrü Ksidos'un ömriinün yalnızca birkaç ona sonsuzacı veren kırık iki kaburgakemiğikatıydı. Vakti geldiğindc kurumay a başladı vc ni yumuşak toprağa istekli bir boyun eğişle bıaşağıuzattığıköklertoprağakarışıpyavaşyarakmışti. Savaşlardan, kavgalardan, hırslar küçük şişe tami GÖZVasi ki bin bcş yüz , , yüz ŞİSesİ, ŞİmdİVe , , ,... FATMA BOLEKGUREL Fatma Bölek Gürel 1946 yılında Edremit'te doğdu. llk, orta ve lise öğrenimini orada yaptı. Istanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği ve master öğrenimini tamamladıktan sonra çeşitli kanıu kuruluşlarında ve özel kurumlarda görev aldı. 1972 yılında Cumhuriyet gazeteslnin açtığı Yunus Nadi yarışmaaında birincilik ödülü alan yazar, 1975 yılında ilk öykü kitabı "Zurnanın Son Deliğl"ni yayımladı. 1993 ömer Seyfettin, 1993 Naci Girginsoy yarışmalarında değişik öyküleri ile ödüller aldı. "Bir Yaz Gecesi" adlı ikinci öykü kitabı Türkiye iş Bankası 1994 Büyük Ödülü'nü kazandı. Yazıları birçok gazete ve dergilerde yayımlanmış olan Fatma Bölek Gürel evli ve iki çocuk annesıdir.^ yalnızca onundu. Uzaktaki çadırın öniinde, kırmızı tentcilegölgelendirilmişçardakta gazete okuyan iki arkadaşı dışında görünürde kimse yoktu. Genç kız elinde bulunan. üzeri mavi, ycşil, sarı süslerlc bezeli, donuk beyaz kaba dikkatle baktı. Acaba ne söylüyordu. Onun sesini duyacaktı. ona ulaşacaktı, aına nasıl? Kralın yanındagömüldüğünegöre bir yakınına ait olmalıydı. (Gözyaşı şişesi bunu onayladı. Doğruydu. Şişe Ksidos'un kız kardeşiHeras'aaitti.) Kral Ksidos'u çok seven biri olmalıydı. (Doğruydu. Heras, yaşamı boyunca zaman zamankınlmışolsada Ksidos'useverdi. Bir kardeşin yakınlığını, başka kimde bulabilir insan?) Diğer gözyaşı şişelerinden büyükçe olan bu şişe büyük bir üzüntüyü anlatıyordu. (Doğruydu. Heras'ın acısı çok büyüktü. O çocuksu huylu kardcşi yanında olmadan geçccek bir yaşam, hem özlemlc hem birçok ycni sıkıntılarladoluolacaktı.) Kral Ksidos çok iyi bir yöneticiydi. (Bu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle