Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
PAZARIN PENCERESİNDEN Hic dandelion yediniz mi? vimi/ın arkasınduki bahçcde iki kaplumbağa yaşar. Ya/ bitip de ortalıkla kır çiçekleri kalmayınca herhalde açlıktan birbirlerini yiyip Birlcşmiş Milletlcr yardımına mııh• taç olmamak için kıs uykusuna yattılar. Bu kaplumbağalar ya/ boyunca kendilcrinc sunulduğunda morsalkım ve domatcs yedilcr. Kendi hallcrinc bırakıldığmda cıı çok sevip yediklcn dandelion ( = aslandişi, Okyanus Sözlüğü'ne göre yabani hindiba) çiçcklcriydi. Yapraklannı da ycrlerdi, ama en çok sevdikleri çiçekleriydi. Aslandişi çiçeklerinin tadı çok hoş olmalı; minik kır sinekleri dc anlar da en çok bunlara konarlar. Bunca yaratığın severek yediği bir otu, bir çiçeği biz neden yemeyelim? Mutfağımızı zenginleştirmcnin bir yolu da otçul hayvanların tercih ettikleri otlan ve çiçeklcri saptamak olabilir mi? İlaçların önee hayvanlara uygulandığını, iyi sonuç verip /arar vermedikleri görülenlerin insanlara da verildiğini biliyoruz. Öyleyse hayvanların seçtikleri bitkileri gözleyip bunlardan yemek hazırlamak niçin usdışı olsun? Geçcnlerde bazı hayvanların bile bu yöntcmdcn yararlandıklarıoı öğrcndim: (,'in'de süt ile sütlü yiycceklcrin bulunmadığı malıım. Yangtze Irmağı'nın kenarında yer alan bir yerlcşme birimindc ingili/ce öğreten bir hocaya menıleketinden "Cheddar" peyniri yollannıiij. O da bunu peynirin ne olduğunu kavratmak için öğrencilerine yedirmiş. Hiçbiri bcğenmemis, çoğu "iğrenç" bulnuışlar. İngili/ce öğretmeni de Çinli öğrencilCrden kalan peynirlerinc evine dadanan ve arada sırada da beslediği larclerc vermiş.. "İçgüdülerinin onları peynirc yöncltcccğini bcklerdim!" diyor bu öğretmen, "ancak beklediğim gerçekleşmi'di: Farcler clma vc bisküvileri yiyip cheddar'ın yüzüne bile bakmadılar!" Fareler, beraber yaşadıkları Çinlilerden sütten yapılmış besi maddelerini sevmemeyi öğremişlerdi.. E (Ralph Withlock: Say cheese. Quardlar Weekly. Ocak 12/1992) tncelemeye başladım. Aslandişinin Latinccsi Taraxacum Officinale. Bir ota böyle bir soyadının verilmesi, onun bir zamanlar manastır hastanelennin bahçclcrinde yetişirilip ilaç olarak kullanıl20 minde havyan yemi olarak kullanılmak üzere biçilip ınakinelcrle balyalanınca sarı papatyalar başgösterir. Cowslip'denen sarı çan çiçekleri ve dandclionlar da bu mevsitnde bilerler. Dandelionlar kışa kadar dururlar. Recep Göknirie konuştuktan sonra sağa sola baktım. Çiğclem çiçcklerinmış olduğunu yansıtır: İdrar söktürücü Can ve Recep (Jöknil akla gelen her güden, kardelenden, han çiçeklerinden yave kabı/lık gidericiymiş. Fıansı/ca adı /el otun bitliği bir yerde ev yaptılar. Kıpılmış yemekler bulamadım, ama "sarı da ne kadar etkin bir idrar söktürücü sjin hafta sonlarında ya/m da sürekli kaçan çiçcğini" yiyeni buldum. lngilterc olduğunu yansıtıyor: "pissenlit" yani lıyorlar burada. Istanbul'un Anadolu krallarından 'I. Charles'ın aşçısı Joseph "yatağa işeten" diyorlar. Almanlar yakasında. Mahmut ü^cvket Paşa Köyü Cooper'in "'Ilıe Art of Cookery" adlı e"Gemciner lüvvcnzahn", Porteki/lilcr ile Ali Bahadır Köyü arasında "Çayır1 serinde bir "coHslip' yani "sarı çan çiçe"Dentc dc I^eao" yani o sivri yapraklarılık" olarak anılan bir yerde evleri. ği krcması" tarifi buldum: nın andırclığı "aslandişi" olarak adlanRcecp Göknil'e çayırlıkta gördüğü cidırmışlar. "C'owslip henüz ycşilken ve çiçck aççckleri anlalmasını rica cttim. Bir güzel Dandelionda nişasta yerine inulin demak üzereykcn toplanıp bir havanda ezianlattı: nen bir polisakarid bulunıırkuş. Sindilir. Bundaıı birkaç avuç alınıp iistiinc 40 Çayır 365 gün habirc değişir. Bahar rimde inulin gliko/a değil fruktoza yani ml kadar krema cklcnir vc suya oturtulgelince papalvalar belirir. Sonra kokulıı meyve şekerine dönüşür. Bu nedenle ki siklamen, "hanviçeği" olarak bilinon primuş bir kapta hafıfçc kaynatılır. Kaynalo almamak için perhi/ yaparkcn bu bittılırken bir kasık ucu hindislan cevizi kamula vc çiğdcın çiçckleri (= crocus) açar. kinin yenmesi yararlı olabilir. Salataya buğu tozu vc ince şeker ile portakal çiçeği Ali Bahadırlılar yoncaların büyiimesi suyu da katılır. Sonra da ikiüç yumurta sarısı cklenir.." İngili/ kralının aşçısı ve Amerika'ya göç eden kadmların sarı çan çiçcğini ve aslandişiııi yemeyi kirpilerden mi kaplunbağalardan mı yoksa sincaplardan mı öğrendiklerini bilmiyorum. Ama bu yöntemin yani doğada gezen tozan hayvanları izlemenin gö7İemenin bi/e çok sey öğreteceği kesin. Bi/ ailece ufacık bir bahçede iki kaplumbağa seyredip bakın neler öğrendik. Sadece aslandişi yemesini mi? Lale Kaplumbvğalar aalandlalnl çok l*zı«tll buluyorlar. Mutfa^ımızı otçul hayvanların ylyacaklsrlyl* zanginlaf llrsbillriz F.cdadımı/ın Devri'nde, kaplumkatsan hem hezzetli hem de posa bıraiçin çayırlığa hem gübre serper hem de bağalann sırtına mum dikip bahçelerde kan, bu nedenle ba^ırsağı çalıştıran bir koyun salarlar. Koyunlar yesillikleri bigczdirdikleri söylentisinin palavra olduot yemiş olursun. (Jstelik de idrar sökçer ve aynı zamanda çayırı gübrelerlcr. ğunu da kavradık. Güneş batar balma/ türücü olması da bu açıdan işe yarayaMayıstan sonra çayıra artık hayvan sohcmen kabuklanna çekilip uyuyan bu bilir. kulma/; beyazeflatun yoncalar büyür, yaratıklann sırtına ne monte cderseniz Avusluryalılar ve Ingilizler dandeliodiz boyuna varırlar. Sulak yerlerdc küedin kaplumbağaları gece dolaştıranu salatalarına katarlarmış. Ameriçük sarı çiçekler, nisan ayında "galanmazsınız! Bizim bu yalanı bu yasa kaka'ya göç eden tngili/ kadınlar dandeli tus" yani "kardelenler" belirir. Köy odar yutmamız, kentlere tıkanıp okullaron tohumlarını götürmüşler bcraberlekullarına devam edenler, 23 Nisan Çoda Milli Eğitimin iç bunaltıcı teorik eğirinde (Linda Karistal. (îoldeıı conquecuk Bayramı'nda köy çocuklarının otiminde ütülenip doğada doğrudan ror. The World and I dergisi. Haz. kullarını bu çiçeklcrle süslediklerini bidoğruya gözlem yapmayı unutmuş ol1987). lirler. mamı/dandır. Kışın bu karlı ve soğuk gülerinde kır Dandelion konusunda bunlan öğrcn"Errantis" denen ve soğancığı toplagözlemlerimizi sürdürebileceğimiz badikten sonra başka kır çiçekleri hakkınnıp ihraç edilen bir çiçek de yaz habercihar günlerini iple çekiyoruz! < da da bilgi edinmek istedim. Dostlanm lerindendir. Yazın yoncalar kış ınevsiC U M H U R İ Y E T D E R O İ 3 O C A K 1 9 9 3 S A Y I 3 5 4