Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
D OĞADA YAŞAM Haldun Aydıngün R ASGELE Raif Ertem Namludaki kuş asım anlatıyor. Karlı bir havaydı. Üç gündür yağıyordu. Biraz inceldi; "Böyle havalarda ördek gezer," dediler. Gezer. Gündüz de gezer, gece de gezer. Sevmez esintili, yağışlı havaları. Barınamaz, uyuyamaz. Göle inmeye karar verdik. Çayırlıklara, çipildin sulara. Gezinti yerlerine. Tam saçma çalımı gelir. Sırtını poyraza verirsin. önüne bir çalı, bir kova alırsın. Tepende bitiverir. Seç seç at... • Çatalca Istasyonu'nu geçtik. Katırcı Deresi'nin ayaklarına geldik. Kanat yok. Bu hayvan ya çekti gitti ya da kuytu bir yer buldu yattı. Bakınıyoruz. Ova beyazlara bürünmüş. Çipildin sular buz tutmuş. Ustünde kar. Anlaşılmıyor. Çizmelerim kısa. Su alacak. Korkuyorum. Durdum. Çalının kuytusuna sığındım. Tüfeğimi koltuk altı yaptım. Bekliyorum. Tek tük sığırcıklar geçiyor. Görünmesiyle kaybolması bir oluyor. Kar iyice inceldi. Sulandı. Sazlıklardan Uç beş ördek havalandı. Küçük ördeklerden olsa gerek. Hemen indiler. Dönsek mi kalsak mı? Bir serçe kuşu süzüldü geldi. Tepemde dolanıyor. Belli konacak yer arıyor. Yerler kar, çalılar kar. Ben çalıya gömülmüşüm, tüfeğimin namlusu İcararıyor. Geldi Ustüne kondu. Şaşırmadım desem yalan. öyle bakıyorum. Göz göze geldik. Tedirginleşti. Silkindi, kaçacak! Vazgeçti.. Rçiki yarî'lrr.jşî:, belki de en korugan yeri bulmuştu. Ben atamaın, başkaları atamaz. Bakışıyoruz, içimizden konuşuyoruz. Kıpırdayamıyorum. Korkutmaktan korkuyorum. Tek bir ördek. Bir şeylerden ürkmüş olsa gerek. Geliyor. Üstüme üstüme geliyor. Arkadaşlar bakıyorlar. Ben de bakıyorum. Tepemde ördek. Elimde tüfek. Namlusunda kuş. Kararsızım, huzursuzum. ördek!.. Kuş!.. Vazgeçtim atmaktan. Kuşun huzurunu bozmaktan. Çok ördekler gelir. Daha çok atarım. Bu kuş, bu namluya bir sefer konar. Unutulmaz. Şu ovada vurduğum ördeklerin kaç tanesini hatırhyorum. Ama bu kuş unutulur mu. Bak unutamıyorum!.. Gezinmedi hayvan. Timurl&r geldiler. Homurdanarak. Tek ördek geçti. Senin kısmetinmiş. Teptin. Namludaki kuşu gördüler. Kuş nazlanarak kalktı. Sulu karın içinde kayboldu. "Ne arıyordu," diye sordular; "Konacak dal," dedim. Bunalmış, yorulmuş. Gördüğü ilk dala tutundu. Ak karın içinde tek kararan namluydu. Belki şaşırdı, belki de sığındı. Ah bir fotoğraf makinesi olsaydı. tnanmıyorsunuz biliyorum. Ama Timurlar tanık... Inandık Kasım Kolcuoglu, inandık. Ama bu kuş neden galip seni buldu? tşte bunu anlayamadık? Ben de anlayamadım dedi Kolcuoğlu. Tüfeği ne zaman doğrultsam. O kuş gelip konuyor namlunun ucuna. Tetiği çekemiyorum. Atamıyorum. Ne oldu bana? Rastgele!...D K Kapıdağ Yarımadası'nda, butun gün süren yağmur altındakl bir yOruyuşün son anlan: EMp, ıslak çadıriannı nasıl kuracaflım duşünmekie T ıp ..Tıp.Tıp... Tıp, tıpır,tıp,tıp...Geee çadırda yaiarkcn yağmur hcp buna bcn/erbırscslcbaşlar. Gerginkumaşın ü/crinc düşen damlaların tıpırtısını duyar dııyma/ çoğumuzun içindcn. "Eyvah yağmur başladı," sö/lcri geçcr. fstanbullulur ya da çiftçıler içın yağmur gcıcklı. halıa "kutsul" olabilır; ama biz doğa sporcuları ıçın. hcr zaman sorun kaynağıdır. Sanıyoıunı. sadecc bırkaçsaatliğineyürüyüşc çıkıp da sıcak vc kuru evlcri garanti olanlar yağmurun allında yürümcktcn gerçck bir zevk alabılirlor. Onlar dışında, başlayan yağmura scvincnımi/, pck yok gibidir. Hcle birkaç gün süren bir ctkinliğin ortasındaysanız, clınmcycn bir yağmur son derece moral bozucu olabilır. Çadırınızı kurarkcn hava ne kadar iyi olursa olsun. yağış olasılığını düşünüp harekct etmcni/gcrckir. Çünküdoğa sporlarında kullanılan çadırlar, özclliklc ucuz üçgen çadırlann kuıııaşları.gerçek anlamdasugeçirmczdcğildırlor. Eğcrçadırgergin vcdüzgün birşekiîde kuıulmadıysa. kat ycrlerinden su sızdırması çok doğaldir. Bu küçücük sızıntılar 12 saatlik bir yağmurun arkasından çadır içındcki tüm e^yaları, bu arada sizi dc ıslatmaya yetcbilir. Bu arada çadır içınde, yağmur sırasındaçok disıplinlı olmak gerekmcktedir. Bi/im kullandığımı/ çadırlar çok küçük oldukları için vc bu daracık mckânlarda tüm yaşamı sürdürınck zorunda kaldığimız için her fıarckctimize Eyvah yağmur başladı! hâkını olmak zorundayızdır. Çünkü, özclliklc gıyınirkcn. iç katı dış kata değdircrck çadır içindc kola> lıkla ycnı sı/ıntı noklaları meydana gclirnıck mümkündür. Gcrcktiğınde bir kampçının. çadırının içindc 24 saat gcçirebilccek kadar. kendinehâkımolmasızorunludur. Süriiklcyıcı kilaplar bu durumlarda sakin sakinbcklcycbilmckiçinenidcalçaredir. Pck çok çadırın tabanı uiun bir sürc sonunda su gcçirebilmekiedir. Bunun bir zarar vermcsıni önlcmck için, çadırın elrafını çok mülcvazı bir hendcklc (3cm. dcrinlik yeterlidir) çevirmck çadırın altına ilerleyecek zemin suyunu kesmcye yardımcı olacaİctır. Çok modern vc pahalı çadırlarda daha az gcrckmcklc bırliktc, bütün bu noktalara her zaman dıkkat ctmckte fayda vardır. Bunlarındışındayağmurda.eşyaların çadırın içine ve dışına ycrleştirilmelcri de özel bir dikkat ister. Hava koşullan ne olursa olsun daha evden çıkmadan, neyin nasıl korunacağına karar verilmiş ve tedbiri alınmış olmalıdır. örneğin pek çok çadırda sırt çantalannı koyacak yer bulunmamaktadır. Bunlar, dik olarak, tepelerinden büyük elbisc naylonları geçircrck, çadırın çok yakınına konur. Çadır içınde tutulacak giysı ve fotoğraf makınesi gıbi eşyaların da daha öncc sözünü cttiğimiz su sızmalarına karşı, naylon torbalarda korunmaları iyi olur. Ayrıca pek çok dağcı, çamurlu ve iri dağ ayakkabılarını çadır içine alamayıp. labanları yukarı bakacak şckildc tersçcvirip çadır kapısının hcmen önüne, dışarı koymak(adırlar. Hiç bitmeycn bjr yağmurda nc kadar lecrübcli olursanız olun, malzcmeniz ne denli iyi olursa olsun. sonunda ıslanırsınız. Eşyalarınızı kurutmak için, böylc ncmli ortamlarda atcş yakmaya kalkmayııı. Elini/.de, yarısı yanmış, yarısıhâlâ ıslak kazaklar, yadatambirnumara küçülmüş ayakkabılar kalabilir. Bunları kurutmak için tek çare, dört mevsim yakıcı olabilcn Anadolu güneşinın çıkmasını beklemektir. Bir kcresinde, Kaçkarlar'da tck tek bütün kibrit çöplerimizi biledizip, güneşte kurutmuşvcgünlercekullanmıştık.Güncşibeklerkcn tek çözüm az ıslanmaya çalışıp, neme uyum göstermektir. Böyle bir orlamda yün iç çamaşırları vc yün dış giysiler çok kullanışlıdır. Bunlarla. nemli bile olsalar, gece tulumunuza girip vücut tsınızla hcpsini kurutabilirsinız. Tulumun içınde giysi kurutmak sıkça başvurduğumuz bir yöntcmdir, hatta birkaç parça fazladan ıslak giysiyi bile tulumunuzun içine alabilirsiniz. Tabii bunları yapabilmek için tulumunuzun kuru kalmasına azami dikkat göstermcniz gerckmektedir. Güzel bir Ingiliz dağcı atasözü vardır. **En iyisini umııt et, en kötüsüne görc hazırlık yap," der. Biz de bu sözdcki gibi. masmavı gökleri hayal edcrkcn, yağmura da, diğer nahoş doğa olaylarınadamümkünolduğu kadar hazırlıkı lı olmalıyız. D