Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Latin Amerika sinemasının gözde oyuncusu, "Brezilya'nın Marilyn Monroesu" Sonia Braga, Robert Redford'un yönettiği "Milagro" ile "1988'in En İyi Kadın Oyuncu Oscarı"na aday... S on yıllarda ulkemizde bir hayli ilgi gören Latin Amerika sinemasının gözde kadın oyuncusu, "Brezilya'nın Marilyn Monroesu" Sonia Braga, nihayet Türk sinemaseverlerle tanıştı. Istanbul sinemalarında gösterime giren ve yönetmenliğini Hector Babenco'nun yaptığı "Örümcek Kadının Öpücügü" (Kiss ot the Spider VVoman) adlı filnıde, VVillianı Hurt ve Kaoul Julia gıbi iki usta aktörün yanında, kâh Nazi subayının sevgilisi, kâh rejim karsıtı "Valenlin"in özlemini çektiği kadın, kâh fantastik 'örumcek Kadın' olarak başarılı bir oyun sergileyen Braga, 1985'in "En iyi Yabancı Film Oscarı"nı kazanan bu yapıttan sonra, Hollyvvood'da çalışmaya başladı. Sonia Braga, Kobert Redford'un ikinci yönetmenlık denemesı "Milagro" adlı t'ilmdcki üsttin pcrformansıyla, dalıa >ıındidcn bırçok Amerikan Sinema Akademisi uyesince "1988'in En İyi Kadın Oyuncu Oscan"na aday gosterildi. Bugunlerde, Richard Dreyfuss ve Raoul Julia ile rolleri paylaştığı "Moon Over Parador"u bitiren 38 yaşındaki "melez ilahe", ttalyan gazetecilere yaşamını ve duşüncelerini şöyle anlattı: • Sinema oyuncusu olmaya ne zaman karar verdiniz? • Dokuz kişilik ailenin en küçük bireyi olarak ilgi üzerimdeydi. Sabahtan akşama dck, cvdckileri ve komşuları danslarımla, taklitlerle eğlendirirdim. On Uç yaşımda bir televizyon dizisinde rol aldım. Tanıdıkların yardımıyla tiyatro yapmaya başladım. Bu arada filmlerde küçük roller buldum. 24 yaşında "Gabriella" adlı filmle patlanıa yaptım. Suriye'den Brezilya'ya göç etmii bir aileden gelen, "Türk" takma adlı bir bar sahibini canlandıran olağanüstü oyuncu Marcello Mastroianni'nin elt avuca sığmayan, ate^li karısı Gabriella'yı oynadım. "Gabriella" daha sonra TV dizisi oldu. "Örümcek Kadının üpücüğu"nden önce, Avrupa ve Amerika'da "Dancing Days" adlı diziyle tarıınıyordum. • Sızce sinema ile TV arasında ne gibi farklar var? • Oyunculuk açısından TV dizilerindc pek zorluk çektiğimi söyleyemem. Oyuncular, para ve hayranlık kazanmak amacıyla TV'yi seçiyorlar. Sanat kaygısı olanlar, sinemada ısrar ediyor. • Amerikalı eleştirmenler guzelliğinizle rol teklifleri aldığınızı, oyun gücünuzun aanacak hulde olduğunu yazdılar... • Yaşam içinde değişik yaşamları tatmak için oyunculuğu seçlim. Mesleğime lapmasam bile, iyi şeyler yapmaya çalışıyorum. Sinema sanatı na ihanet etmemek için kameraya yaklaşmamam gerektiğini yazdılar. Benım bu noktaya gelmemde, Brezilya halkının desteği büyüklu. Onlar bıkıncaya kadar devam edeceğim!.. • Hırslı bir kışılığimz var... • Doğru, bir şeyi kafama koydugıımda, gcrçckleştirmeden rahat edcıiH'iıı!.. Bugun ısmim üst sıralardageçiyoısa, bunu sağlayan tek araç, hırsımdır. • Seks bomhası olarak tanındınız. Sizce erotizm nedir? • Evet şu konıı... Kısaca sevginın özgürlüğünü ilan ettiği orlamdır dıyeyım... Bcnim sinemamdaki erotizm; gizem, çekıcılik ve cınselliğin bile^iınidir. Bunlarııı dozlarını iyi ayarlayıp "terbiyesuliğin" tuzağına düşmuyorum. • Kadınerkek esitlığıne ınanıyor musunuz? • Erkekler fiziki üstünlüklerini bir köşeye koyup centilmenliğe alıştıklarında, bu tip soruldra gerek kalmayacak. Akıllı ınsanların sorıınu değil bu... • Amerikan sineması hakkında ne düşünüyorsunuz? • Rolümde ihtiıas öğeleıi yoksa bir hayli zorlanıyorum. Hollywood i>i filmlerde, Amerikalı crkeklerin süper olduklarıııı düşünmenız vc onlara tapnıunız istcniyor. lanıam, Amerikan t'ilmleri ticari amaçla çckılıyor, ama bu soğuk adamların ycrinc her zaman Latin erkeklerinı tercıh ederim... • Amerikan erkeklerine "soğuk" dediniz. Galiba sevgiliniz Robert Redford'u Amerikalılardan saymıyorsunuz?.. • Robert'la klasik Amerikalı gibi düşünmediği için beraberim. Onıın gcrçekçi düşüncelerirıe hayranım. Sundance Institute'te (Redford'un sinema okulu vc şirketi), llollywood kurallarının tam tcrsi işler yapmak için çabalıyor. • Ünlü yazar Jorge Amado'mın 'Donna Flor", "Gabriella" gibi kahramanlanm beyazperdede basanyla canlandırdınız. Bu ateşli kadınlarla ozdeşleşririldiniz. Şiırıdı Hollyvvood'da yepyeni bir yolda ilerliyorsunuz Gelecekle ilgili düşünceleriniz, hedefleriniz neler? • Brezilya sinemasından ve tipinıden kopmus değilinı. Redford'un "Milagro"sundaki gıbı iddialı, Latin kokan rollerle dünyaya açılıyorum. Amerikan basını, cinselliğimi ve sıcaklığımı yaııIış yorumluyor. Bakarsınız bir gün rahibe rolüyle de alkışlanırımL.U Derleyen: Cumhur Canbazoğlu