Katalog

BASKENT M Ü Ş E R R E F GÜNLERİ H E K İ M O Ö L U dığı bir mektup MİTte okunduktan sonra ulaştı bana. Dönemin Dışişleri Bakanı da çok zarif biçimde uyardı beni. O yıllarda 1961 Anayasasfnın doğrultusundayız henüz, Çağlayangil'e haberleşme özgürlüğümün zedelenmesinden sızlandım. Güngörmüş bir kişinin gülümseyişiyle yanıtladı beni. Mahmut Dikerdem demokrasiyi güçlendirecek bir dileğini belirtiyor bana yazdığı mektupta. TİP'in ağır toplan parlamentoya girerlerse demokratik yaşamda geüşmeler olabileceğini söylüyor. Ama Anayasa'ya karşın bu mektup da dosyalanıyor! Sayın Çağlayangil ile, Dikerdem konusunda ilginç bir araştırma yaptık bir gün. Şöyle dedi bana: Sayın Dikerdcm'e büyük saygım var, değerli bir diplomat. Acra'dan büyük bir merkeze, Paris'e, Moskova'ya ya da dı Büyükelçi Dikerdem. Dosyasında Danıştay'da kazandığı bir davanın karan da var. Çağlayangil bu yolu açmasından hoşlanmadı ama karan uyguladı. Dosyası hayli kabank sanınm. YAPRAK yazarlığından, sol aydınlarla dostluğundan bana yazdığı mektuba dek neler var kimbilir... 27 Mayıs Devrimi'nden sonra yeni bir anayasanın hazırlığı başladığı zaman Mehmet Alî Aybar Ankara'ya geldi bir akşam. Sümer Sokak'taki evimizde Mahmut Dikerdem, Doğan Avcıoğlu, kimi 27 Mayısçılar var. Aybar Cemal Gürsel'e yazdığı mektubu okudu bize. Anayasaya Türk solunun da katkısını istiyor. Güzel bir mektup, hepimiz etkilendik. Aybar bir basın toplantısında mektubu okudu ertesi sabah. Sonra da yargılandı! Mahmut Dikerdem de mahkemedeydi o gün. Bir kamu görevlisi için sakıncalı bir olay ama sonuçlarını göze aldı kuşkusuz. Sonra neler yaşadı, nasıl yargılandı; ama nasıl aklandı, nasıl onurlandı... Ortak bir dostumuz var; rahmetlı Hasan Esat Işık'ın yeğeni, dayısının yakın arkadaşını görmeye sık sık gidiyor Ccrrahpaşa kliniğine. Sevgili Dikerdem şöyle diyor ona: Yaptığım hiçbir şeyden pişmanlık duymuyorum, rahat ve mutluyum. Hastalığın nedenini bilince tepkiden geri kalmıyor insan. Barış Davası kaç kişinin yaşamını soldurdu değil mi? Hastalık ya da ölüm, banşseverliğin faturası oldu ülkemizde! Banş yargılandı. Kimi kişilere onur belgesi o faturalar, kimi kişilere de utanç belgesi. avi günlerde Assos'un 3 özelliği var. Deniz kıyısından geçmiş yüzyıllara bir yolculuğu doğamızın, kültür varlıklanmızın armağanı diye düşünür, bu yolculuğu birkaç kez yapanm her yaz. Yazık, kıyılar hızla taşlaşıyor, beyaz en güzel renk ama yeşili ve maviyi kirletiyor neredeyse! Çevrecilerin yüreğindeki yangını kim söndürecek bakalım? Çevre Bakanlığı mı, Kültür ya da Turizm Bakanlığı mı? Ortak bir bakış, ortak politika ne zaman oluşacak, geç kalmanın faturasını gelecek kuşaklar ne acı ödeyecek! Selahattin özgür vc Sami Küçiik ile söyleşirken cfkârlanıyoru/. Denizin mavisine, zeytinlerin yeşiline hüzünle bakıyoruz. Assos'un şaşılası maviliği var. Çini ustalan lznik mavisini bu sularla boyamış bence. Behramkale'den bakarken rhavi çarpınlılar duyuyor insan. Uzansam Mîdilli'den çiçek toplayacağım. Safo'nın kızları hoşlanır mı bilmem? Kadırga'da denize girdik, derin sularda yüzmek, dcnizle sevişmek gibi bir olay. Su birden derinleşiyor, ayağımız yerden kesilincc kanatlanıp uçuyoruz denizde. Karaya çıkmak kolay değil. Mavi saydamlaşıyor, rcnk renk taşlarla güzel bir bahçede dolaşır gibi. Böylesine renkli taşlar görmedim şimdiye kadar; beyaz çizgili pembe taşlar, yeşiller, sarılar, kahverengiler. Topraklanmızdaki uygarlıkları anımsatıyor. Taşlar yerçekimi gibi cezbeledi hepimizi. Assos çiçeklerini toplamaya doyamadık. Safo'nun bahçesindckilerden daha güzel belki de... O çiçeklerden bir demeti Büyükelçi Mahnıut Dikerdem'e yolladım. Assos'u kulaçlarken uzun söyleşiler yaptım onunla. Neredeyse Milattan önce başlayan bir dostluğu düşündüm. Yıllar boyunca ne güzel gelişen, boyutlanan bir dostluk. Assos'un maviliğini gibi derinliği var. Kimi zaman buluşmadan, konuşmadan geçer yıllar. Telefonda içten birkaç söz, o kadar; ama buluşunca bıraktığımız yerden sürer söyleşiler; sevgide, saygıda kopukluk olmaz hiç. ASSOS CİCEKLERİ M 3şüncemi yeşerten kişilerden biri oldu yaşamımda. Kuşkusuz mesleğini de yeşerten bir kişi, parlak bir diplomat, ama düşünceleri nedeniyle cezalandı neredeyse! öncc Amman'da, sonra Iran'da büyükelçi; üstelik Demokrat Parti iktidarında, Fatin Rüştü Zorlu'nun bakanlığı döneminde. Sonra dış göreve atanmadı uzun süre. Sol bir aydın olması, tırmanışı önledi. Fcridun Cemal Erkin'in Dışişleri Bakanlığı döneminde, belki de tsmet Paşa'nın uyansıyla Acra'ya atandı sonunda. Kara Afrika'ya Hasret dlnecek Nereden nereye geldik birden. Elimde Assos çiçekleriyle neler anımsadım, nasıl seslendim sevgili Mahmut Dikerdem'e. Assos'ta güzel bir dostluğun anılannı da kucakladım hayalimde. Söyleşilerle uzayan geceler, danslar, şarkılar, türkülerle çınBUyUkalçl Mahmut Dlkvrdam: Haaratl mutlaka dln*e*k bir gUn. Fotoğral ERDOÖAN KÖSEOĞLU ladı yüreğim. Ne güzel tangolar Genç Elçiler, diyc bir yazıyla kutladım VV'ashington'a elçi olabilir, ama gnıbuma yapar, Fransızca şarkıları ne güzel söyler. Ne güzel şiir okur. Fransızca şarkıonu. Acra Elçiliği'nde telsiz de yok o za anlatamam bunu! lardan "Olü Yapraklarnı çok güzel söyman. Kara Afrika'ya bakışımız hayli Ben de tepki gösterdim: soğuk! Oysa Mahmut Dikerdem Nkru Adalet Partisi, Demokrat Parti'den ler. Pir Sultan'ın soluğunu duyurur türmakh'tan önemli bir öneri yolladı An daha geride bir uygulamada demek! Fa külerde. Nâzım'la başlar Nâzım'la biter kara'ya Kıbns konusunda. SekuTure tin Rüştü Zorlu Dikcrdem'i Iahran'a el şiirler. Assos çiçekleriyle birlikte çok sevdiği ile görüştü, Kara Afrika'dan ak sesler çi yolluyor, Adalet Partisi'nin Dışişleri bir şiirin dizelerini de yolluyorum ona: duyurdu Türkiye'ye. Gana'nın iklimi Bakanı da atayacak uygun merkez arıYaşamak bir ağaç gibi tek ve hür/ ve bir sağlığını fena etkiledi, ülser ağrılanyla yor. Mahmut Dikerdem sakıncalı bir orman gibi kardeşçesine/ bu hasret bikıvrandı ama başka bir merkeze değil diplomatsa hiçbir yere göndcrmeyin. Yeni Delhi'ye yollandı sonra! Onunla Bu yapılmıyor ama hakkı da verilmi zim... Bir gün mutlaka dinecek. ^ çok ilginç anılarım var. Acra'dan yolla yor. Ama hakkını almaktan geri kalmaC U M H U R İ Y E T DEROİ 3 E K İ M 1 9 9 3 S A Y I 3 1 3 Yaşamımda büyük lüks kimi dostluklar. Onlardan biri de Mahmut Dikerdem. Genç bir diplomatken tanıdım onu; Hasan Istinyeli, Orhan Eralp ile birlikteydiler. Parlak bir diplomat ama YAPRAK yazarlığı etkiledi beni. Şiirlerde, türkülerde buluştuk sonra. Dü16 Parlak blrdlplomatama...