04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C E Z M İ E R S Ö Z 11 Besiktas'ta sabah sesimle baslar kendime bağlamıştım. Oralara toplu ekmek götürürdüm. Şimdi fınndan kendileri alıyorlar. Hem de yarı fıyatına. Onlar için iyi tabii. Ben yine eski ahbaplara kaldım. Hem benim ekmeğime güveniyorlar, hem de nasıl desem, onlara geçmişi, yitirdikleri, geride bıraklıklan günleri, anılan hatırlatıyorum. Bir titreşim. Aslmda biraz acıklı bir durum bu, ama yine de güzel. Geçti artık o güntim. Hepsini oğlum gibi sevdim. Hem ler. Hâlâ bana gerek var mı sen söyle? hiç oğlum olmadı benim. 73 yaşındaYüzlerce arabanm arasmda atıyla ekyım, ama hiç evlenmedim. Hiç evim olmek dağıtan yaşlı bir adamım ben. madı. Kışın sıcak, yorgun fınnlarda, yazm Ihlamur'un çayırlannda, dere keŞimdi sen beni yazıyorsun ya, bu benarlannda yattım, rüyalar gördüm. Atnim çok tuhafıma gidiyor. Eskiden Belanm oğlum gibiydi dedim ya, geccler şiktaş'ta Amerikalı bir adam vardı. boyu onlan bekledim ben. Çünkü çoPenceresinden benim fotoğrafimı çekercuklar hayvanlara karşı çok acımasızdi. Sonra da fotoğrafı makineden çıkardır, bilirsin. Benim atlara taş atarlardı, tıp rüzgârda biraz sallardı. Ve aşağıya üstüne binip eziyct cderlerdi. Ben oğluatardı. Bir bakardım fotoğrafta ben, mu yalnız bırakmamak için yanında kayorgun atım ve kahverengi arabam. Helırdım. Sonra da yorgunluk, uyku ağır men çıkmış. Hemen çıkmışız. Garip bir basar ahırda birlikte uykuya dalardık adamdı, fotoğraf makinesi de onun gibi onunla. Şu son atım da epey yaşlandı. garipti. 32 yaşında. Sende mi 32 yaşındasm? SeÜç tane Türk filminde oynadım ben. nin yaşında işte. Bu ilkbahar defnedeğiz Tabii. İşte böylc ekmek satarkcn, atımla yokuşları çıkıp inerken çektiler beni. İşte böyle. O filmler burada Yumurcak sinemasmda oynadı. Birkaç arkadaş gidip seyrettik. Olduğu gibi çekmişler. Bir de Alman televizyonundan gelip çekmişlerdi. Madem her şeyi yazıyorsun. Şunu da yaz, ekmeklerin içine çavdar, arpa, fasulye kanştınyorlar. Fakat ben ekmeği kokladım mı anlanm içine ne karıştınldığını. Ben Beşiktaş'ın son at arabalı ek mekçisi Vli İhsan. 1938 yılmda Artvin'den İstanbııl'a geldim. Fınnlarda, dere kenarlannda yatıp kalkanm. Para saymasını bilmem. Hiç evlenmedim. Beşiktaş'a sabah benim sesimle gelir, gün burada benim sesimle biter. Geçen gün gazeteci bir çocuk geldi, benim atın yaşında. Kafasına görc yazıp gitti beni..." < AN Ihsan fotoğrafı çaklllrken bir tUrlü yüzünU göstermek Istemlyor. Arkada 7 ımız da buna saygı göaterlyor. 3 1 4 Artvinli Ali Ihsan tam elli yıldır Beşiktaşlılar'a ekmek satıyor. Istanbul'un son atlı ekmekçisi. Sattığı ekmek de ekmeğin hası. Çünkü onun ekmekleri taş fırın ekmeği. Bir ben kaldım, hepsi ölüp gittiler. Artık buralann ayakla kalan son atlı ekmekçisi benim. Eskiden böylc miydi ya, Teşvikiye'de 2, Bcşiktaş'ta 3 bakkal vardı. Ekmekleri hep benim gibi atlı arabacılar dağıtırdı. Şimdı her taraf bakkal oldu, bize iş kalniadı. Ahbaplann hatınna yapıyorum ben artık bu işi. Yok, ekmeİc almazlar bakkaldan, benı beklerler. Bazen yorgun olurum, ba/en hava yağışlı olur işe çıknıam, gelip beni fınncıya sorarlar 'Ali Dayı bugün niye gelmedi?' diye. Çünkü onlar benim onlara seçtiğim gibi ekmek seçemezler kendilerine. Şimdi sabah 4'le kalkanm ben. Atımı Ihlamurdere'nin oradaki ahınndan alınm, takanm arkasına arabamı, hemen fınna gelirim. Orda öylece ekmeklerin çıkmasmı beklerim. Biraz sonra ekmekler çıkmaya başlar. Şöyle iyice bakanm onlara. Bir kere pişkin olacak, kabank olacak, sonra öyle ekşi ekşi kokmayacak, mayası çok konursa ekmek ekşi ekşi kokar. Sonra ekmeği elimle şöyle bir tartanm. 1 gram eksik olsa bile anlanm, hemen onu yerine koyanm. Ağınnı alınm. En önenılisi benim ekmeğinı taş ekmek finnıdır. Ekmeğin hasıdır o. İki gün koy dolaba bayatlama7. Sıhhidir. Kesilirken dökülmez. Ama tava ekmeği öyle mi ya. Hemen bayatlar, kesilirken dökülür. Şimdi halk onu sütlü ekmek diye tanıdı, bilmeden alıyor. Oysa tavaya yapışmasın diye ona kıreç gibi bir yağ sürüyorlar ki onu gören bir daha hiç alma7 tava ekmeği. Fınneılar neden tcreilı ediyor diye sorarsan yapnıası kolaydır da ondan, az emek gerektirir. Taş ekmeği öyle mi ya 15 işçi az gelir onu yapmaya..." "Tam 50 scncdir hep mütevazi, hep ağırbaşlı olan Beşiktaşlılann mutlu kahvaltılanna, iştahlı öğle yemeklerine, telaşlı akşam sofralanna sıcak, namuslu, pişkin ekmekler taşıdım ben. Yorgun ve yaşlı atlanmla yokuşlar indim, yokuşlar çıktım, merdivenleri tırmandım, kapıları çaldım, peneercleri tıklattım. Tam 50 senedir, bu ağırbaşlı Beşiktaş'ta sabah benim ekmekçi, sıcak ekmek!" sesimle başladı. Gün yine benim aşina sesimle bitti. Bu yollarda tam 12 at tüket B onu artık. Nasıl mı? Sucukçular var, bir telefon açanm, bir kamyonet gönderip aldmrlar. Edirnekaprnın orada, surlann dibinde kesiverirler bizim emektan. Benim babam Kınm'da finn sahibiydi. Bi? ailece ekmekçiyiz. Severiz bu işi. Ama içlerinde bir tck ben fınn sahibi olamadım. Bir sır vereyim mi ben sana? Ben bunca yıldır para saymasını öğrenemedim. Alınm fırından ekmekleri, satıp parasını getiririm fınncıya. O sayar, sonra da bana paramı vcrir. Çoğu kez eksik çıkar, açık veririm. Bilmem nasıl olur? Bazen veresiye veririm, kime verdiğimi unuturunı. Bir dc kötü niyetlıler vardır. Seni cvlendireceğiz diye benden para alırlar, alış o alış bir daha vermezler. Bcni umutlara sürüklerler. Üzerler. Hem şu aralar fazla da bir para kazanmıyorum. Günde 30, 40 bin lira kazanınm, kazanmam. Onun 10 bin lirasıyla da bizim emektara yem alınm. İşte kalanıyla da... Hem ben para saymasını hiç bilmem. Eskiden durumum iyiydi, para saymasını bilmesem de daha çok kazanırdım. İnşaatları, fabrikaları C U M H U R İ Y E T DER.Gİ 1 5 M A R T 1 9 9 2 S A Y I 15
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle