Katalog

10 17 Haziran 2011 Cuma 363 Dondurmadahayallerinizizorlayın TADIMLIK ELİF EROL Gelato Ice & Caffe’de tatlı tatlı serinleyeceksiniz ağzınıza attığınız kaşıkta yoğun bir lezzet alırsınız. Taze malzemeler ile hazırlanan Gelato’nun rengi de tadı kadar canlı olur. 32 çeşit dondurma Yaz ve kış aylarına göre vitrine çıkarılan toplam 32 çeşit dondurmanın yanı sıra salata, pizza ve kahve çeşitlerine de ev sahipliği yapan Gelato Ice & Caffé’de dondurma tezgâhının yanından geçip içeriye girdiğinizde sade ve pastel tonlarda döşenmiş büyük bir salonla karşılaşıyorsunuz. Koltuklar açık renk olduğu için ferah bir oturma bölümü göze çarpıyor. Ayrıca duvarda iki televizyondan dondurmanın yapılışını izlemeniz mümkün. Dondurmanızı nasıl alırsınız? Sade, çikolatalı, çilekli, karamelli… Tabii bu kadarla kalmıyor, saymaya devam ediyorsunuz. İçine biraz badem, bir parça kek, çok az da parça çikolata, hatta bir iki kurabiye, biraz şekerleme ve üzerine çilek taneli sostan… Peki spagettili dondurmaya ne dersiniz? Bu makarna ağızda eriyor. Çünkü bu makarna dondurmadan yapılıyor. Gelato Ice & Caffe’de serinlemekle kalmıyor, lezzete de doyuyorsunuz. Yaz ve kış günün herhangi bir saatinde alışılmışın dışında bir dondurma keyfi yapılabilecek bu mekânda birbirinden leziz hayal gücünü zorlayan çeşit çeşit don durmalar mevcut. Dünyanın hemen her ülkesinde tüketilen bir yiyecek olan dondurma, yerel farklılıklar göstermekte ve ülke mutfaklarında değişen yöntemler kullanılarak üretilmekte. Genç ve orta yaştan, her kesimden, müşterinin yer aldığı kafeyi işletme sahibinin yeğeni olan Nilgün Başkaya işletiyor. İşyerinin sahibi Vural Özkaya ise Almanya’da ürettiği Gelato dondurmalarını satıyor. Gelato ile henüz tanışmadıysanız çilekten cappucinoya, cevizden beyaz çikolataya kadar on larca çeşit dondurmanın tadına varabileceğiniz Gelato Ice & Caffe onlarca çeşidiyle size özgün bir dondurma keyfi yaşatacaktır. Kentpark AVM 1. Bodrum No:1B39 444 74 77 Daha az yağ içeriyor Bir İtalyan dondurması olan Gelato ise son zamanlarda ülkemizde de popülerlik kazanmaya başlayan farklı bir dondurma çeşidi. Gelato daha az yağ içermesi sayesinde dondurmadan daha yumuşak bir yapıya sahip ve ağızda erimesi daha kısa zaman alıyor. Gelato da yağ da şeker de bizim dondurmalarımıza göre daha az. Günlük üretilen dondurmada her imde hangi meyve varsa mönü de ona göre şekilleniyor. I Bir top dondurma 2TL I Mini spagetti kup 8TL I Egzotik kup 14TL I Yoğurt kup 12TL Spagetti Kuplar I Spagetti Müsli: Krema üzerine yerleştirilmiş vanilya dondurma, taze meyve, müsli, bal ve tropik sos (13TL) Yoğurt Kuplar I YoğurtÇilek:Yoğurtluve çilekli dondurma,taze vedoğalyoğurt, tazeçilek,krema veçileksosu (12TL) Mönüden Mevs Tadım Notları Prof. Dr. Ertan ANLI lke şarapçılığı son yıllarda büyük gelişme kaydetti. Artık Fransızların Avrupa ve dünyaya kabul ettirdikleri AOC (Appelation d’Origine Controllee) veya dilimizdeki ifadesiyle “Kökeni Kontrollü Adlandırma”ya geçmeli miyiz? Hafta içi Bordeaux’dayım. Gezimiz boyunca, bölgenin önemli bağ çubuğu ve şarap üreticilerinden olan arkadaşım JeanPierre Bouillac ile birlikte Kuzey Bordeaux bağlarını gezdik ve apelasyon sistemi üzerine konuştuk. JeanPierre sistemin, büyük ve apelasyon hiyerarşisinde üst kademede bulunan üreticiye prestij ve para kazandırdığını, ancak küçük üreticinin Fransa ve diğer Avrupa ülkelerinde çok zorlandığını belirtti. Öncelikle, apelasyon sisteminin Fransa’da 1800’lü yıllarda kurulduğunu ve her bir bölge bağının üzüm çeşidi, toprak yapısı ve şarap üretim yöntemiyle tanımlanmasına dayandığını Sizin Şarabınızın Kökeni Ne! belirtmeliyiz. Özetle sistem; hem tüketciyi hem de üreticiyi korumayı amaçlıyor. Fransa dışında İtalya, İspanya, Portekiz ve Almanya önemli uygulayıcılar. AB içinde de olsa, ülkeden ülkeye kurallarda bazı küçük farklılıklar da var... Türkiye’nin yanı sıra AB ülkeleri de apelasyon, yani adlandırma ile ilgili düzenlemeleri tartışıyor. Bu sistemin son dönemde bizde de tartışılması anlamlı. Önemli getirileri olduğu muhakkak. Ancak zorlu yönleri de var. Bölgeden bölgeye şartlar değişse de, apelasyon için uyulması gereken belli ortak kurallar var. Bunları şarap apelasyonu için özetlersek; Üzümün yetiştiği bağ alanları toprağın yapısına göre sınırlandırılır. Hektar başına randıman belirlenmiştir. Bu oran aşılamaz. Asma dikim sıklığı, budama şekli, şarap taşıma kuralları belirlenmiştir. Şarap üretim ve yıllandırma yönüretimden gelen özellikler, bölgesel özellikler bölgesel anlamda korunmuş oluyor. Bölge özelliğini yansıtan bir ürün ortaya çıkıyor ve başka bölgelerde taklit edilemiyor. Ankara’nın Kalecik bölgesi için benzer bir sistem olsaydı; bu üretim de bölgesel anlamda korunmuş olacaktı. Ancak, bu durum şu anlama da gelmezdi: “Kalecik Karası üzüm çeşidi sadece Kalecik’te tanımlanmış bağlarda üretilir. Başka hiçbir yerde üretilemez.” Adlandırma mantığında böyle bölge milliyetçisi yaklaşım yok. AB yolunda yürüyeceksek bizim de kuralları da koymamız gerekiyor. Ancak kendi gerçeklerimize uygun olarak. Ü temleri belirlenmiştir. Şaraplarda izin verilmediği sürece şıraya şeker ilavesi veya başka bir yolla alkol yükseltimi yapılamaz. Bu kurallara, farklı bölgelerde başka yaptırımlar da eklenebilir. Sonuçta üzümden, coğrafi bağ bölgesinden ve