Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 26 Şubat 2011 Cumartesi Seller, kuraklık... Ve Gıda Krizi... on üç yıl içinde ikinci kez küresel çapta bir gıda krizi yaşıyoruz. Buğday, mısır, şeker ve petrol fiyatlarındaki artışlarla gıda fiyatları Ocak'ta küresel çapta rekor seviyelere çıktı. Dünya Gıda ve Tarım Örgütünün Günlük ekmeğini bile (FAO) raporuna göre gıda satın alamaz hale fiyatları endeksleri son 7 aydır gelen yoksul halklar sürekli yükseliyor. Ne yazık ki ayaklanmaya başladı... beklenti yükselişin daha da süreceği yönünde. Yaşanan Tunus, ardından Cezayir, Mısır... Tabii artışlar gelişmiş ülke toplumları üzerinde şimdilik tek neden artan gıda fazla bir etki yapmıyor. fiyatları değil, Ancak dünyanın diğer diktatörlüğe, bölgelerinde yaşayan ve sömürüye karşı bir gelirlerinin çoğunu temel gıda gereksinimleri için harcayan başkaldırı... Ancak fakir halklar üzerinde görünen o ki gıda acımasız etkileri krizi artarak bulunuyor. sürecek... Gıda krizinin sonuçları ekonominin de ötesine geçiyor. Her şeyin ötesinde, Ortadoğu'da yolsuzluklara karşı baskıcı rejimlerde meydana gelen isyanların tetikleyicileri arasında yükselen gıda fiyatlarının da olduğu şüphe götürmez bir gerçek. Gıda fiyatlarının artmasını sağlayan en önemli nedenlerin başında iklim değişikliği geliyor. Beklenmedik seller, kuraklıklar, soğuk havalar tarım ürünlerini birinci derecede etkiliyor. FAO'da iklim uzmanı Abdolreza Abbassian hava koşullarının dengesizliğinin devamı halinde fiyatların daha da artabileceğini vurguluyor. Arjantin’deki kuru hava her an kuraklığa dönüşebilir. Kuzey yarım küredeki kötü hava İklim değişikliği en belirgin etkisini artan gıda fiyatları üzerinde gösterdi. Ne yazık ki beklenti yükselişin daha da süreceği yönünde. Yaşanan artışlar gelişmiş ülke toplumları üzerinde şimdilik fazla bir etki yapmıyor. Ancak dünyanın diğer bölgelerinde yaşayan ve gelirlerinin çoğunu temel gıda gereksinimleri için harcayan fakir halklar üzerinde acımasız yansımaları bulunuyor. koşullarının önümüzdeki yaz mahsulüne zarar vermeyeceğinden de kimse emin olamaz. Sivil toplum kuruluşları açısından ise yeni bir kriz koşulları çoktan masaya yatırılmış durumda. Oxfam Fransa’dan JeanDenis Crola, bugün, böyle bir patlamaya karşı güvencede olunmadığını hatırlatıyor. Mağrip ülkelerini çalkalayan hareketler aslında bu ifadeyi ispatlıyor; özellikle de Cezayir’in birçok şehrinde 5 Ocak’ta fiyat artışlarına karşı patlayan isyanlar. Crola, ayaklanmaların yerel etkenlerle oluşmasının yanı sıra, yerel durumun uluslararası piyasadaki gerilimle daha da şiddetlendiğini savunuyor. Sivil toplum kuruluşları en çok hükümetlerin FAO’nun yayınladığı ürkütücü verilere kulak tıkamasından endişe duyuyor. Fransız sivil toplum örgütü CCFD üyesi Ambroise Mazal, 'harekete geçmek için kitlelerin ayaklanmasını mı beklemeliyiz?' diye soruyor: Suçu iklim değişikliklerine atmak çok kolay! Tarım her zaman iklime bağımlıdır; önemli olan hava koşullarının kurallarını dikte etmesine hangi yollarla direnileceğidir. S Spekülasyon Siyasi çekişmeler ya da diktatörlerin keyfi uygulamaları gelişmekte olan ülkelerde tarım politikalarını geliştiremedi. Geçtiğimiz yaz buğdayın, ardından da diğer gıda ürünlerinin fiyatlarının fırlaması, istikrarsızlığın sürekliliğine yol açtı. Öte yandan tarım piyasasının finansallaşması su götürmez bir gerçeklik halini aldı. Mazal, iklimsel bir olayın etkili olmasının, piyasada spekülasyon yaratılması için yeterli olduğunu belirtiyor. Aynı zamanda her şeyin düzenlenmesi tabii ki piyasaya bırakılıyor. Çin dışında hiçbir ülke herhangi bir şoktan korunabilmek için stok yapmıyor. Mazal, bu noktada 2008 krizinde gıda stoklarının yetersizliğinin fiyat artışını durduramamakla sonuçlanmış olmasına işaret ediyor. Dünya Tarım ve Köy Vakfı'ndan Bernard Bachelier’nin açıklamasına göre, büyük üretici ülkelerde mahsülün az olması, krize karşı konum almada hareket alanını ve manevra kabiliyetini kısıtlıyor. 2008’de olduğu gibi, iklim koşullarına ve spekülasyonlara son derece bağımlı haldeyiz. Ayrıca, gelişmekte olan ülkelerin tarımına yatırım da gerçek anlamda arttırılamadı. (Le Monde gazetesinden derleyen Nihan Gürdenli)