Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HAFTANIN KONUĞU Avrupa Topluluğu Enstitüsü'nün Başkanı Doç. Dr. Haluk Kabaalioğlu anlatıyor: Öğrenimde, AT uzmanlaşması Marmara Üniversitesi bünyesindeki Avrupa Topluluğu Enstitüsü Başkanı Doç. Dr. Haluk Kabaalioğlu, bakanlıklarda ve özel sektörün büyük şirketlerinde, Avrupa Topluluğu konusunda uzman birimler kurulması yönünde bir eğilim olduğunu belirtiyor. Aynca Türkiye, AT'ye tam üye olduktan sonra, Brükşel'deki komisyonda çalışan 14 bin elemanın en az 23 bininin Türk olması gerekeceğini söylüyor. Doç. Dr. Haluk Kabaalioğlu, İstanbul Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Bir süre Devlet Umumi Hukuku asistanlığı yapan Kabaalioğlu, Fullbright bursuyla Columbia Üniversitesi'nde (ABD) hukuk masterı gerçekleştirdi. Pensylvania Üniversitesi'nde bir yıl konuk araştırmacı olarak çalıştı. Doktorasını 1977'de, "Çokuluslu İşletmeler Hukuku" üzerine verdi. 197778 döneminde Brüksel Üniversitesi'nde AT üstüne ikinci bir master çalışması yaptı. AT'nin çeşitli organlarında staj gördü. Dönüşünde Iktisadi Kalkınma Vakfı'na girdi. 1982'de Marmara Üniversitesi'nde Devletler Özel Hukuku, Kara ve Deniz Ticaret Hukuku doçenti oldu. Nazım Güvenç eçen yıl 14 nisanda Türkiye'nin ATyc tam üye olmak üzere başvurusunun ardından başlatılan hazırlık çaiışmaları, bir yanıyla da AT için kadro yetiştirmeyle ilgiliydi. O tarihlerde Devlet Planlama Teşkilatı çevrelerinden yayılan ve ilk aşamada 2500 AT uzmanı yetiştirileceği, bunların 500'ünün Avrupa'da AT organlannda çalıştırılacağı şeklindeki habcrler özellikle bazı üniversite öğrencileri arasında büyük ilgi uyandırmıştı. Marmara Üniversitesi bünyesinde, Türkiye'ni AT için kadro ihtiyacını karşılamak görevini yerine getirmek amacıyla kurulalı daha bir yıl olmadıği halde adcta "depara kalkarak" dikkatleri çekmiş olan Avrupa Topluluğu Enstitüsü'nün Başkanı Doç. Dr. Haluk Kabaalioğlu 'na ilk sorumuzu bu genel merak doğrultusunda sorduk: Türkiye'nin bugünden yarına AT'yle ilgili olarak hangi alanlarda, ne nitelikte uzmana ihtiyacı var? B Esas itıbariylc Türkiye'nin bu aşamada katılma mUzakerelerini yürütebilecek elemanlara ihtiyacı var. Cicrçi tam üye olacağımız zaman için de bir hazırlık yapıııamız lazım; ama bizim katılma müzakerelerimizin en az altıyedi yıl sürmesi söz konusu. Bu arada bizim enstitü olarak yapmaya çalıştığımız katılma müzakerelerini yürütebilecek kadrola rı ve bu kadrolara bilgi verccek elemanlan yetiştirmek. Kadroyu yetiştirmek, sadece o muzakereleri yapacak elemanlan yetiştiı ıııek demek değildir. Onlara bilgi aktaracak geniş bir kadroya da ihtiyacımız var. BrUksel'deki komisyonda 14 bın eleman çalışıyor. Şinıdiki milli temsil oranları devam edeceğine göre, Türkiye tam üye olduktan sonra bunların en az iki bin, üç bininin Türk olması gerekecek. Bu uzun vadeli bir iş. Bugün AT konusunda ihtisas yaparsanız, on sene sonra, on iki sene sonra Brüksel'de istihdam edılmek olanağı doğar. O bakımdan bizim enstitü öğrencilerine şu aşamada o yönde yanıltıcı bir şey vaat etmek istemiyoruz. Şimdi Türkiye içinde her bakanlıkta AT konusuyla ilgili bir bölüm oluşturulmaya çalışılıyor. Bunun dışında özel sektörün de bu konuya artık ilgi duyduğunu görüyoruz. Ve her büyük şiıkette, ihracatçı olan veya sanayi kuruluşu olan büyük holdinglerde AT birimi oluşturma ihtiyacını görüyoruz. Ama bence on bin tane, yirmi bin tane demek bıra7 tahminc dayalı olııyor, onun için, bir rakam vermenin pek yararı olacağını sanmıyo rum. # Gelelim bu kadrolarm nasıl yetiştirilecekleri konusuna. A T Enstitüsü olarak siz bu konuda yoğun bir çalışma içindesiniz. Anlalır mısınız, ne tür bir eğitinı veriyorsunuz? • Dersler Ingilizee yapılıyor. Zaten öğrencilerimizin hepsi çok iyı İngıhzce biliyor. Büyük bir bölüınü ya Alman l.isesi'ni bitirmiş ya SaintJoseph'i bitirmiş. Bu yönden de ikinci bir topluluk dilini öğrencilerimizin hıç değilse yarısına yakını çok iyi konuşuyor. Ayrıca üniversitemizin Yabancı Diller Bölumu'yle de yakın bir işbirliğimiz var. 38 tane ders ve seminere ilaveten burada haftada on iki saat de yabancı dıl kursları görüyorlar. lngilizcenin yanı sıra, Fransızca yaİıut Almanca bilen tspanyolcaya gidiyor. Onun için öğrencilerimizi çok yorduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim. Bunun dışında biz otuz sekiz tane ders ve seminer belirledik. Bunlar arasında bazısı var, toplam yüz saat süruyor bütün sene boyıınca. Bazısı var, dört saatte bıtiyor. Konunuıı uzmanım getiriyoruz. Ya bizim öğretinı üyemiz ya yabancı. Bütün amacımız ha/iran soııuna kadar öğrencilerin global olarak Topluluğu tanımalarını sağlamak. Hazirandan sonra her biri bir tez konusu seçecek. Yani ihtisaslaşma. Aslında iki yılda gerçekleştirilmcsi gerckcn programı biz bir yılda yapmak istiyoruz. Seneyebunu biraz uzatma, hiç değilse 18 aya çıkartma ihtinıali var. # Peki enstitünüzde okumak şartlar ne, nasıl girihyor? için G • Yüksekokul mezunu olmak, çok iyi tngilizce bilnıek. tkinci bir Topluluk dilini bilmek tercih ncdeni. Çok başvuru olduğu için onu da herhalde gerçekleştirebileceğimizi sanıyorum. Okul hayatı boyunca çok yüksek