Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Y 0 K T A A Y S E A M K N C I Demiryolu işçiler CÖP* Dere boylarındaki kargüar, yüzlerce yıl Ege evlerinin damlarına serildiler; sonrada "çöp"olup mangallara dizilditer... 1 9. yü/yılın ilk yarısındaki Amerikan iç Savaşı ilc bııgün tadına doyamadığımı/, Aydın yöresinin "çöpşiş"i arasında bir ilişki olduğunu söylesem ne dcrsiniz? Vakliylc bir çoğumu/un yaptığı gibi, diyalcktiğin akıl almaz bağlantılarıyla hâlâ "fantezi" peşinde koştuğumu sanabilirsiniz. Ama pek öyle değil. "Şu çöp şişj kimler bizc kazandırdı?.." diyc mcrak cdıp, Ortaklar kav^ağındakı ocak başında ünlü Necati Usta'yla söyleşjnceye dck, böyle bir geçmişi düşlcmek elbcttc olanaksı/dı. Nercdeysc yarım asırdır bu mcslcğı sürdüren Necati Karaman, "demiryolu inşaatı sırasında, işçiler ve mühcndisler, dere kenarlarında yetişen kargılara ctlcri dizip, aleş yakar, şiş yapar yerlermiş...*' diye unlatıyordu babasından, dedesinden duyduklarını. Onlar da aynı inşaatlarda çalışmışlardı. Yıl 1850'lcr, 60'lar... Anadolu'daki ilk demiryolu Aydınİ/mır arasına döşcniyor. ABD'dcki iç savaş sonucunda Dünya pamuk ürelimi azalmış,; dokuma sanayiinın merkezi olan ingiltere, hammadde sıkıntısı içine girerek, zor duruma düş,müştür. Ünlü Lancashire fabrikaları kapanmak ü/ercdir. "Acil" pamuk ekimi için ycnı alanlar bulmak amacıyla dünyaya yayılan İngilizler Balı Anadolu'yu keşfcderlcr. özellıkle Aydın ve Sökc ovaları bu tarıma çok elverişlidir. Osmanlı Devleti de "işbirliği" için "elverişli" olunca, iç Ege'de pamuk üretip, bunlan cn hi/lı yoldan Izmir Limanı'nı 14 Nacatl Usta mangal bafinda (Ustto). Scyyar çöp flşçl (altta). scvk etmek için ilk demıryolunu kurarlar. Inşaatına 1857'de başlanan Torbalıt/mir hattı, üç yılda tamamlanarak, 1860'ta açılır. 1867'de de TorbalıAydın bağlantısı tamamlanır. Anadolu'nun pamukları İzmir'den gemilere bindirilerek İngiltcre'ye akıtılır. Böylece "Cüneş Batmayan İmparatorluk"un dokuma fabrikalun yeniden çalışmaya başlar... Yıl 1950'ler, 60'lar... Kara tren isler, buhar saçarak "Balakçık lskelesi"ndc duruyor. Balatçık, Ortaklar'ın cski adı. Yöre halkı öteden beri istasyonlara "iskcle" diyor. Neşetiye iskelesi, Naipli iskelesi, İncir İskelesi (Incirliova)... gibi. Elbettc, en büyüğü İzmir İskelesi. Bu dcyiş, daha doğrusu "yakıştırma", demiryolunun sadece "yük" amacıyla döşenmcsinden, istasyonlarda da hep "mal yüklenmesinden" geliyor. Trenlerin "insan da taşıyabileceği" bugün bile pek anımsanmıyor. Aydınİ/mir karayolu otobüs ve kamyon konvoyu ile tıkanırken, asırlık demiryolu, üzerindeki otlarla, eski günlcrinı arıyor. Evet. Kara tren, iskelede, lokomotifc su alacak kadar bir süre duruyor. Yaşlan 1416 civarındaki delikanlılar, Necati (Usta), (Çamur) Şevket, (Aşçı) Ha san, Akkaş (Amca)... trene koşturuyorlar. Omuzlarına iplerle sarılmış, göbeklerinin üzerinde sarkan, içi köz dolu sıcak sac mangalların üzerindeki çöp şiş lcri, "ekmek arası" yapıp yolculara satıyorlar. Şişler, tren gelmcden öncc, istasyon binasının bahçcsindeki büyük mangallarda hazırlanmış aslında. Boyunlara asılı kö/lü kutular ise, "sıcak sıcak" servis yapmaya yarıyor. Yanlarında sallanan torbalardan biraz tuz, biraz baharat... Katar düdüğünü çalıncaya dek hemcn tüm yolcuların ellcri, avurtları, çöp şişlerle dolmuştur bile. Çünkü, Balatçık'ın şişleri öylesinc ünlüdür ki kimsc o iskeleye dek bir şey alıp yemez. Makinistler de aynı lezzeti paylaştıklarından, Balatçık iskelesi hemcn her trenin "yemek molası" yeridir artık... Bir zamanlar, demiryolu inşaatında dağdabayırda karın doyurmak için keşfedilcn yöntem, bir asır sonra daha bir düzenli hale getirilmiş, deyiş yerindeyse "standartlara" bağlanmış, yöresel bir yemek olarak nam salmaya başlamıştır... u Çöpşiş efsanesi işte böyle basjadı..." diyor söyleşiye katılan Çeto. "Bir Necati amca artık sağ, öbürleri hep öldüler. Bizler bu mesleği, iştc bu dermccatma yerlerde sürdürüyoruz..." Çöpşişin öyküsüne "cfsane" adını takan Çeto'nun dermeçatma yerler dediği, Aydıntzmir karayolunun SökeD E R O İ 10 O C A K 1 9 9 3 S A Y I 3 5 5 C U M H U R İ Y E T