Katalog

Yirmi beşlik ihtiyar VVendy op dünyasında ilk kez dikkatleri üzerinde toplamalarını sağlayan dört yıl önceki "Pop Art" adlı albümlerini dinlediğimi/de, Transvision Vamp, yeni İngiliz popundaki radikal, pervasız, "saldırgan görünüşlü" topluluklardan biriydi. Özellikle solist VVendy James, inanılmaz sahne enerjisi ve cinsel çekiciliğini umursamaz, küstah biçimde kullanan performansı ile hem Transvisıon Vamp'in gcrçekten gözalıcı vitrinini oluşturuyordu, hem de pop dünyasında oldukça etkileyici bir "altcrnatif sarışın" imajını biçimlendiriyordu. "Pop Art" yalnızca Avrupa'da büyük ilgi toplamakla kalmadı, Okyanus'un ötc yanına uzanarak Amerika listelerinde dc hatırı sayılır bir grafık çizdi. Topluluk,birbütünolarak'konserlerde çok hareketli ve enerjikti belki; ama solist VVendy, ister istemez herkesin önüne çıkıyor, kimi zaman Cyndi Lauper'ı, kimi zaman Joan Jett'i, kimi zaman da Mick Jagger'ı (!) çağrıştıran tekniğiyle olduğu kadar, "kışkırtıcı" hareketleriyle de izleyicinin nabzını elinde tutmayı başarıyordu. VVendy yalnızca önüne getirilen besteleri yorumlayan bir icracı değildi; Transvision Vamp'in parçalannın çoğuna da besteci ya da söz yazan olarak imza atıyordu. Ayrıca hemen her konserde, parça ara, larında Joan Baez'i çağrıştırır biçimde izleyiciyle uzun diyaloglara giren VVendy, tansiyonu istediği gibi yükseltebiliyordu. "Pop Art", bir "ilk albüm" olarak hayli başarılı sayılabilirdi. Ancak Transvision Vamp'in asıl "liste işgali", ikinci albümü "Velveteen" ile başladı. 1989 tarihli bu yapıt tüm Avrupa ülkelerinde listelerin üst sıralarına tırmanırken, topluluk da hcmen her ülkede binlerce izleyiciyi alanlara çeken konserler veriyordu. "Velveteen"in popülerliği kısa süre içindc özellikle Orta Avrupa ülkelerinde "Pop Art"ı yeniden gündemegetirdiveikialbümüylebirliktelistelere kurulan Transvision Vamp, beklediğinden de büyük bir çıkışı yaşamaya başladı. Doğu Bloku ülkelerinde esen değişim rüzgârları, pop ve rock topluluklarına büyük ilgi gösteren gençlik kesimini daha da hareketlendirirken, "Re P volution Baby" adlı parçasıyla Transvision Vamp, Çekoslovakya'dan Polonya'ya, Macaristan'dan Sovyetler Birliği'ne dek I numaraya ulaşıyordu. Bu popülerliğin sonucu olarak topluluk, 1990 yazında Spot Festivali'nin "Megastarlar" bölümü için Polonya'ya davetedildi. Festivaldeki konserlerinin hemen tümündc VVendy, Polonya gençliğine "Daha yapacak çok işiniz var. Bir diktatörliikten kurtuldunuz diyc kendinizi kapitalizmin diktatörlüğüne teslim etmeyin" diye haykırırken, büyük alkış alıyordu. Geçen yaz başında Transvision Vamp, merakla beklenen üçüncü albiimünü de yayımladı. Stüdyo kayıt ve miks işlemleri Londra'da tamamlanan albüm, yavaş yavaş da olsa, Avrupa listelerinin zirvelerine doğru tırmanıyor. Albümün ilk kırkbeşliği "I Just VVanna Be VVith You", birkaç yıl öncesinin "Rcvolution Baby"si kadar olmasa da yine epey ilgi gördü. VVendy'nin fazlasıyla Joan Jett'i çağrıştırır bir tekniği kullandığı bu parçanın yanı sıra," Ain't No Rules"da kural tanımaz, anarşist şarkı sözleriyle Avrupa gençliğinin onayını almış durumda. Rolling Stones, Sex Pistols ya da The Clash'ı çağrıştıran bir altyapıya sahip albümde öne çıkan isim, her zaman olduğu gibi VVendy James. Topluluğun menajeri Simon VVatson, "Topluluk iiyeleri yaşlanıyorlar. VVendy artık 25 yaşında ve albümü de bunu yansıtıyor. Şarkı söylemcye ilk başladığında 17 yaşındaydı. tnsanlar 17 ile 25 yaş arasında, 25 ile 33 yaş arasında olduğundan çok daha büyük bir değişim yaşıyorlar bence" diyor. Ancak VVatson ne derse desin, 25 yaşındaki ihtiyar (!) VVendy, "Pop Art" yada"Velveteen"dekiformunungerisine düşmüş değil. Tam tersine, o sevimli isyankarlığının vehırçınlığınınbileşimine, hissedilir bir olgunluk da katılmış. Görünen o ki, eğer ün başlarını döndürmez ya da büyük bir sorun yaşamazlarsa Transvision Vamp, doksanların önde gelen radikal topluluklarından biri olarak yavaş yavaş zirveyeyerleşecek. Bu üçüncü albümleri, "Little Magnets Versus Bubble Of Babble", Türkiye'de de yayımlandı. Alternatif tngiliz popuna ilgi duyan, hele hele "Pop Art" ve "Velveteen"den hoşlanan herkese ısrarla öneriyoruz.^ S A Y I 2 9 1 Transvlslon Vamp'ln •ollatl W*ndy Jam*s,pop dUnyaunın "alternatH Mnyın" ESte MlMdO Gypsy Kings (CSB/Uzelli) Ispanyapopmüziğinin "Çlngene Krallan", birkaç yıl içinde Avrupa pop listelerine Latin soundunu kabul ettirmeyi başardılar. Yaptıgı hemen her albümde birhit parça yaratan Gypsy Kings'in bu albumünden de Balla Me" adlı ilk parça, Coca Cola sponsorluğunda hazırlanan "Eurochart" adlı müzik programında ilk beşe girmeyı başardı Gypsy Kings ve Latin müziğini sevenler "Este Mundo'dan daaynı zevkı alacaklar MMY) dams (A andM / Topkapı) Ülkemizde de gösterime giren "Hırsızların Prensi Robin Hood" adlı film, Bryan Adams'a hayli yaradı Bu albümde yer alan "Everythlng I Oo, I Do It For You" adlı parça, filmin müziği olarak kullanıldıktan sonra haftalar boyu dünyanın hemen tüm ülkelerinde 1 numaraya demirattı Salt bu parça için bile "VVaking Up The Neighbours"u alanların sayısı epey fazla. VVaking Up The Negihbours Bryan A ibOIOlİMOBİLVAİ The Light Of The Splrlt Kitaro (Geffen I New Age turu muzik, seksenlerin sonlarından başlayarak dinleyıcı kitlesini arttırmaya ve yenı araştırmalara doğru yönelmeye devam ediyor Japon besteci Kitaro da, New Age'in üçüncü dünya müzikleri karasularında dolaşan özgun ve ıddıalı temsilcılerinden biri 1987 tarihli bu albümü gecikmeli olarak ülkemizde de yayımlanan Kitaro, "The Light Ot The Spiıit"de mistık ve heyecan verici bir müzik yolculuğuna çıkarıyor dinleyenleri. NevvAge'eilgiduyanlarkaçırmamalı. ModokoSitmi2CadNo:263DUDUUU Tel:3644451 C U M H U R İ Y E T D E R O İ 6 E K İ M 1 9 9 1 17