Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Ankara 312/25 Haziran 2010 ‘Kamu eliyle ihya’ “BÜTÜN bu anlatımlarımdan anlaşılacağı üzere, şüphelilerin yetkilisi bulunduğu belediye tarafından çocuklarımla birlikte maliki bulunduğum taşınmazın neden ve nasıl işgal edildiği ortaya çıkmaktadır” tespitini yapan Altınışık, taşınmazının bulunduğu alanda kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile yapılmış olan bağımsız bölümlerin, belediye tarafından projeyi yapan firmaya satıldıktan sonra bu firma tarafından üçüncü şahıslara çok yüksek bedellerle satıldığını vurguladı. Bir taraftan kamu eliyle kendisinin ve çocuklarının zarara uğratılırken, diğer taraftan yine kamu eliyle bazı şahısların “ihya edildiğini” kaydeden Altınışık, “Mahkeme kararlarına rağmen taşınmazımın tarafıma iade edilmemesi şüphelilerin hukuk tanımaz bir mantık içinde hareket ettiğini ortaya koymaktadır. Belediye Meclis ve encümen üyelerinin sürekli aynı kararı almaları ve imar daire başkanı ile harita şube müdürünün aynı öneriyi meclis ve encümene yapmaları mahkeme kararlarını göz önüne almamaları yukarıda belirttiğimiz üzere ihale kanununa aykırı davranılmış olması nedeniyle iş bu şikayeti yapmak zorunda kalmış bulunuyorum” dedi. Altınışık, dilekçesinin “sonuç” kısmında “anlatımlarıyla gerek Anakent Belediyesi’nde bulunan dava ve ihale dosyaları üzerinden gerekse tapu sicil ve kadastro müdürlüklerinde yapılacak inceleme sonucunda, şüpheliler hakkında soruşturma yapılarak kamu davası açılmasını ve cezalandırılmalarını” talep etti. Danıştay:Ruhsatiptaledilmeli Danıştay6.Dairesi,YaşarAltınışık’ıntaşınmazınındabulunduğuDikmenVadisi3.EtapKentselDönüşüm ve Gelişim Projesi alanındaki parselin üzerindeki yapıların ruhsatlarının‘iptali gerektiği’kararını verdi. A NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yaşar Altınışık ve çocukları, kendi taşınmazının da içinde yer aldığı 7050 ada 43 parsel üzerindeki taşınmazların yapı ruhsatlarının iptali istemiyle Ankara 14. İdare Mahkemesi’ne dava açtı. Ancak İdare Mahkemesi davayı reddetti. Bunun üzerine Altınışık, Danıştay 6. Dairesi’ne temyize gitti. Daire de “Olayda uyuşmazlık konusu taşınmazın konut alanı olarak belirlenmesine ilişkin imar planları ile par selasyon planları ve bu planlara göre verilmiş olan yapı ruhsatı yapılar tamamlanmadan ve yapı kullanma izne düzenlenmeden iptal edilmiş olduğundan yargı kararı geriği yerine getirilmeksizin aynı içerikte düzenenlenen yapı ruhsatında hukuka uyarlık buluunmadığından iptali gerekirken aksi yöndeki idare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır” kararını verdi. Daire bu nedenlerle Ankara 14. İdare Mahkemesi’nin kararını oybirliğiyle bozdu. KediliAnkaralogosuMeclisgündeminde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, Anakent Belediye Meclisi’nin haziran ayında gerçekleştirilen oturumunda, CHP üyelerinin 31 muhalif oyuna karşın 59 oyla Ankara şehrinin logosu olarak belirlenen “Gülen Ankara Kedisi” hakkında soru önergesi verdi. “Gülen Ankara Kedisi” olarak isimlendirilen logonun özgün bir tasarım olmadığını vurgulayan Dibek, logonun dünya çapında müzikseverler tarafından yakından bilinen Sir Andrew Llyod Webber’in ünlü “Cats” (Kediler) müzikalinin afişi ile neredeyse birebir aynı olduğunu belirtti. Dibek, ilk olarak 1981 yılında sahnelenen, 2002 yılına kadar gösteriye kesintisiz devam eden, milyonlarca insanın hafızalarına kazınmış müzikal afişi ile Ankara logosu yanyana incelendiğinde önemli benzerlikler olduğunu kaydetti. Dibek benzerlikleri şöyle sıraladı: “İki logo yanyana incelendiğinde, öncelikle konseptlerinin bire bir aynı olduğu, her ikisinin de siyah zemin üzerine iki kedi gözü yerleştirilmesiyle oluşturulduğu, gene siyah zemin üzerine beyaz harflerle yazılan yazıların karakterlerinin aşırı benzerlik gösterdiği görülmektedir.” Dibek’in İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın yanıtlaması istemiyle logoya ilişkin şu soruları yöneltti: ¦ “Gülen Ankara Kedisi” olarak isimlendirilen logo kim tarafından tasarlanmıştır? ¦ Tasarımcı ne şekilde, hangi kriterler çerçevesinde, kim tarafından belirlenmiştir? ¦ Tasarım maliyeti ne kadar olmuş, tasarımcıya ne kadar ödeme yapılmıştır? ¦ Tasarım özgün bir tasarım mıdır? ¦ Tasarımın dünyaca ünlü müzisyen Andrew Llyod Webber’in bütün dünya kamuoyu tarafından bilinen CATS (Kediler) müzikalinin afişine olan benzerliği, lansmanını yapan yetkililerce bilinmekte midir? ¦ Logonun Cats müzikal afişine benzerliği biliniyorsa, bu benzerlik nedeniyle doğabilecek telif ve benzeri yükümlükler için ilgili firmalarla temas kurulmuş ve kamuoyunun zarara uğramasını engellemek için gerekli girişimler yapılmış mıdır? 13