Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
BASKENT M Ü Ş E R R E F GÜIUERJ H E K İ M O Ö L U nirdi doğrusu. Sayın Demirel yorgundu, düşünmemiş olabilir ama görevliler uyarabilirdi bence. Kasım'm ilk yarısında san geceler yaşandı başkentimizde. Hüton'un "Green House" salonunda Çin resimleri, kocaman yelpazeler, biifede Çin mutfağından ömekler, U/akdoğu'nun gizcmini seslendiren bir mü/ik ve sarı güzeller... Çekik gözlü Çin kızlan gü/el bir defileyle Çin ipeğinin gizemini de sergilediler. Ne güzel yüriiyor, ne güzel gülüyorlar. Eski bir uygarlığın izlerıni hâlâ taşıyorlar gözencklerinde. Çin uzak bir ülke, değişimleri, dönü^ümleri çok fark etmiyoruz, ama orada öneınli bir şeyler oluyor. Oysa uzaklık dıye bir şey yok artık. Hilton salonlannda da sarı geceler düzenleniyor, o gecelerden birine Kültür Bakanı Sağlar'ın konuğu Çinli Bakan Yardımcısı da katıldı. Iki bakan sahneye çıktı program sona erince, sanatçılan kutladılar ama asıl gösteri ondan sonra başladı bence. Tehlikeli gösterilerle soluğumuzu kesen uzun saçlı Çinli bakanların masasında en şaşırtıcı numarasını yaptı. Serap Sağlar neler hissetti acaba'.' Sarı cllerin gizini herkcs çok merak etti, bence bir tür masaj. Ama başa, vücuda eller dokunmuyor hiç. Belki de parmaklardan yayılan ışınlarla Serap Sağlar rahatça gülümseyerek baktı çevresine. Sarı gecelerin düzeni için Tan Ataç'ı kutladı tüm konuklar. Başta Büyükelçi Hu Changlin ve eşi san diplomatlar Uzakdoğu'dan güzel bir selam verdi başkentlilere. Başkentimizde çok Çin lokantası var ama gerçek Çin mutfağını tattırmıyor! Çin yemeklerinin tadını dost sofralannda bir de büyükelçinin yemeklerinde alabiliyoruz. Hilton'un aşçılan da aynca alkışlandı. Tatlı karidesler, börekler, bademli tavuklar, elma ve ananas kızartmalan çok sarı ama bir de eleştiri var: San gecelerin Green House Yeşil Ev salonunda düzenlenmesi hayli ters geldi konuklara. Otelin onca salonu varken neden Yeşil Salon? Daha geniş bir salon o gösterilcri daha çok değerlendirmez miydi acaba? Rigoletto operasıyla sona erdiriyorum yazımı. Kulağımda güzel aryalarla Devlet Operası'nın genç sanatçılarını kutluyorum. Işık Kurt'u çok dinledim ama sahnede parlayan yeni yıldızlar sanatseverlerin gözünü parlatıyor. Sevgi ve coşkunun güzel ürünü sergileniyor opera gecelerinde. Orkestra, koro, solistîer, dekor giderek gelişen teknolojik olanaklarla bütünlesen bir olay. Bir de çağrışınıları var. Rahmetli Ferhan Onat'ı, Suna Korat'ı anımsıyor eski başkentliler. Leyla Gencer'i, Orhan Günek'i ve Vedat Gürten'i... Operamızın ilk yıldızlan, artık sahnede değil, dünyamızdan ayrılanlar da var ama onları unutamayız. Operayı onlarla sevdik. Şarkılan her zamançınlıyoryüreğimizde. 4 aşkentliler Atatürk'e dönük söyleşilerle sanata ve sanatçıya bakışını anımsıyor. Sergilcrde, konscrlerdc olaylar, öyküler anlatılıyor. 1923 yılında Galatasaray Lisesi'ndc açılan bir sergıye Rauf Orbay'ı yolluyor Atatürk. Iki İablo satın alıyor. Eskı Köşk'ün duvaılanna asılıyor o tablolar, sonra Mızıkai lliimavun'un Ankaru'ya gclişjndcn sö/ cdıliyor. Riyascti Cumhur Filarmoni Orkestrası olarak baskentin yaşamına yerlesjyor orkestra. Ünlü kcmancımı/ Suna Kan'ın babası da o orkestrada çalıyor. Biz dc o orkestrayı dinledik u/un yıllar. Konscrler radyoda yaymlanirdı, çoksesli müzik sevgimizin doğal kaynağı neredeyse! Cumhuriyetimizin ilk yılları devlct bütçesınin olanakları çok dar, ama müzik dalında Balı ülkelerinde öğrcnime yollanıyor kimi gençler. Dar bütçenin olanaklan /.orlanıyor. O gençler ülkcmizin ilk bestcci ku^ağı oluyor sonra. Ulvi Ccmal Erkin, Adııan Saygun, Nccil Kazım Akscs'in yapıtları hâlâ çalıyor ve çalacak. Kimi söyleşilerle ncler anımsıyorum. Roma'da dinlcdiğinı öyküler çinlıyor kulağımda. Ünlü bir heykel sanatçısının şimdi mü/eye dönüşen evi. Salonlannda Ankara, fstanbııl, Samsun için hazırlanan heykellcr, büstler. Sonra Mussolini'ye yazılan bir nıektup, heykelleri yapan sanatçı Anadolu izlenimlerini anlatıyor. Anılar sarmaş dolaş. Devlet Konser Salonu'nda İdil Birct'i dinlerken düşünüyorum. Chopin'in I. Konçertosu'nu ilk kez Ferhunde Erkin'den dinledi başkentliler. Tüın pıyano konçertolannı ilk kcz seslendiren sanatçımız, müzik devriminin öncülerinden biri. Arnavutköy Kız Koleji'nden sonra Almanya'ya, Leipzig'e müzik öğrenimine gidiyor. Dönüşte Musiki Muallim Mcktebi'nde öğretmcn oluyor. Yurtiçinde, yabancı ülkelerde sayısız konserler veriyor, konservatuvarda öğrcnciler yetiştiriyor, çoksesli müziğin unutulmaz bir ustası olarak yerleşiyor belleklere. tdil Biret'in konserinde kızı tçten Krkin'i de gördüm. Konçertoyu dinlerken o da neler anımsadı kimbilir! Mızıkai Hümayun Cumhurbaşkanlığı Filarmoni Orkcstrası'na dönüştüğü zuınan o orkestranın Uzakdoğu'ya bir müzik köprüsü kuracağı, Kore'dc bir konser vereceği kimin aklına gelirdi? Başkent Seul'de Cum Uzakdoğu'ya müzik köprüsü B Sarı geceler Hllton'dakl sarı gecel*rd« KUItür Bakanı Rkrl Sağlar «e aşl Çlnll konuklarıyla (Ustt*)... Hllton'dakl sarı g*c*l*rd* çaklk gözlü mankanlar Çln lp*gl glbi dalgalandılar (altU)... hurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası eşliğinde bir gece İdil Biret, bir gece de bir Koreli çaldı, orkestrayı da Japon ve Polonyalı sefler yönetti 1993 sonbaharında. Korelilerin savaş anılan çok gcrilerde kaldı sanınm. Orkestra mutlu döndü Uzakdoğu konserinden. Büyükelçi Turhan Fırat ve eşinden gördükleri ilgiyi anlattılar. Dinlerken TRT Ankara Oda Orkestrası'nın Londra'daki konserini anımsadım. Konseri izleyen gece yetneğinde de evsahipliğini Turhan Fırat ve eşi yapmışlardı. Elçiler kararnamesi o naylanırsa yakında merkeze dönüyorlar. Baba mesleğini seçen Cenk Fırat da yollannı bekliyor. Kore dönüşüne rastlayan cuma konseri prova yapmadan gerçekleşti ama orkestra yorgun görünmüyordu. Belki de Ginseng çayı içtiler. Kore'nin gizemli bitkisini duymuş olacaksınız. Son yıllann büyük modası, çayı, balı, tableti, kremiyle gençlik ve güzellik sağlıyor. O çaydan bir paket de bana getirdiler, bu yaştan sonra güzelleşmek kolay değil ama güçlenmek ve size daha güzel yazmak umuduyla içmeye başladım... İdil Biret'in konserinde orkestrayı Polonyalı Stmgala yönetti, çalgıcılann da dinleyilcrin de iyi tanıdığı bir yönetici. Salonda Cumhurbaijkanrnın da bulunmasından çok hoşlandı sanırım. Sayın Denıirel ve eşinin Polonya dönüşü konscrc gelmesi gerçekten güzel bir olay. Cumhurbaşkanı'nın yurtdışında bir yolculuktan sonra soluğu konserde alması orkestraya da güzel bir soluk vcrdi. Müzikseverler de alkışlarla selamladı onu. Bu çok güzel ama Sayın Demirel'm başta İdil Biret'i, Polonyalı şcfve orkestrayı kutlamasını bekleyenler düş kırıklığına uğradı biraz. Eski gelenek, doğal bir beklenti gerçekleşmedi. Birkaç sevgi sözcüğü bekle C U M H U R İ Y E T OEHOİ 2 1 K A S I M 1 9 9 3 S A Y I 4 0 0