Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 Haziran 2011 Cuma 363 15 sanatçının öğrencileri bu kez Ankaralı sanatseverlerin karşısına çıkıyor. Gazeteciler Cemiyeti’ne bağlı Aydın Doğan Medya Sanat Galerisi’nde açılan Gültekin Serbest Atölyesi Karma Resim Sergisi’nde, Ayşegül Okyay, İlhami Koçhan, Candan Özcan, İnci Ünsal, Sırma Yılmaz, Özden Şener, Emle Sönmezer ve Gökçe Silsüpür’ün eserleri sergileniyor. Sergi, 21 Haziran’a değin görülebilecek. Bizden söylemesi. SERGİ Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü’nden mezun bir ressam Gültekin Serbest. Uzun yıllar İtalya ve Yugoslavya’daki galeri ve müzelerde araştırmalar yaptı. Çalışmalarını bir dönem New York’ta sürdürdü. Bugüne değin 20’nin üzerinde kişisel sergi açtı ve çok sayıda karma sergiye katıldı. ABD’de ve özel, resmi koleksiyonlarda eserleri bulunan sanatçı aynı zamanda Çağdaş Sanatlar Vakfı’nın da kurucusu. Çalışmalarını bugün Ankara’da sürdüren GÖRÜNÜM A. Celal BİNZET Sanatla Yaşam alerilerin çoğu karma sergilerle yaz dönemine geçti. Doğaldır. Uzun kış günlerini içinde barındıran sergi günlerinin yorgunluğundan sonra verilen mola ile yeni başlangıçların hazırlıkları başlayacak. Sanatın kesintisizliği düşünülürse ona tatil yoktur. Sanatçı, içten içe sürdürülen çalışmalarla hep bir sonraki dönemde ortaya koyacağı yapıtların hesabını görür. Dışındaki olayların niteliği ne olursa olsun kendi iç ritmini elindeki malzemeye uyarlar. Doğanın o büyük döngüsü süredursun, her sanatçı kendi zamanını doldurup yaptıklarını bırakır geriye. Dolayısıyla biz, bir yandan yeni yapılanlara bakarken öte yandan geçmişteki sanatçıların çalışmalarını anımsarız. Anımsamak yalnızca belirli bir adı belleğimizden geçirmek değildir. Yapıtlarıyla durduğu yeri değerlendirmek, onun bakış açısıyla nasıl bir dünyayı algıladığının ayırdına varmaktır. Madem ki sergiler azaldı artık, güncellikten biraz olsun koparak ustalarımıza bakmanın tam zamanı diyelim. Ozan, “Haziran’da Ölmek Zor” dese de başını alıp gitmenin zamanı yok. Başka ustalar da aramızdan ayrılmış bu ayda. Ama resim sanatımızın önemli adlarından Hamit Görele düşüyor aklımıza ilk kez. Çünkü 6 Haziran 1980 tarihinde yitirmişiz onu. Kısaca bakarsak Görele’de doğduğunu ama yılının her kaynakta başka yazıldığını görüyoruz. Oğlu tarafından kurulmuş sitede 1900 diye yazılı. Bu tarihin öncesi ve sonrasını imleyen başka başka tarihler de yok değil. Öğrenimi 192428 yılları arasında Güzel Sanatlar Akademisi’nde. Okulu bitirdikten sonra Hikmet Onat ve İbrahim Çallı ile birlikte çalışmış. Bu arada Amerikan Kız Koleji ile Galatasaray Lisesi’nde resim öğretmenliği yapıyor. 1928’de Maarif Vekâleti’nce Fransa’ya gönderiliyor. Ayrıca vekâletten takdirname alıyor. 1930’da Paris’teki Grand Galerie Moderne’de açılan karma sergide iki resminin yer aldığını görüyoruz: “Firavunun Eşi” ve “Odalık”. Aynı sergide başka hangi sanatçılar var derseniz birkaçını sayalım: Cezanne, Matisse, Picasso, Bonnard ve Lhote. Sanatçı, 193440 yılları arasında İstanbul ve Ankara dışında Antalya, Erzurum, Sivas ve Çankırı’daki birçok okulda resim öğretmenliği yapmış. Bu dönemde Ankara’daki Türkkuşu binasının önü için büyük boy bir heykel hazırladı ama müstehcen bulunduğu için kesilerek yok ediliyor. Yaptığı çalışmalar dışında resim sanatımızın gelişmesi yolunda gördüklerini eleştirel bir yolla yazılara aktardı. Bu konuda çok sayıda yayımlanmış inceleme yazısı var. Doğallıkla çok da eleştiri almış görüşlerinden ötürü. 1978 yılında “Devlet Onur Belgesi” verilmiş kendisine. Yaptığı resimler kadar düşüncelerini aktardığı yazılarıyla da özgün bir sanatçı kimliği taşıyan ve 31 yıl önce kaybettiğimiz Hamit Görele Türk resim sanatının temel değerlerinden birisidir. G CUMHURiYET ANKARA’NIN SEÇ TiKLERi KONSER SÖYLEŞİ Sevgili Ankaralılar, 2011 genel seçimin sonuçlarını birlikte değerlendiriyoruz. AKP neden yüzde 49.92 oy aldı? CHP oy oranını artırdı ancak bu yeterli mi? CHP seçmeni ne diyor? Kaset skandalları MHP’yi etkiledi mi? Kaset skandalları yaşanmasaydı MHP daha fazla oy alabilir miydi? BDP’nin desteklediği bağımsız milletvekilleri 4 yıllık süreçte nasıl bir siyasi yol izleyecek? İşte tüm bu ve bunun gibi soruları, gazetemizin Ankara Temsilciliği binasında yer alan Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde (CKM) tartışmaya açıyoruz. Gazetemizin parlamento muhabirleri Türey Köse, Ayşe Sayın ve Erdem Gül’ün gerçekleştireceği “Seçim Sonuçları” başlıklı söyleşi, yarın saat 14.00’te, CKM’de. Söyleşiye tüm Ankaralılar davetli. (442 30 50) Sıcak yaz günlerinde tatile gitme olanağı olmayan Ankaralı sanatseverler, Bilkent Senfoni Orkestrası (BSO) sizleri konsere davet ediyor. Şef Rolf Beck’in yöneteceği konserde, Haydn’ın “Yaratılış” adlı eseri seslendirilecek. Benjamin Bruns (tenor) ve Konstantin Wolff (bas) ise bu konserin solistleri. Konsere, SchleswigHolstein Festival Korosu Lübeck Simona Saturova da katılacak. Ne dersiniz, sıcak yaz günlerinin gecelerini klasik müzik konseriyle geçirmek hoş olmaz mı? Yanıtınız “evet”se, konser 25 Haziran’da saat 20.00’de Bilkent Konser Salonu’nda. (290 17 75) SÖYLEŞİ KİTAP Dünyaca ünlü şairimiz Nâzım Hikmet’in yaşamı ve eserleri üzerine çok sayıda kitap kaleme alındı bugüne değin. Gazeteciyazar Hıfzı Topuz’un KitapRemzi evi’nden çıkardığı son romanı “Hava Gibi Kurşun Ağır” da bunlardan bir tanesi. Kitap, Nâzım Hikmet’i aşkları, acıları ve tutkularıyla anlatan bir roman. Nâzım Hikmet’i ve dostlarını yakından tanımış olan Hıfzı Topuz bu romanda, şairin bir yandan uğradığı haksızlıkları, çektiği acıları, yurt özlemini, halkına olan sevgisini bir yandan da tutkularını, aşklarını ve mutluluklarını anlatıyor. “Hava Kurşun Gibi Ağır”ı okurken 1940’lı yılların karanlığına yeniden tanık olacak yıllar boyu cezaevlerinde yatan büyük Türk şairinin sönmeyen umudunu, açlık grevindeki direnişini, özgürlüğe kavuşma sevincini, Moskova’daki coşkulu bazen de fırtınalı günlerinin heyecanını, ölümü bekleyişinin hüznünü paylaşacaksınız. (219 11 12) Hukukçu, yazar Eray Karınca, Dil Derneği’nce her ayın son perşembesi düzenlenen “DilEkin Söyleşileri”nin konuğu olacak. “Öyküleriyle insanımızın yaşamına ve iç dünyalarına incelikli bakışlar yönelten, hukukçu kimliğiyle yaptığı inceleme ve araştırmalarla yaşamın, kadınların ve çocukların savunucusu” Karınca, son çalışması “Kız Doğursun Analar”la, gazetemizin kurucusu Yunus Nadi’nin anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen “Yunus Nadi Ödülü”ne değer görülmüştü. Yazar bu eserinden yola çıkarak, 30 Haziran’da, Konur Sokak, 30/4, Kızılay adresinde yer alan Dil Derneği’nde, edebiyat, hukuk ve kadın hakları üzerine söyleşecek. Söyleşiye tüm dilseverler davetli. (425 83 60)