05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

S A 6 L I K. Erdal Atabek 'Sen bunadın galiba' diyebilmek için Bir kişideki beyin işlevlerinin değişmesinin hastalık olup olmadığı, hastalıksa nasıl bir hastalık olduğu, uzman hekimler tarafından ' karar verilebilecek bir konudur. Hasta ailesinin önem vereceği nokta, yardım istemenin zamanını doğru kestirmektir. llaç olan bitkiler Saray entrikalarında ve tıpta, yüksükotu Yüksükotu bir bıtkıdır. Bızde, İstanbul çevresinde, Marmara, Karadeniz bölgelerinde, Konya ve Antalya'nın dağlık bölgelerinde bulunur. İlaç bilimindeki adı "digitalis"tir. Bugün de "kalp yetmezliği"nde kullanılan "digitalin", bu bitkinin yapraklarından elde edilen glikozid yapısındakı maddedır. 'Digitalin" hem ilaçtır hem de zehir. Ünlü Borgia ailesinin (Papa Aleksandr Borgia, oğul Sezar Borgia, kızı Lükres * Borgia) döneminin iyi bilinen zehirlerindendir, "digitalin." Yemeğe çağrılan önceden öldürülmesine karar verılmış konuk, bir süre sonra şarabına karıştırılan "digitalin'Me birkaç dakikalık bir fenalıktan sonra ölüverir. Toksikolojinin tarihi, saray entrikalannın da tarihidir. Ama "digitalin", tıbbın hizmetinde hayat kurtarıcıdır. "Dıgitalis purpurea" ve "digitalis lanata", içindeki glikozidlerle "kalpyetmezliği"nin en iyi ilacıdır. "Kalp yetmezliği", çeşitli nedenlere bağlı olarak (kalbin kapakçık hastalıkları, kalp kasının hastalıkları, kalbı besleyen koroner damarıarın hastalıkları gibi) hastada "nefes darlığı", "çarpıntı", "ayakların şışmesi" gibi belırtılerle kendıni gösteren önemli bir hastalıktır. fşte, "digitalin", kalp kasiarının gücünü arttırarak, kalbin aiım hızını azaltarak . ve idrar miktarını artt.raraK "kalp yetmezhği"ni düzeltir Bütün tıp ustaları, "digitalin" kullanmamn bir sanat olduğunu söylerler. Bu sözde, her hastanın özelliklerini dikkate almanın gerektiğini, hekimin hastasını tanımak konusunda çok dikkatli olmasını anlatan bir incelık vardır. Çünkü "digitalin", belirlı bir kullanım biçiminde ilaç, dikkatsiz kullanımda zehirdir. Ama doğadaki birçok şey öyle değil mi? Yerinde ve ölçüsünde ilaç, yersiz ve ölçüsüz kullanımda zehir. U G undelik konuşmalarımız arasında "bunatna" konusu çok geçer: "Sen bunadın galiba!", "Bırak canım, artık bunadı o ! " , "Yoksa bunuyor muyum?" Genellikle dc üst üste anımsayamadığımız şeyler olunca söyleriz bu sözleri. Bcllek kusuıları. Anımsama eksikliği. Bir şeyi ötekıne karıştırma. Soz konusu olan beynın işlevleridir. Beyin işlevleri çok yönlüdür, karmaşıktır, birbiriyle bağlantılıdır. Okuma, öğrennıe, yazma, dikkat etme, algılama, düşUnce oluşlurma, duygulanma, durumu ölçebilme, uygun tepkiyi oluşturma, içinde bulunulan duruma göre tavır alabilme gibi pek çok karmaşık davranışın temelinde beyin işlevleri bulunuyor. "Bunamademans", tıp biliminin üzerinde çok çalıştığı bir konu. "GelişimJAMA"nın 1988 mart sayısında, pıtı "Nörolojide Fizyopatoloji ve Tedavi"de verilen ba/ı bilgiler dikkaı çekici: "Monosakkarit olarak glikoz beynin temel enerji kaynaklarının başında gelir. tnsan beyni tum beden ağırlığının % 2.5'unu yaptığı halde kalpten atılan kanın °Io 1215'ini alır. Vc total oksijenin c/o 25'ini kullariır. Karaciğerden serbest bırakılan glikozun yaklaşık "!o 75'ini alır. Böylece beyne sürekli olarak yuksek oranlarda O2 ve glikoz taşınma zorıınluluğu vardır." "Bunafna", beyin işlevlerinde azalma, gerileme, bozulma demektir. "GelişimJAMA"da konuyla ilgili bir bölüm şöyle: "Bunama her zaman olmamakla birlikte genellikle sinsi bir şekilde başlar. Hasta veya ailesi ufak tefek unutkanlıkların, huzursuzluğun ve apatinin (tepkisizliğin), eşyaları "Demans Yapan Hastalıklarda Ayırıcı Teşhis" konulu yazıda, bu çalışmaların sonuçları ele alınıyor. Öncelikle, okurlarımızın gunluk hayat içindeki unutkanlıklann, ba/.ı şeyleri biıbirine karıştırmanın " b u n a m a " demek olmadığını bilmelerini istiyorum. Özellikle beyin işlevleriyle çalışan (entelektüel yetilerle çalışan) kişilerdc çeşitli nedenlere bağlı olarak görulen bu durumların "bunama" olayıyla ilgisi yoktur. "Bunama"nın yaşla ilgisi olduğu doğrudur. Yaş ilerledikçe, bcyne kan göturen damarların bozulması sonucu beyne daha az kan, bu nedenle de daha az oksijen, daha az besin maddeleri gıder. Aneak bu durum da kesin bir nedensonuç ilişkisi değildir. Birçok sanatbilim yapıtının oldukça ileri yaşlarda, 70'lerde, 80'lerde yaratıldığını biliyoruz. Beyin bir harika organdır. Temel sinir hucreleri, bu hücreler arasındaki sayısız bağlantı, izlenmesi bile olanaksız sayısız biyokimyasal işlem, iletiler, beyin dediğimİ7 harika organın insanı nasıl yönettigini göstermektedir. Prof. Dr. Cumhur Ertekin'in değerli ya yanlış yere koyma şeklındekı alışkanlıkların günden güne şiddet kazandığının, günlük hayatın sıradan işlerinde bazı uyumsuzlukların, kelime veya eylem tekrarlamalarmın farkına varır. F.ğer demans (bunama) yapan olay ağırlaşırsa, kognitif (bilişe, kavrayışa dayalı) fonksiyonda daha büyük organizasyon bozuklukları baş gosterir. Hastalar işyerinde başarı gösteremez, kcndi tanıdık ve bildik çcvresinde kaybolur, aşina olduğu kimseleri tanımaz. Uyku siklusu (ritmi) tersine donebilir. Hallüsiııasyonlar, delusyonlar veya açıkça paranoid davranışlar bulunabilir. Bazı kimseler ağır demans (bunama) tablosunda bile onceki kişiliklcrinden izler taşır, diğerleri ise uygun olmayan, hatta antisosyal davranı^larda bulunur. Demansa yol açan patolojik duruma bağlı olarak kognitif (bilişe, kavrayışa dayalı) ve davranışsal değişikliklerin dışında beyin hastalığını gösteren başka belirtiler de bulunur veya bulunmayabilir. Bunama son derece değişken bir durumdur. Hasta, bunadığının farkında olabilir veya olmayabilir. Bunama dejeneratif (beyin dokusunun bozulduğu) hastalıklardaki gibi ilerleyici veya beyin travması sonrasındaki gibi statik bir karakter taşıyabilir. İlerleyici olanlarda bu değişiklik yavaş veya hızlı olabilir veya birkaç ayla yıllar boyu arasmda değişen bir sürede görulebilir. Belirtiler hastadan hastaya ve aynı hastalığa sahip kimselerde kişiden kişiye değişir. Aynı hastada, geri planda yer alan ve bunamaya yol açan birkaç durum birlikte ınevcut olabilir." Gftrüyoruz ki, "bunama hastalığt" sinsi başlayan, ilerleyici, değişken özelliklere sahiptir. Bunama yapan hastalıklar durdurulabilir, düzeltilebilir ıni? "Demansbunama" yapan hastalıklann en sık karşılaşılanları ne durdurulabilir, ne de düzeltilebilir cinstendir. Bugünkü bilgilerimize göre bunlar öncelikle beyindedir ve bunama dışında başka bir öncmli nörolojik b u l J gunun soz konusu olmadığı ve olduğu hastalıklar şeklinde ikiye ayrılabilir. Alzheimer hastalığı, birinci grubun klasik örneğidir. Demans yapan hastalıklar arasında en sık görüleni olan Alzheimer hastalığının sıklığı, yas ilerledikçe artmaktadır. Diğer bazı bunama yapan hastalıklarda ise, nörolojik belirtiler de vardır. "Bunama" nedenı olan ve durdurulabilen, düzeltilebilen etkenler şunlardır: Beyinde cnloksikusyon (zehirlenme) yapan maddelerin alınması: Bazı zchirli maddeler, ba/ı ilaçlar (noroaktif, psikoaktif, opium grubu analjezikler, antikolinerjikler, antihipertansiflcr, digiıalis ve turevleri), esrardan zamka kadar alışkanlık yapan maddeler, karbon monoksit, karbon sülfür, kurşun, cıva, manganez. Bu maddelerin alımının kesilmesiyle düzelme olabilir. Beyinde hastalık yapan çeşitli cnfeksiyon haslalıkları da " b u n a m a " olayına yol avabilir. Bu hastalığın sağaltımıyla durum duzelebilir. Bazı melabolizma bozuklukları da (tiroid, paratiroid, adrenal, hip.ol'iz bezlerinin tumörlu ya da tumörsüz hastalıkları), kana verilen oksijeni azaltan ya da karboııdioksidi arttıran akciğar hastalıkları, böbrek yftmezliği, karaciğer yetmezliği de "bunama"ya yol açar ve hastalığın sağaltımı bunamayı düzeltebilir. Özellikle BI viiamini eksikliği, pernisiyöz anemi, pcllagıa hastalığında görulen "bunama" tablosu da sağaltıma yanıt verir. Kalp ve damar hastalığına bağlı beyin kanlunması buıuklııklarının yol açtığı durumlar da sağaltımla du/elebilir. Kronik subdural hematom, beynin iyi huylu tümörlcri gibi yer tutan lczyonların sağaltımı da bunamayı düzelten etki yapar. Normal basınçlı hidrosefalinin sağaltımı, kognitif (kavrayış) kusuruna varabilen "deprcsyon"un sağaltımı da tabloyu duzeltir. Bir kişideki beyin işlevlerinin değişmesinin hastalık olup olmadığı, hastalıksa nasıl bir hastalık olduğu, sağaltımdan yararlanıp yararlanamayacağı kişilerin ya da yakınlarının karar verebileceği bir konu değildiı. Bu durumda, "ruhsinir hastalıkları uzmanı" hekimler, gerekli incelemeleri yaparak hastaya yardımcı olurlar, hasta ailesinin de nasıl davranması gerektiği konusunda yol göstericilik yaparlar. Önemli olan, yardım istemenin zamanını doğru kestirmektir. D 19
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle