29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ÖZNEL B İ R BAKIS N I B 0 Başkent derbysi Gençlerbirliği sempatizanı Ankaralı gazeteci Tanıl Bora başkent derbysinin iki ezeli rakibini, taraf tutarak, değerlendirdi. ençlerbirliği maçı izlemek zevktir. Gençlerbirliği'nin maçını izlcyen. onu "bılcn" hcr futbolscver, taraftarı veya senıpalizanı olnıasa bile bu takımın klasmanda yukanlarda yer almasını, futbol adaletinin icabı saymalıdır. Taraftarları veya sempatizanlaniçin ise "Gençlerli" olnıak bir tavırdır. Üstelik, bir yanıyla iutbolla alakasız insanların da paylaşabileccği, sindirçbileceği bir tavir, bir duygu... Meselenin futbola ilişkin larafına geçmeden. futbol 7evkine uzak okuyuculara ("inançsızlara" diyelim) Gcnçlerbirliği'ni "tebliğ" edelim: Gençlerbiıliğili, Gençlerbirlikli. işin doğrusu "Gençlerli" olmak ne demektir? Hürriyel gazelesinin günlük Ankara ekinde çıkan bir haber: Özal, yeni yıl resepsiyonunda Ankaralı kulüp yöneticileriyle konuşurken, "Gençlerbirliği başarılı" mealinde sözler söyleyip eklemiş: "Bizimkiler bu yıl iyi gitnıiyor" . İşte, Gençlerbirliği tarafları (veya sempatizanı) olmanın sırrı, bu laflarda gizli. Ankara"daŞeker'li,Demirspor'lu,Postane'li aliın çağın kapanışından beri iki takım vardır: Ankaragücü ve Gençlerbirliği. Ankara derby'sinde rakipler. G Ankaragücü ve Gençlerbirliği'dir. Ö7al'ın "bmnıkiler" dediği, Ankaıagücii'diir. Yaklaşık on yıldır kurumiaşan bu derbyde Ankaragücü sadece Özal'ın değil, ilke olarak bülün "yukarıdakiler"inkidir. Resmi adında MK.E (Makinc Kimya Endiistrisi) ibaresini laşıyan Ankaragücü'nü, bir kısım ahali 198384 dolaylarında "MGK (Milli Güvenlik Konseyi) Ankaragücü" diye anmıştır. Çünkü, MKE Ankaragücü, futbol tarihinde futbol müsabaka yöneimelikleri icabı değil, devlet başkanının i/zeti, ikranıı ve takdiriyle ikinci ligden birinci lige alınan lek lakımdır. Ankaragücü, MGK'nın da "bizimkiler"idir. Ankaragücü, Ankara'nın hemen bütün "baba" işadamlarının. Bülent Öztürkmen, Can Pulak lipi "yüksck bürokratların" da "bizimkilcr"idir. Ve beklenebileceği gibi, Ankaragücü Ankaralı futbolseverler arasında kahir ekseriyete sahiptir. Ankaragücü Gençlerbirliği derbysinde Gençler taraftarı tribünde deplasman takımı tenhalığında kalır. Ankaragücü tribünü, "başkent başkent" diye tezahürat yapar. Takımını, kcntinin idari hiyerarşjdeki konumuyla tanımlamak, Gençler taraftarının aklına asla gelmeyecek ti pik bir Ankaragücülü davranışıdır. Ankaragücü taraftarı, "kapalı"da, altın 7İncirli, künyeli ticaret crbabıdır. Ankaragiicü'nün açık tribünü isc "gecekondu" tabir edilir. Buradaki kitlenin omurgasını kentin varoşlarından akan, işli işsiz yoksulların oluşturmasında orijinallik yoktur labii bu, futbol âleminin cvrensel toplumsal gerçekliğidir. Ama yılnı büyük maçlarmın giriş çıkışında vasati iki kişj bıçaklayan. tezahüratına ilk fırsatta ana avrat karıştıran bir çckirdcğin, Gençlerbirliği'nin açık tribününü değil de Ankaragücü'nün "gecekondu"sunu mekân tutması galiba tesadüf dcğildir. Tıpkı, tribünde yerini alır almaz, dirseklerini bel hizasında büküp kollarıyla ileri geri ritmik piston hareketleri yapısıyla tanınan Amigo Hüsnü'nün Ankaragüçlülüğünün tesadüll olmaması gibi... Peki Gençlerbirliği bir proleter takımı, mazlumlann bayrağı mıdır? Elbettc o kadar değil. Ama Gençlerbiıiiği'nin, yukarıda dayısı yoktur (Basında bir tek Yavuz Donat'ı vardır). Gençlerbirliği birinci lige devlet idaresiyle değil, şampiyon olmak suretiylc cıkar. Çıkmakla kalmaz, MGK ve FMM (fevkalade müsaadeye mazhar) Ankaragücü'nü, havasmın en yerinde olduğu zamanlarda yener de... (Pavyonculuğuyla marııf Vehbi'nin o maçlardaki gollerınin hazzını, 1980"lerin ortalarındaki karanlık yılları yaşayan bilir.) Gençlerbirliği'nin parası yoktur. Vehbi Koç'un Gençlerbirliği scmpatisinc dair rivayetler, Angaralı "mölti"nin, bedava hamiliği kcsinlikle tercilı edileceği düşünülürse, gerçekçidir. Gençlerbirliği taraftarının, kazanılan maçın son dakikalarında, ertesi haftaki deplasman için "büyük başkan Bursa'ya otobiis kaldır" gibisinden rica tezahüratlarıyla şımara<irf*^> cağı yöneticisi yoktur. Gençierbirliği, dış maçlarında ilaç için bir minik bayrakla bile temsil edilmez, edilemez. 80'li yıllaıdaki belki tck ciddi islisna, 1987'dc Türkiye kupası finalinde rakibc bcş çekilen ilk maçtan sonra l^skişehir'e yapılan çıkarmadır (Laf kaynamasın: Gençler, o yılın Türkiye kupası şampiyonudur!). Gençler'in tarafta rı, "gecekondu"nun tam karşısında konuşlanan gecekondulusu olsun, altın zincirlilcrin kesinlikle daha az oldıığu kapalılısı olsun, misliyle efendidir. Ayrıca güngörmü^tür: Her maçta iki üç kc7, kapalıdaki koroya kalılmadan, tek başına. bütün sladın duyabileceği bir avazeyle "Haaaydi Gençlerr!" diye bağıran amcanın sesinde, çileli 2. küme günlerinde sınanmış bir vefa vardır. Her maçta açık tribüne asılan "Centilmen Gençler" pankartı palavra dcğildir. Gençler'in gecekondulusu bu sözün arkasında durmaktan ulanmaz. Tabii söz komısu olan nanenıollalık da değildir. Ligin ilk yarısında 33 bilen derbyde son dakikaya kadar mağlııp oynamayı hazmedemeyen Ankaragücü gecekondulusunun "orospu çocuğu, inbe Gençler" (hakikalen bu iki sıfatı yan yana gelirerek bağırmışlardır) tezahüratı karşısında, Gençler gecekondulusu meşru müdafaa hakkını kullanmakta acizkalmamıştır. Gençlerbirliği'nin anlamı, clbette, cisimleşmiş anti Ankaragücü olmaklan ibaret değildir. Gençlerbirliği bu "beşeri" anlamı dışında, futbol değerleri itibarıyla da şahsiyct sahibidir. tşleyen bir altyapısı vardır (dayanamayacağım: PAF maçlarında Gençler Ankaragücü'nü daima ycner. İlk yarıdaki maç: 42). Ücra Anadolu köşelerinden futbolcu devşirmede ustadır. Son iki üç senedir. mcmlekcttc defanstan en hızlı ve leşkilatlı biçimde sahaya yayılarak kontratağa çıkan takımdır (Beşiktaş'ı vc gününde bir Cimbom'u tasnif dışı bırakıyorum). Kontratakçılık futbol şahsiyetine öyle damga vurmuştur ki Gençler rakibini ablukaya almışkcn bile kontratak havasındadır. Takımın sabiliği, çoğu kez telaşa sebebiyct vcrir. Hele Ali, kaptan Avni (Trabzon'un ünlü Faroz mahallesinin uşağıdır) vc Özean aksarsa, bu telaş tribünleri feryada boğacak ölçüye ulaşır (bakınız Bakırköy maçı: 24). Gençler'de herkes gol atar. Bu sezon 10 kişi rakip ağları bulmuştur. Gençlerbirliği'nin tarihi şahsiyeti, "rüzgârın oğlu ZeyneP'den bcri, takımda sıkı bir açığın varlığını gerektirir. Bu olmazsa, kadayıf kaymaksı/ kalır. Problem, sezon başında Zeytinburnu'na gidcn Kcmal Yıldırını "baba"dan sonra, bu mevkinin tam anlanııyla doldurulamamasıdır. Genç lakımdan yetişen Cafer, müthiş tekniğine ve hızına rağmen erkcn şımarma alametleri göstermektedir. Ligin ikinci yarısı başlıyor. Gençler, Ankara'da 9 şubat.ll, 15 ve 29 mart, 26 nisan, 10 mayısta, İstanbul'da 16 ve 23 şubat, 5 nisanda seyredilebilir. Bu mevsim, ayrıca Samsunlular (8 mart), Aydınlılar (22 mart), Konyalılar (19 nisan), Adanalılar (3 mayıs), Bolulular (17 mayıs) bu imkâna sahipler. Ankaragücü maçı 12 nisandadır. < DERGİ 9 Ş U B A T 1 9 9 2S A Y I 3 0 9 £,',.'" thl^i ' \<^p:^ii •. X Gençlerbirliği, centilmenliğiyle kıvanç duyan blrlncl lig takımlarından biri. 8 C U M H U R İ Y E T
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle